Pregenital dönemde çocukları olan annelerin cinsel yaşam kalitelerinin; sütten kesme, yataktan ve odadan ayırma değişkenleri açısından incelenmesi
The sexual life quality of mothers that have children in the pregenital period; examination of ablactation, breaking a bed sharing and differential variables
- Tez No: 642299
- Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ ALİ YİĞİT KUTLUCA
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Psikoloji, Psychology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2020
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Aydın Üniversitesi
- Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Psikoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Psikoloji Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 91
Özet
Pregenital dönem, psikoseksüel gelişim evrelerinin kritik ilk üç basamağını kapsamaktadır. (Freud, 1905). Bu dönemde sütten kesme, yataktan ve odadan ayırma değişkenleri çocuğun ve ailenin yaşamını şekillendirmektedir. Çocuk bakımının getirdiği sorumluluk, duygusallık, yorgunluk karı-koca alt sistemini ebeveyn alt sistemine dönüştürecektir. Ülkemizde annelik ve kadınsılık kavramları birbirinden ayrışmamış durumdadır. Toplumda kadın olarak var olamamak, kadını anne olarak tatmin olmaya ve kendini kanıtlamaya itmektedir. Anne olan kadının yaşadığı ambivalans duygular, yeni toplumsal ve ailesel kimliğine uyum sürecinde kendi kadınlık algısını değiştirmektedir. Kadınlığın arka planda kaldığı bir konumda annelik yüceltilerek telafi sağlanmaktadır. Bu telafi yöntemi çocuğun gelişim evrelerine fiksasyonlara neden olabilmektedir. Bu araştırma ile sütten kesme, yataktan ve odadan ayırma değişkenleri ile annenin cinsel yaşam kalitesi arasındaki ilişki psikanalitik bakıştan incelenmiştir. İlişkisel tarama yöntemi kullanılmış olup, araştırmaya katılan annelerin cinsel yaşam kalitelerini belirlemek için Tuğut ve Gölbaşı (2010) tarafından Türkçe 'ye uyarlanan Cinsel Yaşam Kalitesi Ölçeği (CYKÖ-K) kullanılmıştır. Annelerin cinsel yaşam kalitesi ölçeğine verdiği yanıtlar betimsel düzeyde incelendiğinde ise, cinsel yaşamlarının kendilerini sıktığı, üzdüğü, hayal kırıklığı yaşattığı, depresif hissettirdikleri, eşlerine yakın hissetmedikleri ve eksik hissettikleri saptanmıştır. Varyans analizlerinde anlamlı bir farklılık olmamasına rağmen, çocuklarını sütten 0-3 ay aralığında kesen, çocuklarını odadan 0-12 ay aralığında ayıran, yaşları 18-21 aralığında olan annelerin cinsel yaşam kalitelerinin diğer annelere göre daha yüksek olduğu belirlenmiştir. Bu çalışmanın; önleyici bir danışmanlık hizmeti olarak, toplumda daha sağlıklı anne-çocuk rolleri oluşmasına ve doğum sonrasında kadınların cinsel yaşam kalitesinin artması konusunda farkındalık sağlayacağı düşünülmektedir.
Özet (Çeviri)
The pregenital period covers the critical first three stages of psychosexual developmental stages. (Freud, 1905). In this period, the variables of ablactation, separating the infant from mother's bed and room give a shape the life of the child and family. The responsibility, emotionality, and fatigue of child care will transform the husband and wife subsystem into the parent subsystem. In our country, the concepts of motherhood and femininity are not separated. Being unable to exist as a woman in society pushes woman to be satisfied and to prove herself as a mother. The ambience feelings experienced by the woman who becomes mother change her perception of femininity in the process of adaptation to her new social and family identity. In a position where femininity is in the background, motherhood is exalted and compensation is provided. This compensation method can cause fixations to the child's developmental stages. With this study, the relationship between the variables of ablactatİon, bed and room separation, and the sexual life quality of the mother were examined from the psychoanalytic perspective. Relational screening method was used, and the Sexual Quality of Life Scale (CYKÖ-K) adapted to Turkish by Tuğut and Gölbaşı (2010) was used to determine the sexual life quality of the mothers participating in the research. When the responses of the mothers to the sexual quality of life scale are analyzed at the descriptive level, their sexual lives themselves; It was determined that they were bored, sad, disappointed, they felt depressed, they did not feel close to their spouses and they felt incomplete. Although there is no significant difference in variance analysis: It weans children from 0-3 months separates their children from room between 0-12 months; It was determined that the mothers between 18-21 years of age had higher quality of sexual life than other mothers. This study; As a preventive counseling service, it is believed that it will raise awareness of healthier mother-child roles in the society and increase the quality of sexual life of women after birth.
Benzer Tezler
- Postnatal obstrüktif üropati saptanan antenatal hidronefrozlu olguların değerlendirilmesi
Başlık çevirisi yok
ŞERVAN ÖZALKAK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2009
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık BakanlığıÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ÖNDER YAVAŞCAN
- Antenatal hidronefroz tanılı hastalarda idrar yolu enfeksiyonu sıklığı,böbrek parankim hasarı ve büyüme-gelişme ile sünnetin enfeksiyona etkisinin değerlendirilmesi
Evaluation of the frequency of urinary tract infection, kidney paranchyma damage and growth-development and the effect of circumcism on infection in patients diagnosed with antenatal hydronephrosis.
ÖZLEM TURAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2010
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık BakanlığıÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ÖNDER YAVAŞCAN
- Gönüllü çocuksuz kadınların kimlik tasarımlarının projektif testlerle değerlendirilmesi
The evaluation of the identitiy representations of voluntarily childless women with projective tests
SERİN SELİN KOKUCU
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
PsikolojiMaltepe ÜniversitesiPsikoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. RUKİYE İREM ERDEM ATAK
- Deri benlik kavramı bağlamında alerjik nesne ilişkisi
The allergic object relationship within the term of skin ego
ARZU UYAR
- Tekrarlayan şiddet öyküsü bulunan kadınlarda kendine zarar verme eğiliminin projektif testlerle değerlendirilmesi
Evaluation of inclination to self-destructive behaviour in women who exposed to repetitive violence with projective tests
IRMAK GÜNEŞ SARAÇ
Yüksek Lisans
Türkçe
2018
Psikolojiİstanbul ÜniversitesiUygulamalı Psikoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. EMİNE TEVFİKA İKİZ