Neo-klasik realist yaklaşımla Türkiye'nin 2000'li yıllardaki Filistin politikası
Turkey's Palestine policy in the 2000s within a neo-classical realist approach
- Tez No: 713550
- Danışmanlar: DOÇ. DR. HELİN SARI ERTEM
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Uluslararası İlişkiler, International Relations
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2022
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Medeniyet Üniversitesi
- Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 123
Özet
Ortadoğu'nun kronik sorunları arasında yer alan ve tekrar eden çatışmaların en önemlilerinden biri olarak kabul edilen Filistin meselesi, küresel ve bölgesel pek çok aktörün müdahalesine rağmen yıllardır çözümsüz kalmış; devletlerden ziyade insanların, en çok da Filistinlilerin yaşamlarını olumsuz etkileyen bir soruna dönüşmüştür. Özellikle 1970'li yıllar itibarıyla, Filistin ile İsrail arasındaki doğrudan çatışmaların yaratmış olduğu kaos ortamı, çevre ülkeleri etkilemekle kalmamış, Filistin halkının maruz kaldığı büyük zulüm ve baskı ile sürecin ne denli hukuksuz bir hale geldiğini gözler önüne sermiştir. Türkiye, uzunca bir süredir, Osmanlı İmparatorluğu'ndan kalan mirasa uygun olarak Filistin ile olan iletişim ve etkileşimini devam ettirmekte, Filistin davasına desteğini sürdürmektedir. 20. yüzyılda görece kısıtlı bir çerçevede kalan bu destek, AK Parti'nin yükselişi ile Türkiye'nin 2000'li yıllardaki dış politika gündeminin merkezine yerleşmiş; bu politikada İslam dünyası için son derece kutsal olan Kudüs'ün statüsü ve Filistinlilerin insani dramı özellikle öne çıkmıştır. Türkiye'nin tarihsel süreçte inişli çıkışlı bir seyir izleyen Filistin politikasının bilhassa son yıllarda, dış politika karar alıcılarının konuyla ilgili algısı; duygu ve düşüncelerinin yoğun etkisiyle, daha net bir hal aldığı gözlenmektedir. Ancak bu durum, söz konusu politikanın, sistemik baskılardan tamamen bağımsız olduğu anlamına gelmemelidir. Büyük güçlerin, özellikle de ABD'nin konuyla ilgili pozisyonu, zaman zaman Türkiye'nin sistemik baskılara boyun eğmesine ya da en azından İsrail karşıtı tutumunu yumuşatmasına neden olmaktadır. Ayrıca, İsrail ile yapılan ticaretin önemi gibi realpolitik gereklilikler de vardır ki bu doğrudan pragmatik ve realist bir ekonomi yönetimiyle ilgilidir. Bu araştırmanın amacı, AK Parti hükümetlerinin iktidar olduğu 2000'li yıllarda, Türkiye'nin dış politika algısında, Filistin meselesinin yerini ve bu konunun iç politikadaki yansımalarını, neo-klasik realizm çerçevesinde değerlendirmektir. Neo-klasik realizm, dış politika yapım sürecinde sistemik baskıların yanı sıra, iç politik unsurların da etkili olduğunu ortaya koymasıyla özgün bir teorik araç sunmaktadır. Bu kapsamda araştırma, Türkiye'de AK Parti'nin iktidara geldiği 2002 yılından bu yana söylemsel ve eylemsel bazda Filistin meselesine dair alınan tutumu, tarihsel süreci göz önüne alarak, karşılaştırmalı bir şekilde incelemektedir. Neo-klasik realizm bağlamında, özellikle AK Parti'nin lider kadrolarının ortaya koydukları söylemler ele alınmakta; bu sayede, dış politika yapıcılarının duygu ve düşüncelerinin Filistin politikasının şekillenmesinde ne denli etkili olduğu, sistemsel baskılara hangi oranda direnebildiği de test edilmeye çalışılmaktadır.
