Bipolar depresyon ve yineleyen unipolar depresyon tanılı hastaların oreksin A, ghrelin ve nöropeptit y düzeyleri açısından karşılaştırılması ve semptom profiliyle ilişkisi
Comparison of patients with bipolar depression and recurrent unipolar depression in terms of orexin A, ghrelin and neuropeptide y levels and its relationship with symptom profile
- Tez No: 638546
- Danışmanlar: PROF. DR. NEVZAT YÜKSEL, DR. ÖĞR. ÜYESİ İREM EKMEKÇİ ERTEK
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Biyokimya, Psikiyatri, Biochemistry, Psychiatry
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2020
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Gazi Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 170
Özet
Günümüzde halen unipolar ve bipolar depresyonu olan hastalar net bir biçimde ayrıştırılamamaktadır. Açık mani ya da hipomani dönemi olmayan hastalara unipolar depresyon tanısı konmakta, sonuçta hastalar hem antidepresan tedavilerden yeterli yarar görmemekte hem de manik kayma ve döngü hızlanması gibi sonuçlar ortaya çıkmaktadır. Bipolar ve unipolar depresyonun karşılaştırıldığı birçok çalışmada bipolar depresyon hastalarında hipersomni, hiperfaji gibi atipik vejetatif özelliklerin ve intihar riskinde artışın daha sık görüldüğü bilinmektedir. Bu vejetatif işlevlerin regülasyonunda ORX-A, GRL ve NPY gibi nöropeptitler görev almaktadır. Ayrıca bu peptitler intihar riskinde artış ile de ilişkilendirilmiştir. Bu çalışmada her iki hasta grubu major depresif dönemde nöropeptit düzeyleri açısından karşılaştırılmıştır. Çalışmaya 45 yineleyen unipolar depresyon, 24 bipolar depresyon ve 36 sağlıklı kontrol alınmıştır. Gruplar hem serum ORX-A, GRL ve NPY düzeyleri açısından hem de atipik vejetatif işlevler ve artmış intihar riskiyle ilgili Hamilton Depresyon Derecelendirme Ölçeği, Epworth Uykululuk Skalası, Üç Faktörlü Yeme Ölçeği ve İntihar Olasılığı Ölçeği puanları açısından karşılaştırılmıştır. Çalışma sonucunda hem unipolar depresyon hastalarında hem de bipolar depresyon hastalarında kontrol grubuna göre daha düşük serum ORX-A, GRL ve NPY düzeyleri elde edilmiştir. Depresyon grupları arasında ise sadece serum NPY düzeyleri açısından farklılık ortaya çıkmıştır. Ölçekler açısından değerlendirildiğinde ise bipolar depresyon grubunda unipolar depresyon hastalarına göre emosyonel yeme, retardasyon ve iş ile aktivitelerde bozulma puanları daha yüksek saptanmıştır. Sonuç olarak bipolar depresyon grubunda unipolar depresyon hastalarına göre daha düşük serum NPY düzeyleri elde edilmiştir. Bunun bipolar depresyon grubunda hipotalamo- pituiter-adrenal aks fizyolojisinde daha fazla bozulmayla ilişkili olabileceği düşünülmüştür. Ancak her iki depresyon formunun sonuçta hem atipik vejetatif işlevler, intihar riski hem de serum biyobelirteç düzeyleri açısından önemli düzeyde farklılık oluşturmaması nedeniyle Kraepelin'in öngördüğü gibi bu iki klinik durumun aynı hastalık formunun varyantları olabileceği düşünülmüştür. Sonuçların genellenebilmesi için daha geniş örneklemde her iki hasta grubunda farklı depresyon alt tiplerinde serum nöropeptit düzeylerinin ve atipik vejetatif işlevlerin incelenmesi gerektiği düşünülmüştür.
