Geri Dön

Postmenopozal kadınlarda deri kalınlığı ve deri kollajen miktarı ile kemik mineral dansitesi arasındaki ilişki

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 54696
  2. Yazar: ORHAN TARÇIN
  3. Danışmanlar: PROF.DR. FİKRİ KOCABALKAN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları, Endocrinology and Metabolic Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1996
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: GATA
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 39

Özet

ÖZET Bu çalışmanın amacı; postmenapozal kadınlarda deri kalınlığı ve kemik dansitesi arasındaki ilişkinin ortaya konması, deri kalınlığı ölçümünün osteoporotik olduğu düşünülen hastalarda tarama testi olarak kullanabilirliğini araştırmaktır. Aradaki ilişkiyi daha iyi belirle- yebilmek için deri kollajen miktanda ölçülmüştür. Çalışmaya dahil edilen 46 postmenapozal kadınında deri kalınlıkları sol el dorsalinden, unmblicusun 3 cm sağından, sağ skapula altından, sol ön kol medialinden ve sağ trokanter major üzerinden 7.5Mhz'lık US ile ölçülmüştür. Deri kollajen miktarını tespit için 4 mm'lik deri biopsileri sağ trokanter major üzerinden alınmıştır. Daha sonra bu parametreler kemik mineral dansitesi (L2, L3, L4) ile karşılaştırılmıştır. Çalışma sonucunda sadece sağ skapula altından ve umblicustan yapılan deri kalınlıkları ile kemik mineral dansitesi arasında ilişki bulunmuştur.(r=0.3456, p=0.0009,r=0.2988,p=0.022) Kemik dansitesi ile deri kollajen miktarı arasında pozitif; kemik kütlesi ile yaş ve menapozal yaş arasında negatif korelasyon tespit edilmiştir. Deri kalınlığı ile yaş arasmda ilişki bulunamamıştır. Menapoz yaşı ile sadece sol el dorsalinden yapılan deri kalınlığı ölçümleri arasında zayıf negatif korelasyon tespit edilmiştir. Çalışmamızın sonucunda deri kalınlığı ve kemik kütlesi arasında ilişki olduğu belirlenmiştir, fakat bu ilişki zayıftır. Ultrasonografik deri kalınlığı ölçümünün kemik kütlesini tahmin etmede sınırlı bir değeri olduğu sonucuna varılmıştır. 34

Özet (Çeviri)

SUMMARY The purpose of this study was to investigate the relationship between skin thickness and bone mineral density, whether skin thickness measurement by ultrasound could be used for low bone mass in postmenapousal women. We measured the skin collagen content to determine the relationship between these two factors. The skin thickness were measured at the side of the left dorsal hand, 3 cm below of the right scapula, 3 cm right of the umbilicus, left medial forearm and right major trochanter by ultrasonography (7.5 Mhz) In our study patients skin biopsy specimen that have the diameter of 4 mm were obtained at the side of right trochanter major to determine skin collagen content After that, these measurement were compared with the values of bone mineral density at the lumbar spine (L2, L3, L4). As a result of our study we only found a relationship between lumbar bone mineral density and the skin thickness values that was obtained at the side of right scapula and umbilicus (r=0.3456, p=0.009 ; r=0.2988, p=0.022). There were significantly positive correlations between bone mineral density and skin collagen content. But corelations betweens age and menapousal age were negative. There were no correlations between age and skin thickness A loose correlations was only found between menapousal age and skin thickness that was obtained at the side of left dorsal hand. In conclusion, we determined a significant relationship between bone mineral density and skin thicknes. But these relationship wasn't so strong. At the and of our study, we concluded that skin thickness measurements by ultrasonografy have a limited value in predicting bone mineral density. 35

Benzer Tezler

  1. Astım tanısı ile takipte olan hastalarda metabolik sendromun eşlik etme durumunun astım kontrolüne etkisi

    The impact of coexistence of metabolic syndrome on asthma control in patients under follow-up care with an asthma diagnosis

    ÜMMÜHAN TUĞBA TÜMÜKLÜ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    Göğüs HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. NERMİN ÇAPAN

  2. Plak tip psoriazisli hastalarda kırmızı küre hacim dağılım genişliğinin, trombosit aktivasyon parametrelerinin ve inflamasyon belirteçlerinin; inflamasyon, eşlik edebilecek sistemik hastalıklar, klinik aktivite ve tedavi yanıtı ile ilişkisi

    The relationship between red cell volume distribution width, platelet activation parameters and inflammatory markers and inflamamation, systemic comorbidities, clinical activity and response to treatment in plaque type psoriatic patients

    OSMAN MURAT KALAYCI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    DermatolojiHacettepe Üniversitesi

    Deri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. TÜLİN AKAN

  3. Anastrozol(aromataz inhibitörü) verilen ratlarda rektus abdominis kas deri flebi uygulanımı ve flep sağkalımının değerlendirilmesi

    Asses application and survival rektus abdominis musculocuteneus flap of rat that given anastrozol

    HÜSEYİN ZEYBEK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    Plastik ve Rekonstrüktif CerrahiPamukkale Üniversitesi

    Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. RAMAZAN HAKAN ÖZCAN

  4. Cushing sendromunun deri nem, pH, sıcaklık, sebum, kapasitans ve elastikiyet değerleri üzerine olan etkilerinin ölçülmesi

    Measuring cushing's syndrome effects on skin humidity, pH temperature, sebum, capacitance and elasticity values

    FATMA ERDEN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    DermatolojiErciyes Üniversitesi

    Deri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MURAT BORLU