Fenilketonüri hastalarında genotip-fenotip ilişkisi
Genotype-phenotype correlation in patients with phenylketonuria
- Tez No: 596576
- Danışmanlar: PROF. DR. ALİ DURSUN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Endocrinology and Metabolic Diseases, Child Health and Diseases
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2019
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Hacettepe Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Çocuk Metabolizma Hastalıkları Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 141
Özet
Fenilketonüri (FKU) otozomal çekinik geçişli olup esas olarak klinik olarak motor-mental gerilik ve mikrosefali ile karakterize bir metabolik hastalıktır. Çalışmamızda PAH gen defektine bağlı hiperfenilalaninemi tanısı alan ve genotiplemesi yapılan 422 hastanın demografik bilgileri ile birlikte takip sürecindeki tanı kan FA düzeyleri, izlemde ortanca kan FA düzeyleri, uygulanan tedavi yöntemleri, gelişim basamakları retrospektif olarak değerlendirilerek genotip fenotip ilişkisinin ortaya konmuştur. Hastaların 1. derece akrabalık oranlarında belirgin düşüklük görüldü. Yenidoğan döneminde başvuran hastalarda hafif HFA, süt çocuğu döneminde başvuran hastalarda klasik FKU sıklığı daha fazla bulundu. Hastalarımızdaki FA takibinin Batı toplumuna göre çok daha iyi durumda olduğu saptandı. Maternal FKU açısından bakıldığında kız hastaların yarısından fazlasının riskli grupta olduğu tespit edildi. Yenidoğan döneminde başvuran hastaların iyi kontrolde, süt çocuğu döneminde başvuran hastaların ise daha yüksek oranda kötü kontrolde oldukları görüldü. Fenilalaninden kısıtlı diyet verdiğimiz hastalarımızın yarısında başarılı olunamadığı ve bununla birlikte BH4 direnci sonradan gelişen tüm hastaların riskli veya kötü kontrol gruplarında olduğu tespit edildi. Denver testi ile izlem ortanca FA düzeyleri arasında fark bulunmadı. WISC-R testi anormal sonuçlanan hastaların geçmişteki diyet uyumunun çok yüksek olasılıkla kötü olduğu sonucuna varılabildiği fakat normal bulunan bir hastanın geçmişteki diyet uyumunun iyi ya da kötü olduğu konusunda bir öngörüde bulunulamayacağı gösterildi. Delesyon veya anlamsız mutasyonların fenotipi kötüleştirdiği ve WISC-R sonuçlarında anormallik oranını arttırdığı, yanlış anlamlı mutasyonların ise daha hafif fenotipe yol açtığı gösterildi. Belirli allel ve genotipler ile hastaların fenotipleri, izlem ortanca kan FA düzeyleri ve tedavi tipleri arasından anlamlı ve özgül ilişkiler saptandı.
Özet (Çeviri)
Phenylketonuria (PKU) is an autosomal recessive metabolic disease characterized primarily by motor and mental retardation and microcephaly. In this study, demographic information, diagnostic blood PA levels, median blood PA levels during follow-up period, treatment methods and developmental stages were evaluated retrospectively on 422 patients who were diagnosed with hyperphenylalaninemia and whose genotypes were anlayzed. There was a significant decrease in 1st degree kinship rates of the parents of patients. In the patients who presented in the neonatal period, the incidence of mild HPA was found to be higher than the ones who presented in infancy. Follow-up of our patients FA follow-up in our patients was found to be much better than in Western societies. In terms of maternal PKU, more than half of the female patients were in the risk group. It was observed that the patients who applied in the neonatal period were controlled well and the patients who applied in the infancy period had a higher rate of being in the poor control group. It was determined that half of our patients who were given a restricted diet from phenylalanine failed to control their blood PA levels and all patients, who had BH4 response in the beginning and developed resistance, were in risky or poor control groups. No significant difference was found between the Denver test and median PA levels of patients during follow-up periods. It can be concluded that histroy of diet adaptation of patients with anormal WISC-R test results is very likely to be in poor condition, but it cannot be foreseen that a patient with a normal WISC-R finding had a good or bad diet regimen in the past. It was shown that deletion or nonsense mutations worsened the phenotype and increased the rate of abnormality in WISC-R results, while missense mutations caused milder phenotypes. Significant and specific relationships were found between specific allelles and genotypes when compared with phenotypes, median blood PA levels during follow-up periods and treatment types of patients.
Benzer Tezler
- Fenilketonüride beslenme tedavisinin metabolik fenotip ve genotip ile ilişkisi
The relationship of nutritional therapy with metabolic phenotype and genotype in phenylketonuria
ASENA COŞGUN TAHSİLDAROĞLU
Doktora
Türkçe
2024
Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıklarıİstanbul ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. GÜLDEN FATMA GÖKÇAY
- Türk hiperfenilalaninemi hastalarında fenilalanin hidroksilaz gen mutasyonlarının taranması, mini haplotiplerin oluşturulması ve genotip-fenotip ilişikisinin kurulması
Phenylalanine hydroxylase gene mutations, associated minihaplotypes and genotpye-phenotype corelation in turkish hyperphenylalaninemia patients
BANU TÜREL
Yüksek Lisans
Türkçe
2006
Tıbbi BiyolojiHacettepe ÜniversitesiTıbbi Biyoloji Ana Bilim Dalı
PROF.DR. ENGİN YILMAZ
- Fenilketonüri tanısı ile izlenen hastaların demografik, klinik, biyokimyasal ve moleküler genetik özelliklerinin incelenmesi
Investigation of demographic, clinical, biochemical and molecular genetic features of patients followed with the diagnosis of phenylketonuria
FATMA NUR KUZUCU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MUSTAFA KILIÇ
- Fenilketonüride genotip / fenotip ilişkisi: A300S ve E390G mutasyonları olan hastaların fenilalanin toleransı
Genotype / phenotype relationship in phenylketonuria: phenylalanine tolerance of patients with A300S and E390G mutations
SEVDE KAHRAMAN
Yüksek Lisans
Türkçe
2019
Beslenme ve Diyetetikİstanbul ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MÜBECCEL DEMİRKOL
- Çukurova Üniversitesi Pediatrik Metabolizma ve Beslenme Bilim Dalı'nda izlenen hiperfenilalaninemili hastaların demografik, klinik ve genetik özellikleri
Demographic, clinical and genetic characteristics of patients with hyperphenylalaninemia followed-up in Çukurova University Department of Paediatric Metabolism and Nutrition
SİBEL ÖZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıÇukurova ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HALİSE NESLİHAN ÖNENLİ MUNGAN