Geri Dön

Liberal dünya düzeninde popülizmin yükselişi

The rise of populism in liberal world order

  1. Tez No: 600274
  2. Yazar: GİZEM ÇELİK
  3. Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ MARELLA BODUR ÜN
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Siyasal Bilimler, Uluslararası İlişkiler, Political Science, International Relations
  6. Anahtar Kelimeler: Popülizm, Liberal Dünya Düzeni, Avrupa Siyaseti, Aşırı-Sağ, Amerika Birleşik Devletleri, Populism, Liberal World Order, European Politics, Extreme-Right, United States of America
  7. Yıl: 2019
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Çukurova Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Uluslararası İlişkiler Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 126

Özet

Bu çalışmada etkileşim halinde olduğu ideolojilere eklemlenebilen bir söylem ve eylem bütünü olan popülizm incelenmiştir. Farklı ideoloji ve hareketlerle bütünleşebilen popülizm için ortak bir tanım oluşturmak oldukça zordur. Popülizm her aktör ve harekete uygun özellikler barındırabilmektedir. Popülizm biz ve onlar, gerçek ve halk, yozlaşmış ve seçkinler gibi ayrımlar yaparak liderlere kitleleri kendi yanına çekebilme gücü vermektedir. 1990 sonrası aşırı sağ popülizmin yükselişinin temelinde, 1980'den itibaren kapitalist ekonominin üretim tarzının devamlılığını sağlamak için neoliberal ekonomi politikalarının sebebiyet verdiği yoksullaşma, işsizlik gibi olumsuz ve toplumu ayrıştırmaya doğru giden eğilimlerin olduğu görülmektedir. Bu çalışma Avrupa'da ve Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD)'de yükselen sağ popülizmin neoliberal politikalar ile olan ilişkilerini ele alacaktır. Son zamanlarda Avrupa siyaseti, hızla artan ırkçılık ve göçmen karşıtı popülist söylemlere sahne olmaktadır. Bu popülizmin tipik birer örneğini Polonya'da iktidarda bulunan Hukuk ve Adalet Partisi'nin (PiS) ve Macaristan'da FIDESZ'in eylemlerinde görmek mümkündür. Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump'ın popülist söylemleri bu partilerin motivasyonunu daha da arttırmıştır. Bu partiler, kamuoyu nezdinde“halkı temsil”iddiası ile ortaya çıkarak halkı mobilize etmekte ve başarılı da olmaktadırlar. Burada en önemli ve tehlike içeren kısım ise 20. yüzyıl içerisinde artan küreselleşme ile giderek daha da yayılan aşırı sağ popülizminin liberal dünya düzenine ve evrensel değerlere zarar vereceğinin düşünülmesidir. Bu bağlamda, bu tez çalışmasında Avrupa'da ve ABD'de yükselen popülist söylem ve pratikleri incelenerek bunların var olan liberal değerleri aşındırdığı ve 1950'lerde oluşan liberal dünya düzenini tehdit ettiği savunulmaktadır.

Özet (Çeviri)

This thesis focuses on populism, a set of discourses and practices, which is articulated with different ideologies and movements it interacts with. As populism can be accommodated and employed by different ideologies, movements and actors, it is very difficult to establish a common definition. Populism gives leaders the power to attract the masses by employing distinctions like us and them, corrupt elites and pure people. The roots of political, social and economic reasons behind the rise of extreme right wing populism since the 1990s can be found in neoliberal economic policies, introduced in the 1980s to maintain capitalist mode of production, which resulted in poverty and unemployment which, in turn, led to divisions within society. This study examines the relationship between rising populism and neoliberal policies in Europe and the USA within the context of the liberal world order. Of late, Europe has witnessed the rise of racist and anti-immigrant populist discourses. Typical examples of these can be found in the discourses and practices employed by the Law and Justice Party (PiS) in power in Poland and FIDESZ in Hungary. In the United States, Donald Trump's populist rhetoric and practices have further motivated these parties. These populist parties and leaders claim to represent“the people”and thus are able to successfully mobilize the people. Lately, it is argued that the extreme right-wing populism challenges and damages the liberal world order and universal values. Within this context, this study analyzes populist discourses and practices in the cases of Hungray, Poland, and the United States and it argues that populism erodes the existing liberal values and, thus, poses a threat to the liberal order.

Benzer Tezler

  1. Keynesianism to the rescue? Liberal international order's struggle for survival

    Kurtuluş Keynesçilik'te olabilir mi? Liberal dünya düzeninin hayatta kalma çabası

    ALİ ALPER

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2022

    Ekonomiİstanbul Bilgi Üniversitesi

    Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ ŞADAN İNAN RÜMA

  2. The Rise of Populism in Britain: The Breakthrough of the United Kingdom Independence Party in Between 2010-2015

    Britanya'da popülizmin kuvvetlenmesi: Birleşik Krallık Bağımsızlık Partisi'nin 2010-2015 yılları arasındaki yükselişi

    MUSTAFA MELİH YILMAZER

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2018

    Siyasal BilimlerOrta Doğu Teknik Üniversitesi

    Avrupa Çalışmaları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BAŞAK ZEYNEP ALPAN

  3. Migration crisis between values, populism, and xenophobia: A comparative analysis of centre-left opposition in the United Kingdom, Hungary and Türkiye

    Değerler, popülizm ve zenofobi arasında göç krizi: Birleşik Krallık, Macaristan ve Türkiye'de merkez sol muhalefetin karşılaştırmalı analizi

    BAKİ LALEOĞLU

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2024

    Siyasal BilimlerAnkara Sosyal Bilimler Üniversitesi

    Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MURAT BAYAR

  4. Rol teorisi bağlamında değişen dünya düzeninde yükselen orta güç olarak Türkiye'nin rolü

    Türkiye's role as an rising middle power in the changing world order in the context of role theory

    ENES BERK ERIŞIK

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Uluslararası İlişkilerMarmara Üniversitesi

    Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. GONCA OĞUZ GÖK

  5. 2000'ler popüler müziğini küreselleşme, binyıl sonu ve milenyum paradigmaları çerçevesinde yorumlamak: Hegemonya kalıplarının dönüşümü üzerinden popüler müziklere tını ideali ekseninde bir yaklaşım

    Iterpreting 2000s popular music in the context of globalization, fin de siècle, and millenium paradigms: An approach to popular music on the axis of sound ideal through the transformation of hegemony patterns

    ALİ KAZIM DOĞUŞ KOÇ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    MüzikANKARA MÜZİK VE GÜZEL SANATLAR ÜNİVERSİTESİ

    Müzikoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HAKKI ALPER MARAL