Yoğun bakıma kabul edilen kritik hastalarda eritrosit dağılım aralığı (RDW) ve diğer rutin değerlendirilen (kalp hızı, SOFA skoru, qSOFA skoru, APACHEII skoru, CRP, prokalsitonin, serum laktat seviyesi, lenfosit/ lökosit sayısı, PaO2/ FiO2) prognostik değerlerin karşılaştırılması
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 558420
- Danışmanlar: PROF. DR. NERİMAN DEFNE ALTINTAŞ
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Hematoloji, Hematology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2019
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ankara Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 77
Özet
Giriş ve Amaç: Yoğun bakıma kabul edilen kritik hastalarda eritrosit dağılım aralığı (RDW) ve diğer rutin değerlendirilen (kalp hızı, SOFA skoru, qSOFA skoru, APACHEII skoru, CRP, prokalsitonin, serum laktat seviyesi, lenfosit/ lökosit sayısı, PaO2/ FiO2) prognostik değerlerin karşılaştırılması amaçlanmıştır. Materyal-Metod: Ekim 2018-Haziran 2019 tarihleri arasında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Yoğun Bakım Ünitesi'nde yapıldı ve çalışmaya 100 hasta alındı. Hastaların verileri prospektif olarak hastanın yoğun bakıma yatışı sırasında kayıt altına alındı. Eritrosit dağılım aralığı (RDW), yaş, cinsiyet, GKS, YBÜ'ye ana geliş sebepleri, YBÜ'ye geldikleri servis, mekanik ventilasyon uygulaması, komorbid hastalıkları, vital bulguları, kalp hızı, kan gazı değerleri, SOFA skoru, qSOFA skoru, APACHEII skoru, CRP, prokalsitonin, serum laktat seviyesi, lenfosit, lökosit sayısı, trombosit sayısı, PaO2/ FiO2 oranı, gönderilmişse demir, vitamin B12, folik asit düzeyini içeren nutrisyon parametreleri, BUN, kreatin değeri, Charlson komorbidite indeksi yatışı sırasında kaydedildi. Sonrasında bu parametrelerin 72. saatteki değerleri kayıt altına alındı. Hastalar 28. gün sağkalım için takip edildi. Bulgular: Hastaların 28. gün sağkalımına bakıldığında çalışmaya katılan hastaların 72'sinde sağkalım (%72) mevcutken, 28'i mortal (%28) seyretti. Çalışmaya katılan hastaların yaş ortalaması 64.24'dü. Birincil sonlanım noktası olarak yatış ve 72. saat RDW ile 28. gün sağkalımı arasında ilişki bulundu (sırasıyla p=0.011, p=0.015). Çalışmada sağkalım ile GKS'nin, entübasyonun, yatış sebebinin sepsis olmasının, transfüzyon öyküsü olmasının, yatış vücut sıcaklığının, yatış ve 72. saat solunum sayısının ilişkili olduğu bulundu. Yoğun bakım skorlama sistemlerine bakıldığında; SOFA, qSOFA, APACHEII ortalaması da prognoz ile ilişkiliyken Charlson komorbidite indeksinin ilişkisi gösterilemedi. Biyobelirteçlerden yatış CRP'sinin prognozla ilişkisi gösterilemezken, yatış ve 72. saat PCT, laktat değerleri ilişkili bulundu. Sonuç: YBÜ'de yatan hastalarda RDW'nin prognozu öngörmede anlamlı olabileceği gösterilmiştir. RDW hem tek başına hem de APACHEII, SOFA skoru, PCT ve laktat değeri ile kombine edilerek, kritik hastalarda sağkalımı öngörmede kullanılabilecek bir parametre olarak değerlendirilmiştir.
