Sinemada iktidar ilişkileri, Factotum ve Paterson filmlerinin eleştirel söylem çözümlemesi
Power relations in cinema, critical discourse analysis of Factotum and Paterson films
- Tez No: 666760
- Danışmanlar: PROF. DR. ZAKİR AVŞAR
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Sahne ve Görüntü Sanatları, Performing and Visual Arts
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2021
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi
- Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Radyo Televizyon ve Sinema Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 120
Özet
Michel Foucault'da etik, bireyin kendisiyle olan ilişkisi sonucunda kendisini davranışlarının ahlaksal öznesi olarak kurması biçiminde ele alınır. Etik, bireyin kendi öznesini kurmasını, özneleşmeyi sağlar. Bireyin kendisi dışında içinde özneleştirildiği diğer ilişki, iktidarla kurulan ilişkidir. İktidar kendi varlığını güçlendirmek, toplumsal uyumu ve düzeni korumak, ekonomik üretimin devamlılığını sağlamak için bireyselleştirmeler olarak adlandırılan iktidar teknolojileriyle bireyi özneleştirir. Öznenin tek bir toplumsal beden haline dönüştürülmesiyle kontrol edilebilmesi mümkün bireyler yaratılır. Özne, hem kendi etiği hem de ahlak yasasının dayattığı özneleşme biçimleriyle birlikte var olur. Kendi bireysel iktidarı ve toplumsal iktidar süzgecinden birlikte geçen birey, özneleşme sürecini bu iki denetim mekanizmasıyla girdiği ilişkiler sonucunda tamamlar. Çalışmada, kendi edebi söylemleri yoluyla bilinçli bir var olma çabası içinde olan karakterlerin hikâyesini anlatan Factotum ve Paterson adlı filmler ele alınmıştır. Chinaski ve Paterson adlı kahramanların sanatsal söylemlerini oluşturmak için kendileriyle nasıl bir ilişki kurdukları, kendilerini nasıl davranışlarının etik birer özneleri haline getirdikleri incelenmiştir. Filmlerde kendilik ilişkisi, başkalarıyla olan ilişkilerle birlikte ele alınmış, kahramanların yakın ilişki içinde oldukları insanlar ve çalışma hayatları mikro iktidar ilişkileri çerçevesinde araştırılmıştır. Karakterlerin benzer var olma çabaları; birinde toplumun ahlak yasalarının reddedilmesi ve tamamen kendi ahlaksal davranışları ile var olmaya çalışan Chinaski, diğerinde kendi etiğinin ahlak yasalarına uyumlu bir şekilde geliştiği Paterson ile iki farklı kendilik ilişkisi içinde gerçekleşmektedir. Davranışlarının etik tözünü kısa öyküler ve şiirler yazmak olarak ortaya koyan Chinaski'nin ve Paterson'ın kendilik ilişkilerinin bu yönünün diğerleriyle ilişkiler bağlamında özgürlük sorgulaması yapılmış ve böylece filmlerde karakterlerin nasıl birer özne olarak kurulduklarının eleştirel söylem çözümlenmesi yapılmıştır.
Özet (Çeviri)
In Michel Foucault, ethics is considered as the individual establishing him/herself as the moral subject of his/her behavior as a result of his/her relationship with him/herself. Ethics enables the individual to establish his / her own subject and become subject. The other relation in which the individual is subject, other than him/herself, is the relation established with power. Power subjects the individual through power technologies called individualizations in order to strengthen its own existence, maintain social harmony and order, and ensure the continuity of economic production. Individuals that can be controlled by transforming the subject into a single social body are created. The subject coexists with the forms of subjectivation imposed by both his/her own ethics and the moral law. Passing through the filter of his/her own individual power and social power together, the individual completes the process of subjectivation as a result of the relations she enters with these two control mechanisms. In the study, the films Factotum and Paterson, which tell the story of characters who strive for a conscious existence through their own literary discourse, are discussed. The relationship between the heroes named Chinaski and Paterson in order to form their artistic discourse and how they make themselves ethical subjects of their behavior has been examined. In the films, the relationship of the self is dealt with together with the relationships with others, and the people and working lives with which the protagonists are in close relationship have been investigated within the framework of micro power relations. Similar efforts of characters to exist; Chinaski, who tries to exist with the rejection of the moral laws of the society and his own moral behavior in one, takes place in two different self-relations with Paterson, in the other where his own ethics develop in accordance with the moral laws. Chinaski's and Paterson's self-relations, which revealed the ethical substance of their behavior as writing short stories and poems, were questioned about freedom in the context of relations with others, and thus, critical discourse analysis of how the characters are established as subjects in the films.
Benzer Tezler
- Günümüz Türkiye sinemasında taşra temsilleri ve mikro-iktidar ilişkileri bağlamında birey-toplum analizi: Nuri Bilge Ceylan filmleri
Analysing individual-society relations in the context of provincial representations and micro-power relations in contemporary cinema in Turkey: The movies of Nuri Bilge Ceylan
HALİL İBRAHİM KILIÇ
Yüksek Lisans
Türkçe
2019
Sahne ve Görüntü SanatlarıMarmara ÜniversitesiSosyoloji Ana Bilim Dalı
DR. LÜTFİYE ZEYNEP BEŞPINAR
- 2000 yılı sonrası bağımsız Türk sineması'nda iktidar ilişkileri
Power relations in Turkish independent cinema after 2000
AYŞE SEDA KELEŞ
Yüksek Lisans
Türkçe
2019
Radyo-Televizyonİstanbul ÜniversitesiRadyo Televizyon ve Sinema Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SEÇKİN ÖZMEN
- Özel alan içindeki iktidar ilişkilerinin resimsel dilde ifadesi
Expression of power relations in private area in pictorial language
NURAY AKKOL
Sanatta Yeterlik
Türkçe
2007
Güzel SanatlarHacettepe ÜniversitesiResim Ana Sanat Dalı
PROF. HASAN PEKMEZCİ
- Yerli sinemada 'sessiz' kadınlar: Bir feminist alımlama analizi
'silent woman' in local cinema: A feminist reception analiysis
ELEM ÇİÇEK
Yüksek Lisans
Türkçe
2013
SosyolojiMuğla Sıtkı Koçman ÜniversitesiSosyoloji Bölümü
DOÇ. DR. ZEYNEP DİLEK HATTATOĞLU
- Akıl ve akıl dışılık dikotomisinde damgalamanın görünümleri: 2000 ve sonrası popüler Türk sinemasında delilik temsilleri
Views of stigmatization in mind and out of mind dichotomy: Madness representations in popular Turkish cinema in and after 2000
YEŞİM ARGIN
Doktora
Türkçe
2023
Radyo-TelevizyonFırat Üniversitesiİletişim Bilimleri Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ CEVAHİR SİNAN ALTUNDAĞ