Azot ve tepe kırımı yüksekliğinin burley tütününün (Nicotiana tabucum l.) verimi ve bazı kalite özelliklerine etkisi
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 56391
- Danışmanlar: PROF. DR. ENVER ESENDAL
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Ziraat, Agriculture
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1996
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ondokuz Mayıs Üniversitesi
- Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Tarla Bitkileri Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 53
Özet
ÖZET Çalışma, iki yıl süre ile, 1993 ve 1994 yıllarında (sırasıyla Çarşamba-Dikbıyık beldesinde Abdal deresi kıyısında çiftçi arazisinde ve Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsünün Çınarlık'taki deneme alanında) Samsun'da yürütülmüştür. Deneme toprakları, ilk yıl tınlı, kireçli, fosfor ve organik maddesi az, potasyum yönünden orta seviyededir; ikinci yıl killi-tınlı bünyede, çok kireçli; fosfor, potasyum ve organik madde bakımından zengindir. Her iki deneme yerinde toprak tepkimesi nötr olup topraklar tuzsuzdur. Çok yıllık ortalamaya göre yörede yıllık toplam yağış 968.0 mm iken, bu değer denemenin birinci yılında biraz düşük (815.5 mm), ikinci yılında ise biraz yüksek (1051.5 mm) olarak gerçekleşmiştir. Deneme yıllarına ait ortalama sıcaklık değeri, çok yıllık ortalamanın altında; Nisbi nem ise biraz üstünde seyretmiştir. Araştırma, Burley 21 çeşidi ile her iki yılda da, tesadüf bloklarında şerit-şerit deneme desenine göre üç tekrarlamalı olarak yürütülmüştür. Her blok, azot seviyelerinin uygulandığı 5 dikey (0, 3, 6, 9 ve 12 kg N/da) ve tepe kırımı seviyelerinin yerleştirildiği 3 yatay (14, 18 ve 22 yaprak/bitki) şeride bölünmüştür. Dikim, çalışmanın birinci yılında 14 Haziran 1993, ikinci yılında ise 22 Haziran 1994 tarihlerinde yapılmıştır. Yılların ortalamasına göre, bitkinin bel kısmında bulunan yaprakların uzunluğu (58.84 cm) diğerlerinden daha fazla olmuştur. Bu yaprakları sırasıyla alt daha sonra da üst eller izlemiştir (sırasıyla 50.20 ve 45.75 cm). Yaprak uzunluğu, genellikle azotun artışına bağlı olarak artmaktadır. Çalışmada, bu artış, linear bir özellik göstermiştir. Tepe kırımı ile bitkide bırakılan yaprak sayısı azaldıkça yaprak uzunluğu artmıştır. En geniş yapraklar, orta ellerde (29.80 cm) tesbit edilmiştir. Bunu alt (27.59 cm) ve üst eller (20.61 cm) izlemiştir. Tepe kırımı işlemiyle bitkide bırakılan yaprak sayısı azaldıkça yaprak genişliğinin de arttığı görülmüştür. Yaprak ayası birim ağırlığı, deneme yıllarının ortalamasına göre, en yüksek değerine 87.48 g/m2 olarak 5. elde (üst yapraklarda), en düşük değerine ise 60.36 g/m2 ile 2. el yapraklarda tesbit edilmiştir. Yaprak ayası birim ağırlığı üzerine tepe kırımı seviyesinin de etkisi çok önemli olup tepe kırımı derinden yapıldıkça yaprak ayası birimi ağırlığının arttığı görülmüştür. Bitkilerde 14 yaprak bırakmak suretiyle tepe kırımı yapılan parsellerden en fazla ortalama yaprak ayası birim ağırlığı (71.61 g/m2) elde edilirken bunu 18 ve 22 yapraklı bitkiler izlemiştir (sırasıyla 66.27 ve 66.17 g/m2). Yaprak orta damar oranı ellere göre de farklılık göstermiştir. Yaprak orta damar oranı 3. ele kadar artmış, yukayıya çıkıldıkça azalmıştır. En yüksek değeri 3. elde en düşük değeri 5. elde tespit edilmiş bulunmaktadır. 