Özet (Çeviri)
Background and Aims: The aim of this study was to compare red cell distribution width (RDW) and other routine prognostic values (heart rate, SOFA score, qSOFA score, APACHEII score, CRP, procalcitonin, serum lactate level, lymphocyte/ leukocyte count, PaO2/ FiO2) in critically ill patients admitted to intensive care unit. Materials and Methods: The study was carried out in Ankara University Faculty of Medicine Internal Diseases Intensive Care Unit between October 2018 - June 2019 and 100 consecutive patients were included in the study. Data of the patients were recorded prospectively during admission to the intensive care unit. RDW, age, gender, GCS, main reasons for ICU admission, admitting service, need for mechanical ventilation, comorbid diseases, vital signs, heart rate, blood gas analysis results, SOFA score, qSOFA score, APACHEII score, CRP, procalcitonin, serum lactate level, lymphocyte, leukocyte count, platelet count, PaO2/ FiO2 ratio, iron, B12, nutritional parameters including folic acid level (if sent), BUN, creatine value, Charlson comorbidity index were recorded during hospitalization. Then the values of these parameters at 72th hour were recorded. Patients were followed for survival till the 28th day. Results: When the 28-day survival of the patients was examined, 72 of the patients (%72) had survived and 28 of them (%28) were lost. The mean age of the patients was 64.24. The relationship between hospitalization RDW and 72th hour RDW and 28-day survival was found to be significant (p= 0.011- p= 0.015). GCS, intubation, sepsis, transfusion history, hospitalization temperature, hospitalization and 72th hour respiration rate were found to be associated with survival. When the intensive care scoring systems were examined; SOFA, qSOFA, and APACHEII were found to be associated with prognosis, while Charlson comorbidity index was not. Admission CRP was not related to prognosis, whereas admission and 72th hour PCT, lactate values were observed to be related. Conclusion: RDW is a significantly associated with prognosis in critically ill patients. RDW has been evaluated as a parameter that can be used to predict overall survival both alone and with APACHEII score, SOFA score, PCT and lactate value
Benzer Tezler
- Yoğun bakım ünitesinde yatan kritik hastalarda insülin direncinin mortaliteye etkisi
Insulin resistance in critical i̇ll patients and its effect on mortality in intensive care unit
AYŞE GÜLCAN BAKKAL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2016
Anestezi ve ReanimasyonKırıkkale ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ÜNASE BÜYÜKKOÇAK
- Dahili yoğun bakım ünitesine kabul edilen kritik hastalarda erken dönemde vitamin D düzeyi değişimi ve buna etki edebilecek faktörler
Early vitamin D changes on critical patients admitted to the internal intensive care unit and factors may effect vitamin D levels
GÜLDEN PAÇACI
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2015
Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıAnkara Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. NERİMAN DEFNE ALTINTAŞ
- Yoğun bakıma kabulünde vitamin d eksikliği olan kritik hastalarda tek doz ve idame kolekalsiferol tedavisinin enfeksiyon ve mortalite ile ilişkilerinin incelenmesi
Analysis of the relation between mortality and single dose and maintenance cholecalsiferol treatment in patients with vitamin d deficiency on admission to intensive care unit
CEMİLE BALCI ALTIN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
Anestezi ve ReanimasyonAnkara Yıldırım Beyazıt ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SEVAL İZDEŞ
- Yoğun bakımda takip edilen hastalarda prealbumin düzeyinin mortaliteyi öngörme etkisinin araştırılması
Researching of the effect of prealbumin level on predicting mortality in patients followed up in intensive care ünit
AYTAÇ KUŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Anestezi ve ReanimasyonSağlık Bilimleri ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
PROF. DR. OSMAN EKİNCİ
DR. YELDA BALIK
- Yoğun bakım ünitesinde takip edilen hastalardaki n-terminal pro-B tipi natriüretik peptid ve mikroalbüminüri düzeylerinin prognostik değeri
Prognostic value of N-terminal PRO-B type natriuretic peptide and microalbuminuria in intensive care unit patients
ALEV AYKAN YALÇIN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
Anestezi ve ReanimasyonSağlık Bilimleri ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
PROF. HÜLYA BAŞAR