Özet (Çeviri)
The Palestine issue, which has been among the chronic problems of the Middle East and is considered as one of the most significant 'protracted conflicts', is deprived of a solution for so many years despite the intervention of various global or regional actors and turned into a problem, which affects the lives of the people, especially the Palestinians, much more negatively than the states. The chaos created by direct conflicts between Palestine and Israel especially in the 1970s not only affected the surrounding countries but also revealed how unlawful the process has become with the wider persecution and oppression of the Palestinian people. Turkey has been continuing its communication and interaction with Palestine for many years under the legacy of the Ottoman Empire and supports the cause of Palestine. This support, which has remained in a relatively limited framework in the 20th century, has come to the center of Turkey's foreign policy agenda in the 2000s as a result of the rise of the Justice and Development Party (AK Party); and Jerusalem, which is highly sacred to the Islamic world, and the humanitarian plight of the Palestinians have come forward as the essential parts of this policy. It is seen that Turkey's Palestine policy, which pursued an up and down historical route in the past, has become much more precise especially in recent years with the impact of foreign policy decision makers' perceptions, emotions and thoughts on the subject. However, this should not mean that the related issue is totally independent of the systemic pressures. The position of great powers, especially of the USA, on the issue from time to time causes Turkey to bow systemic pressures or at least soften its attitude towards Israel. There are also realpolitik necessities, such as the significance of trading with Israel, which is a direct reflection of a pragmatic and realist management of economy. This research aims to evaluate the place of the Palestine issue in Turkey's foreign policy perception and the reflections of this issue on the domestic policy in the 2000s, during which AK Party governments have been in power, through a neo-classical realist perspective. By presenting that domestic political factors, as well as systemic pressures, are influential on foreign policy making, neo-classical realism offers a unique theoretical tool. In this context, the research comparatively examines the position taken on the Palestinian issue on rhetorical and operational bases since AK Party has come to power in Turkey, taking into account the historical process. In the context of neo-classical realism, the rhetoric particularly put forward by the leadership cadres of AK Party are examined in order to test to what extent the emotions and thoughts of foreign policy makers are being influential in shaping of the Palestine policy; and to what extent they can resist systemic pressures.
Benzer Tezler
- The shifting influence of The United States on European Union-Turkey relations: A neoclassical realist approach
Amerika Birleşik Devletleri'nin Avrupa Birliği-Türkiye ilişkileri üzerindeki değişen etkisi: Neoklasik realist bir yaklaşım
DUYGU ÖZKAN
Yüksek Lisans
İngilizce
2013
Uluslararası İlişkilerOrta Doğu Teknik ÜniversitesiAvrupa Çalışmaları Bölümü
PROF. DR. ATİLLA ERALP
- Neo-realist yaklaşımlar çerçevesinde Türk dış politikasının dönüşümü: TSK operasyonları üzerine bir inceleme
Transformation of Turkish foreign policy within the framework of neo-realist approaches: A review on TAF operations
SEDA UÇAR
Yüksek Lisans
Türkçe
2021
Uluslararası İlişkilerKaramanoğlu Mehmetbey ÜniversitesiSiyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. LEVENT YİĞİTTEPE
- Türkiye-NATO ilişkilerinin inşacı perspektiften analizi: 1991-2011
Analysis of Turkey-NATO Relations from Constructivist Perspective: 1991-2011
ADEM ÇAKIR
Doktora
Türkçe
2016
Uluslararası İlişkilerHarp Akademileri KomutanlığıUluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SERHAT GÜVENÇ
- Türk sermaye piyasasının ekonomik analizi ve Türkiyede hisse senedi fiyatlarını belirleyen etkenler
L Analyse econoique du marche du capital turc et les facteurs qui determinent les prix des actions en turquie
SADUN ABAÇ
- Ahmet Davutoğlu'nun Stratejik Derinlik: Türkiye'nin Uluslararası Konumu kitabının teorik bir incelemesi
A theoretical analysis of Ahmet Davutoğlu's book Strategic Depth: Turkey's International Position
FERHAT YALÇIN
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
Uluslararası İlişkilerİstanbul Sabahattin Zaim ÜniversitesiSiyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ HAKAN ERDAGÖZ