Geri Dön

Adenomyoziste epitelyal mezenkimal dönüşümün ve progesteron reseptörlerinin değerlendirilmesi

Evaluation of epithelial mesenchymal transition and progesterone receptors in adenomyosis

  1. Tez No: 637557
  2. Yazar: MELEK KARA
  3. Danışmanlar: PROF. DR. FATMA FERDA VERİT
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kadın Hastalıkları ve Doğum, Obstetrics and Gynecology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2020
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 65

Özet

Amaç: Adenomyozis günlük jinekoloji pratiğinde sık karşılaşılan benign jinekolojik patolojilerden biridir. Adenomyozis; genişlemiş uterus, menoraji, dismenore ve subfertilite semptomları ile seyreden östrojen bağımlı jinekolojik hastalık olarak kabul edilir. Adenomyozisin patogenezi hala belirsizdir. Patogenezde bazal endometriyumun invajinasyonu, lokal hiperöstrojenizm ve hiper ve disperistaltizm vb. mekanik kuvvetler gibi bazı mekanizmalar vardır. Son zamanlarda bazı çalışmalar, epitelyal-mezenkimal geçişin (EMT) adenomyozis patogenezinde rol oynayabileceğini öne sürmüştür. EMT'nin steroid hormonlarından etkilendiği bilinmektedir. Östrojene bağlı EMT'nin adenomyozis patogenezinde kritik olduğu bildirilmiştir. Bununla birlikte adenomyozisli hastalarda progesteron reseptörleri (PR) ile EMT arasındaki ilişki yeterince araştırılmamıştır. Çalışmanın amacı, adenomyozisi olan kadınlarda PR ve e-kadherin,vimentin ve beta-katenin gibi EMT belirteçleri arasındaki olası ilişkiyi değerlendirmektir. Yöntem: Bu çalışmada 2018 Ağustos-2020 Mart tarihleri arasında T.C. Sağlık Bilimleri Üniversitesi İstanbul Eğitim ve Araştıma Hastanesi ve Süleymaniye Ek Hizmet Binası'nda benign nedenlerle histerektomi yapılmış ve patoloji sonucu Adenomyozis olarak raporlanmış endometriozis,myom,hiperplazi gibi ek jinekolojik patoloji ve neoplazi bulgusu içermeyen 40-55 yaş arasındaki 30 perimenapozal kadın çalışmamızın hasta grubunu oluşturmuştur. Aynı tarihler arasında benign jinekolojik endikasyonlar ile histerektomi yapılan ve patoloji sonucu normal myometrium olarak raporlanan ek jinekolojik patoloji ve neoplazi bulgusu içermeyen 40-55 yaş arası 28 perimenapozal kadın ise çalışmamızın kontrol grubunu oluşturmuştur. T.C. Sağlık Bilimleri Üniversitesi İstanbul Eğitim ve Araştıma Hastanesi Patoloji Kliniği'nde her iki grup patoloji piyesleri e-kadherin, vimentin, beta-katenin ve progesteron reseptörleri immunhistokimyasal olarak boyanarak iki grup arası farklar kıyaslanmıştır. Bulgular: Adenomyozis patogenezinde EMT varlığını ve progesteron reseptörlerini değerlendirdiğimiz çalışmamızda 30 adenomyozis ve 28 kontrol grubu hastası sırasıyla Grup I ve Grup II olarak ayrılmış ve yaş, gravida,parite gibi demografik verileri, menoraji, dismenore, disparoni, kronik ağrı semptomları, histerektomi tipi,EMT moleküler belirteçlerinden E-cadherin, vimentin, beta-katenin ve progesteron reseptörleri araştırılmıştır. Hastaların demografik verileri (yaş, gravida,abort) arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır(p>0.05). Menometroraji şikayeti ile başvurma oranı adenomyozis grubunda %53.3 kontrol grubunda %17.9 olarak saptanmış olup iki grup arasında anlamlı fark saptanmıştır. Seçilen histerektomi yöntemleri açısından (abdominal,vajinal,laparoskopik) iki grup arasında anlamlı fark saptanmamıştır (p>0.05) Çalışmamızda Grup I de adenomyozis hastalarında progesteron oranı grup II den anlamlı (p < 0.05)olarak daha düşüktü. Grup I de Vimentin oranı grup II den anlamlı (p < 0.05)olarak daha yüksekti. Grup I de E cadherin oranı grup II den anlamlı (p < 0.05)olarak daha yüksekti. Grup I ve grup II de beta catenin oranı anlamlı (p > 0.05) farklılık göstermemiştir. Sonuç: Çalışmamızda adenomiyozis patogenezinde EMT'nin önemli bir rol oynadığını tespit ettik. Adenomyozis patogenezinde EMT, e-cadherin down regülasyonu ve eş zamanlı vimentin artışı ile karakterizedir. Beta catenin negatifliği adenomyoziste EMT sürecinin Wnt dışında başka yolaklardan kaynaklandığını düşündürmektedir. Progesteron reseptör pozitiflik oranları adenomyozis grubunda %23.3 kontrol grubunda %82.1olarak bulunması adenomyoziste progesteron rezistansı varlığını desteklemektedir.

