Geri Dön

Curatorial issues in public space in Turkey after the 1980's

1980 sonrası Türkiye'de kamusal alanda küratöryel pratikler

  1. Tez No: 585262
  2. Yazar: MELİKE BAYIK
  3. Danışmanlar: PROF. DR. MARCUS GRAF
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Güzel Sanatlar, Sanat Tarihi, Fine Arts, Art History
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2019
  8. Dil: İngilizce
  9. Üniversite: Yeditepe Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Sanat Yönetimi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 166

Özet

Filozoflar, araştırmacılar, sosyologlar gibi toplumbilimciler tarafından Antik Çağ'dan bu yana bilinen, anlamı çeşitli kültür ve topluluklarda değişen kamusal alan kavramı 17. Yüzyıl sonrası çeşitli toplumsal hareketler ve yönetimler ile yeniden gündeme gelmeye başlamıştır. Jürgen Habermas'ın doktora tezinde Kamusal Alan kavramını ele almasıyla devlet ve halk, kamusal alanın sınırları yeniden düşünülmeye başlanmıştır. Habermas tezine göre kamusal alan devlet ve toplumlar arasındaki müzakere alanı yani arabuluculuk alanıdır. Kamusal alan herkesin din, dil, ırk, düşünce ve cinsiye gözetmeksizin eşit şartlar ve koşullar altında bir arada olduğu, kişisel yarardan çok aynı fikre sahip kişilerin ortak karar ve yararları üzerine toplandıkları, örgütlendikleri ve ifade özgürlüğünün olduğu açık alanladır. Devletin kamusal alanlardaki yegane görevi ise yurttaşların hiçbir hak ve özgürlüğünü kısıtlamadan, hakları olan kamusal alandaki örgütlenme, toplanma ve şeffaf şekilde fikir beyaz etme olgularını korumaktır. Kamusal alanının kelime kökenine bakıldığında İngilizcede halk anlamına gelen“kamu”kelimesi Türkçede devlet ya da devlete ait gibi anlamına gelmektedir. Türkiye'deki bu kullanımın devletin kamusal alanda halka sağlamakla yükümlü olduğu koruma ve güvenceden ziyade devletin kamusal alanları kendi kontrolünde tutma arzusundan kaynaklanmaktadır. Osmanlı İmparatorluğu'na bakıldığında Batı toplumlarında sözü edilen meydan, sokak, park ve bahçe gibi kamusal alanların bulunmadığı, kamusallık eyleminin cinsiyet olarak kadın ve erkek şeklinde ayrılıp hamamlar, kahvehaneler, cami avluları, çarşılar gibi bölgelerde küçük topluluklar halinde yaşandığı gözlemlenmiştir. Türkiye'de ise bugün kamusal alanlar meydan, park, bahçe, yollar ve sahiller gibi direkt açık alanlar olsa dahi buralarda devlet kontrolü dolaylı olarak daima vardır. Devletin izni olmadan kamusal alan olarak belirtilen yerlerde örgütlenme yasaktır. Sivil toplumlar devletin belirttiği çizgiler dışında örgütlenir, yürüyüş yapar ya da farklı bir görüş ve düşünceyi telaffuz ederse güvenlik güçleri devletin kontrolü sağlaması üzerine halka müdahale eder. Sanat ve kültür ortamı açısından ise 1987'de İstanbul Çağdaş Sanat Sergileri başlığı altında bugünki İstanbul Bienali gerçekleştirilmiştir. Bienaller kamusal alanın ve küratörlük kavramının Türkiye sanat ortamı içinde şekillenmesine fayda sağlayan önemli unsurlar olmuştur. İstanbul Bienalleri ile başlayan kamusal alandaki küratörlü sergiler 1995'teki GAR sergisi ile devam etmiş, 2000 sonrasında sanat ortamının büyümesiyle hızını daha da artırarak Sinopale, Çanakkale Bienali, İstanbul Yaya Sergileri, Under Construction, Mardin Bienali, Red Bull Art Around ve Cappadox gibi sergiler ile devam etmiştir. Bu tez, 1980 sonrasında kamusal alanda gerçekleştirilen küratörlü sergileri ele alarak küratörün kamusal alandaki pozisyonunu, üretim pratiğini araştırmaktadır. Sözü edilen araştırma saha analizi olarak betimlenerek, kamusal alandaki sergilerin küratörleri ile yapılan röportajlardan ve gözlemlerden oluşmaktadır. Sergilerin formsal ve içeriksel yapısı tez içinde herhangi bir durumda ayrıştırılmamış, alternatif sergileme modelleri olarak belirtilmiştir. Küratörlerin kamusal alandaki küratöryel stratejileri, kavramsal yaklaşımları ve deneysel üretimleri sınırsız bir biçimde ele alınmıştır.

