Organizasyonlarda yığışım tipi yapılanma ve elektronik sektöründe bir uygulama
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 53138
- Danışmanlar: PROF.DR. EROL EREN
- Tez Türü: Doktora
- Konular: İşletme, Business Administration
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1996
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 182
Özet
ÖZET 18. yüzyılda Adam Smith' in ortaya attığı felsefe doğrultusunda üretim sürecinin basit görevlere bölünerek verimliliği arttırma çabaları çok yakın zamana kadar kabul gördü. Firmaların yaşamları büyük miktarlardaki üretime ve tekrarlanan işleri yapan işçilere bağlı idi. Tek amaçlı fabrikalarda, vasıfsız işçileri çalıştırarak yürütülen üretim sisteminde, yatırımı amortize eden anahtar değişmezlikti. İşgörenler çok zayıf eğitilmişlerdi ve kusursuz talimatlara ihtiyaç duyuyorlardı. Kendilerini kontrol yetenekleri çok zayıftı, onları çalıştırmak için zorlamak gerekiyordu, bu yüzden denetime ihtiyaç duyuyorlardı. Böylece basit görevlere bölünen üretim sürecinde her görevin başına, bir denetleyici yönetici getirildi. Bunun sonu da çok katlı bir yöneticiler piramiti oldu. Günümüzde ise bilginin toplanıp denetim altına alınabilmesi ve biçimlendirilebilmesi ile birlikte artık nerdeyse sabit ve öngörülebilir hiç bir şey kalmamıştır. Her şey inanılmaz bir hızla çok çabuk değişmeye başlamıştır. Yukarıda bahsettiğimiz değişimin sadece maliyetleri arttıracağı yapılarla bu baş döndürücü bir hızla değişen çevre şartlarına uyum sağlamamız ve yaşamlarımızı devam ettirebilmemiz düşünülemez. Globalleşme ile, sınırların ortadan kalkması ile artık uluslar arası hale gelen rekabette avantajlı konuma gelebilmemiz için esneklik ve duyarlılık en önde gelen unsurlar haline gelmiştir. İnsan hakları, kişiliğin Ön plana çıkması, insanların yaratıcılığından faydalanma yükselen değerler olmuşlardır. Artık çok geniş bir seçme alanı ve imkanına sahip olan müşteri için değer yaratma ana hedef haline gelmiştir. İşte bütün bunları gerçekleştirebilmek için faaliyetlerimizde etkinlik kriterlerimizi yeniden gözden geçirmeye, çevrede oluşan değişimleri hemen algılamaya ve bunlara anında cevap verebilecek esnek organizasyon yapılarını hayata geçirmeye mecburuz. Tüm bu değişimlerin organizasyonların yapılandırılmaları ve işleyiş süreçlerinde köklü değişimler meydana getirdiğini güncel organizasyon kavramlarından da çıkartabiliriz. Bu yeni kavramlar bize bir değişimin içinde olduğumuzu, yeni yapıların ortaya çıkmakta olduğunu ve yöneticilerin sürekli olarak bir şeylerin arayışı içerisinde olduklarını göstermektedir. Bu yeni kavramlar bize artık hiyerarşinin, organizasyonların dayandıklarıiş bölümü kavramının çöktüğünü, alternatif bir yapı arayışı içerisinde olduğunu göstermesi açısından çok önemlidir. Yalın organizasyonlar, küçülme, çalışma gurupları organizasyonları, kendi kendini yöneten guruplar, özel görev birimleri gibi bu yeni kavramlar hep daha esnek, değişimlere daha kolay uyum sağlayabilecek, müşteri odaklı yeni bir organizasyon arayışının sonucudur. Yeni dönemle birlikte ortaya çıkan tüm bu organizasyon kavramlarından daha ileriye gidebilen, yeni iş devriminin mantığına uygun tüm ihtiyaçlarına cevap verebilecek yeni bir organizasyon yapısının ortaya çıktığını görüyoruz. Bu yapıya biz Yığışım Organizasyon diyoruz. Bu doktora tezi çalışmasında birinci bölümde bugünün yönetim dünyasında nelerin olduğunu ortaya koymaya