Özet (Çeviri)
Currently, patients with unipolar and bipolar depression cannot be clearly differentiated. Patients who do not have an obvious mania or hypomania period are misdiagnosed unipolar depression, as a result, patients do not benefit from antidepressant treatments as well as occurs manic shifts and cycle acceleration. It is known in many studies comparing bipolar and unipolar depression, atypical vegetative features such as hypersomnia, hyperphagia, and increased risk of suicide are more common in patients with bipolar depression. Neuropeptides such as ORX-A, GRL, and NPY are involved in the regulation of these vegetative functions. In addition, these peptides have been associated with an increased risk of suicide. In this study, both patient groups were compared in terms of neuropeptide levels in the major depressive episode. 45 patients with recurrent unipolar depression, 24 patients with bipolar depression, and 36 healthy controls were included in the study. The groups were compared in terms of serum ORX-A, GRL, and NPY levels, as well as the Hamilton Depression Rating Scale, Epworth Sleepiness Scale, Three-Factor Eating Questionnaire, and Suicide Probability Scale scores related to atypical vegetative functions and increased suicide risk. As a result of the study, lower serum ORX-A, GRL, and NPY levels were obtained in both unipolar depression patients and bipolar depression patients compared to the control group. There was a difference between depression groups only in terms of serum NPY levels. When evaluated in terms of scales; emotional eating, retardation, and impaired functionality associated work and activity scores were higher in the bipolar depression group than unipolar depression patients. As a result, lower serum NPY levels were obtained in the bipolar depression group compared to unipolar depression patients. This was thought to be related to more impairment in the hypothalamo-pituitary-adrenal axis physiology in the bipolar depression group. However, since both forms of depression did not significantly differ in terms of both atypical vegetative functions, suicide risk, and serum biomarker levels, these two clinical states were thought to be variants of the same disease form as predicted by Kraepelin. To be able to generalize the results, it is thought that serum neuropeptide levels and atypical vegetative functions should be examined in different subtypes of depression in a larger sample.
Benzer Tezler
- Yineleyen depresif bozukluk ve bipolar bozukluk tanılı ebeveynlerin ergenlik çağındaki çocukları ve eşleştirilmiş sağlıklı kontrollerin ergenlik çağındaki çocuklarında duygusal çatışmaların çözümlenmesi ve yıkıcı duygudurum bozukluğu tanısının yaygınlığı
Emotional conflict resolution and prevalence of disruptive mood dyregulation disorder in adolescent offspring of parents diagnosed with recurrent depressive disorder and bipolar disorder and matched healthy controls
ZEHRA TOPAL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2016
PsikiyatriAbant İzzet Baysal ÜniversitesiÇocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ALİ EVREN TUFAN
- Bipolar bozukluk tanılı hastaların ötimik dönemde uyku parametrelerinin değerlendirilmesi
Evaluation of sleep parameters in the euthymic period of patients with bipolar di̇sorder
GÖZDE SALİHOĞLU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2019
PsikiyatriRecep Tayyip Erdoğan ÜniversitesiPsikiyatri Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ KADER SEMRA KARATAŞ
- Bipolar bozuklukta kalıntı belirtiler
Başlık çevirisi yok
ENDER KAYA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2006
PsikiyatriCelal Bayar ÜniversitesiPsikiyatri Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ÖMER AYDEMİR
- Affektif bozukluklarda gece yeme sendromunun sıklığı ve ilişkili klinik özellikleri
The frequency of night eating syndrome in affective disorder patients and related clinical features
ONUR BİLGİÇ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2015
Psikiyatriİstanbul ÜniversitesiRuh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. NUMAN KONUK
- İki uçlu bozukluk hastalarında asimetrik dimetil arjinin, simetrik dimetil arjinin, nitrik oksit düzeylerinin ve total antioksidan kapasitesinin kognisyonla ilişkisi
Relations with cognition of total antioxidant capacity, asymmetric dimethyl-arginine, symmetrical dimethyl-arginine, levels of nitric oxide in patients with bipolar disorder
ELİF ÖZCAN
Tıpta Uzmanlık
İngilizce
2016
PsikiyatriAtatürk ÜniversitesiRuh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. MEHMET FATİH ÜSTÜNDAĞ