İrritabl barsak sendromu aslında bir inflamatuar süreç midir? Bu hastalarda inflamasyon ile ilişkili markerlar olan iskemik modifiye albumin, IL-6 VE IL-10 düzeyleri ile hastalık etyopatogenezinde ilişki kurulabilir mi?
Is irritable bowel syndrome in fact an inflammatory process? Is there A relation between the inflammatory marker levels such as iscemic modified albumin, IL-6 AND IL-10 and the disease ethiopatogenesis in these patients?
- Tez No: 628783
- Danışmanlar: DOÇ. DR. GÖZDE DERVİŞ HAKİM
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: İç Hastalıkları, Internal diseases
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2020
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
- Enstitü: İzmir Tepecik Eğt. ve Arş. Hast.
- Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 65
Özet
Amaç: İrritabl barsak sendromu tanısı altta yatan organik bir patoloji olmaksızın tekrarlayan karın ağrılarına ek olarak, dışkılama sıklığında değişiklik, dışkı görünümünde değişiklik ve karın ağrısının dışkılama ile ilişkisi sorgulanıp, klinik olarak koyulmaktadır. Prevalansı ülkelere göre değişmekle birlikte dünya üzerinde her beş kişiden birinde görülmektedir. Bu sıklık ve altta yatan olası organik patolojileri dışlamak için yapılması gereken tetkikler düşünüldüğünde ciddi ekonomik yüke sebep olmaktadır. Patofizyolojisi halen net olmayan bu sendromun etiyopatogenezinde, çeşitli çalışmalarda düşük dereceli inflamasyonun varlığı gösterilmiştir. Bizim çalışmamızın amacı İBS diyare dominant tipinin etiyopatogenezinde inflamasyonun rol oynayıp oynamadığını göstermek ve“diyare dominant İBS tanısının ölçtüğümüz markerlar ile öngörebilir miyiz?”sorusuna cevap bulmaktır. Gereç ve Yöntemler: Çalışmamıza gastroenteroloji polikliniğine başvuran, ishal şikayeti olan, diyabetes mellitus, hipertansiyon, böbrek yetmezliği, serebrovasküler hastalık, koroner arter hastalığı gibi ek hastalık öyküsü olmayan, 18 yaş üstü, gebelik durumu olmayan ve gönüllü onam formunu imzalamış, kolonoskopisi yapılmış ve normal saptanmış fekal-kalprotektini negatif saptanmış, ROME-IV kriterlerine göre diyare dominant İBS tanısı koyulan 83 hasta dahil edildi. Hastalarda IL-6, IL-10 ve İMA düzeyleri çalışılarak laboratuarımızın belirlediği normal referans değer aralığına göre serum düzeyleri ölçüldü. Bulgular: Çalışmaya alınan 83 diyare dominant İBS hastasının cinsiyet analizinde; kadın ve erkek hasta sayısı eşit olarak saptandı. Yaş ortalaması; 37,01±12,1 (min:18 max:64) bulundu. IL-6 serum düzeyi ortalama 1.96±1.86 pg/ml saptanmış olup normal değerler arasında olduğu görüldü. IL-10 serum düzeyi ortalama 14,85±12,10 pg/ml saptanmış olup normal değerin üstünde saptandı. İMA serum düzeyi ortalama 0,42±0,11 ABSU saptanmış olup normal aralıkta saptandı. Sonuç: İBS- diyare dominant tipinde; inflamatuvar markerlar ile yapılan çalışmalarda değişken sonuçlar saptanmış olup, bu çalışmalar ışığında; bulmuş olduğumuz IL-6 düzeyini bazı çalışmalara göre normal bazı çalışmalara göre yüksek olarak saptadık. IL-10 düzeyini yüksek, İMA düzeyini ise düşük saptadık. IL-6 ve IL-10 düzeylerinin analizi bize İBS- diyare dominant hastalarda; düşük dereceli inflamasyonun var olabileceğini göstermektedir. Ancak bu konuda daha geniş kapsamlı çalışmalara ihtiyaç duyulmaktadır.
