Geri Dön

Ergen anoreksiya nervoza vakalarında kemik mineral yoğunluğunun belirlenmesinde östrojen ve vitamin D reseptör gen polimorfizminin rolü

Effects of vitamin D and estrogen receptor gene polymorphisms on bone mineral density in adolescents with anorexia nervosa

  1. Tez No: 534152
  2. Yazar: IŞIL İNAN ERDOĞAN
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. SİNEM AKGÜL
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2017
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Hacettepe Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 110

Özet

Ergen yaş grubunda önemli fiziksel ve psikolojik morbidite nedeni olan anoreksiya nevrozanın en önemli komplikasyonlardan biri kemik yoğunluğu üzerindeki etkisidir. Osteopeni veya azalmış kemik mineral dansitesi (KMD) osteoporozun öncülüdür ve hastaların % 50'sinde en az bir alanda görülmektedir. Hastalığın başlangıcından kısa bir süre sonra önemli düzeyde kemik yoğunluğu defisiti görülebildiğinden anoreksiya nervoza vakalarında KMD ile genetik polimorfizm ilişkisinin saptanması, risk altındaki grubun daha erken dönemde tespitine ve osteopeniye yönelik önlemlerin daha erken alınmasına imkan sağlayabilir. Bu çalışma, Nisan 2015 - Mart 2017 tarihleri arasında Hacettepe Üniversitesi İhsan Doğramacı Çocuk Hastanesi Ergen Sağlığı Bilim Dalı'nda yapılmıştır. Çalışmaya 2009-2016 yılları arasında DSM-IV-5 kriterlerine göre anoreksiya nevroza tanısı almış 10 ile 18 yaşlar arasındaki 45 ergen ve 46 sağlıklı kontrol dahil edilmiştir. Her iki grubun vitamin D (VDRBsml ve VDRFokl) ve östrojen reseptör (ESR1Xbal, ESR1Pvull) polimorfizmleri çalışılmıştır. Vaka grubunun tanı anında ölçülen KMD değerleri düşük ve normal olarak sınıflandırılmış ve bu iki grupta vitamin D ve östrojen gen reseptör polimorfizmleri karşılaştırılmış, polimorfizmler ile femur ve vertebra kemik yoğunlukları (g/cm2) ve Z skorları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunamamıştır (p>0.05). Ancak istatistiksel olarak gösterilemese de kız vakalarda VDRBsmI polimorfizminin bb genotipinin femur KMD skorları üzerinde (p=0,103), VDRFokI polimorfizminin Ff genotipinin lumbal KMD skorları üzerinde olumlu etkisi gözlenmiştir (p=0,097). Benzer şekilde istatistiksel olarak gösterilememekle birlikte kız anoreksiya nevroza hastalarında VDRBsmI polimorfizminin bb genotipi varlığının g/cm2 cinsinden femur kemik yoğunluğu üzerinde olumlu etki gösterdiği saptanmıştır (p=0.073). Z skoru ile yapılan değerlendirmeden farklı olarak kız hastalarda VDRFokI polimorfizminin KMD üzerine olumlu etkisi saptanmamış ancak erkek anoreksiya nevroza hastalarında vertebra kemik yoğunluğu ortalamaları üzerinde Ff genotipinin olumlu etkisi gözlenmiştir (p=0.06). Anoreksiya nervosa grubunda beden kitle indeksi (BKİ), hastalık süresi ve amenore varlığı ve süresinin kemik yoğunluğuna olan etkisi de incelenmiş, kız ergenlerde vertebra KMD değerleri ile amenore süresi ve hastalık süresi arasında ters yönlü, femur KMD değerleri ile BKİ arasında aynı yönlü istatistiksel olarak anlamlı ilişki saptanmıştır. Sonuç olarak çalışmamızda vitamin D reseptör polimorfizmleri olan BsmI bb genotipinin femur, FokI Ff genotipinin vertebra kemik yoğunluğu üzerinde olumlu etkileri gösterilmiştir. Bu veriler, daha geniş vaka gruplarında polimorfizm çalışmaları yapılmasıyla istatistiksel olarak anlamlı sonuçların elde edilmesi mümkün olacağını göstermektedir.