Özet (Çeviri)

Aim: Adenomyosis is one of the common benign gynecological pathologies in daily gynecology practice. Adenomyosis is considered as estrogen dependent gynecologic disease, with symptoms of enlarged uteri, menorrhagia, dysmenorrhea and subfertility. The pathogenesis of adenomyosis is still unclear. There are some mechanisms in the pathogenesis such as invagination of basal endometrium, local hyperestrogenism, and mechanical forces such as hyper and dysperistalsis. Recently some studies suggested that epithelial-mesenchymal transition (EMT) may be implicated in the pathogenesis of the disease. EMT is known to be affected by steroid hormones. It has been reported that estrogen induced EMT is critical in pathogenesis of adenomyosis. However, the relationship between progesterone receptors(PR) and EMT has not been adequately investigated in patients with adenomyosis. The aim of the study is to evaluate the possible association between PR and EMT markers such as e-cadherin, beta catenin, vimentin in women with adenomyosis. Methods: In this study, 30 perimenopausal women between the ages of 40-55 years, who did not include any signs of endometriosis, fibroids, hyperplasia and who underwent hysterectomy for benign reasons and reported as Adenomyosis as the pathology, constituted the patient group of our study. 28 perimenopausal women aged 40-55 years, who underwent hysterectomy with benign gynecological indications and reported as normal myometrium as a result of pathology, were the control group of our study. In our Pathology Clinic, both groups pathology specimens were stained e-cadherin, vimentin, beta catenin and progesterone receptors immunohistochemically and the differences between the two groups were compared. The study took places in Department of Obstetrics and Gynecology of Istanbul Training Hospital of Health Scienses University between Augusts 2018- March 2020. Results: In our study, in which we evaluated the presence of EMT and progesterone receptors in the pathogenesis of adenomyosis, 30 adenomyosis and 28 control group patients were divided into Group I and Group II, respectively. Demographic data such as age, gravida, parity, menorrhagia, dysmenorrhea, dyspareunia, chronic pain symptoms, hysterectomy type, EM-molecular markers E-cadherin, vimentin, beta-catenin and progesterone receptors were investigated.With the complaint of menometroragy, the rate of admission was 53.3% in the adenomyosis group and 17.9% in the control group, and there was a significant difference between the two groups. In terms of selected hysterectomy methods (abdominal, vaginal, laparoscopic), no significant difference was found between the two groups (p> 0.05). In our study, the rate of progesterone was significantly lower in group I than in group II (p 0.05). Conclusion: In our study, we found that EMT plays an important role in the pathogenesis of adenomyosis. EMT in adenomyosis pathogenesis is characterized by down regulation of e-cadherin and increased vimentin simultaneously. The negativity of beta catenin suggests that the EMT process in adenomyosis is caused by pathways other than Wnt. The presence of progesterone receptor positivity rates in the adenomyosis group 23.3% and in the control group 82.1% supports the presence of progesterone resistance in adenomyosis

Benzer Tezler

  1. Endometriozis, endometrial intraepitelyal neoplazi ve düşük dereceli endometrial adenokarsinomlarda PTEN ekspresyonu

    Endometriozis, endometrial intraepitelyal neoplazi ve düşük dereceli endometrial adenokarsinomlarda PTEN ekspresyonu

    PINAR İMRE PEKKARAKAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    PatolojiEskişehir Osmangazi Üniversitesi

    Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SARE KABUKÇUOĞLU

  2. Adneksiyal kitlelerde frozen materyalleri ve parafin takip sonuçlarının karşılaştırmalı değerlendirilmesi

    Comparative evaluation of frozen materials and paraffin tracking results in adnexal masses

    İREM KALIPCI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. CEMAL REŞAT ATALAY

  3. Adenomyoziste cinsel işlev bozuklukları

    Sexual dysfunctions in adenomyosis

    AYBEN ATICI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. FATMA FERDA VERİT

  4. Normal menstrüel siklusta ve adenomyoziste bcl-2 ve bax ekspresyonu

    Başlık çevirisi yok

    SÜLEYMAN ÖZTÜRK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2007

    Kadın Hastalıkları ve DoğumEge Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NEDİM KARADADAŞ

  5. Adenomyozisli hastalarda serumda bakılan CK-MM düzeyinin adenomyoziste noninvaziv bir tanı yöntemi olarak değerinin araştırılması

    Investigation of the value of CK-MM level in serum in patients with adenomyosis As A noninvasive diagnostic method in adenomyosis

    HİLAL MÜRÜVVET BULUT AYDEMİR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SERKAN KAHYAOĞLU