çalıştık. Ekonomik baskılar ve teknolojinin çok hızlı gelişimi sebebiyle değişime nasıl sürükleyici bir etki yaptığı ve işgücünün yapısında ve dolayısı ile arzu ve isteklerinde meydana gelen değişiklikler ortaya konulmuştur. İkinci bölümde yığışım organizasyonları inceledik. İkinci bölümün birinci kısmında yığışım organizasyonların tanımı, biçimsel yapısı, ortaya çıkışları ve birleşimi araştırılmıştır. Ayrıca bu kısımda yığışım organizasyonların olmazsa olmaz kuralı olan kişilerin yetkilendirilmesi üzerinde durulmuş, bu yetkilendirmenin hangi şartlarda gerçekleştirilmesi gereği, önemine uygun şekilde incelenmiştir. İkinci kısımda yığışımın temel düşüncesinin tam manası ile anlaşılabilmesi için, bu yapı hakkında en çok sorulan sorulara yer verilmiş ve bunlar cevaplandırılmıştır. Üçüncü kısımda ise yığışımlara yapılan, geleneksel hiyerarşinin düşünce tarzı içerisinde, ona uygun deyimler içeren eleştirilere cevaplar verilerek bu düşünce tarzının savunması yapılmıştır. Dördüncü kısımda ise bir önceki kısımda yığışımlara getirilen eleştirilerin savunması yapılırken, bu yapıların sınırlamalarının olmadığı imajı yaratılmış olması ihtimaline karşı yığışımların da sınırlamaları olduğu belirtilmiş ve bu sınırlamalar prensipler halinde ortaya konulmuştur.Beşinci kısımda işler vaziyetteki yığışım formunun anahtar elemanları birer birer incelenmiştir.Altıncı kısımda ise yığışımların nasıl kurulacağı, bilinçsiz olarak yığışımların benimsenmesi, planlı bir yaklaşımla yığışımların benimsenmesi ve hiyerarşiden yığışıma geçiş şeklinde oluşabilecek üç durum da detaylı bir şekilde araştırılmıştır. İkinci bölümün yedinci kısmında yığışım ve diğer organizasyon şekilleri karşılaştırılmış, yığışımı farklı kılan özellikler vurgulanmıştır. Sekizinci kısımda, kendi kendini idare eden çalışma ekipleri, kalite çemberleri, özel görev birimleri ve katılımcı yönetim gibi yığışım benzeri organizasyonlarla yığışımların arasındaki farklar belirtilmiştir. Dokuzuncu kısımda, yığışımların hiyerarşi ve matriksten kuvvetli noktaları incelenmiş, onuncu kısımda ise yığışımın zayıf olarak nitelendirilen noktaları üzerinde durulmuştur. Onbirinci kısımda, yığışımda başarılı olmak için ne gibi özelliklere sahip olunması gerektiği, kıdemli yöneticilerin yeni yapıya adaptasyonu ve bir orta kademe yöneticisinin yığışımda başarılı olabilmesi için nasıl bir çalışma ve düşünce biçimi içinde olması gerektiği yer almaktadır. Onikinci kısımda yığışımların neden başarılı olduğu incelenmiş, onüçüncü kısımda ise yığışımlar yönündeki gelişmelere yer verilmiştir. Yığışım organizasyon, değişik disiplinlerden gelen kişilerin bir gurup oluşturarak belli işleri gerçekleştirirlerken, mevki otoritesi yerine sonuç üretme, bilgi ve haberleşme ağırlıklı çalıştıkları, faaliyetlerin hiyerarşik kontrolle değil de gurup üyelerinin kendi aralarında geliştirdikleri uzmanlık, karar verme düzeni, müşterilerle ilişkiler çerçevesinde yerine getirildiği bir çalışma gurupları organizasyonudur. Bu organizasyonlarda orta yönetim kademesi ortadan kaldırılmış, karar verme yetkisi hareket noktalarına kaydırılmış, geriye kalan hiyerarşideki yöneticiler rol değiştirip, bilgi kanalları gibi hareket ederek, takım antrenörü vazifesini üstlenmişler, detaylı nezaretten ziyade geniş hedefler oluşturulmuştur. Böylece hem işgörenlerin hem de idarecilerin arzularını karşılayacak bir denge noktası tesis edilip, organizasyonda gizli kalmış potansiyel