Bilateral meme kanserli olguların radyoterapisinde kullanılan farklı radyoterapi tekniklerinin dozimetrik olarak karşılaştırılması
Dosimetric comparison of different treatment planning techniques used in patients with bilateral breast cancer
- Tez No: 703315
- Danışmanlar: PROF. DR. SENEM ALANYALI
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Fizik ve Fizik Mühendisliği, Radyasyon Onkolojisi, Physics and Physics Engineering, Radiation Oncology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2021
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ege Üniversitesi
- Enstitü: Sağlık Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Radyasyon Onkolojisi Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Sağlık Fiziği Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 112
Özet
9 bilateral meme kanserli hasta verisinin retrospektif olarak değerlendirmeye alındığı bu çalışmada, 3 farklı tedavi tekniğinden elde edilen değerler istatistiksel olarak karşılaştırılarak, aralarından avantaj ve uygulanabilirlik açısından optimum sonuçları veren tedavi tekniği saptanmaya çalışılmıştır. Her bir hasta için FiF, YART ve VMAT planları oluşturulmuş, hedef hacim kalite ve riskli organ dozları açısından değerlendirilmeye alınmıştır. Her bir planlamada 25 fraksiyonda 50 Gy doz reçete edilmiş olup; sağ akciğer, sol akciğer, tüm akciğer, kalp riskli organ dozlarına, integral doza ve toplam MU değerlerine bakılmıştır. Çalışmamızın sonuçları incelendiğinde, toplam PTV Eval en ideal Konformite İndeks (CI) değerinin anlamlı olarak VMAT tekniğiyle (p=0,000); en ideal Homojenite İndeks (HI) değerinin ise anlamlı olarak YART tekniğiyle elde edildiği (p=0,023) ve YART-VMAT arasında ise istatistiksel olarak anlamlı bir fark olmadığı gözlemlenmiştir (p=0,196). Sağ PTV Eval HI değerleri bakımından en düşük değerler YART tekniğiyle elde edilmesine rağmen 3 teknik arasında anlamlı bir fark tespit edilmezken (p=0,144), sol PTV Eval HI için YART tekniği anlamlı olarak öne çıkmıştır (p=0,011). Toplam PTV Eval Dmean değerleri açışından 3 teknik arasında çok küçük bir istatistiksel anlamlı fark saptanmış (p=0,045), fakat kendi aralarında istatistiksel anlamlı bir fark olmadığı görülmüştür. Sağ ve sol PTV Eval Dmean değerleri bakımından ise 3 teknik arasında bir fark olmadığı gözlemlenmiştir (sırasıyla p=0,264, p=0,097). Bu bağlamda, hedef hacim kalite değerleri bakımından YART ve VMAT teknikleri avantajlı olarak öne çıkmıştır. Toplam MU değerlerine bakıldığında ise, FiF en avantajlı teknik olarak görülmüştür (p=0,000). Riskli organ dozları sonuçları incelendiğinde; sırasıyla sol akciğer, sağ akciğer, tüm akciğer, V5, V10 ve Dmean bakımından FiF tekniğinin anlamlı olarak avantajlı olduğu (sırasıyla p=0,000, p=0,001, p=0,001; p=0,000, p=0,000, p=0,000; p=0,000, p=0,001, p=0,000); V20 bakımından ise benzer en düşük dozların elde edildiği FiF ve VMAT arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark olmadığı gözlemlenmiştir (p=0,314, p=0,139, p=0,051). Kalp dozlarına bakıldığında, V15, V25 ve V30 bakımından en avantajlı tekniğin VMAT olduğu görülmüştür (sırasıyla p=0,001, p=0,003, p=0,002). Fakat Dmean bakımından FiF en avantajlı teknik olarak saptanmıştır (p=0,001). Integral doz V47,5, V40 ve V30 bakımından en avantajlı teknik anlamlı olarak VMAT olurken (sırasıyla p=0,000, p=0,000, p=0,018); V20, V10, V5 ve Dmean bakımından ise FiF en avantajlı teknik olarak gözlemlenmiş (sırasıyla p=0,000, p=0,001, p=0,000, p=0,001), Dmax açısından ise 3 teknik arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır (p=0,368). Bilateral meme kanseri radyoterapi planlaması, hedef hacim şekli, hedef hacmin şeklinin ve boyutunun hastadan hastaya büyük oranda değişmesi, yine hedef hacmin cilde, akciğerler ve kalp gibi riskli organlara yakınlığı nedeniyle kompleks bir süreçtir. Çalışmamızda, VMAT tekniğinin, YART tekniğine göre, sağlıklı organ yüksek dozlarını düşürmede daha başarılı olduğu, FiF tekniğine göre ise daha ideal homojenite ve konformite sağladığı saptanmıştır. Fakat düşük doz alan sağlıklı organ dozları, ikincil kanser ve toksisite yaratma riski bakımından düşünüldüğünde FiF en ideal olarak karşımıza çıkmıştır. Genel olarak, VMAT tekniğinin YART'a göre, standart FiF tekniğinin yerine klinik kullanımda daha uygulanabilir olduğu görülmüştür. Dezavantajları göz önüne alındığında ise, özellikle kalp ortalama dozunu ve akciğer düşük doz alan bölgeleri düşürmede yararlı olacağını düşündüğümüz derin nefes tutmalı (solunum ayarlı) VMAT tekniği, bilateral meme kanseri radyoterapisinde FiF yerine klinik kullanımda önerilebilir. Ancak en uygun kararın, hedef hacmin şekli, hastanın yaşı, lenf nodlarının da ışınlamaya dahil edilip edilmeyeceği gibi birtakım değişken faktörlerin de düşünülerek, her hasta için ayrı ayrı verilmesi gerekmektedir.
