Geri Dön

Gram negatif bakterilerde çeşitli toksin ve beta laktamaz direnç genlerinin sıklığı ile çeşitli antimikrobiyallere duyarlılıkları

Frequency of various toxin and beta lactamase resistance genes in gram negative bacteria and susceptibilities to antimicrobials

  1. Tez No: 591989
  2. Yazar: İPEK YILMAZ
  3. Danışmanlar: PROF. DR. NİZAMİ DURAN
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Mikrobiyoloji, Microbiology
  6. Anahtar Kelimeler: Gram negatif bakteri, direnç, antibiyotik, gen, virülans, Gram negative bacteria, resistance, antibiotic, gene, virulence
  7. Yıl: 2019
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi
  10. Enstitü: Sağlık Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 89

Özet

Gram negatif bakterilerde direnç paternlerinin ve direnç mekanizmalarının bilinmesi, dirençli bakterilerle oluşan enfeksiyonların tedavisinde yol gösterici olmaktadır. Biz bu çalışmada çeşitli klinik örneklerinden etken olarak izole edilen Gram-negatif bakterilerde; (i) antimikrobiyal direnç profillerini fenotipik olarak belirlemeyi, (ii) bu mikroorganizmalardaki blaSHV, blaOXA, blaTEM, blaCTX-M-gp9, blaCTX-M-gp2, blaCTX-M-gp1 direnç genlerini ile pap, aer, sfa, hly, cnf1, cnf2 ve afaI virülans genlerinin varlığını PCRyöntrmiyle ile araştırmayı amaçladık. Mikroorganizmaların tanımlanması ve antibiyotik duyarlılık testleri otomatize sistem ile fenotipik olarak, direnç ve virülans genlerinin varlığının araştırılması ise multipleks PCR ile araştırılmıştır. Çalışmaya dahil edilen numunelerin %46.8'i idrar, %23.6'sı yara, %13.6'sı solunum yolu ve %15.2'si ise kan kültürü örnekleri idi. İzolatların %54.2'si Türk hastalardan, %45.7'si Suriye uyruklu hastalardan izole edilmiştir. İzolatların %46.8'si E. coli, %26.3'ü K. pneumoniae, %3.15'i K. oxytoca, %16.3'ü Acinetobacter baumannii, %5.7'si P. aeruginosa, %1.5'i Proteus mirabilis kökenlerinden oluşmaktaydı. Çalışmada K. pneumoniae ve E. coli izolatlarında ampisilin direnci oldukça yüksek bulunmuştur. E. coli izolatlarının tamamı kolistine ve tigesikline karşı duyarlı iken, K. pneumoniae izolatlarında kolistin direnci %2 olarak tespit edilmiştir. K. oxytoca suşlarının tamamının ertapenem, meropenem, amikasin, siprofloksasin, tigesiklin ve kolistine karşı duyarlı olduğu tespit edilmiştir. Acinetobakter baumannii suşları çoğu antibiyotiklere (piperasilin/tazobaktam, seftazidim, meropenem, siprofloksasin ve imipenem) dirençli iken, kolistin direnci tespit edilmemiştir. Benzer şekilde P. aeruginosa suşlarında kolistin direnci tespit edilmezken, gentamisin, amikasin ve Trimetoprim/ sülfametaksazol direnci yüksek bulunmuştur. Türk hasta izolatlarında blaSHV en fazla E. coli'de %75.4 (40/53) saptanırken, K. oxytoca'da bu gen varlığı %33.3 olarak tespit edilmiştir. Suriye uyruklu hasta izolatlarında ise E. coli suşlarında blaSHV oranı %33.3 olarak tespit edilirken, K. oxytoca ve Proteus mirabilis suşlarında bu gene rastlanılmamıştır. BlaOXA geni varlığı ise Türk hasta izolatlarında E. coli'de %32.1, Suriye uyruklu hastalardan izole edilen E. coli suşlarında ise %33.3 olarak tespit edilmiştir. Türk hastalardan farklı olarak Suriye uyruklu hastalarda P. aeruginosa suşlarında blaOXA oranı %50 Proteus mirabilis suşlarında ise %33.3 olarak tespit edilmiştir. Çalışmada virülans genleri varlığı açısından bu genler bu iki hasta grubu arasında anlamlı derecede farklı oranlarda tespit edilmiştir. Gram negatif mikroorganizmlarda oldukça yüksek ilaç direnç profilleri tespit edilmiştir. Özellikle karbapenemlere ve kolistine karşı dirennçli kökenlerin tespiti endişe verici olup, antibiyotik direncinin artmasının önüne geçilebilmesi için akılcı antibiyotik kullanımı ve ilaç seçiminde direnç profillerine uyulması son derece büyük önem arz etmektedir.

