The concept of insanity through Nietzsche's Superman Theory in four different literary works and cultures; Rope, Hamlet, Midnight's Children and Man and Superman
Dört farklı çalışma ve kültürde Nietzsche'nin Süpermen Teorisi üzerinden delilik konsepti; Rope, Hamlet, Midnight's Children ve Man and Superman
- Tez No: 654252
- Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ NUR EMİNE KOÇ
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Batı Dilleri ve Edebiyatı, İngiliz Dili ve Edebiyatı, Western Linguistics and Literature, English Linguistics and Literature
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2020
- Dil: İngilizce
- Üniversite: İstanbul Aydın Üniversitesi
- Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: İngiliz Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: İngiliz Edebiyatı Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 93
Özet
'Toplum' kelimesi özünde koruma, gelenek, ahlaki değerler ve birbirine karşı saygı anlamına gelmesi gerektiği halde, değişen dünya, teknoloji, bilim ya da yeni doğan nesillerin etkisiyle birlikte, birçok insan için baskı, asimilasyon, soyutlanma ve farklı olana saygı duymamak anlamına gelmektedir. Yüzyıllar geçtikçe gelenekler ya da ahlaki değerler değişebilir çünkü insanların olaylara bakış açışı ya da hayatta kalma çabası değişmektedir; ancak bu sadece eğer insanlar eğitimliyse mümkündür. Diğer taraftan, eğitimsiz olan insanlar, 'kendi ahlaki değerleri veya gelenekleri', kendi güzellik standartları gibi durumlara uymayan insanlar üzerinde baskı oluşturmaktadır ve sürekli olarak eleştirme eğilimindedir çünkü onların değerlerine uymayan insanlardan hep daha üstün olduğunu düşünmektedir. Bundan dolayı insanlık iki kola ayrılmaktadır; birincisi eğitim alıp, gerçeği öğrenip, kendi değerlerini oluşturan ve sonunda üstün insan olanların yolu; ikincisi kendilerini toplumun dayatmalarından kurtaramayıp stresli, umutsuz bir hayat yaşayan ve sonunda deliren insanların yolu. Nietzsche'nin Üstün İnsan teorisi ve Foucault'nun toplumun deliliği üzerine yaptığı açıklamanın ışığında bu tez, bir insanın kendini topluma kanıtlamaya çalışırken mi delirdiğini yoksa toplumun insanı, üstün insana dönüştürmeye çalışırken mi delirttiğini bulmayı amaçlamaktadır. Bu tez, Alfred Hitchcock'un Rope filminden Brandon karakteri, William Shakespeare'in Hamlet oyunundan Claudius karakteri, Salman Rushdie'nin Midnight's Children (Gece yarısı Çocukları) kitabından Saleem Sinai karakteri ve George Bernard Shaw'un Man and Superman adlı oyunundan John Tanner karakteri gibi bir takım karakterlerin, derin analizlerle, farklı zaman dilimine ve kültüre ait olmalarına rağmen aralarında benzerlik olup olmadığını incelemeyi hedefler.
Özet (Çeviri)
Although the word 'society' should mean protection, tradition, moral values and respect to each other, with the changing world, technology, science or the effect of new generations, it usually means for many people pressure, assimilation, isolation and not showing respect to different ones. Centuries can change traditions or even moral values because people's point of view against everything evolves with their survival instincts; but this can be possible only if people are educated. On the other hand, uneducated minds create pressure against the ones who do not fit in their 'own moral values or traditions', their beauty standards, etc. and they tend to criticize because they always think they are superior than those do not fit in. But because of that, humanity separates into two ways; the ones who get the knowledge, learn the truth and create their own path and become overman; and the ones who cannot rescue themselves from society's standards and gives up to live a stressful, desperate life and become mad. In the enlightenment of Nietzsche's Superhuman theory and Foucault's description of the madness of society, this thesis aims to find out whether a man decides to become mad while trying to prove himself to the society or it is the society that drives the man into madness while trying to turn him into a Superhuman. It aims to analyze with deep analysis of some characters such as Brandon from Rope by Alfred Hitchcock, Claudius from Hamlet by William Shakespeare, Saleem Sinai from Midnight's Children by Salman Rushdie and John Tanner from Man and Superman by George Bernard Shaw whether they have similar characterizations and attitudes although they are from different timeline and culture.
Benzer Tezler
- Foucault bağlamında delilik ve resim sanatına yansımaları
Madness in the context of Foucault and its reflections to painting
GÜLAY GÜN
- Toplumsallığı içinde psikotik özne ve iktidar stratejileri
Psychotic subject and power strategies in its sociality
ESMA KARAKURT ACAR
- İslâm hukuku açısından cinnet hali ve hükümlere etkisi
Başlık çevirisi yok
SEBAHAT UZUNLAR
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
DinKocaeli ÜniversitesiTemel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. HÜSEYİN OKUR
- İslâm hukukunda aklın korunması ve Edâ ehliyeti
Security of intellect and Eda competence in the islamic law
MUSTAFA AKMAN
Doktora
Türkçe
2005
DinDokuz Eylül ÜniversitesiTemel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı
PROF.DR. HASAN GÜLEÇ
- Madness in its place
Delilik kendi yerinde
ALP EMRE BİRİŞMEN
Yüksek Lisans
İngilizce
2012
Güzel SanatlarSabancı ÜniversitesiGörsel İletişim Tasarımı Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. LANFRANCO ACETİ