Özet (Çeviri)
In this study which the data of 9 patients with bilateral breast cancer were evaluated retrospectively, the values obtained from 3 different treatment techniques were compared statistically, and the treatment technique that gave the optimum results in terms of advantage and applicability was tested to be determined. FiF, IMRT and VMAT plans were created for each patient, and the plans were evaluated in terms of target volume quality values and organs at risk doses. A dose of 50 Gy in 25 fractions was prescribed in each planning and as organ at risks, right lung, left lung, total lung and heart were evaluated besides integral dose and total MU values. When the results of our study are examined, the most ideal Conformity Index (CI) value for total PTV Eval was significantly determined by the VMAT technique (p=0,000) while it was observed that the most ideal Homogenity Index (HI) value was obtained with the IMRT technique significantly (p=0,023) and there was no statistically significant difference between IMRT and VMAT (p=0,196). Although the lowest values in terms of right PTV Eval HI were obtained with the IMRT technique, no significant difference was found between the 3 techniques (p=0,144), while the IMRT technique was significantly different for the left PTV Eval HI (p=0,011). A very small statistically significant difference was found between the 3 techniques in terms of total PTV Eval Dmean values (p=0,045), but there was no statistically significant difference between them. It was observed that there was no difference between the 3 techniques in terms of right and left PTV Eval Dmean values (p=0,264, p=0,097, respectively). In this context, IMRT and VMAT techniques have become prominent as advantageous in terms of target volume quality values. Also, looking at the total MU values, FiF was seen as the most advantageous technique (p=0,000). When the organs at risk doses were analyzed, it was observed that for V5, V10 and Dmean values of left lung, right lung and total lung respectively, FiF technique was significantly advantageous (p=0,000, p=0,001, p=0,001; p=0,000, p=0,000, p=0,000; p=0,000, p=0,001, p=0,000, respectively); while in terms of V20, there was no significant difference between FiF and VMAT where we got the similar lowest values (p=0,314, p=0,139, p=0,051, respectively). When the heart doses analyzed, it was seen that VMAT was significantly advantageous in terms of V15, V25 and V30 values (p=0,001, p=0,003, p=0,002, respectively); while in terms of Dmean of the heart, FiF was superior (p=0,001). In terms of V47,5, V40 and V30 values of integral dose, VMAT showed significantly better results (p=0,000, p=0,000, p=0,018, respectively); while in terms of V20, V10, V5 and Dmean values, FiF was observed advantageous (p=0,000, p=0,001, p=0,000, p=0,001, respectively) and in terms of Dmax, there was found no significant difference between the 3 techniques (p=0,368). Radiation therapy planning for bilateral breast cancer is a complicated process because of the shape of total target volume it creates, its dependency on big differences for each patient and closeness of target volume to organs at risk such as skin, lungs and heart. In our study, VMAT was superior to IMRT in terms of lowering the high doses of organs at risk and also was superior to FiF at providing preferable results in terms of homogenity and conformity values. Meanwhile, regarding low doses of organs at risk volumes, possibility of creating a secondary cancer and toxicity risks, FiF was superior. In general, it can be said that for clinical purposes, instead of the standart FiF technique, VMAT would be more applicable than IMRT as a better option. When taking some disadvantages of VMAT explained above into consideration, a deepinspiration breath hold VMAT technique would be suggested instead of FiF in order to lower heart mean doses and volumes of low dose regions. However, it should be decided uniquely for each patient by carefully considering some changeable factors such as the shape of the target volume, the age of the patient and involvement of the lymph nodes.
Benzer Tezler
- Enflamatuar meme kanserinde mamografi, ultrasonografi ve manyetik rezonans görüntülemenin yeri
The Role of mammography, sonography and magnetic resonance imaging in inflammatory breast cancer
NURAY ERDOĞAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2001
Radyoloji ve Nükleer Tıpİstanbul ÜniversitesiRadyodiagnostik Ana Bilim Dalı
DOÇ.DR. GÜL ESEN
- Meme kanserinde neoadjuvan kemoterapi yanıtını predikte eden patolojik faktörler
Pathological predictive factors of response in breast cancer treated by neoadjuvant therapy
NAZİYE AK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2016
Onkolojiİstanbul Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ZEYNEP HANDE TURNA
- Asemptomatik, perimenapozal olgularda ilk tarama mammografilerinde demografik özellikler, mammografik bulgular ve birlikte ultrasonografi kulanımı sonuçları
Başlık çevirisi yok
H.MURAT AKTAR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2003
Radyoloji ve Nükleer TıpEskişehir Osmangazi ÜniversitesiRadyodiagnostik Ana Bilim Dalı
PROF. DR. TAMER KAYA
- Meme kitlelerinin preoperatif MRG ile değerlendirilmesi
Evaluation of breast masses preoperative with MRI
GÜRBÜZ GÜNEŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2008
Radyoloji ve Nükleer TıpKaradeniz Teknik ÜniversitesiRadyoloji Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. SİBEL KUL