Elazığ ve civarındaki tavuklardan izole edilen salmonella etkenlerinin moleküler karakterizasyonu ve antibiyotik direnci
Molecular characterisation and antimicrobial resistance of salmonella species isolated from chickens in elazig and surrounding area
- Tez No: 619541
- Danışmanlar: PROF. DR. BURHAN ÇETİNKAYA
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Mikrobiyoloji, Microbiology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2020
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Fırat Üniversitesi
- Enstitü: Sağlık Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 109
Özet
Bu tez çalışmasında, Elazığ ve civarındaki tavuk işletmelerinde Salmonella etkenlerinin izolasyonu, moleküler karakterizasyonu ve antibiyotiklere direnç durumlarının ortaya konması amaçlandı. Tavuk işletmelerinden çorap svap yardımıyla işletme alanının en az %20'sini teşkil edecek şekilde gayta örnekleri ile bölgedeki küçük aile işletmelerine ait Salmonella şüpheli tavuklardan nekropsi sonrası alınan iç organ (karaciğer, dalak ve sekum) örnekleri konvansiyonel bakteriyolojik yöntemlerle (ISO 6579:2002 /Amd 1:2007) analiz edildi ve şüpheli koloniler invazyon A (invA) genine spesifik primerlerin kullanıldığı PCR ile cins düzeyinde identifiye edildi. Daha sonra, Salmonella olarak teyit edilen saha izolatlarının multipleks PCR (mPCR) ile tür düzeyinde karakterizasyonu yapıldı. Ayrıca izolatların ampisilin, tetrasiklin, kloramfenikol ve trimetoprim-sulfametoksazol antibiyotiklerine karşı dirençlilik durumları genotipik olarak belirlendi. Toplamda 77 tavuk işletmesinden toplanan çorap svap ve iç organ örneklerinin ISO 6579:2002 /Amd 1:2007 yöntemi ile izolasyon aşamalarına tabi tutulması sonucunda %84,4 (65/77)'ünde Salmonella yönünden şüpheli koloniler tespit edildi. InvA genine spesifik primerler ile PCR analizi neticesinde izolatların %98,5 (n=64)'i Salmonella spp. olarak teyit edildi. Multipleks PCR ile incelenen izolatların %26,6 (17/64)'sı S. Infantis, %21,9 (14/64)'u S. Enteritidis ve %9,4 (6/64)'ü ise S. Typhimurium olarak identifiye edildi. Geriye kalan 27 adet Salmonella izolatı çalışmada kullanılan tür spesifik primerler ile identifiye edilemedi. Çalışmada elde edilen 64 izolat, ampisilin (blaTEM), tetrasiklin (tetA), trimetoprim-sulfametoksazol (sul1) ve kloramfenikol (cat1) antibiyotiklerine direnç sağlayan genlere özgü primerlerin kullanıldığı mPCR ile incelendi. Buna göre S. Infantis izolatlarının tamamının trimetoprim-sulfametoksazol ve tetrasikline, %11,8 (2/17)'inin ise ampisiline karşı dirençli olduğu belirlendi. S. Typhimurium izolatlarının %66,7 (4/6)'sinin ampisiline ve %33,3 (2/6)'ünün ise ampisilin ve trimetoprim-sulfametoksazola karşı dirençli olduğu saptandı. Buna karşılık sadece bir adet S. Enteritidis izolatının (%7,14) trimetoprim-sulfametoksazol, ampisilin ve tetrasikline karşı dirençli olduğu tespit edildi. Çalışmada kullanılan tür spesifik primerler ile karakterize edilemeyen Salmonella spp. izolatlarının %63 (17/27)'ü trimetoprim-sulfametoksazole, %14,8 (4/27)'i ise tetrasiklin ve ampisiline karşı dirençli olarak bulundu. Çalışmada elde edilen izolatların hiçbirinde kloramfenikole karşı direnç tespit edilmedi. Sonuç olarak, bölgedeki işletmelerinin büyük çoğunluğunda (%70'in üzerinde) Salmonella etkenlerinin bulunduğu, mPCR ile yapılan moleküler karakterizasyonda ise en yaygın serotiplerin sırasıyla S. Infantis, S. Enteritidis ve S. Typhimurium olduğu belirlendi. Bu bulgular, ülkemizde yapılan diğer çalışma verileri de dikkate alındığında, Salmonella enfeksiyonlarının tavuk kümesleri için potansiyel bir risk oluşturduğunu göstermektedir. Ayrıca, çalışma kapsamında elde edilen saha izolatlarında trimetoprim-sulfametakzol, tetrasiklin ve ampisilin antibiyotiklerine karşı azımsanmayacak düzeyde dirençlilik saptanması gerek insan gerekse hayvan sağlığı açısından dikkate alınması gereken bir veri olarak değerlendirilmektedir. Salmonella enfeksiyonlarının sağaltımında kullanılacak antibiyotiklerin seçiminden önce antibiyotik duyarlılık testi yapılması, gelişigüzel antibiyotik kullanımının önüne geçilmesinde ve suşların direnç kazanımlarının minimize edilmesinde önem arz etmektedir.
