Amerikan hukuku ile karşılaştırmalı olarak konkordato mühletinin alacaklılar yönünden sonuçları
The consequences of respite of composition in terms of creditors with the comparison of American law
- Tez No: 636451
- Danışmanlar: DOÇ. DR. NUR BOLAYIR
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Hukuk, Law
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2020
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Galatasaray Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Özel Hukuk Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 377
Özet
İcra ve iflâs hukuku, özel hukuktan doğan borçların ifa edilmesini, devletin kamu gücünün kullanılması yoluyla sağlayan hem özel hukuk hem de kamu hukukuna ilişkin hususları bünyesinde barındıran bir hukuk dalıdır. Çünkü icra ve iflâs hukuku aslında toplum düzeninin korunması açısından önemli bir rol oynamakta ve kişilerin haklarını bizzat kendi güçleriyle elde etmelerinin önünde önemli bir engel oluşturmaktadır. Ancak icra ve iflâs hukukunun bu yapısı, borçlu ile alacaklı arasında borcun ifasına dair müzakerelere de engel olmamalı, borçlu ile alacaklı arasındaki iletişim kanalları açık tutulmalıdır. Çünkü cüz'i veya küllî icra yoluyla alacaklının alacağını borçludan zorla tahsil etmesi, bazen istenmeyen sonuçlar doğurabileceği gibi, verimli de olmayabilir. Bu yollarla borçlu mallarını kaybetmekteyken alacaklı da istediği gibi tatmin edilememektedir. Bunun da ötesinde ülkemizde icra ve iflâs takiplerinin ne yazık ki aşırı derecede uzun sürmesi, ülkemizin ekonomik şartları göz önüne alındığında alacaklılar açısından ayrıca olumsuz sonuçlara yol açmaktadır. İşte icra ve iflâs hukukunda klasik cebri icra usûllerinin yaratacağı sakıncaları gidermek için farklı müesseseler düzenlenmektedir. Bunlardan birisi de konkordatodur. Uzun yıllardır Türk Hukuku'nda var olmasına rağmen konkordato, 7101 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesi ile büyük bir uygulama alanı kazanmış ve sadece hukukçuların değil tüm toplumun ilgisini çekmiştir. Elbette bu Kanun'un düzenlenmesinde ve konkordatonun rağbet görmesinde en önemli etken ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntılardır. Çünkü konkordato ile borçlular alacaklıları ile anlaşarak borçlarını hem kendileri hem de alacaklıları için elverişli şartlarda ödeme taahhüdü altına girmekte ve böylece klasik cebri icra usûllerinin ağır sonuçlarından kurtulmaktadırlar. Ancak konkordato hakkında kamuoyunda yanlış bir izlenimin oluştuğu da bir gerçektir. Zira uygulamada konkordatoya, borçlunun borçlarından kaçmasına imkân veren bir müessese gözüyle bakanların sayısı da az değildir. Bu durum da konkordato kavramının ne olduğu ve konkordatonun alacaklıların haklarına nasıl etki ettiği konusunda bilimsel çalışmalar yapılması ve bu konuda teorik bir birikimin oluşturulması gerekliliğini doğurmaktadır. Çünkü konkordato basit bir iş değildir. Konkordato teklifi üzerine borçluya bir mühlet verilecek ve bu mühlet süresince alacaklıların borçluya alacaklarını tahsil amacıyla başvurmalarının önüne geçilecektir. İşte borçluya sağlanan bu koruma da tabii ki, alacaklılarla borçlu arasında bir çekişmenin doğmasına neden olabilir. Dolayısıyla konkordato mühletinin alacaklıların haklarına nasıl etki edeceği ve alacakların hangi işlemleri yapmaktan yasaklandığı konuları hassas konulardır. İşte bu çalışmamızda konkordato mühletinin alacaklılar yönünden sonuçları detaylıca ele alınacak ve uygulamada yaşanan sorunlara çözüm önerileri getirilmeye çalışılacaktır. Ancak çalışma sadece Türk Hukuku'nu kapsamamakta, Amerikan Hukuku'ndaki düzenlemeleri de bünyesinden barındırmaktadır. Her ne kadar Amerikan Hukuku'nunda ülkemizde olduğu gibi klasik bir konkordato düzenlemesi yoksa da, Amerikan Hukuku'ndaki yeniden örgütlenme, aynı amaca hizmet etmektedir. Konkordatoya ilişkin tartışmaların arasında da yeniden örgütlenmenin sözü geçmekte ve bu prosedür kısaca Chapter 11 olarak ifade edilmektedir. Dolayısıyla Amerikan Hukuku'ndaki düzenlemelerin bilinmesi, Türk Hukuku'nda yaşanan sorunlara da çözüm önerileri getirilmesini kolaylaştırabilir. Çünkü Amerikan Hukuku'ndaki düzenlemeler de uzun yıllar sonucunda günümüzdeki şeklini almış olup, uzun bir uygulama tecrübesinin sonucudur. Bu sebeple çalışmamızda Türk Hukuku'ndaki düzenleme ve tartışmalar, Amerikan Hukuku'ndaki yeniden örgütlenme ile karşılaştırmalı olarak aktarılmış ve bu yolla belirli sonuçlara ulaşılması amaçlanmıştır.
