Geri Dön

Türk kültüründe sığın (Sığır) törenleri ve kurban geleneği

Cattle (Fallow deer) ceremonies and sacrifice tradition in Turkish culture

  1. Tez No: 522685
  2. Yazar: REMZİYE GAMZE YUSUFLU
  3. Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ HANDAN KASIMOĞLU
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Halk Bilimi (Folklor), Türk Dili ve Edebiyatı, Folklore, Turkish Language and Literature
  6. Anahtar Kelimeler: Sığın, sıgun, sagır, sıgın, geyik, yaban öküzü, yak, yargun, kiyik, avlak, sığır, Deer, fallowdeer, moose, cattle, aurochs, yak, huntingground, sıgun, sagır, sıgın, yargun, kiyik
  7. Yıl: 2018
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Türk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 86

Özet

Türklerde avcılık ve ardından gelen ziyafetlerle toylar da geleneklerin bir parçasıydı. Bu av törenleri, totem (ongun) devrinden beri yaşayan kutsal törenlerdir. Türkler, avladıkları hayvanlara kutsiyet yüklemişlerdir. Av öncesinde, sırasında ve sonrasındaki uygulamalarında bu inanışlar görülmektedir. Birçok Türk boyu, ataları olarak bildikleri bozkurdu, Türk çocuklarının anası olan (anne ağaç) kayın ağacını, geyiği vd. totemi olarak görmüştür. Geyik, genellikle dişidir, doğurgandır, annedir. Bunun için birçok kavimde avlanması yasak olarak görülmektedir. Değişik türleri, renkleri bulunmakta; bulunduğu yerlere göre de isimlerinde farklılıklar gözlenmektedir. Avlaktaki ile kışlaktaki geyiğin değişiklik gösterdiğine sıkça rastlıyoruz. Türklerin avladıkları ve kutsal saydıkları hayvanlara verdikleri isimler bölgelere ve dönemlere göre değişiklikler göstermektedir. Dildeki farklılıklar isimlendirmede de kendini göstermiştir. Örneğin Türk Dil Kurumu Sözlüğü'nde“sığır”kelimesi,“büyükbaş hayvan”olarak anlamlandırılmaktadır. Türk Dil Kurumu Sözlüğü'nde“Sığın: Alageyik”olarak anlamlandırılıyor olsa da çeşitli Türk boylarında ve değişik kaynaklarda geyik, farklı isimlerle anılmaktadır. Bu çalışmada, Türk yazı dillerindeki sığın ve geyik kelimelerinin karşılıklarını da araştıracağız. Bu çalışmada; Türk kültüründe av, avcılık ve sığın (sığır) törenlerinin yapılışı ile bu törenin adının“sığın”mı yoksa“sığır”mı olduğu üzerinde durulmuştur. Sığın ve sığır ifadelerinin Türk topluluklarındaki bölge ve lehçe farklılıkları ele alınmıştır. Bu farklılıklar, geçmişten günümüze değişik zamanlar ve inançlara bağlı uygulanan ritüellerle sınırlandırılmıştır. Birinci bölümde Türk topluluklarında geyiğe verilen isimler üzerinde durulmuş, sığın, sığır ve diğer ifadelerin farklılığı ortaya konmuştur. İkinci bölümde ise Türk kültüründe av ve avcılık ele alınmıştır. Öncelikle sürek avları, av öncesi ve sonrasında uygulanan ritüellerle ilgili bilgiler verilmiştir. Üçüncü bölümde günümüze kadar uzanan geyik inanışları üzerinde durulmuş, Türk mitolojisinde, destanlarda ve efsanelerdeki geyik motifi incelenmiştir. Taşlarda ve kazılarda bulunan bulgular incelenerek değerlendirilmiştir. Dördüncü bölümde sığın (sığır) törenleriyle ilgili bilgiler verilmiştir. Kurban törenleri ayinleri ele alınmış, halk biliminin araştırma ve inceleme yöntemleriyle değerlendirilmiştir. Araştırma ile ulaştığımız sonuçlar, çalışmamızın sonuç kısmında ortaya konmuştur. Sonuç kısmının ardından çalışmada kullanılan yazılı kaynakların künyelerini içeren“Kaynakça”ya yer verilmiştir.