Özet (Çeviri)
Object: Diagnosis of irritable bowel syndrome is made clinically by questioning the change in the frequency of defecation, changes in stool appearance and the relationship of abdominal pain with defecation in addition to recurrent abdominal pain without an underlying organic pathology. Although its prevalence varies by country, it is seen in one in every five people in the world. This frequency and the necessary tests to exclude the underlying organic pathologies cause serious economic burden. In the etiopathogenesis of this syndrome, whose pathophysiology is still unclear, the presence of low-grade inflammation has been demonstrated in several studies. The aim of our study is to show whether inflammation plays a role in the etiopathogenesis of the diarrhea dominant IBS type and to find an answer to the question:“Can we predict the diagnosis of diarrhea dominant IBS with the markers we tested?”Materials and methods: 83 patients who referred to our gastroenterology outpatient clinic with diarrhea, who had no additional disease history such as diabetes mellitus, hypertension, kidney failure, cerebrovascular disease, coronary artery disease, who was over 18 years old, non-pregnant and colonoscopically normal, with negative fecal calprotectin and diagnosed with diarrhea dominant IBS according to ROME-IV criteria were included in our study. A signed consent form was obtained from each patient. Serum IL-6, IL-10 and IMA levels were studied according to our laboratory's normal reference value range and recorded. Findigs: In the gender analysis of 83 diarrhea dominant IBS patients included in the study; the number of male and female patients was found equal. The average age was found 37.01 ± 12.1 (min: 18 max: 64). The average IL-6 serum level was 1.96 ± 1.86 pg / ml and was found between normal values. The average IL-10 serum level was 14.85 ± 12.10 pg / ml and was found above the normal value. The average IMA serum level was 0.42 ± 0.11 ABSU, and was found within the normal range. Conclusion: In IBS-diarrhea dominant type; variable results were found in studies conducted with inflammatory markers. In comparison; we found that the level of IL-6 we obtained was higher compared to some studies and was normal compared to others. IL-10 levels were found elevated and IMA levels were found low. The analysis of IL-6 and IL-10 levels shows us that in IBS-diarrhea dominant patients, low-grade inflammation may exist. However, more comprehensive studies are need to be conducted regarding this subject.
Benzer Tezler
- Gluten sensitif enteropati (Çölyak hastalığı) tanısında non-invaziv tanı testleri ile invaziv tanı testlerinin karşılaştırılması
Comparison of non-invasive tests with invasive tests in the diagnosis gluten-sensitive enteropathy (Celiac)
YASEMİN DERYA GÜLSEREN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2015
MikrobiyolojiSağlık Bilimleri ÜniversitesiTıbbi Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ALİ KUDRET ADİLOĞLU
DR. MİHRİBAN YÜCEL
- İrritabl barsak sendromu tanılı hastalarda konvansiyonel ve konvansiyonel+lactobacillus reuteri tedavisinin visfatin, bazı sitokin düzeyleri ve fonksiyonel barsak hastalığı şiddet indeksi üzerine etkilerinin değerlendirilmesi
Evaluation of the effects of conventional and conventional plus lactobacillus reuteri therapy on serum visfatin, some cytokines levels and functional bowel disorder severity index in irritable bowel syndrome patients
YENER YILDIZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2012
GastroenterolojiFırat Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. ULVİ DEMİREL
- Konstipasyon baskın irritabl barsak sendromu (İBS) semptomları ile menstruel siklus hormonları arasındaki ilişki
Relationship between constipation predominant irritable bowel syndrome ( İBS-C) and menstruel cycle hormones
AHMET GÜLTEPE
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2013
GastroenterolojiUludağ Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MURAT KIYICI
- İrritabl barsak sendromlu hastalarda kefirin semptomlar ve hayat kalitesi üzerine olan etkileri
Effects of kefir on symptoms and quality of life in patients with irritable bowel syndrome
BÜLENT BARAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2008
GastroenterolojiUludağ Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MACİT GÜLTEN
- İrritabl barsak sendromu sıklığı ve laktoz intoleransı ile ilişkisi
Frequency of irritable bowel syndrome and its relation with lactose intolerance
HANİFE ÖZÇELİK
Yüksek Lisans
Türkçe
2004
HemşirelikAfyon Kocatepe Üniversitesiİç Hastalıkları Hemşireliği Ana Bilim Dalı
DOÇ.DR. ENDER ELLİDOKUZ