Özet (Çeviri)
Execution and bankruptcy law, is a bench of law that includes elements of both the civil and public law as it provides obligations to be fulfilled by using public authority of sovereign state. This situation derives from the aim of execution and bankruptcy Law which has an objective to prevent vigilantism. By that, execution and bankruptcy law protects the public order. However, it is necessary to not to prevent the negotiations between the debtors and the creditors. The personal communication channels must be kept open because, execution and bankruptcy proceedings may create unwanted results or it may be not profitable. By these ways, while debtors lose their properties, creditors generally can not be fully satisfied. Furthermore as the economic situation of our country is fragile and the proceddings last so long, the classical proceedings may create many negative results for creditors. So, in order to eliminate the negative results of classsical execution and bankruptcy proceeding, execution and bankruptcy law tries to create new proceedings in which one of them is composition. Even though composition has been in Turkish Law for many years, it has become so popular after the Code No. 7101; and it has arouse interest not only from lawyers but the whole society. Surely the main reason of encating this Code is the current economic situation of Turkey. Because by the composition, debtors could reach an agreement with their creditors by fulfilling their debts in a way which is advantageous for both the debtors and the creditors. As a result debtors could escape the extreme results of classical execution or bankruptcy proceedings. However, it is apparent that there is an incorrect perception about composition. In the application of composition there are many people that see composition as a way for debtors to escape from their debts. This perception necessitates to examine the effect of composition on creditors rights and to create a theoretical accumulation over this subject. This is important because composition is not an easy procedure. With the composition offer of the debtors, he receives a respite of composition and at this time, creditors are prevented to apply the properties of debtor by aiming to be satisfied. The preservation of debtors could apparently create conflicts between the debtors amd creditors. Consequently, the effect of respite of composition over the rights of creditors and prohibition of creditors from many proceedings are sensible topics. At this work, the effects of respite of composition will be examined in detail while we try to create solutions to the problems occur in application of composition. However this work does not only includes the Turkish Law but the American Law. Even though there is not any composition system in American Law as it is in Turkey, the reorganization in United States Bankruptcy Code tries to reach the same objective as composition does. In Turkey, between the debates over composition, the reorganization in American Law is mentioned as Chapter 11. So to be informed about American Reorganization Law could be helpful for creation of solution in Turkish Law; because the US Bankruptcy Code is written after a very long application and it reflects a large range of experience. As a result the composition system in Turkish Law is expressed with the comparison of reorganization in American Law in order to reach solutions to different problems. La loi sur l'exécution et la faillite est une branche une branche du droit qui couvre à la fois l'exécution de dettes découlant de droit privé et les questions de droit privé et public grâce à l'utilisation du pouvoir public de l'État. Parce que la loi sur l'exécution et la faillite joue en fait un rôle important dans le maintien de l'ordre social et constitue un obstacle important pour les individus à acquérir leurs droits avec leur propre pouvoir. Cependant, cette structure de la loi sur l'exécution et la faillite ne devrait pas non plus empêcher les négociations entre le débiteur et le créancier, et il doit maintenir ouvert les voies entre le créancier et le débiteur. Car, l'exécution forcée du créancier pour