Özet (Çeviri)

One of the most serious complications of anorexia nervosa, which is an important cause of physical and physiological morbidity in the adolescent age group, is its effect on bone density. Osteopenia or low bone mineral density (BMD) is the precursor of osteoporosis and it is found in at least one bone area in about fifty percent of anorexia nervosa patients. Since serious bone density deficit can be observed early after the initiation of the disease, determination of the correlation between BMD and genetic polymorphisms in anorexia nervosa cases, can provide an opportunity for early identification of cases under greater risk and also earlier implications of necessary precautions for osteopenia. This study was performed at Hacettepe University İhsan Doğramacı Children Hospital Adolescents Medicine Clinic between April 2015-March 2017. 45 adolescents diagnosed with anorexia nervosa between years 2009-2016, in accordance with the DSM-IV-5 criteria, within the age of 10 to 18 comprised the case group, and 46 age and sex matched healthy adolescents the control group. Vitamin D (VDRBsml ve VDRFokl) and estrogen receptor (ESR1Xbal, ESR1Pvull) polymorphisms were studied for each group. BMD values of the case group were classified as low and normal, and polymprphisms were compared between these two groups. No statistically significant result could be found between polymorphisms and femur and lumbal bone density (g/cm2) and Z scores in the anorexia nervosa group. However, in female patients, a positive effect of bb genotype of VDRBsmI polymorphism on femur Z scores (p=0,103) and Ff genotype of VDRFokI polymorphism on vertebra Z scores (p=0,097) was observed. Similarly, in female patients, the existence of bb genotype of VDRBsmI polymorphism was found to have a positive effect on femur bone density when measured in terms of g/cm2 although it could not be shown statistically, (p=0.073). Different than the analysis performed with Z score, a positive effect of Ff genotype of VDRFokI polymorphism could not be found on the vertebra bone density on female patients. However, in male patients, a positive effect of Ff genotype on vertebra bone density in terms of g/cm2 was observed (p=0.061). The effects of body mass index (BMI), duration of disease and amenorrhea on BMD were studied and an opposite relation between vertebra BMD and duration of illness and amenorrhea, and a positive relation between femur BMD and BMI was found to be statistically significant in female cases. In conclusion, vitamin D receptor gene polimorphisms BsmI bb genotype have positive effects on femur bone density, whereas FokI Fff genotype have positive effects on vertebra bone density. Statistically significant results of the effect of polymorphisms may be obtained when a larger case group is involved.

Benzer Tezler

  1. Anoreksiya nervoza ve eksojen obezite tanılı 11-18 yaş arası olgularda dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu ek tanısı ve takıntılı spor yapma davranışının incelenmesi.

    Investigation of compulsive exercise behaviours and comorbidity of attention deficit and hyperactivity disorder in 11-18 year-old adolescents diagnosed with anorexia nervosa and exogenous obesity.

    ORÇUN DEMİR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    PsikiyatriEge Üniversitesi

    Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NAZLI BURCU ÖZBARAN

  2. Anoreksiya nervoza tanısı olan ergenlerde bilinçli farkındalığın ve ilişkili etmenlerin incelenmesi: Mükemmeliyetçilik, duygu düzenleme ve ruminasyon

    Investigation of mindfulness and associated factors in adolescents with anorexia nervosa: Perfectionism, emotion regulation and rumination

    NEŞE DİKMEER BEKTAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    PsikiyatriHacettepe Üniversitesi

    Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. DİLŞAD FOTO ÖZDEMİR

  3. Anoreksiya nervoza ve Bulimiya nervoza tanılı ergenlerde, ayrılma bireyleşme özelliklerinin ve dayanıklılık üzerine etkisinin incelenmesi

    Examination of separation-individuation characteristics and their effects on resilience in adolescents diagnosed with Anorexia nervosa and Bulimia nervosa

    EZGİ ÇETİN GÖK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    PsikiyatriKocaeli Üniversitesi

    Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ İREM DAMLA ÇİMEN

  4. Anoreksiya nervoza tanısı olan ergenlerde sosyal işlevsellik ve eşlik eden psikiyatrik belirtilerin sosyal işlevsellik ile ilişkisi

    Social funcioning in adolescents with anorexia nervosa and the association of social functioning with comorbid psychiatric symptoms

    BİLGE MERVE KALAYCI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    PsikiyatriHacettepe Üniversitesi

    Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. DEVRİM AKDEMİR

  5. Anoreksiya Nervoza tanısı almış ergen hastaların şema terapi süreçlerindeki değişim örüntülerine yönelik nitel bir inceleme

    Change pattern of schema therapy process in adolescent patients diagnosed with anorexia nervosa: a qualitative examination

    ECE ATAMAN TEMİZEL

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    PsikolojiHacettepe Üniversitesi

    Psikoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ELİF BARIŞKIN