Geri Dön

Meme başı akıntısı ile başvuran hastalarda galaktografi, ultrasonografi ve kontrastlı meme manyetik rezonans görüntüleme bulgularının patoloji sonuçlarıyla karşılaştırılması

Comparison of pathology results of galactography, ultrasonography and contrast enhanced breast magnetic resonance imaging findings in patients with nipple discharge

  1. Tez No: 641830
  2. Yazar: EMEL DURMUŞ
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. SERAP DOĞAN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Radyoloji ve Nükleer Tıp, Radiology and Nuclear Medicine
  6. Anahtar Kelimeler: Meme Başı Akıntısı, Meme Manyetik Rezonans Görüntüleme, Galaktografi, Ultrasonografi, Galaktografi Bulguları Klasifikasyon Sistemi (GICS), Nipple Discharge, Breast Magnetic Resonance Imaging, Galactography, Ultrasonography, Galactogram Image Classification
  7. Yıl: 2020
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Erciyes Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Radyoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 80

Özet

Amaç: Meme başı akıntısı ile başvuran hastalarda galaktografi, ultrasonografi (US) ve kontrastlı meme manyetik rezonans görüntüleme (MRG) bulguları ile patoloji sonuçlarını karşılaştırarak görüntüleme yöntemlerinin lezyon saptama oranlarının değerlendirilmesi. Gereç ve Yöntem: Ocak 2011 ile Şubat 2020 tarihleri arasında Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Gevher Nesibe Hastanesi Radyoloji Anabilim Dalına; patolojik meme başı akıntısı ile başvuran 281 olgu retrospektif olarak tarandı. 229 olgu, patoloji sonucu olmadığı için çalışma dışı bırakıldı. 52 olgu çalışmaya dahil edildi. Altın standart olarak belirlenen patoloji sonuçları; benign, malign ve lezyon saptanmayan olarak üç gruba ayrıldı. Galaktografi görüntüleri; duktus çapı, duktus duvar yapısı, intraduktal lezyon varlığında lezyonların boyutu, sayısı ve şekli, duktal distorsiyon, duktusta ani sonlanma ve lezyonun memedeki lokalizasyonu açısından incelendi. Galaktografide, patolojik meme başı akıntısına neden olabilecek lezyon görülmesi 'lezyon var' olarak değerlendirildi. Ayrıca görüntüleme bulguları modifiye GICS'e göre sınıflandırıldı. Ultrasonografide patolojik meme başı akıntısı olan olgular duktal ektazi, intraduktal lezyonlar, enflamatuar hastalıklar, duktus içerisinde izlenebilecek yoğun içerik, malignite açısından şüpheli lezyonlar ve fibrokistik hastalıklar açısından tarandı. Yukarıda belirtilen patolojilerin görüldüğü olgular 'lezyon var' olarak kabul edildi. Meme MRG değerlendirmesinde meme morfolojisi ve yapısı hakkında bilgi elde etmek ve duktal sistemi değerlendirmek için T2- Short Tau Inversion Recovery (STIR) dizileri kullanıldı. Pre-kontrast gradient eko 3 boyutlu T1 ağırlıklı görüntülerve T2- STIR görüntüleri duktus içeriğini belirlemek için kullanıldı. Kontrastlanan alanları değerlendirmek için post- kontrast T1 ağırlıklı görüntüler kullanıldı. MRG görüntülemesinde, patolojik meme başı akıntısına neden olan görüntüleme bulgusu 'lezyon var' olarak kabul edilirken, normal meme MRG bulguları ise 'lezyon yok' olarak kabul edildi. Bulgular: Galaktografi ile US tetkiklerinde, meme başı akıntısına neden olabilecek bir lezyonun saptanması arasında anlamlı fark olup olmadığı incelendi. İstatistiksel olarak iki tetkikin lezyon saptaması arasında anlamlı fark olmadığı bulundu (p >0.05).Galaktografi ile MRG'nin meme başı akıntısına neden olabilecek bir lezyonun saptaması arasında anlamlı fark olup olmadığı incelendi. İstatistiksel olarak anlamlı fark olmadığı bulundu (p>0.05). Ultrasonografi ile MRG arasında meme başı akıntısına neden olabilecek bir lezyonun saptanması açısından istatistiksel olarak anlamlıfark olmadığı bulundu (p>0.05). Galaktografide lezyon saptanması ile patoloji sonucunda benign ya da malign lezyon saptanmasını öngörmede sensitivite%93,6, spesifisite %0 olarak bulundu. Ultrasonografide lezyon saptanması ile patoloji sonucunda benign ya da malign lezyon saptanmasını öngörmede sensitivite%92,2, spesifisite %0 olarak bulundu. Meme MRG' de lezyon saptanması ile patoloji sonucunda benign ya da malign lezyon saptanmasını öngörmede sensitivite%90,6, spesifisite %0 olarak bulundu. Tetkiklerin 2'li ve 3'lü kombinasyonlarında yukarıda bahsedilen kriterler açısından benzer sonuçlar saptanmış olup sensitivite%100, spesifisite %0 olarak bulundu. Sonuç: Ultrasonografi, galaktografi ve MRG'nin lezyon saptama oranları benzerdir. Görüntüleme yöntemleri 3'lü ve 2'li kombinasyonlar halinde kullanıldığında akıntıya neden olabilecek bir lezyonun tespit oranı artmaktadır.

