Geri Dön

Mide adenokarsinomlarında PLOD1, PLOD2 VE PLOD3 protein ekspresyonlarının klinikopatolojik parametreler ile ilişkisinin değerlendirilmesi

Evaluation of the relationship of PLOD1, PLOD2 AND PLOD3 protein expressions with clinicopathological parameters in gastric adenocarcinomas

  1. Tez No: 661718
  2. Yazar: BEYZA KOCA
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. AYNUR ALBAYRAK
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Patoloji, Pathology
  6. Anahtar Kelimeler: Mide, Adenokarsinom, PLOD1, PLOD2, PLOD3, Prognoz, Adenocarcinoma, Stomach, PLOD1, PLOD2, PLOD3, Prognosis
  7. Yıl: 2020
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: Ankara Bilkent Şehir Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 116

Özet

Amaç: Çalışmamızda mide adenokarsinomlarında PLOD1, PLOD2 ve PLOD3 protein ekspresyonlarının klinikopatolojik parametreler ve prognoz ile ilişkisini incelemek amaçlandı. Yöntem: Çalışmamıza 2013-2018 yılları arasında SBÜ Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Patoloji bölümünde mide adenokarsinomu tanısı almış 60 gastrektomi spesmeni dahil edildi. Preparatlardan tümörü en iyi temsil eden alanlar seçilerek işaretlendi ve seçilen alanlar doku microarray yöntemi ile her blokta 15 vaka içerecek şekilde 4 adet parafin bloğa gömüldü. Doku microarray bloklarından alınan kesitlere Abcam markasına ait PLOD1, PLOD2 ve PLOD3 antikorları uygulandı. PLOD1, PLOD2 ve PLOD3 ekspresyonları boyanma yoğunluğu (0: Boyanma yok, 1: Soluk boyanma, 2: Orta derecede boyanma ve 3: Şiddetli/koyu boyanma) ve pozitif hücre yüzdesine (0: Pozitif hücre yok, 1: ≤%10 pozitif hücre, 2: %10-50 pozitif hücre ve 3: >%50 pozitif hücre) bakılarak skorlandı. Ayrıca boyanma yoğunluğu ve pozitif hücre yüzdesi skorları çarpılarak toplam/kombine skor (0: Ekspresyon yok, ≤3: Düşük ekspresyon ve >3: Yüksek ekspresyon) hesaplandı. Klinikopatolojik parametreler, PLOD protein ekspresyonları ve genel sağkalım arasındaki ilişki çeşitli istatistiksel analiz yöntemleriyle incelendi. Bulgular: PLOD3 ekspresyonlarına bakıldığında az diferansiye grupta iyi diferansiye olgulara göre yüksek ekpsresyon görülme sıklığı daha yüksek saptandı. Zayıf koheziv karsinomlarda tübüler adenokarsinomlara göre PLOD3 boyanma yoğunluğu skoru sınırda yüksek izlenirken, tübüler ve mikst adenokarsinomlara göre PLOD1 pozitif hücre yüzdesi skorları daha düşük bulundu. Genel sağkalım ile ilişkili bulunan klinikopatolojik parametreler lenfovasküler invazyon, N evresi ve klinik evre idi. PLOD1, PLOD2 ve PLOD3 ekspresyonları ve genel sağkalım arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki görülmedi. Sonuç: Sık görülen ve prognozu kötü olan mide kanserlerinde moleküler düzeyde yapılan çalışmalarda PLOD1, PLOD2 ve PLOD3 ekspresyonlarının prognostik önemi olduğu gösterilmiştir. Çalışmamız immünohistokimyasal değerlendirmeye dayandığından ve PLOD ailesinin her 3 üyesini birlikte içermesinden ötürü literatüre katkı sağlamaktadır. Az diferansiye olgularda PLOD3 ile yüksek ekspresyon görülme sıklığı iyi diferansiye olgulara göre daha fazla olması sebebiyle PLOD3'ün gastrik adenokarsinomlarda daha kötü diferansiasyon ile ilişkili olduğunu söyleyebiliriz. Literatürde PLOD2'nin diffüz tip gastrik kanserlerde daha sensitif bir belirteç olabileceği bildirilirken çalışmamızda zayıf koheziv karsinomlarda tübüler adenokarsinomlara göre PLOD1 pozitif hücre yüzdesi skorları anlamlı düzeyde düşük, PLOD3 boyanma yoğunluğu skoru ise sınırda yüksek bulundu. Daha geniş vaka gruplarında çalışma yapılması ve immünohistokimyasal değerlendirmede bir standart belirlenmesi bu konuda daha objektif değerlendirmeler yapılmasını mümkün kılacaktır.