Özet (Çeviri)

The concept of public space, which has been known since the Ancient Age by sociologists such as philosophers, researchers, sociologists and whose meaning diversify in different cultures and communities, has begun to come to the agenda with various social movements and administrations after the 17th century. When Jürgen Habermas discussed the concept of Public Space in his doctoral thesis, the state and public and the boundaries of public space have begun to be rethought. According to Habermas's thesis, the public space is the negotiation space, in other words, conciliation space between the state and societies. The public space is an open space where everyone is united under equal conditions regardless of religion, language, race, thought and gender, where people have the same idea gather, be organized on the common decisions for the benefit of everyone rather than the personal benefit and have freedom of expression. The state's sole duty in the public space is to protect the fact of organizing, gathering and expressing opinions in the public sphere without restricting the right and freedom of citizens. When we examine the etymological origin of public space, the word“public”, it means folk in English while it means state or state-owned in Turkish. This use of the word in Turkey stems from the state's desire to keep the control of public space, rather than the protection and assurance that the state is obliged to provide the public in the public sphere. When we examine the Ottoman Empire, we observe that there were no public spaces such as squares, streets, parks and gardens like in Western societies, and the act of publicity was divided into two as men and women by gender and conducted in small groups in Turkish baths, coffeehouses, mosque courtyards and bazaars. Today in Turkey, even though the public spaces are directly open areas such as squares, parks, gardens, roads and beaches, the indirect state control always exists. It is forbidden to be organized in public places without the permission of the state. If civil societies are organized, march, or pronounce a different view or opinion, the security forces intervene to the public for providing the state control. In terms of art and culture environment, today's Istanbul Biennial was held in 1987 under the title of Istanbul Contemporary Art Exhibitions. Biennials have been important elements in Turkey contributing to the shaping of public space and the concept of the curator. The curated exhibitions in the public space, which started with the Istanbul Biennials, continued with the STATION exhibition in 1995 and increased its speed with the growth of the art scene after 2000 and continued with exhibitions such as Sinopale, Çanakkale Biennial, Istanbul Pedestrian Exhibitions, Under Construction, Mardin Biennial, Red Bull Art Around and Cappadox. This thesis explores the curator's position in the public sphere and the production practice through curated exhibitions in the public space after 1980. The study is described as field analysis and consists of interviews and observations with curators of public exhibitions. The formal and contextual structure of the exhibitions has not been decomposed in any case in the thesis and has been indicated as alternative exhibition models. Curatorial strategies, conceptual approaches and empirical productions of curators in the public space have been handled indefinitely.

Benzer Tezler

  1. Videoist ekseninde 2000'lerden günümüze Türkiye'de video sanatını yeniden yorumlama çalışması

    A study for re-evaluation video art in Turkey within the framework of videoist since 2000's up to date

    HÜLYA ÖZDEMİR SATICI

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Güzel SanatlarDüzce Üniversitesi

    Resim Ana Sanat Dalı

    PROF. DR. FERHAT ÖZGÜR

  2. Dijital sanat pratiklerinin müzeolojik bağlamda değerlendirilmesi

    Interpreting the digital art practices within museological context

    DERYA YÜCEL

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    MüzecilikYıldız Teknik Üniversitesi

    Sanat ve Tasarım Ana Sanat Dalı

    YRD. DOÇ. DR. HALE ÖZKASIM

  3. Uluslararası İstanbul Bienali tarihçesi

    The history of international Istanbul Biennial

    SİBEL GÜN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    Güzel SanatlarÇukurova Üniversitesi

    Güzel Sanatlar Eğitimi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. MUSTAFA OKAN

  4. Curatorial practice as a new field of creativity in visual art since 1960

    Görsel sanatlarda 1960 sonrası yeni ve yaratıcı bir alan olarak küratörlük

    DENİZ PEHLİVANER

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2011

    Güzel SanatlarYeditepe Üniversitesi

    Sanat Yönetimi Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. MARCUS GRAF

  5. Interaction of artistic practices and curatorial attitudes through exhibition making

    Sergi yapımı yoluyla sanatsal pratikler ve küratöryel tutumların etkileşimi

    GÜLİSTAN KENANOĞLU

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2023

    Güzel SanatlarKadir Has Üniversitesi

    Sanat ve Tasarım Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. İNCİ EVİNER