Geri Dön

Zor havayolu belirleyicisi olarak boyun ultrasonografi ölçümlerinin değerlendirilmesi

Evaluation of neck ultrasound measurements as a difficult airway signification

  1. Tez No: 673277
  2. Yazar: ELİF ÖZGE ÇINAR KÖSE
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. MURAT TEKİN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Anestezi ve Reanimasyon, Anesthesiology and Reanimation
  6. Anahtar Kelimeler: Zor havayolu, Havayolu ultrasonografisi, Difficult airway, Airway ultrasonography
  7. Yıl: 2021
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Kocaeli Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 78

Özet

Amaç: Ultrasonografi kullanılarak yapılanservikal ölçümler ile zor havayolu arasında ilişkinin araştırılması amaçlanmıştır. Yöntem: Elektif cerrahi geçirecek 18 yaşından büyük, ASA I-II-III, kadın veya erkek 120 hasta çalışmaya dahil edildi. Preoperatif dönemde önce demografik değişkenler toplandı. Zor havayolu hikayesi olan ve baş-boyu cerrahisi geçirmiş olan hastalar çalışmaya alınmadı. Hasta sedyeye supin yatırılıp baş koklama poziyona getirilerek 10-13 MHz lineer ultrason probu transvers düzleme yerleştirilerek trakea, krikoid kemik,tiroid kıkırdak, vokal kord anterior kommisür ve hiyoid kemiğin cilde mesafesi ölçüldü. Prob sagittal düzleme yerleştirilerek krikotiroid ve tiyohiyoid membramların uzunlukları ve cilde mesafeleri ölçüldü. Ölçümleri yapan anestezistten farklı bir deneyimli anestezist hastanın indüksiyonunundan sonra hastanın maske ventilasyon ve entübasyonunu gerçekleştirdi. Bu işlem sırasında hasta zor maske ventilasyonu, zor laringoskopi ve zor entübasyon açısından değerlendirildi. Bulgular: Zor ventilasyon, zor laringoskopi ya da zor entübasyondan en az bir tanesine sahip hastalar“zor havayolu”olarak tek grupta toplandı. 28(%23,3) hasta zor havayoluna sahipti. Kolay havayolu olan hastalarda ortalama yaş 49,83±1,66 iken zor havayolu olan hastalarda 50,50±1,47 idi ve aralarında anlamlı fark görülmedi. Cinsiyet ve ASA skoru açısından da havayolu grupları arasında istatikselolarak anlamlı fark saptanmadı. Kolay havayolu olan hastalarda ortalama VKİ 26,48 ±4,82 iken zor havayolu olan hastalarda 29,74±5,52 idi ve aralarında anlamlı fark görüldü (p12,5 Duyarlılık: %42,9Özgüllük: %79,4),tiroid kıkırdak -cilt mesafesi(AUC: 0,623 p: 0,0345Eşik değer:>4,2 Duyarlılık: %85,7 Özgüllük: %34,8), tirohiyoid membran - cilt mesafesi (AUC: 0,628 p: 0,0357Eşik değer:>8,6 Duyarlılık: %65,4Özgüllük: %56,4) ve vokal kord anterior kommisür-cilt mesafesi de(AUC:0,672 p: 0,0023Eşik değer: >7,4 Duyarlılık: %85,7Özgüllük: %42,4) zor havayolu öngörücü nitelik göstermiştir. Sonuç: Ultrasonografi ile ölçülen tirohiyoid membran hizasında epiglottis orta hattının, vokal kord anterior kommisürünün, hiyoid kemiğin, tirohiyoid membranın ve isthmus hizasında tiroid kıkırdağın cilde mesafesindeki artış zor havayolu için öngörücüdür.Çalışmamızın sonuçlarına göre ultrasonografik değerlendirmenin, öngörülen ve öngörülemeyen zor havayolu tahmininde kullanılabileceği kanaatindeyiz.

