Geri Dön

İntrakranial dermoid ve epidermoid tümörlerin endoskopik rezeksiyonu

Endoscopic resection of intracranial dermoid andepidermoid tumors

  1. Tez No: 687990
  2. Yazar: ADEM DOĞAN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. AHMET MURAT KUTLAY
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Nöroşirürji, Neurosurgery
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2021
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: Gülhane Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Beyin ve Sinir Cerrahisi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 71

Özet

Amaç: İntrakranial dermoid ve epidermoid tümörler (İDET) iyi huylu, konjenital lezyonlardır. Standart mikroskopik yöntemlerle bu tümörlerin total rezeksiyonları, her ne kadar expojuru artırmak için büyük kraniotomiler, büyük cerrahi insizyonlar kullanılmaktaysa da nörovasküler yapılara yapışık olabilmeleri nedeniyle zor olabilir. Son yıllarda endoskopik yolla bu lezyonların cerrahisi birçok merkezde uygulanmakta; mikroskop altında yapılan cerrahilere göre, endoskopik girişimlerin daha minimal invaziv olduğu, daha az beyin ekartasyonuna neden olması, operasyon lojunda daha fazla görsellik sağlaması gibi bazı üstünlükleri olduğu savunulmaktadır. Biz de kliniğimizde, endoskopik girişimlerle opere ettiğimiz epidermoid ve dermoid tümör olgularını geriye dönük olarak inceledik. Gereç ve Yöntem: 2010-2020 yılları arasında kliniğimizde endoskopik girişimlerle opere edilen farklı lokalizasyonlardaki 18 epidermoid ve dermoid tümör olgusu retrospektif olarak incelendi. Bulgular: Tüm olguların 6'sı kadın (%33.3), 12'si erkekti (%66.6). Yaşları 15- 68 yıl arasında değişmekteydi (ortalama 39.6). Lokalizasyonlara göre dağılım yapıldığında; 6 olgu (% 33.3) intraparankimal;(2 temporal, 3 frontal, 1 oksipital), 2 olgu orta hat frontobazal (% 11.1), 3 olgu suprasellar (% 16.6), 2 olgu intraorbital (% 11.1), 3 olgu serebellopontin köşe (% 16.6), 1 olgu lateral ventrikül (% 5.5) ve 1 olgu da 3.ventrikül (% 5.5) yerleşimliydi. Histopatolojik değerlendirmede olguların 11'i epidermoid tümör (% 61.1), 7'si ise dermoid tümör (% 38.8) olarak raporlanmıştı. Tüm olgularda genel rezeksiyon oranları değerlendirildiğinde; 7 olguda total (% 38.8), 5 olguda totale yakın (% 27.7), 6 olguda subtotal (% 33.3) rezeksiyon yapılmıştı. Cerrahi sonrası dönemde (postoperatif ilk 3 ay) tüm olguların preoperatif dönemdeki şikayetleri ortadan kalktı. Bir olguda rinore ve pnömosefali gelişti, bifrontal kraniotomi yapılıp perikranial fleb kullanılarak rekonstrüksiyon yapıldı ve hasta şifa ile taburcu edildi. viii Sonuç: İDET'ler endoskopik girişimler altında, büyük insizyon ve büyük kraniotomilere gerek kalmadan, en az mikroskopik cerrahi girişimlerdekine benzer etkinlikte tedavi edilebilir. Ayrıca mini kraniotomi ve küçük insizyon, minimal parankimal hasar endoskopik cerrahinin en büyük avantajlarıdır.

Özet (Çeviri)

Aim: Intracranial dermoid and epidermoid tumors (IDET) are benign, congenital lesions. Total resection of these tumors with standard microscopic methods can be difficult due to their adhesion to neurovascular structures, although large craniotomies and large surgical incisions are used to increase the exposure. In recent years, endoscopic surgery of these lesions has been applied in many centers; It is argued that endoscopic procedures are more minimally invasive, cause less brain retraction, and provide more visuality in the operation location compared to operations performed under the microscope. We retrospectively examined cases of epidermoid and dermoid tumors that we operated with endoscopic interventions in our clinic. Material and Methods: 18 cases of epidermoid and dermoid tumors in different localizations who were operated with endoscopic interventions in our clinic between 2010 and 2020 were retrospectively analyzed. Results: 6 of all cases were female (33.3%), 12 were male (66.6%). Their age ranged from 15-68 years (mean 39.6). When the distribution is made according to the localizations; 6 cases (33.3%) intraparenchymal; (2 temporal, 3 frontal, 1 occipital), 2 cases midline frontobasal (11.1%), 3 cases suprasellar (16.6%), 2 cases intraorbital (11.1%), 3 cases cerebellopontin corner (16.6%), 1 case was located in the lateral ventricle (5.5%) and 1 case was located in the 3rd ventricle (5.5%). In histopathological evaluation, 11 of the cases were reported as epidermoid tumor (61.1%) and 7 cases were reported dermoid tumor (38.8%). When the general resection rates are evaluated in all cases; Total resection was performed in 7 cases (38.8%), near total resection in 5 cases (27.7%), and subtotal resection in 6 cases (33.3%). In the postoperative period (first 3 months postoperatively), the complaints of all cases in the preoperative period disappeared. Rhinorrhea and pneumocephalus developed in one case, bifrontal craniotomy was performed and reconstruction was performed using a pericranial flap, and the patient was discharged with full recovery. x Conclusion: IDETs can be treated under endoscopic interventions, without the need for large incisions and large craniotomies, at least similar to microscopic surgical interventions. In addition, mini craniotomy and small incision, minimal parenchymal damage are the biggest advantages of endoscopic surgery.

Benzer Tezler

  1. İntrakranial anevrizmalar

    Başlık çevirisi yok

    TANSU MERTOL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1985

    NöroşirürjiAnkara Üniversitesi

    Nöroşirürji Ana Bilim Dalı

  2. Vasküler, menenjiom ve glial tümör cerrahisinin immün-enflamatuar yanıt üzerine etkileri

    Başlık çevirisi yok

    CAN HAKAN YILDIRIM

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1999

    NöroşirürjiÇukurova Üniversitesi

    Nöroşirürji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SEBEHATTİN HACIYAKUPOĞLU

  3. İntrakranial cerrahide kullanılan anestezi yöntemlerinin immün-enflamatuar yanıt üzerine etkileri

    Başlık çevirisi yok

    NUSA TUNA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1998

    Anestezi ve ReanimasyonÇukurova Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ANIŞ ARIBOĞAN

  4. İntrakranial kitle cerrahisinde urapidil ve remifentanilin ekstübasyon sırasındaki hemodinamik değişiklikler ve ekstübasyon kalitesi üzerine etkilerinin karşılaştırılması

    Comparison of the effects of urapidil and remifentanil on extubation hemodynamic changes and extubation quality in intracranial mass surgery

    FATİH KAYA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Anestezi ve ReanimasyonÇukurova Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YASEMİN GÜNEŞ