Geri Dön

Biyokimyasal nüks olan prostat kanseri hastalarında PSMA pozitron emisyon tomografisinin yeri

The role of PSMA positron emission tomography in patients with prostate cancer with biochemical recurrent

  1. Tez No: 700608
  2. Yazar: UFUK ÇAMANLI
  3. Danışmanlar: PROF. DR. EMEL SEZER
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Onkoloji, Oncology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2021
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Mersin Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 133

Özet

Prostat kanseri, dünya çapında erkekler arasında en sık teşhis edilen ikinci kanser ve altıncı önde gelen kanser ölüm nedenidir. Türkiye'de erkeklerde prostat kanseri görülme sıklığı, akciğer kanserinden sonra ikinci sıradadır. Prostat kanserinin primer tedavisinden sonra nüks, klinisyenlerin karşılaştığı en büyük zorluklardan biridir. Biyokimyasal nüks nadir değildir ve prostat kanseri hastalarının üçte birinde ortaya çıkar. Biyokimyasal nüks yönetimi, tespit edilen nüks yüküne ve metastatik bölgelere göre uyarlanır. Rekürren hastalık odağını erken dönemde saptamak erken ve etkili kurtarma tedavisine olanak sağlayabilmektedir. Bu nedenle, tekrarlayan lezyonları erken tespit etmek acil bir ihtiyacı temsil etmektedir. Bu amaçla kullanılan konvansiyonel görüntüleme yöntemleri çoğu zaman metastatik hastalığı saptamada yetersiz kalmaktadır. Çalışmamızın amacı; PSMA PET'i konvansiyonel görüntüleme yöntemleri ile karşılaştırarak biyokimyasal nüks sonrası, nüks bölgesi ve metastazları tespit etmede daha duyarlı ve özgül bir görüntüleme yöntemi olarak kullanılabilirliğini araştırmaktır. Çalışmamıza 01 Ocak 2010 – 01 Haziran 2021 tarihleri arasında Mersin Üniversitesi Hastanesi Tıbbi Onkoloji Polikliniğindetakipli biyokimyasal olarak nüks etmiş metastatik prostat kanseri tanılı dahil edilme ve dışlanma kriterine uyan 58 sayıda hasta alındı. Bu hastaların laboratuvar ve görüntüleme sonuçları retrospektif olarak incelendi. Metastatik prostat kanseri tanılı biyokimyasal olarak nüks ettiği tespit edilen hastaların nüks sonrası yapılan kemik sintigrafisi, PSMA PET ve varsa bilgisayarlı tomografi sonuçları karşılaştırılmak amacıyla not edildi. Çalışmaya dahil edilen hastaların yaş ortalaması 70,2±8,4 idi. Ortalama gleason skoru 8,0±1,3'dü ve en sık gleason skoru 7 (4+3) görüldü. Hastaların en çok (%60.3) yüksek riskli gleason risk grubunda olduğu dikkati çekti. Hastaların çoğunda perinöral invazyon varlığı ve nadir olarak lenfovaskuler invazyon olduğu görüldü. Hastaların ortalama tanı psa değerinin 354,7±1726,7 ng/dl ve biyokimyasal nüks sırasındaki psa değerinin ortalama 58,9±229,2 ng/dl olduğu görüldü. Hastaların ilk tanıdan sonra ortalama 45,3±34,9 ay sonra nüks ettiği tespit edildi. Biyokimyasal olarak nüks etmiş hastaların yarısının nüks sırasındaki psa değeri 5-50 ng/ml aralığındaydı.Gleason skoru ile PSMA PET ve kemik sintigrafi sonuçlarındaki metastaz tespiti ve yaygınlığı arasında korelasyon saptanmıştır. PSMA PET ve kemik sintigrafi sonuçlarına göre Gleason skoru arttıkça nüks sonrası görülen metastazın yaygınlaşma oranlarının arttığı istatistiksel anlamlı olarak saptandı.(sırayla p 5 ng/ml olduğu durumda PSMA PET ile kemik sintigrafisi benzer sonuç verme oranı % 75'in üstünde görülmüştür. PSMA PET'in nüks sonrası kemik sintigrafisinin şüpheli olarak değerlendirdiği ya da kemik sintigrafisinin görmediği metastazları göstermede daha başarılı olduğu görülmüştür. Sonuç olarak; biyokimyasal olarak nüks etmiş prostat kanserinde nüks bölgesi ve metastazları göstermede yetersiz olan konvansiyonel görüntüleme yöntemlerine göre PSMA PET'in daha duyarlı ve özgül bir görüntüleme yöntemi olarak kullanılabileceği düşünülmüştür.