Özet (Çeviri)

Aim: The aim of this study is to evaluate the lesion detection rates of imaging methods by comparing galactography, ultrasonography (US) and contrast enhanced breast magnetic resonance imaging (MRI) findings with pathology results in patients presenting with nipple discharge. Material and Methods: Between January 2011 and February 2020, 281 cases presenting with pathological nipple discharge were retrospectively evaluated, in Erciyes University Faculty of Medicine, Gevher Nesibe Hospital, Department of Radiology.229 patients were excluded from the study because there were no pathology results.52 patients were included in thestudy. Pathology results determined as the gold standard were divided into three groups as benign, malignant and lesion free. Galactography images were examined in terms of ductus diameter, ductus Wall structure, in the presence of intraductal lesions, the size, number and shape of the lesions, ductal distortion, sudden termination of the ductus and localization of the lesion in the breast. In galactography, any lesions that may cause pathological nipple discharge were evaluated as having lesions. Inaddition, imaging findings were classified according to modified GICS. On ultrasonography; patients with pathological nipple discharge were examined for ductal ectasia, intraductal lesions, inflammatory diseases, intensive content that can be observed in the duct, lesions suspected for malignancy and fibrocystic diseases. Cases with the mentioned pathologies above were considered having lesions. Inbreast MRI evaluation, T2-STIR sequences were used to obtain information about breast morphology and structure and to evaluate the ductal system. Pre-contrast gradient echo 3D T1 weighted images and T2-STIR images were used to determine the ductus content. Post-contrast T1-weighted images were used to evaluate the contrasted areas. In breast MRI imaging, imaging finding causing pathological nipple discharge was considered a lesion, while normal MRI findings were considered no lesion. Results: In galactography and US examinations, it was investigated whether there is a significant difference between the detection of lesion that may cause nipple discharge. Statistically, no significant difference was found between lesion detection of two tests (p>0.05). Whether there is a significant difference between galactography and MRI to detect of lesion that may cause nipple discharge was examined. It was found that there was no statistically significant difference (p>0.05). Statistically, It was found that there was no majör difference between US and MRI in terms of detecting lesion that may cause nipple discharge (p>0.05). Sensitivity was found 93.6% and specificity was found 0% in predicting any benign or malignant lesions as a result of pathology against to detecting lesion on galactography. Sensitivity was 92.2% and specificity was 0% in predicting lesion on Us against to benign or malignant lesion as a result of pathology. Sensitivity was 90.6% and specificity 0% in predicting benign or malignant lesions as a result of pathology against to the detection of lesion on MRI. Similar results were found in double and triple combinations of the examinations in terms of the mentioned criteria above, and sensitivity was found as 100% and specificity as 0%. Conclusion: Lesion detection rates of US, galactography and MRI are similar. When imaging methods are used in double and triple combinations, detection rate of the lesion that may cause discharge increases.

Benzer Tezler

  1. Patolojik meme başı akıntılarında duktoskopinin yeri

    Feasibility of mammary ductoscopy in management of pathologic nipple discharge

    VUSAL ALIYEV

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    Genel Cerrahiİstanbul Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. NESLİHAN CABIOĞLU

  2. Patolojik meme başı akıntılarında sitolojik özellikler, klinik-radyolojik yaklaşım ve meme kanseri görülme oranı

    Cytological features, clinico-radiological approach and the ratio of breast carcinoma in pathological nipple discharge

    HALE KIZANOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    PatolojiDokuz Eylül Üniversitesi

    Patoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. TÜLAY CANDA

  3. Patolojik meme başı akıntısı olan kadınlarda mikroduktektomi'nin tanı ve tedavideki yeri

    The role of microductectomy in diagnosis and treatment in women with pathological nipple discharge

    AYTAÇ EMRE KOCAOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    Genel CerrahiSağlık Bakanlığı

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    UZMAN KENAN ÇETİN

    DOÇ. DR. NEJDET BİLDİK

  4. Patolojik meme başı akıntısı olan kadınların cerrahi seçiminde duktoskopinin rolü

    The role of ductoscopy for surgical selection in women with pathologic nipple discharge

    KENAN ÇETİN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    Genel CerrahiSağlık Bakanlığı

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ÖMER BENDER

  5. Galaktore prevelansı ve etyolojisi

    Başlık çevirisi yok

    RAKİP TURAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1995

    Kadın Hastalıkları ve DoğumErciyes Üniversitesi

    DOÇ.DR. YILMAZ ŞAHİN