recouvrer ses créances auprès du débiteur peut parfois conduire à des résultats indésirables ou être inefficace. De cette façon, alors que le débiteur perd ses biens, le créancier ne peut être satisfait comme il l'entend. Au-delà de cela, malheureusement, Malheureusement, la durée excessive des procédures d'exécution et de faillite dans notre pays entraîne des conséquences négatives pour les créanciers compte tenu des conditions économiques de notre pays. Dans la loi sur l'exécution et la faillite, différentes institutions sont organisées afin d'éliminer les inconvénients des procédures classiques d'exécution forcée. L'un d'eux est le concordat. Bien qu'il existe dans la loi turque depuis de nombreuses années, le concordat a acquis un grand champ d'application après l'entrée en vigueur de la loi n ° 7101 et a attiré l'attention de toute la société, pas seulement des avocats. Bien sûr, le facteur le plus important dans la réglementation de cette loi et la demande du concordat sont les problèmes économiques dans lesquels se trouve notre pays. Parce que, grâce au concordat, En négociant avec leurs créanciers, les débiteurs s'engagent à payer leurs dettes dans des conditions favorables pour eux-mêmes et leurs créanciers, ils se débarrassent donc des lourdes conséquences des procédures de l'exécution classiques. Cependant, c'est un fait qu'une fausse impression sur le concordat est dans le publique. Parce que, dans la pratique, le nombre de ceux qui considèrent le concordat comme une institution permettant à l'emprunteur d'échapper à ses dettes n'est pas faible. Dans ce cas des études scientifiques devraient être effectuées et une connaissance théorique devrait être créée à ce sujet sur ce qu'est le concept de concordat et comment il affecte les droits des créanciers. Parce que concordat n'est pas une tâche simple. Un délai sera donné à l'emprunteur sur l'offre du concordat et pendant ce délai, les créanciers ne pourront pas demander au débiteur de recouvrer leurs créances. Cette protection accordée à l'emprunteur peut, bien entendu, provoquer un conflit entre les créanciers et l'emprunteur. Par conséquent, les questions sensibles sont les questions comment le concordat affectera les droits des créanciers et que les créanciers sont interdits de faire quelle opérations. Dans cette étude, les résultats du délai de concordat en termes de créanciers seront discutés en détail et des solutions seront essayées pour être apportées aux problèmes rencontrés dans la pratique. Cependant, l'étude ne couvre pas seulement le droit turc, elle inclut également des réglementations en droit américain. Bien que le droit américain n'ait pas de concordat classique comme dans notre pays, la réorganisation du droit américain sert le même objectif. Parmi les discussions sur le concordat la réorganisation est mentionnée et cette procédure est brièvement appelée chapitre 11. Par conséquent, connaître les réglementations du droit américain peut faciliter la proposition de solutions aux problèmes du droit turc. Parce que les réglementations en droit américain ont pris la forme d'aujourd'hui à la suite de plusieurs années et sont le résultat d'une longue expérience d'application. Pour cette raison, dans notre étude, les réglementations et discussions en droit turc ont été comparées à la réorganisation en droit américain et, de cette manière, elles visent à atteindre certains résultats.
Benzer Tezler
- Amerikan Hukuku ile karşılaştırmalı olarak kasten yaralama sonucu ölüme neden olma suçu
Aggravated battery because of the result comperative by American law
NAMIK KEMAL TOPÇU
- Türk hukuku ile karşılaştırmalı olarak Amerikan haksız fiiller hukukunda tehlike sorumluluğu
Strict liability for abnormally dangerous activities in American law of torts in comparison with Turkish law
GİZEM ARSLAN DEMİR
- Anglo Amerikan hukuku ile karşılaştırmalı olarak medeni usul hukukunda bilirkişilik
Expert witness in civil procedure law in comparison with Anglo American law
FATİH ZORA
- Finansal holding şirketleri: Avrupa Birliği ve Amerikan Hukuku ile karşılaştırmalı olarak
Financial holding companies: Comparative to European Union and American Law
NESRİN AKIN SUNAY
