XIV-XVI. yüzyıllarda Balkanlar'da İslamlaşma
Islamisation in the Balkans between the fourteenth and sixteenth centuries
- Tez No: 52829
- Danışmanlar: DOÇ.DR. MEHMET ÖZ
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Tarih, History
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1996
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Hacettepe Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Tarih Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 107
Özet
ÖZET Balkanlar, asırlar boyu bir çok farklı ırklara, medeniyetlere ve dinlere mensup milletlerin kesişme noktası olmuştur. Osmanlılar Balkanlar' a ayak bastıklarında bu bölgede farklı etnik gruplara mensup halkın çoğunluğu Fener Rum Ortodoks Patrikhanesine mensup Ortodokslardan oluşmaktaydı. Bunun yanında, Katolikler ve Bogomilizm denilen bir başka hıristiyan mezhebine mensup Boşnaklar da, diğer büyük gruplar olarak zikredilebilir. Ayrıca, Balkanlar' da az da olsa yahudi bulabilmek mümkündü. Balkanlar' in doğusu daha çok Ortodoks mezhebine mensup ahaliden oluşurken, batı kısmında Katolikler hakim bir görüntü sergilemekteydi. Bu arada, daha çok Bosna ve biraz da Arnavutluk civarında mevcut olan ve Bogomilizm denilen bir başka mezhebe mensup yerel ahali, Ortodokslar ve Katolikler arasında kalarak ezilmiş, eza ve cefaya maruz bırakılarak asimilasyona tabi tutulmak istenmişti. Ayrıca, Osmanlılar XIV. asır ortalarında Balkanlar1 a ayak bastığı zaman, Bizans İmparatorluğu' nun çok zayıflamış ve siyasi otoritesini kaybetmiş olması dolayısıyla Balkanlar, pek çok küçük devlete ayrılmış ve ekonomik açıdan harap ve bitap düşmüş bir görüntü arzetmekteydi. Böyle bir atmosferde, XIV. asrın ortalarında Balkanlar1 a ayak basan Osmanlılar, uygulamış oldukları fetih ve iskan politikalarıyla sistemli bir şekilde Balkanlar1 a yerleşmiş ve istimalet politikasıyla da halkı etkileyerek onların, özellikle Bosna ve Arnavutluk civarında, ihtida ederek İslam dinine geçmelerine sebep olmuşlardır. Bunların yanında, Osmanlı yönetim sistemi, dervişlerin yapmış oldukları faaliyetler ve şehirleşme ile imar çalışmaları da bu bölgenin islamlaşmasında önemli etkenler olmuşlardır. Osmanlı idaresinin ve hoşgörüsünün bir neticesi olarak, farklı etnik gruplara, farklı din ve mezheplere mensup insanlar, uzun yüzyıllar bir arada yaşayabilmişlerdir. Bunun sonucunda, farklı kültürlerin, farklı dillerin ve etnik grupların hayatta kalması, XIX. asırda ortaya çıkan milliyetçilik hareketleri sonucunda pek çok ırka mensup insanların devletler kurarak bağımsızlıklarını kazanmalarına yol açmıştır.
Özet (Çeviri)
SUMMARY Throughout centuries, the Balkans has become a cross-road of many nations belonging to various races, civilisations and religions. When the Ottomans came into the Balkans, the majority of the people, belonging to different ethnic groups, consisted of Orthodox Chiristians attached to the Patriarchate of Fener. In addition, other important groups were the Catholics and Bogomils belonging to another Christian creed called Bogomilizm. Furthermore, it was also possible to find some Jews in the Balkans. While the most of the people living in eastern Balkans were Orthodox, the majority in western Balkans were the Catholics. Also, the most of the people living around Bosnia and Albania belonged to the Bogomilizm. Orthodox and Catholics wanted to crush and assimilate them. In addition, when the Ottomans landed in the Balkans in the fourteenth century, the Byzantian Empire had lost its authority and * become a weak empire. As a result, a lot of weak states had come into being in the Balkans. From economic point of view, the Balkans were not in a good situation at that time. In this atmosphere, the Ottomans settled down in the Balkans continuously with the assistance of a settlement and conquest policy. The istimalet policy, a kind of good attitude to the non-muslims, is also another policy which gave rise to the non-muslims to become muslims, especialy around Bosnia and Albania. Furthermore, the Ottoman administration, activities of dervisches, urbanisation and works of architecture contributed the Balkans to become an Islamic region. As a result of the Ottoman administration and good attitude to the non-muslims, people belonging to different ethnic- and religious groups lived together for long centuries under the Ottoman rule. Consequently, different cultures, languages and ethnic groups existed and as a result of nationalistic movements in the nineteenth century, people belonging to some ethnic groups founded their own states and won their independence.
Benzer Tezler
- Osmanlı Devleti'nde demir madenciliği ve demircilik: Samakov Demir Madeni
Iron mining and blacksmithing in the Ottoman Dtate: Samakov Iron Mine
EMRAH HAZAR
- Mauro Orbini'nin IL Regno Degli Slavi adlı eserinin I. bölümünün çevirisi ve tahlili
The translation and analysis of Mauro Orbini's IL Regno Degli Slavi
HALİL İBRAHİM ŞİMŞEK
- Üsküplü divan şairleri
Başlık çevirisi yok
HANİFE YAKUP
Yüksek Lisans
Türkçe
2000
Türk Dili ve EdebiyatıGazi ÜniversitesiTürk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MUSTAFA İSEN
- XIV-XVI. yüzyıllarda Osmanlı Devletinde Alevî-Bektaşî toplulukların oluşumu ve merkezi yönetim ile ilişkileri (Sivas-Dobruca örneğinde karşılaştırmalı incelenmesi)
The formation of Alevi-Bektashi communities and their relation with the central administration in the XIV-XVI. centuries (The comparative examination of Sivas-Dobruca example
SELCEN ÖZYURT ULUTAŞ
- XIV-XVI. yüzyıllarda Şirvanşahlar Devleti (Derbendîler Hânedânı)
Shirvanshahs in XIV-XVI. centuries (House of Derbent)
ELNUR ISMAYILOV
Yüksek Lisans
Türkçe
2016
TarihUludağ Üniversitesiİslam Tarihi ve Sanatları Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. İLHAMİ ORUÇOĞLU