ortaya çıkartılarak, verimlilikte şaşırtıcı gelişmeler elde edilecektir. Tezimizin üçüncü bölümü olan araştırma bölümünde Türkiye'de hızlı değişim ve gelişim göstermesi sebebiyle elektrik, elektronik sektöründe faaliyet gösteren işletmelerde görev yapan yöneticilerin yığışımların temel düşüncesi hakkında yaklaşımlarının ne olduğu, olabileceği, böyle bir yapıyı uygulama imkanları ne düzeydedir ve bunu işletmelerinin hangi bölümlerine uygun görebileceklerini anlamak amacıyla bir anketdüzenledik. Verileri değerlendirdiğimizde, Türkiye'deki yöneticilerin de hiyerarşik yapının artık işlemez hale geldiğinin farkına vardıklarını, globalleşmenin olduğu, sınırların ortadan kalktığı, rekabetin uluslar arası kıran kırana olduğu bir dünyada ayakta kalabilmek için hiyerarşiden kurtulmanın gerektiği bilinciyle bir kısmının bir nevi çalışma gurupları organizasyonu kurdukları, bir kısmının ise böyle bir hazırlık içerisinde olduğunu memnuniyetle gördük. Bu yöneticilerin yığışım organizasyon fikrine olumlu yaklaştıklarını, gerekli şartların oluşturulması durumunda bu yapıyı işletmelerine uygulamak isteğinde olduklarım anladık. Batının bireysellik ve girişimcilik özelliğine karşı, Japonların guruplara verdiği önemi hepimiz biliyoruz. Yığışım organizasyonların en büyük özelliği ise bireyin girişimciliğini ortadan kaldırmadan onu gurup içerisinde çalıştırmaktır. Batı Avrupa ve Amerika yığışım tipi yapılanmayı Japon rekabetine karşı koyabilmek için tek çıkar yol olarak görmektedir. Sınırlı sayıda da olsa Batıda bu organizasyonlar hayata geçirilmeye başlanmış ve alınan sonuçların oldukça başarılı olduğu görülmüştür. Bu bağlamda doktora tezi çalışmamızın, bilgi çağma girerken yeni bir vizyon ve yapılanma ihtiyacında olan Türkiye'nin, işletme bazında yapılanma arayışına ışık tutacağı ve araştırma konuları için temel teşkil edebileceği inancını taşımaktayız.
Özet (Çeviri)
Özet çevirisi mevcut değil.
Benzer Tezler
- Küreselleşme sürecinde şebeke organizsayonlar ve Denizli tekstil işletmeleri uygulaması
Network organizations in globalization process and an application in denizli textile firms
İBRAHİM DURAK
- Endüstride görülen iş tatmini ve bunun çalışma ortamına uyumla olan ilişkisi (Özel sektör ve KİT üzerinde yapılan karşılaştırmalı bir saha araştırması)
Relationship between job satisfaction and adaptation to the workplace in the industry (Comparative research between private sector and public sector)
MUSTAFA CEM KIRANKABAŞ
- Organizasyonlarda kendi-kendini yöneten ekiplerin incelenmesi: Kendi-kendini yöneten ekiplerin düzenlenmesinde karşılaşılacak sorunlar ve çözüm yolları ve Pınar Süt Mamulleri A.Ş.'de bir araştırma
The Review of self-managed teams in the organizations: Problems and their solutions that could be confronted in the formation of self-managed teams, and a survey in the Pınar Süt Mamulleri A.Ş.
HÜLYA ÖCAL
- Organizasyonlarda süreç yönetimi ve uygulaması
Process management in organizations and ways of implementation
SAADET KILAVUZ
Yüksek Lisans
Türkçe
1998
Mühendislik Bilimleriİstanbul Teknik Üniversitesiİşletme Mühendisliği Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. CEMİL ALBAYRAK
- Organizasyonlarda davranışın motivasyon temellerine ergonomik açıdan bakış
Başlık çevirisi yok
CAN ÇALIŞKAN
Doktora
Türkçe
1998
İşletmeGazi ÜniversitesiKazaların Çevresel ve Teknik Araştırması Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. HASAN HÜSEYİN ÖNDER