Sanayi coğrafyası değişim sürecinde kentler: İzmit örneği
Cities in the changing process of the industrial geography: Izmit example
- Tez No: 597222
- Danışmanlar: DOÇ. DR. OYA AKIN
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Şehircilik ve Bölge Planlama, Urban and Regional Planning
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2019
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Yıldız Teknik Üniversitesi
- Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Şehir ve Bölge Planlama Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Şehir Planlama Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 208
Özet
18. yüzyılın ortalarında önceleri Avrupa daha sonra Amerika, Rusya ve Japonya'da olmak üzere dünya geneline yayılan sanayileşme hareketleri, üretim tesislerinin yer seçtiği kentlerdeki etkilerinin yanı sıra dünya genelinde de sosyal ve ekonomik yapının değişimine neden olmuştur. Bu doğrultuda dünya ekonomik coğrafyası sanayi ile paralel olarak şekillenmeye başlamış, bu tarihten itibaren ülkelerin üretim coğrafyasında sahip olduğu rol, dünya sanayi coğrafyasındaki rollerinde de belirleyici olmuştur. 1914-1918 Birinci Dünya Savaşı, 1929 Büyük Buhran, 1939-1945 İkinci Dünya Savaşı ve bu önemli olayların ülkelerin sosyal, ekonomik ve fiziksel yapılarına etkileri“dünya ekonomik coğrafyasının”yeniden şekillenmesine neden olmuştur. Özellikle savaş endüstrisi ile birlikte sanayileşme anlamında yeni bir döneme giren ülkeler, dünya ekonomik coğrafyasında gelişmiş ülkeler olarak ön plana çıkarken, 1950 sonrasında sanayileşme hamlesini yapan ülkeler ise gelişmekte olan ülkeler olarak tanımlanmıştır. Diğer bir deyişle sosyal ve kültürel gelişimlerini 18. yüzyılda tamamlayan, bilimsel çalışmalara yönelmeleri sonucunda teknolojide atılımlar yapan ve erken sanayileşen bu ülkeler, 20. yüzyıl başında ekonomik bağlamda da diğer ülkelere göre daha fazla gelişmişlerdir. Gelişmiş ülkeler yüksek teknolojiye dayalı bir sanayileşme politikası izlerken, gelişmekte olan ülkeler emek yoğun sanayileşme politikası izlemeye devam etmektedirler. Bu durum literatürde“merkez ve çevre ülke”kavramları ile açıklanmaktadır. Merkez ülkeler teknolojiye dayalı sanayilerde uzmanlaşırken, çevre ülkeler emeğe dayalı sanayilerde uzmanlaşmıştır. Dünya sanayi coğrafyasında ülkelerin merkez ve/veya çevre ülke bağlamında sahip oldukları roller ise yabancı sermayeli firma yatırımları üzerinden okunmaktadır. Uluslararası ölçekte ülkelerin üretim coğrafyasındaki rolleri, merkez ve/veya çevre ülke olma niteliklerinden okunurken, ulusal ölçekte de bu durumun bir benzerinin“merkez kent / çevre kent”tanımları ile yaşandığı görülmektedir. Erken sanayileşmiş ya da başat kentlerin sanayileşme politikasından vazgeçerek, hizmetler sektörü ağırlıklı bir yapıya dönüştükleri ve sanayi yatırımlarını yakın çevresindeki kentlere kaydırdıkları izlenmektedir. Bu kimlik değişimi ülkesel ölçekli planlardan, bölge ve kent planlarına dek farklı ölçeklerdeki plan kararları aracılığı ile sağlanmaktadır. Ancak bu olguda dikkati çeken konu merkez kentlerin sanayi sedantralizasyon kararlarını üretmeleri, çevre kentlerin ise bu olgu ile karşı karşıya kalmalarıdır. Dünya'da 1980 sonrası gelişmiş/gelişmemiş çok yaygın bir coğrafyayı etkileyen sanayi kentinten hizmet kentine dönüşme isteği ya da bu yönde alınan planlama kararları; gerçeği yansıtmaktan öte içi boş bir içeriğe taşınmaktadır. Zira hizmet kenti olmak; sermaye birikimi, teknoloji üretme potansiyeli ve işgücünün donanımları ile doğrtudan ilintilidir. Oysa bir çok kent bu altyapıya sahip olmadan sanayisini plan kararları ile desantralize etme kararı aldığında ya bu kararlar hayata geçirilmemekte ya da ekonomik çöküş şüreçleri ile karşı karşıya kalmaktadır. Dolayısı ile bir merkez ya da çevre kentin sanayi kimliği, niteliğinin doğru tespit edilmesi ve geleceğe ilişkin doğru altyapı ve plan kararları ile yönlendirilmesi; ekonomik bir kalkınmanın ve kentsel gelişmenin en önemli dinamiği olabilecektir. Bu çalışmada günümüzde gerek resmi kurumlarca gerekse ülkemiz ile ilgili oluşturulan raporlarda sıkça“Sanayi Başkenti”olarak tanımlanan Kocaeli örneği üzerinden; uluslararası ölçekte ülkemizin dünya sanayi coğrafyasında sahip olduğu rol, ulusal ölçekte ise Kocaeli'nin ülke sanayi coğrafyasında sahip olduğu rol yabancı sermayeli firmalar üzerinden okunmaya çalışılmıştır. Sonuçlar göstermektedir ki ülkemiz dünya sanayi coğrafyasında sahip olduğu jeopolitik konum nedeni ile kıtalar arası pazarda önemli bir bölgesel üretim ve dağıtım merkezidir. Kocaeli ise bu coğrafya içerisinde özellikle ülkemizin küresel ve hizmet kenti İstanbul'a yakınlığı nedeni ile üretim merkezi olarak ön plana çıkmaktadır. Bu durumun ülke planlama politikaları doğrultusunda alınan üst ölçekli kararlar ile İstanbul ve etki alanında yer alan Kocaeli için yapılan planlar sonucunda oluştuğu, tarihsel süreç içerisinde sahip olduğu coğrafi, fiziksel, sosyal ve ekonomik yapısına aykırı olarak Kocaeli'nin planlama politikaları ile düzenli olarak bir sanayi kentine dönüştürüldüğünü ortaya koymaktadır.
