Geri Dön

İskemik beyin damar hastalıklarında serum paraoksonaz aktivitesi ve serum arylesteraz aktivitesinin risk faktörü ve prognostik faktör olarak değerlendirilmesi

Evaluation of serum paraoxonase activity and serum arylesterase activity as a risk factor and prognostic factor in ischemic brain vascular diseases

  1. Tez No: 555083
  2. Yazar: İSMAİL AYDIN
  3. Danışmanlar: UZMAN YASEMİN EREN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Nöroloji, Neurology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2012
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bakanlığı
  10. Enstitü: Ankara Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Nöroloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Nöroloji Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 47

Özet

ÖZET Arkaplan ve amaç: Strok gelişmiş ülkelerde mortalitede 3. sırada,morbiditede birinci sıradadır. Bu sebeple strok risk faktörlerinin belirlenmesi, etyopatogenezinin açıklığa kavuşturulması strok prevalans ve insidansının azalmasına yönelik çalışmaların temelini oluşturur. Strok multifaktöryel bir hastalıktır vemoleküler mekanizması hala aydınlatılamamıştır. Fakat biliyoruz ki ateroskleroz ve oksidatif stres strok patogenezinde major bir rol oynamaktadır. HDL ilişkili bir enzim olan paraoksonaz ateroskleroza, lipid ve hücrelerin oksidatif hasarına karşı koruyucu ve antiinflamatuar rol üstlenir. Bu çalışmada iskemik stroklu hastalarda PON ve ARES aktivitesinin strok riski ile ilişkisini ve prognoz yönünden önemini değerlendirmeyi amaçladık. Materyal metod: 54 hasta 27 sağlıklı birey çalışmaya dahil edildi. PON aktivitesi, ARES aktivitesi ve rutin labaratuar parametreleri hastaneye yatışının 3 günü içinde değerlendirildi. Hastalar TOAST sınıflamasına göre gruplandı. Bilgileri analiz etmek için tanımlayıcı ve tahminsel istatistikler kullanıldı. Klinik parametreler, lezyon volümü ve lokalizasyonu, modifiye Rankin skoru ve GKS'u değerlendirildi. Tanımlayıcı ve tahminsel istatistikler bilgilerin analizinde kullanıldı. Bulgular: Toplam 54 hasta (24 erkek, 30 kadın) ve 27 sağlıklı birey (12 erkek, 15 kadın) araştırıldı. Hasta ve kontrol grubunda PON aktivitesi değerleri sırasıyla 128.481±98.28 ve 159,181±108.13 IU/L bulundu (p=0.249). Aynı değerler ARES aktivitesi için hastalarda 177.70±52.28, kontrollerde 194,79±60.94'di (p=0.191). PON aktivitesi cinsiyetler arasında farklı değildi (p=0.242). ARES aktivitesi erkeklerde kadınlardan daha düşük bulundu (p=0.004). PON aktivitesi TOAST grupları (p=0.575), lezyon volümleri (p=0.793), hastaneye kabuldeki MRS (p=0.388) ve taburculuktaki MRS (p=0.650) için benzerdi. Aynı şekilde ARES aktivitesi de TOAST grupları (p=0.355), lezyon volümleri (p=0.159) hastaneye kabuldeki MRS (p=0.308) ve taburculuktaki MRS (p=0.595) için benzerdi. Sonuç: Bu çalışmada PON veya ARES aktivitesi ile strok arasında bir ilişki bulunamadı. Spesifik genotiplerde PON ve ARES aktivitesi strok gelişiminde riski izah edebilir.

Özet (Çeviri)

ABSTRACT Background and purpose: Stroke is the third cause of mortality and first cause of morbidity in developed countries. Therefore determination of risk factors and clarifying its pathogenesis is the basis of the studies for decreasing prevalence and incidence of stroke. Stroke is a heterogeneous multifactorial disorder and its molecular mechanism still were not clarified. But we know that atherosclerosis and oxidative stres playing a major role in the pathogenesis of stroke. Paraoxonase is an HDL associated enzyme, exerts an antiinlammatory and protective role against atherosclerosis and oxidative damage of lipoproteins and cells. We aimed in this study to determine the relationship between PON activity and stroke risk and the importance of PON activity at prognosis of stroke. Material and method: 54 patients and 27 healthy indivuals were included in the study. PON and arylesterase activity, routin laboratuary parameters were examined in three days after hospitalization. Patients grouped according to TOAST classification. Clinical parameters, lesion volumes and localization, Modifiye Rankin Disability Scores and GCS of patients were eveluated. Descriptive and inferential statistics were used to analyze the data. Results: A total of 54 patients (24 males and 30 females) and 27 healthy subject (12 males and 15 females) were studied. The levels of PON activity in patients and healthy individuals were 128.481±98.28 and 159,181±108.13 IU/L, respectively (p=0.249). The same values for ARES activity were 177.70±52.28 for patients and 194,79±60.94 for controls (p=0.191). Paraoxonase activity was not different between sexes (p = 0.242). Arylesterase activity was lower in men than in women. (P = 0.004). PON activity didn't differ for TOAST group (p=0.575), lesion volume (p=0.793) or MRS at admission (p=0.388) and at discharge (p=0.650). Similarly ARES activity didn't differ for TOAST group (p=0.355), lesion volume (p=0.159) and MRS at admission (p=0.308) and at dicharge (p=0.595). Conclusion: This study did not provide association between PON or ARES activity and ischemic stroke risk and severity. PON and ARES activity within specific genotypes might explain the association the risk of developing ischemic stroke.

Benzer Tezler

  1. Obstrüktif uyku apne sendromlu hastalarda homosistein düzeylerinin değerlendirilmesi

    Evaluation of the serum homocysteine levels in patient with obstructive sleep apnea syndrome

    ZEKİYE YAVUZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2006

    BiyokimyaUludağ Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. ERCÜMENT EGE

  2. İskemik beyin damar hastalıklarında antikardiolipin antikorları

    Başlık çevirisi yok

    ANIL KAYHAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1996

    NörolojiSağlık Bakanlığı

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

  3. Tıkayıcı beyin damar hastalıklarında antikardiolipin antikorların rolü

    Başlık çevirisi yok

    NURİ Y. ERDOĞAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1994

    NörolojiSağlık Bakanlığı

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    DR. NURİ Y. ERENOĞLU

  4. Orta serebral arter dal infarktlarında iskemik modifiye albumin düzeyi ve prognozla ilişkisi

    Ischemic modified albumin level and its relationship with prognosis in middle cerebral artery branch infarcts

    EMEL UR ÖZÇELİK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    NörolojiSağlık Bakanlığı

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HULKİ FORTA

  5. Vertebral arterlerin anatomik varyasyonları (hipoplazi, tortiyozite) ile posterior sistem enfarktlarının sıklığı ve anatomik tutulumu üzerine olan etkisi

    The affects of anatomic variants of the vertebral artery (hypoplasia,tortiosity)incidence and anatomical distribation of posterior system infarcts

    FATME MEHMED KURT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    NörolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. OĞUZHAN KURŞUN