Özet (Çeviri)

Hunting, the feasts and gatherings that come after these huntings have been traditions of Turks. These hunting ceremonies have been sacred ceremonies living since totem ages. Turks have always ascribed holliness to these animals. Those beliefs can be seen before, during and after all these huntings. Many Turkish clansas sumed gray wolves as their ancestors, beechtree (mothertree) as mother of Turkish children and many other things as totems such as deer etc. Deer usually had a female meaning, accepted as mother and teemful. For many clans it was forbidden to hunt deers. It has different kinds, variety of colors and many other names depending on there gion they live. Also the deer in hunting ground and winter quarters was considered to be different. Names given to these hunted and sacred animals by Turks also varied based on there gions and ages. Differencies in the languages also caused differences in namings, too. Forexample cattle is accepted as bovine animal in Turkish Language Society dictionary. Deer is called as fallowdeer in the same dictionary but it is named differently in various Turkish clans and sources. In this study, we will go through the meanings of words“deer”and“fallowdeer”. This work will help us tounder stand how hunt, hunting and fallowdeer (cattle) ceremonies were held in Turkish culture and will help us to fndoutif real name of these ceremonies were deer or cattle. Expression differencies of regions and dialects in Turkish societies are covered, too. These differences have been limited to applied rituals from past to now dependent on different times and beliefs. In first part, we discoursed then ames given to deer in Turkish societies and we have been through the expression differences between deer, cattle and others. In second part, huntand hunting have been covered in Turkish culture. Primarily, information about battues, pre-huntand after hunt rituals were given. In third part, beliefs about deers until to day are studied, deer figures in Turkish mithology, saga and my thsare analyzed. Materials found on aged Stones during digs are observed and evaluated. In the fourth part, information regarding fallowdeer (cattle) ceremonies are given. Sacrifice rituals, rites were covered, and they are evaluated by reasearch and observation methods of folklore. Results of our reasearch are presented in result section. After the result section, writtens our cesused in this study are shared in Bibliography section.

Benzer Tezler

  1. La Vie artistique litteraire culturelle et sociale l'Izmir en langue Française (du XVII'eme siecle a nos jours)

    Fransızca'da İzmir'in sanatsal edebi kültürel ve toplumsal yaşamı (XVII'inci yüzyıldan günümüze)

    HASAN ZORLUSOY

    Doktora

    Fransızca

    Fransızca

    1993

    Fransız Dili ve EdebiyatıDokuz Eylül Üniversitesi

    Fransız Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. EROL KAYRA

  2. Âşık Sadık Gül (Hayatı-sanatı ve eserleri)

    The life, art and poems of Âşik Sadık Gül

    AYNUR KAHRAMAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Halk Bilimi (Folklor)Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi

    Türk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET ÇERİBAŞ

  3. Kuru incirlerde küf florası ve aflatoksigenik küflerin saptanması

    Başlık çevirisi yok

    SİBEL BÜYÜKŞİRİN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1993

    BiyolojiEge Üniversitesi

    Biyoloji Bilim Dalı

    DOÇ. DR. İSMAİL KARABOZ

  4. Türklerde Ejder ve Simurg motiflerinin grafik gelişimi

    The Graphic development of the motifs of the Dragon and Simurg in the Turkish society

    CAN ŞAHİN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2001

    Güzel SanatlarSelçuk Üniversitesi

    Resim-İş Eğitimi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NİHAT BOYDAŞ

  5. Animal metaphors in English and Turkish proverbs: A comparative study

    İngiliz ve Türk atasözlerinde hayvan metaforları: Karşılaştırmalı bir çalışma

    AYŞE DÜZGÜN ERBOĞA

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2024

    İngiliz Dili ve EdebiyatıKafkas Üniversitesi

    Batı Dilleri ve Edebiyatları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. GENCER ELKILIÇ