3. el ve aşağısında bu bakımdan fark çıkmamıştır. Azot dozları orta damar oranını çok önemli(PO.01) etkilemiştir. Azotun artırılmasıyla damar oranında azalma tespit edilmiş olup, azalma linear (negatif) bir ilişki göstermiştir. Tepe kırım seviyesinin yaprak orta damar üzerine önemli etkisi bulunmamıştır. Kuru yaprak verimi 1993 yılında 179.7 kg/da, 1994 yılında ise 208.0 kg/da olmuştur. Kuru yaprak verimi eller arasında farklılık göstermektedir. En yüksek verim bitkinin bel kısmından (ana eller), bu kısımdan aşağı ve yukarıya doğru yapılan 1., 2. ve 5. kırımlarda verim düşmüştür. Azot verilmesi kuru yaprak verimini çok önemli etkilemiş olup gübre miktarı artırıldıkça verim yükselmiştir. Gübresiz parsellerde 156.3 kg olan yaprak verimi, dekara 9 kg azot verilen parsellerde 214.5 kg olarak en yüksek değerine ulaşmıştır. Azotlu gübre dozu ile verim arasındaki ilişkinin hem linear hem de quadratik olduğu tesbit edilmiştir. Dekara kuru yaprak verimi ile azot dozları arasında; Y= 157.617 + 10.476X - 0.4921 X2 şeklinde bir ilişkinin olduğu saptanmıştır. Bu eşitliğe göre, en yüksek yaprak verimi 10.76 kg/da azot kullanmakla elde edilebilmektedir. Tepe kırımı yüksekliğinin yaprak verimi üzerindeki etkisi incelendiğinde; kırım derinliği arttıkça yaprak veriminin önemli derecede azaldığı görülür. En yüksek verim 22, en düşük verim ise 14 yapraklı bitkilerden alınmıştır (sırasıyla 220.6 ve 168.5 kg/da). Bu bakımdan, kırım seviyelerinin her biri diğerlerinden istatistiksel olarak farklı bulunmuştur. Bitki üzerinde aşağıdan yukarıya doğru gidildikçe, nikotin oranı ve toplam azot oranı düzenli olarak artış göstermiştir. Yılların ortalamasına göre, nikotin ve toplam azot oranı, azotun dekara 9 kg seviyesine kadar önemli seviyede artmış azotun daha da artırılmasıyla nikotin ve toplam azot oranı azalmış ancak bu azalma önemsiz olmuştur. Tepe kırımının farklı seviyelerde uygulanması sonucunda, nikotin ve toplam azot oranlarındaki değişme önemli olmamıştır Kül oranı ortalaması, 1. elde % 19.63 ile en yüksek, 5. elde ise % 16.90 ile en düşük olarak gerçekleşmiştir. Bu değerler arasındaki fark çok önemli bulunmuştur (PO.01). Azot dozu ve tepe kırımı derinliğinin, kül oranı üzerindeki etkisi önemli olmamıştır. Bu araştırmanın ortaya koyduğu sonuçların ışığı altında, Çarşamba koşullarında, Burley 21 tütün çeşidinin verim ve kalite bakımından, dekara 11 kg azot verilerek ve tepe kırımının bitkide 22 yaprak bıraktıktan sonra yapılarak yetiştirilmesi önerilmektedir.
Özet (Çeviri)
Özet çevirisi mevcut değil.
Benzer Tezler
- Altı farklı virginia tütün genotipinin manyas koşullarında verim ve kaliteleri üzerinde araştırmalar
Başlık çevirisi yok
T.REHA KÜÇÜKÖZDEN
- Mekonyumlu yenidoğanların klinik ve laboratuvar bulguları ile birlikte göbek kordonlarının spektrofotometrik analiz sonuçlarının değerlendirilmesi
Evaluation of the newborns born through meconium associated with clinical and laboratory characteristics and spectrophotometric analysis of umblical cord of them
OĞUZ TUNCER
- Ünye ilçesi yerel mısır (Zea mays L.) genotiplerinden bazı agronomik ve verim parametrelerinin karşılaştırılması
Comparison of some agronomic and yield parameters from local maize (Zea mays L.) genotypes of Ünye district
DİLAN NAR
- Rüzgâr devriği zararlarında toprak özelliklerinin etkisi
Effects of soil properties on windthrow damages
ESRA TOPAL
Yüksek Lisans
Türkçe
2019
Ormancılık ve Orman MühendisliğiKastamonu ÜniversitesiOrman Mühendisliği Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ GAMZE SAVACI
- Kireç ve fosforun şeker pancarı ve domateste oksalik asit oluşumu ile kimi bitki besin kapsamları üzerine etkileri
Başlık çevirisi yok
BÜLENT TOPCUOĞLU