Özet (Çeviri)

Prostate cancer is the second most frequently diagnosed cancer among men and the sixth leading cause of cancer death worldwide. The incidence of prostate cancer in men in Turkey is the second after lung cancer. Recurrence after primary treatment of prostate cancer is one of the greatest challenges faced by clinicians. Biochemical recurrence is not uncommon and occurs in one-third of prostate cancer patients. Biochemical relapse management is tailored to the detected relapse burden and metastatic sites. Detection of the recurrent disease center in the early period may allow early and effective salvage treatment. Therefore, early detection of recurrent lesions represents an urgent need. Conventional imaging methods used for this purpose are often insufficient to detect metastatic disease. The aim of our study; To compare PSMA PET with conventional imaging methods and to investigate its usability as a more sensitive and specific imaging method in detecting biochemical post-relapse, relapse sites and metastases. A total of 58 patients with a diagnosis of biochemically recurrent metastatic prostate cancer followed in Mersin University Hospital Medical Oncology Outpatient Clinic between January 01, 2010 and June 01, 2021, who met the inclusion and exclusion criteria, were included in our study. Laboratory and imaging results of these patients were reviewed retrospectively. Post-relapse bone scintigraphy, PSMA PET and if any exist CT results compared, of patients diagnosed with metastatic prostate cancer who were found to have biochemically relapsed were noted. The mean age of the patients included in the study was 70.2±8.4 years. The mean gleason score was 8.0±1.3, and the most common gleason score was 7 (4+3). It was noted that the patients (%60.3) were mostly in the high-risk gleason risk group. Presence of perineural invasion were observed in most of the patientsand rarely lymphovascular invasion. The mean diagnostic psa value of the patients was 354.7±1726.7 ng/dl and the mean psa value at the time of biochemical recurrence was 58.9±229.2 ng/dl. It was determined that the patients relapsed after an average of 45.3±34.9 months after the first diagnosis. Half of the biochemically relapsed patients had PSA values in the range of 5-50 ng/ml at the time of relapse. A correlation was found between the Gleason score and the detection and extent of metastasis in PSMA PET and bone scintigraphy results. According to PSMA PET and bone scintigraphy results, as the Gleason score increased, it was determined that the prevalence of post-relapse metastasis increased statistically significantly (p 5 ng/ml. PSMA PET was found to be more successful in showing metastases that were considered suspicious by post-relapse bone scintigraphy or were not seen by bone scintigraphy. As a result; It is thought that, PSMA PET can be used as a more sensitive and specific imaging method compared to conventional imaging methods, which are insufficient to show relapse sites and metastases in biochemically relapsed prostate cancer.

Benzer Tezler

  1. Biyokimyasal nüksü olan prostat kanseri hastalarının yeniden evrelemesinde gGA-68 PSMA PET/BT'nin değeri

    The value of GA-68-PSMA PET/CT in restaging patients with prostate cancer with biochemical recurrence

    ZEYNEP AYDIN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Radyoloji ve Nükleer TıpNecmettin Erbakan Üniversitesi

    Nükleer Tıp Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ ÖZLEM ŞAHİN

  2. Prostat kanseri olan hastalarda, iskelet sistemi metastazlarının taranmasında tüm vücut kemik sintigrafisi ve GA-68 PSMA PET / BT bulgularının karşılaştırılması

    Comparison of all body bone scintigraphy and GA-68 PSMA PET / CT findings in the screening of skeletal system metastases in prostate cancer patients

    MUSTAFA YÜKSEKKAYA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    ÜrolojiKocaeli Üniversitesi

    Üroloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NAZIM MUTLU

  3. Prostat kanseri evelemesinde güncel tarama yöntemlerinin karşılaştırılması

    Comparison of current screening methods in prostate cancer staging

    İLYAS YAZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    ÜrolojiZonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi

    Üroloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. BÜLENT AKDUMAN

  4. Büyük median loblu prostatı olan prostat kanseri hastalarında robot yardımlı laparoskopik radikal prostatektomi

    Robot assisted radical prostatectomy (rarp) in patients with median lobe prostate: Matched analysis

    TANER KARGI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    ÜrolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Üroloji Ana Bilim Dalı

    UZMAN SERDAR KARADAĞ

  5. Lenf nodu pozitif (cn1/pn1) prostat kanserinde radikal prostatektomi veya küratif radyoterapinin onkolojik sonuçlara etkisi

    Effect of radical prostatectomy or curative radiotherapy on oncological outcomes in lymph node-positive (cn1/pn1) prostate cancer

    MUHAMMET HİLMİ ENES ARACİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Radyasyon OnkolojisiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Üroloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BERRİN YALÇIN

    PROF. DR. HİKMET KÖSEOĞLU