Geri Dön

Klomifen sitrata rezistan olan polikistik over sendromlu olgularda kronik düşük doz gonadotropin ve konvansiyonel doz gonadotropin tedavi protokollerinin karşılaştırılması

Comparison of chronic low dose gonadotropin and conventional dose gonadotropin treatment protocols in patients who had clomiphene citrate-resistant anovulation associated with polycystic ovarian syndrome

  1. Tez No: 557323
  2. Yazar: RUNA ÖZELÇİ
  3. Danışmanlar: PROF. DR. BERNA DİLBAZ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kadın Hastalıkları ve Doğum, Obstetrics and Gynecology
  6. Anahtar Kelimeler: Ovulasyon indüksiyonu, polikistik over sendromu, low doz step up protokol, konvansiyonel protokol, Ovulation induction, polycycstic ovary syndrome, low-dose step up protocol, conventional protocol
  7. Yıl: 1999
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: Ankara Etlik Zübeyde Hanım Kadın Hastalıkları Eğitim Ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 59

Özet

Amaç: Klomifen sitrata rezistan anovulatuar polikistik over sendromlu ( PCOS) olgularda, multiple gebelik ve ovarian hiperstimulasyon sendromu (OHSS) riskini artıran multifollikuler gelişimi azaltmak için değişik tedavi protokolleri önerilmiştir. Bu çalışmadaki amacımız iki uriner follikül stimulan hormon (FSH) rejiminin güvenlik ve etkinliğinin karşılaştırılmasıdır. Yöntem ve Gereçler: Klomifen sitrata rezistan anovulatuar PCOS tanısı almış olan 50 olgu çalışmaya dahil edildi. Tüm hastalar normal histerosalfingografi bulgularına sahipti ve partnerlerinin spermiogram tetkikleri normal sınırlarda değerlendirildi. Olguların 25 tanesine konvansiyonel stepwise protokol uygulandı ve Grup 1 olarak adlandırıldı. Diğer 25 olgudan oluşan gruba (Grup 2) da kronik düşük doz FSH protokol uygulandı. Hastalar seri ultrasonografi ve serum estradiol sevilerine bakılarak monitörize edildi. Folliküler gelişim paterni, toplam kullanılan FSH dozu, serum estradiol konsantrasyonu, siklus fekunditesi, multiple gebelik oranları ve ovarian hiperstimulasyon sendromu açısından iki grup karşılaştırıldı. Bulgular: Her iki grup yaş, infertilite süresi, vücut kitle indeksi ve endokrin parametreler açısından benzer olarak bulundu. Gruplar arasında midluteal progesteron ve preovulatuar endometrial kalınlık açısından fark bulunmadı ancak tedavi süresi Grup2 'de (p=0.02), kullanılan ortalama maksimum günlük FSH dozu ise Grup 1'de anlamlı olarak yüksek bulundu (p=0.03). Gruplar, ovulatuar siklus açısından değerlendirildiğinde düşük doz kullanılan grupta ovulatuar siklus oranı %64 iken konvansiyonel grupta %84 olarak bulundu. Gebelik oranları açısından değerlendirildiğinde düşük doz grupta gebelik oranı %24 iken konvansiyonel grupta %20 olarak bulundu. Düşük doz kullanılan grupta ovulatuar siklus başına gebelik oranı konvansiyonel gruptan daha yüksek (%37 vs %24) idi. Monofolliküler gelişim düşük doz kullanılan grupta %60, konvansiyonel grupta ise %48 olarak bulundu. Düşük doz kullanılan grupta gerek OHSS (p < 0.04) gerekse estradiol (p < 0.008) konsantrasyonları anlamlı olarak düşük bulundu. Her iki grupta da çoğul gebelik izlenmedi. Sonuç: Kronik düşük doz FSH rejimi ; multifolliküler gelişim ve OHSS riskini azaltarak, ovulasyon indüksiyonunun güvenliğini artırmakta ve bunun yanında tatmin edici gebelik sonuçları elde edilmesini sağlayabilmektedir.

Özet (Çeviri)

Objective: Various treatment regimens with gonadotrophins have been proposed in clomiphene-resistant women with anovulatory polycystic ovarian syndrome (PCOS) to minimize the risk of multifollicular development that leads to higher frequency of multiple pregnancies and ovarian hyperstimulation syndrome (OHSS). In this study, we aimed to compare the safety and efficacy of two urinary follicle stimulating hormone (FSH) regimens. Materials and methods: Fifty women, who had clomiphene citrate-resistant anovulation associated with PCOS, participated in the study. All of the patients had a normal hysterosalpingogram and normal male partner sperm parameters. The first 25 patients were treated with urinary FSH using a conventional stepwise protocol (Group 1), while the second group had a regimen of chronic low dose FSH (Group 2). The patients were monitored via vaginal ultrasonography and measurement of serum estradiol levels. Patterns of follicular development, amount of FSH required, serum estradiol concentrations, cycle fecundity, rates of multiple pregnancy and OHSS were compared. Results: The two groups were similar in terms of duration of infertility, age, body mass index and endocrine parameters. While there was no difference between total number of ampoules required, midluteal progesterone levels and preovulatory endometrial thickness in both groups, the duration of treatment was significantly higher (p == 0.02) in Group 2 and mean maximum daily dose of FSH was higher (p == 0.03) in Group I. The percentage of ovulatory cycles occurring in low dose and conventional regimens was 64 versus 84% respectively. Pregnancy rate was 20% in conventional stepwise protocol group and 24% in chronic low dose group. The patients in Group 2 had a higher pregnancy rate per ovulatory cycle (37 versus 24%). Monofollicular development was noted in 60% of the Group 2 patients (48% in Group 1, p == 0.03). Treatment with the low-dose protocol resulted in significant reduction in OHSS (p < 0.04) and serum oestradiol concentrations (p < 0.008). No multiple pregnancies occurred in either group. Conclusion: The use of chronic low-dose regimen of FSH permitted induction of ovulation safely by minimizing the risk of multifollicular development and OHSS while maintaining a satisfactory pregnancy.

Benzer Tezler

  1. İnfertil polikistik over sendromlu hastalarda bilateral ve unilateral laparoskopik ovaryan drilling'in gebelik oranlarına etkisinin karşılaştırılması

    Başlık çevirisi yok

    GÖKÇE DURANOĞLU TURGUT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BARIŞ MÜLAYİM

  2. Ovulasyon indüksiyon ajanı kullanan hastalarda endometrial kan akımının doppler ultrasonografi ile değerlendirilmesi

    The assessment of endometrial blood flow patterns by doppler ultrasonography in women using ovulation induction agents

    AYŞE NUR AKSOY

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2003

    Kadın Hastalıkları ve DoğumAtatürk Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SEDAT KADANALI

  3. Polikistik overyan sendromlu hastalarda ovulasyon indüksiyonu için klomifen sitrat ve letrozole kullanımının endometrium kalınlığı, kan akımı, ovulasyon ve gebelik oranlarına etkilerinin değerlendirilmesi ve karşılaşt

    Eveluation and comperison of endometrial thicckness endometrial blood flow ovulation and pregnancy rates with polycystic ovary sendrome who are administered clomiphene citrate and letrozole

    HAKAN NAZİK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2007

    Kadın Hastalıkları ve DoğumAtatürk Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    DOÇ.DR. YAKUP KUMTEPE