Geri Dön

Kutsalın dışa vurumları: Mekânsal bir sınırlandırma biçimi olarak kutsal anlatıları

Manifestations of the sacred: Sacred narratives as a form of spatial limitation

  1. Tez No: 534400
  2. Yazar: GÖKÇE ŞANCI
  3. Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ VELİ ŞAFAK UYSAL
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Din, Mimarlık, Sanat Tarihi, Religion, Architecture, Art History
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2018
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Bilgi Üniversitesi
  10. Enstitü: Lisansüstü Programlar Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Fen Bilimleri Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Mimarlık Tarihi, Teorisi ve Eleştirisi Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 92

Özet

Kutsal olan ile mekân arasındaki ilişkinin merkeze alındığı literature bakıldığında, bu ilişkinin, bir hiyerofani olarak mekânın inanç düzlemindeki yerinden, mimarlık ürünlerinin dini duyguları yönlendirme biçimlerine ve bir mecra olarak mabetlerin ideolojileri nasıl görünür hale getirdiğine varıncaya kadar pek çok farklı açıdan ele alındığı görülür. Bu çalışmada ise kutsal-mekân ilişkisi, kutsallığı tarif etmekte başvurulan hikâyelerdeki dışa vurumları üzerinden ele alınmaya çalışılmaktadır. Sahip olduğu soyut içerik nedeniyle tarif edilmesi hayli zor bir kavram olan kutsal, tarih boyunca farklı inanç biçimleri tarafından benzer şekilde, anlatılar aracılığıyla izah edilmiştir. Bu çalışmada İslam dininin bir yorumu olan tasavvuf doktrininin, kutsallığı izah etmek için anlattığı dini hikâyeler olan menakıpnameler incelenmektedir. Menakıpname geleneğinde, tasavvuf öncülerinin başlarından geçen kutsallık temalı öyküler anlatılmaktadır. Tasavvufun kurucu anlatıları olan bu hikâyeler, farklı yazarlar tarafından defalarca kaleme alınmışlardır. Çalışmada, bu versiyonlar arasından, yazıldığı dönem ve koşullar açısından paradigmatik olduğu düşünülerek, 13.yy'da yaşamış bir yazar olan Feridüddin Attar'a ait Evliya Tezkireleri isimli metin analiz edilmektedir. Attar bu eseri, aynı hikâyeleri tasavvufun kurumsal çerçevesine oturtup anlatan Mevlana'dan hemen önce, İslam'ı dünyadan vazgeçmeye ilişkin bireysel bir hal olarak yaşayan züht hareketinden iki yüzyıl sonra kaleme almıştır. Yaşadığı dönemin kutsallık anlayışının, ilk mutasavvıflar ile tasavvufun altın çağı arasında böylesi bir köprü teşkil ediyor olması, Attar'ın metninin tercih edilmesinin en büyük nedenlerinden biridir. Neticede, çalışmada Attar'ın metninde yer alan mekânsal atıflar kodlanıp, tasnif edilmiş; ardından Attar'ın mekânı kutsallık ile nasıl ilişkilendirdiği bu kodlar üzerinden yorumlanmıştır. Sonuç olarak Attar'ın, İslam dini açısından mutlak kutsal olan Allah'ın zaman-mekândan bağımsız niteliği ile varoluş kıstası zaman-mekân olan insan arasındaki bitimsiz iletişim sorunsalına ilişkin paradoksu iki biçimde bertaraf etmeye çalıştığı görülmüştür. Buna göre Attar, bazen kutsal ile profan arasında bir ikilik kurmakta ve önce tarif edilmesi kolay olan profana bir tarif getirerek, geri kalanın kutsal olduğunu ifade etmektedir. Diğer bazı vesilelerde ise, Attar'ın bu sınırları problemleştirdiği ve aslında her mekânın ve her zamanın kutsal olduğunun altını çizerek, kutsal-mekân ilişkisini dinamik bir okumaya tabi tuttuğu görülmektedir.

Özet (Çeviri)

When we look at the literature centralizing the interaction between the sacred and space, we can see that the subject matter is approached from a wide variety of perspectives. This wide range includes but is not limited to: the role of space as hierophany within belief systems, the ways in which architectural products shape religious sentiment, and the ways in which temples make ideologies visible, etc. In this study, however, the relationship between the sacred and space is approached through its outward manifestations in narratives that are told with the intention of describing that which is sacred. Because of its abstract content, sacred is a very difficult concept to be defined. Nevertheless, throughout history, it has been described countless times similarly, by means of narratives, by different belief systems. In this study, especially those religious narratives told by the Sufism doctrine as a particular interpretation of Islam, which are called menakipnames, are analysed. In menakipname tradition, stories with sacred themes are told, which are said to be real life events experienced by Sufi mystics and saints. These founding narratives of Sufism have been written up several times by different authors. In the study, the text titled Evliya Tezkireleri by a 13th century author, Feriduddin Attar, is analysed, relying on the paradigmatic status of the book with respect to its geographical and historical context. Attar gives life to the text just before the time of Mevlâna, who recites the same stories within a rather more institutional framework, and right after the zuht period in Sufi history, which refers to the experience of Islam as an individual state of renunciating the world. The fact that he constitutes a bridge between the first Sufis and what is called the Golden Age of Sufism is one major reason behind choosing Attar's text as a focal point for this study. The study first codes and then classifies those spatial references in Attar's text so as to be able to interpret the way in which he associates space with that which is sacred. In the end, it was observed that Attar tries to resolve the paradox resulting from the problem of communication between Allah (said to be independent of space-time as that which is the absolutely sacred from the Islamic perspective) and İnsan (who is existentially bound by both space and time) in two different ways. On the one hand, he establishes a duality between the sacred and the profane by first providing a definition for the profane, which can be rather more easily identified, and then declaring the rest as sacred. In other instances, however, he problematizes these boundaries and underlines the fact that all places and all times are virtually sacred, and therefore provides a rather more dynamic interpretation of the relationship between the sacred and space.

Benzer Tezler

  1. İstanbul'daki kadın veli türbeleri (Ana Meryem, Çifte Sultanlar, Hafize Ana, Helvacı Ana, Lohusa Hatun, Sıdıka Hatun)

    The woman saint tombs in Istanbul (Ana Meryem, Çifte Sultanlar, Hafize Ana, Helvacı Ana, Lohusa Hatun, Sıdıka Hatun)

    MEHMET DEVREZ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Halk Bilimi (Folklor)İstanbul Üniversitesi

    Türk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ SEDA AKSÜT ÇOBANOĞLU

  2. Kutsalın kendisini ifşâ etme aracı olarak 'Rüya'

    'Dream' as a means of holy's self-revelation

    ESRA ÖZGÜVEN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    DinDokuz Eylül Üniversitesi

    Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ CİHAD KISA

  3. Kemalpaşa ve çevresindeki dini ziyaret yerleri üzerine bir din sosyolojisi araştırması

    A study of sacred visiting places in and around Kemalpaşa

    HİCRET HATUN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    DinUşak Üniversitesi

    Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. RAMAZAN BULUT

  4. Sinemada peygamber tasavvuru ve temsili

    The conception and representation of the prophet in cinema

    MUHAMMET SAĞLAM

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    SosyolojiAnkara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi

    Sosyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MUSA ÖZTÜRK

  5. Mircea Eliade' de kutsalın diyalektiği

    The dialectic of the sacred in Mircea Eliade

    RABİA YAKIN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    FelsefeVan Yüzüncü Yıl Üniversitesi

    Felsefe Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ FIRAT İLİM