Özet (Çeviri)

Knowledge of resistance patterns and resistance mechanisms in gram negative bacteria is guiding in the treatment of infections caused by resistant bacteria. In this study, we aimed to investigate Gram-negative bacteria isolated from various clinical samples; (i) phenotypically determining antimicrobial resistance profiles, (ii) the resistance genes of blaSHV, blaOXA, blaTEM, blaCTX-M-gp9, blaCTX-M-gp2, blaCTX-M-gp1 in these microorganisms and presence of the pap, aer, sfa, hly, cnf1, cnf2 and afaI virulence genes by the PCR method. Identification of microorganisms and antibiotic susceptibility tests were investigated phenotypically by automated system and the presence of resistance and virulence genes by multiplex PCR. In the study 46.8% of the samples included were urine, 23.6% were wound, 13.6% were respiratory tract and 15.2% were blood culture samples. 54.2% of the isolates were isolated from Turkish patients and 45.7% were isolated from Syrian patients. 46.8% of the isolates were E. coli, 26.3% were K. pneumoniae, 3.15% were K. oxytoca, 16.3% were Acinetobacter baumannii, 5.7% were P. aeruginosa, 1.5% were Proteus mirabilis. Ampicillin resistance was found to be high in K. pneumoniae and E. coli isolates. All E. coli isolates were susceptible to colistin and tigecycline, while K. pneumoniae isolates had 2% colistin resistance. All K. oxytoca strains were found to be susceptible to ertapenem, meropenem, amikacin, ciprofloxacin, tigecycline and colistin. Acinetobacter baumannii strains were resistant to most antibiotics (piperacillin / tazobactam, ceftazidime, meropenem, ciprofloxacin and imipenem), but colistin resistance was not detected. Similarly, while colistin resistance was not detected in P. aeruginosa strains, gentamicin, amikacin and trimethoprim / sulfamethoxazole resistance were found to be high. BlaSHV was the most common in E. coli (75.4% (40/53)), while the presence of this gene in K. oxytoca was 33.3% in Turkish patients. While the blaSHV ratio in E. coli strains was 33.3% in Syrian isolates, this gene was not observed in K. oxytoca and Proteus mirabilis strains. The presence of blaOXA gene was 32.1% in E. coli strains isolated from Turkish patient isolates and 33.3% in E. coli strains isolated from Syrian patient isolates. Unlike Turkish patients, blaOXA ratio in P. aeruginosa and in Proteus mirabilis strains was 50% and 33.3%, respectively, in Syrian patients. In terms of the presence of virulence genes, these genes were found to be significantly different between these two groups of patients. Very high drug resistance profiles in gram negative microorganisms was determined. The detection of strains resistant to carbapenems and colistin is particularly alarming, rational antibiotic use to prevent increased antibiotic resistance and compliance with resistance profiles is very important in drug selection.

Benzer Tezler

  1. Bazı gram negatif bakterilerde kontakt bağımlı inhibisyon mekanizmasının araştırılması

    Investigation of contact-dependent inhibition (CDI) mechanism in some gram negative bacteria

    MUHAMMED HASAN AKYIL

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    MikrobiyolojiHacettepe Üniversitesi

    Biyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NİLÜFER CİHANGİR

  2. Acinetobacter baumannii izolatlarında efflux pompası ve quorum sensing genlerinin araştırılması

    Investigation of efflux pump and quorum sensing genes in acinetobacter baumannii isolates

    EBRU KARADAĞ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    MikrobiyolojiSelçuk Üniversitesi

    Tıbbi Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. UĞUR ARSLAN

  3. Expression of the genes encoding important transport system proteins in silver resistant Escherichia coli mutants

    Gümüşe dirençli Escherichia coli mutantlarında önemli transport proteinlerini kodlayan genlerin ekspresyonu

    GÖKÇE UYANIK

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2019

    BiyoteknolojiOrta Doğu Teknik Üniversitesi

    Biyoteknoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AYŞE GÜL GÖZEN

    DOÇ. DR. ÇAĞDAŞ DEVRİM SON

  4. Production of antibacterial biobased blends for biomedical use

    Biyomedikal alanlarda kullanılmak üzere antibakteriyel özellikli biyobazlı harmanların eldesi

    METE DERVİŞCEMALOĞLU

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2023

    Biyoteknolojiİstanbul Teknik Üniversitesi

    Moleküler Biyoloji-Genetik ve Biyoteknoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. FATOŞ YÜKSEL GÜVENİLİR

  5. Synthesis, characterization and evaluation of skin tissue engineering potential of poly(lactic acid)-nanoclay composite scaffolds doped with various boron components

    Çeşitli bor bileşenleri ile katkılandırılmış poli(laktik asit)-nanokil kompozit doku iskelelerinin sentezi, karakterizasyonu ve deri doku mühendisliği potansiyelinin değerlendirilmesi

    SARA ASGHARI DILMANI

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2023

    BiyomühendislikHacettepe Üniversitesi

    Biyomühendislik Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MENEMŞE GÜMÜŞDERELİOĞLU