Özet (Çeviri)
In the middle of the 18th century, industrialization spreading first in Europe, then in America, Russia and Japan, led to the change of social and economic structure in the world as well as the impacts in the cities where production facilities are located. In this respect, the world economic geography began to take shape in parallel with the industry and since then, the role of countries in the production geography has been decisive in their roles in the world industrial geography. World War I (1914-1918), Great Depression (1929), World War II (1939-1945) and the effects of these important events on the social, economic and physical structures of the countries caused the reshaping of“the world economic geography”. While the countries that entered into a new era, especially in the industrialization field with the war industry, came to the forefront as the developed countries in the world economic geography; the countries that made industrialization after 1950 were considered as developing countries. In other words, the countries that completed their social and cultural development in the 18th century and made technological breakthroughs as a result of their tendency towards scientific studies and industrialized early, in the economic context became more advanced than the other countries at the beginning of the 20th century. While these countries follow an industrialization policy based on high technology, developing countries continue to pursue a labor intensive industrialization policy. This situation is explained by the concepts of“core and periphery countries”in the literature. While the core countries specialize in technology-based industries, the periphery countries specialize in labor-based industries. In the world industrial geography, the roles of countries in the core and / or periphery country context are read through the investments of foreign capital firms. While the role of countries in the production geography on an international scale is read from the qualifications of being a core and / or periphery country, it is seen that a similar situation is experienced with the definitions“core / periphery city”on a national scale. It is seen that the early industrialized or dominant cities gave up their industrialization policy, transformed a service sector city and shifted their industrial investments to the cities around them. This change of identity is provided by plan desicions in different scales from national-scale plans to regional and urban plans. However, the most striking subject in this case is that the core cities produce industrial decentralization decisions and the surrounding cities are faced with this phenomenon. The desire to transform from the industrial city to the city of service that affects a very widespread geography in the world after 1980, or the planning decisions taken in this direction; rather than reflecting reality, it is moved to a hollow content. Because being a city of service; It is directly related to the accumulation of capital, the potential of producing technology and the equipment of the workforce. However, when many cities decide to decentralize their industry without plan having this infrastructure, these decisions are not put into practice or they are faced with economic collapse. Consequently, the identification of the industry identity of a centeral or periphery city, accurate identification of its nature and directing with correct infrastructure and plan decisions for the future; will be the most important dynamic of economic development and urban development. In this study, on an international scale the role of our country in the world industrial geography, and on an national scale the role of Kocaeli, which frequently named“Industrial Capital”in official institutions reports and country reports, in the industrial geography of our country, has been tried to be revealed with the researches about the companies with foreign capital. The results show that our country is an important regional production and distribution center in the intercontinental market due to its geopolitical position in the world industrial geography. Kocaeli stands out as a production center due to its proximity to Istanbul which is the global and service city of Turkey. This situation is based on high-scale decisions taken in line with the country planning policies and the plans made for Istanbul and it's peripherical city Kocaeli, it is revealed that Kocaeli has been transformed into an industrial city with its planning policies in contradiction with its geographical, physical, social and economic structure.
Benzer Tezler
- Halkın çevre sorunlarını algılayışı, İzmit örneği
People's approach to environmental problems, İzmit as an example
TURAN GÜLLÜ
Yüksek Lisans
Türkçe
2007
CoğrafyaKocaeli ÜniversitesiSiyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Ana Bilim Dalı
Y.DOÇ.DR. MUHARREM ES
- İzmir anakente bağlı kır yerleşmelerinin kır-kent bütünleşmesindeki konumu ve yapısal analizi
Başlık çevirisi yok
RAZİYE OBAN ÇAKICIOĞLU
Yüksek Lisans
Türkçe
2000
CoğrafyaDokuz Eylül ÜniversitesiOrtaöğretim Sosyal Alanlar Eğitimi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ERKAN ŞEN
- Organize sanayi bölgelerinin kentsel gelişimdeki yeri: Dilovası örneği
The position of organized industrial zones in urban development: Dilovasi case
AYŞEGÜL KANBAK
Doktora
Türkçe
2011
Kamu Yönetimiİstanbul ÜniversitesiKamu Yönetimi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. HATİCE KURTULUŞ
- Mudanya'da kentleşme süreci ve kentsel gelişimi etkileyen faktörler
Factors affecting urbanization process and urban development in Mudanya
SİNAN ALBAYRAK
- Nilüfer ilçesinde nüfusun değişimi: Sosyo–ekonomik ve mekânsal analiz (1990-2023)
Başlık çevirisi yok
RECEP KOTAN
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
Coğrafyaİstanbul ÜniversitesiCoğrafya Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ÖZLEM SERTKAYA DOĞAN