Özet (Çeviri)

Aim: In our study, we aimed to examine the relationship between PLOD1, PLOD2 and PLOD3 protein expressions with clinicopathological parameters and prognosis in gastric adenocarcinomas. Materials and methods: In this study, we included 60 gastrectomy specimens diagnosed with gastric adenocarcinoma between 2013-2018 at the Pathology Department of SBU Ankara Numune Training and Research Hospital. The areas representing the tumour best were chosen and these selected areas were embedded in 4 paraffin blocks by tissue microarray method. Each block contains 15 cases. Abcam PLOD1, PLOD2 and PLOD3 antibodies were applied to the sections taken from tissue microarray blocks. PLOD1, PLOD2 and PLOD3 expressions were scored according to staining intensity (0: No staining, 1: Faint staining, 2: Moderate staining, and 3: Dark staining) and the percentage of positive cells (0: No positive cells; 1: ≤%10 positive cells; 2: %10–50 positive cells and 3: >%50 positive cells). Comprehensive score (0: No expression, ≤3: Low expression and >3: High expression) was calculated by multiplying the staining intensity and percentage of positive cell scores. The relationship between clinicopathological parameters, PLOD protein expressions and overall survival was examined with various statistical analysis methods. Results: PLOD3 expression was higher in the poorly differentiated group compared to well-differentiated group. In poorly cohesive carcinomas, PLOD3 staining intensity score was borderline high compared to tubular adenocarcinomas, while PLOD1 percentage of positive cell score was lower than tubular and mixed adenocarcinomas. High PLOD3 expression incidence was more in patients over the age of 60. Lymphovascular invasion, N stage and clinical stage were significantly correlated with overall survival. There was no correlation between PLOD1, PLOD2, PLOD3 expressions and overall survival. Conclusion: Gastric cancers are common and have poor prognosis. Molecular studies have revealed that PLOD1, PLOD2 and PLOD3 expressions have a prognostic significance in gastric cancers. Our study contributes to the literature since it is based on immunohistochemical evaluation and includes all three members of the PLOD family together. While it has been reported that PLOD2 could be a more sensitive marker in diffuse type gastric cancers, in our study PLOD1 percentage of positive cell scores were significantly lower in poorly cohesive carcinomas compared to tubular adenocarcinomas and mixed adenocarcinomas, and PLOD3 staining intensity score was found to be borderline high in poorly cohesive carcinomas in contrast to tubular adenocarcinomas. Conducting studies on larger populations and setting a standard on immunohistochemical evaluation will provide a more objective evaluation.

Benzer Tezler

  1. Mide adenokarsinomlarında p53 ekspresyonu ve diğer prognostik parametrelerle ilişkisi

    Başlık çevirisi yok

    YETKİN AĞAÇKIRAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1999

    OnkolojiSağlık Bakanlığı

    Patoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HÜSEYİN ÜSTÜN

  2. Mide adenokarsinomlarinda asprosin immunreaktivitesinin araştırılması

    Investigation of the asprosin immunreactivity in gastric adenocarcinomas

    MÜRŞİT DİNCER

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Moleküler TıpSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Moleküler Onkoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MUSTAFA DUMAN

  3. Mide adenokarsinomlarında PD-L1 ekspresyonunun immünhistokimyasal olarak değerlendirilmesi, MET ekspresyonu ile ilişkisinin belirlenmesi, kombine ekspresyon analizine göre subgruplar oluşturularak klinikopatolojik parametrelerle ilişkisinin saptanması

    Immunhistochemical evaluation of PD-L1 expressionin stomach adenocarcinomas, determining therelationship to MET expression determining therelationship with some clinicopathologicalparameters by creating subgroups according tocombined expression analysis

    ZÜMRÜT MERVE YAŞARAN BENK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    PatolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı

    UZMAN MUZAFFER ÇAYDERE

  4. Mide adenokarsinomlarında klinikopatolojik özelliklerin D2-40 immünreaktivitesiyle olan ilişkisinin değerlendirilmesi

    Evaluation of the relationship of clinicopathologic properties with D2-40 immunoreactivity in gastric adenocarcinomas

    ÖZGÜL VURUPALMAZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    PatolojiHarran Üniversitesi

    Patoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MUHARREM BİTİREN

  5. Mide adenokarsinomlarında tümör tomurcuklanmasının prognoz ile ilişkisi

    The prognostic value of tumor budding in gastric adecarcinomas

    TUBA BAYDAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    OnkolojiBezm-i Alem Vakıf Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HACI MEHMET TÜRK