Özet (Çeviri)
The aim of this project was to obtain quantitative data about the frequency, molecular characterization and antibiotic resistance status of Salmonella agents in chicken flocks located in Elazığ and the surrounding area. For this reason, feces samples representing at least 20% of the flock area were collected via sock swabs from poultry flocks in the study region in addition to internal organs (liver, spleen, intestine) collected at necropsy of suspected chickens belonging to small family enterprises. The samples were analysed by conventional bacteriological methods ISO 6579:2002 /Amd 1:2007 and the suspected colonies were identifed at the genus level by PCR using primers specific to invA gene. Subsequently, subspecies characterisation of the field isolates confirmed as Salmonella spp. was performed by multiplex PCR (mPCR). In addition, resistance status of the isolates to ampicillin, tetracycline, trimethoprim-sulfamethoxazole and chloramphenicol antibiotics were determined genotipically. In the analysis of sock swabs and internal organ samples collected from the total of 77 chicken flocks by the isolation steps of ISO 6579: 2002 /Amd 1:2007 protocol, Salmonella suspected colonies were detected in 84.4% (65/77) of the samples. As a result of PCR analysis combined with invA specific primers, 98.5% (n = 64) of the isolates were confirmed as Salmonella spp. In the mPCR analysis of the confirmed Salmonella isolates, the most prevalent serotype identified was S. Infantis with the proportion of 26.6% (17/64), followed by S. Enteritidis with 21.9% (14/64) and S. Typhimurium with 9.4% (6/64). The remaining 27 isolates of Salmonella could not be typed with the species-specific primers used in the study. A total of 64 isolates obtained in this study were examined by mPCR using primers specific to resistance genes of ampicillin (blaTEM), tetracycline (tetA), trimethoprim-sulfamethoxazole (sul1) and chloramphenicol (cat1) antibiotics. According to the mPCR results, all the isolates of S. Infantis were resistant to tetracycline and trimethoprim/sulfamethoxazole, whereas only 11.8% (2/17) were resistant to ampicillin. It was also found that 66.7% (4/6) of S. Typhimurium isolates were resistant to ampicillin, while 33.3% (2/6) were resistant to trimethoprim-sulfamethoxazole and ampicillin. On the other hand, only one isolate of S. Enteritidis (7.14%) was determined to be resistant to trimethoprim-sulfamethoxazole, ampicillin and tetracycline. It was also determined that 63% (17/27) of Salmonella isolates which could not be characterized by species-specific primers used in this study were resistant to trimethoprim-sulfamethoxazole, while 14.8% (4/27) were resistant to tetracycline and ampicillin. Resistance to chloramphenicol was not detected in any of the isolates obtained in the study. In conclusion, Salmonella agents were detected in the majority (over 70%) of the farms in the region, and S. Infantis, S .Enteritidis and S. Typhimurium were found to be the most common serotypes respectively, in molecular characterisation by mPCR. These findings, when considered together with the results of other studies conducted in Turkey, indicate that Salmonella infections constitute a potential risk for chicken flocks. In addition, detection of significant resistance of the field isolates to ampicillin, tetracycline and trimethoprim-sulfamethoxazole antibiotics should be considered as an important output in terms of both human and animal health. Antibiotic susceptibility testing before the selection of antibiotics for the treatment of Salmonella infections is therefore important in preventing the use of random antibiotics and minimizing the development of resistance in strains.
Benzer Tezler
- Elbistan (Kahramanmaraş) ve Elazığ civarındaki Ophisops elegans (Sauria: Lacertidae) populasyonları üzerine taksonomik ve biyolojik bir araştırma
The taxonomic and biological investigations on the Elbistan and Elazığ populations of Ophisops elegans (Sauria: Lacertidae)
GÜL HAMAMCI
- Tectonic kinematic and dynamical boundary conditions to the South of Anatolia using new geodetic constraints and numerical modeling
Güney Anadolunun kinematik ve dinamik tektonik sınır koşullarının yeni jeodezik gözlemler ve sayısal modellerle belirlenmesi
VOLKAN ÖZBEY
Doktora
İngilizce
2023
Jeodezi ve Fotogrametriİstanbul Teknik ÜniversitesiGeomatik Mühendisliği Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ERGİN TARI
PROF. DR. MEHMET SİNAN ÖZEREN
- Ballıca ve Safran (Elazığ) civarındaki Kırkgeçit formasyonu'nun kil mineralojisi ve jeokimyasal özellikleri
The clay mineralogy and geochemical properties of Kirkgeçit formation in Ballica and Safran (Elaziğ)
GİZEM ÇETİNTAŞ
Yüksek Lisans
Türkçe
2019
Jeoloji MühendisliğiFırat ÜniversitesiJeoloji Mühendisliği Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. DİCLE BAL AKKOCA
- Tepeköy-Alıncık (Elazığ güneyi) civarındaki volkanosedimanter kayaçların kil mineralojisi ve jeokimyası
Tepeköy - Alıncık ( south of Elazig ) around the volcano sedimants rocks clay mineralogy and geochemistry
ZÜLFÜ BAKIR
Yüksek Lisans
Türkçe
2016
Jeoloji MühendisliğiFırat ÜniversitesiJeoloji Mühendisliği Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. DİCLE BAL AKKOCA
- Kayısı alanlarında zararlı contarinia pruniflorum Coutin & Rambier (Diptera: Cecidomyiidae)'un Malatya ve civarındaki yayılışı, biyoekolojisi, bazı doğal düşmanlarının tespiti ile zarar oranının belirlenmesi
The determination of prevalence status, damage ratio, bioecology and some natural enemies of contarinia pruniflorum Coutin & Rambier (Diptera: Cecidomyiidae), which is a pest in apricot areas, in Malatya region
TALİP YİĞİT
Doktora
Türkçe
2018
ZiraatKahramanmaraş Sütçü İmam ÜniversitesiBitki Koruma Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HASAN TUNAZ