Özet (Çeviri)

Objective: It was aimed to investigate the relationship between cervical measurements performed by ultrasonography and difficult airway. Method: A total of 120 male or female ASA I-II-III patients, over the age of 18, undergoing elective surgery were included in the study. In the preoperative period, demographic variables were collected first. Patients with a history of difficult airway and head-neck surgery were excluded. The patient was placed supine on the stretcher and the head was placed in the sniffing position, the 10-13 MHz linear ultrasound probe was placed in the transverse plane, and the distance of the trachea, cricoid bone, thyroid cartilage, vocal cord anterior commissure and hyoid bone to the skin was measured. The probe was placed in the sagittal plane and the lengths of the cricothyroid and thiohyoid membranes and their distance to the skin were measured. An other experienced anesthesiologist performed the patient's mask ventilation and intubation after the patient's induction. During this procedure, the patient was evaluated in terms of difficult mask ventilation, difficult laryngoscopy and difficult intubation. Results:Patients with at least one of difficult ventilation, difficult laryngoscopy or difficult intubation were collected in one group as“difficult airway”. 28 (23,3%) patients had a difficult airway. The mean age in patients with easy airway was 49,83 ± 1,66, while it was 50,50 ± 1,47 in patients with difficult airway, and there was no significant difference between them. No statistically significant difference was found between the airway groups in terms of gender and ASA score. Mean BMI was 26,48 ± 4,82 in patients with easy airway and 29,74 ± 5,52 in patients with difficult airway, and a significant difference was observed between them (p 19,9 Sensitivity: 78,6% Specificity: 79,4%). Hyoid bone to skin distance (AUC: 0,625 p: 0,0406 Cut off:> 12,5 Sensitivity: 42,9% Specificity: 79,4%), thyroid cartilage to skin distance (AUC: 0,623 p: 0,0345 Cut off:> 4,2 Sensitivity: 85,7% Specificity: 34,8%), thyrohyoid membrane - skin distance (AUC: 0,628 p: 0,0357 Cut off:> 8,6 Sensitivity: 65,4% Specificity:% 56,4) and the vocal cord anterior commissure-skin distance (AUC: 0,672 p: 0,0023 Cut off:> 7,4 Sensitivity: 85,7% Specificity: 42,4%) also showed a predictive nature of the difficult airway. Conclusion: The increase in the distance of the epiglottis midline, vocal cord anterior commissure, hyoid bone, thyrohyoid membrane and thyroid cartilage from the skin at the level of the thyrohyoid membrane measured by ultrasonography is predictive for the difficult airway. According to the results of our study, we believe that ultrasonographic evaluation can be used in predicting predicted and unpredictable difficult airway.

Benzer Tezler

  1. Üst dudak ısırma testi ile zor havayolu testlerinin karşılaştırılması

    Comparison of upper lip bite test with difficult airway tests

    SERDAR KORKMAZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    Anestezi ve ReanimasyonUludağ Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. GÜRAYTEN ÖZYURT

  2. Havayolunun ultrasonografik değerlendirilmesi ile havayolu değerlendirme skorlarının karşılaştırılması

    Comparison of ultrasonographic assessment of airway and airway assessment scores

    BURAK YILDIZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Anestezi ve ReanimasyonSağlık Bilimleri Üniversitesi

    UZMAN BANU ELER ÇEVİK

  3. Filo planlama sürecinin farklı havayolu iş modellerine göre incelenmesi: Türkiye örneği

    Investigation of the fleet planning process according to different airline business models: The case of Turkey

    BATTAL TUNA

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Sivil HavacılıkKocaeli Üniversitesi

    Havacılık Yönetimi Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ HAKKI CENK ERKİN

  4. Morbid obez hastaların hava yolu yönetiminde videolaringoskopinin yerinin ve öneminin belirlenmesi

    Significance of videolaryngoscopy in airway management of morbidly obese patients

    SEVİNÇ BUYURGAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Anestezi ve ReanimasyonHacettepe Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ÖZGÜR CANBAY

    DOÇ. DR. BAŞAK AKÇA

  5. Zor havayolu senaryosu oluşturulmuş hastalarda klasik®, fleksible® ve proseal® laringeal maskelerin karşılaştırılması

    Comparison of the classic, flexible and proseal laryngeal mask airway in patients with simulated difficult airway

    ERGÜL YILDIZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    Anestezi ve Reanimasyonİstanbul Bilim Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. KEMAL TOLGA SARAÇOĞLU