Geri Dön

Özbek ve Uygur Türkçe'lerinde isim

Nouns in Uzbek and Uigur Turkish

  1. Tez No: 72607
  2. Yazar: HİKMET KORAŞ
  3. Danışmanlar: PROF. DR. TUNCER GÜLENSOY
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Türk Dili ve Edebiyatı, Turkish Language and Literature
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1998
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Erciyes Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Türk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 364

Özet

344 ÖZET Özbek ve Uygur Türkçeleri, 20. Asrın başına kadar kullanılan, Doğu Türkçesinin yazı dili olan Çağatay Türkçesinin devamı durumundaki yazı dilleridir. Türkistan'da tek bir yazı dilinin kullanılması, Türkistan'ı doğu ve batı şeklinde ikiye ayırarak paylaşan güçlerin işine gelmemiştir. Bunun için bu geniş coğrafyada sun'i olarak buraya hakim olan güçlere bağlı yeni yeni devletler kurulmuştur. Bu yeni devletlere, bir birinden farklı şekilde hazırlanmış yeni alfabelerle birlikte, o coğrafyada kullanılan, fakat dar bir bölgede kullanılan bir ağzı yazı dili olarak kullanmaları için baskı yapılmıştır. Böylece 20. Asrın ilk çeyreğine kadar farklı ağızlarla konuştuğu halde tek bir yazı dili kullanan bu insanlar, farklı şekillerde yazmaya başlamışlardır. Böylece zamanla bir bölgenin ağzı olan konuşma şekilleri yeni bir yazı dili haline gelmiştir. Özbek ve Uygur Türkçeleri böyle bir macera neticesinde 20 asrın ilk çeyreğinden sonra sun'i olarak ortaya çıkan yeni yazı dillendir. Bu gün Türkistan coğrafyasında ortaya çıkmış yeni yazı dillerinden, Özbek ve Uygur Türkçeleri, asrımızın ilk çeyreğine kadar kullanılan Çağatay Türkçesine fonetik ve morfolojik olarak en çok benzeyen, onun devamı durumunda olan yazı dilleridir. Özbek ve Uygur adlan da bu yazı dillerinin ortaya çıkışı ve Türkistan coğrafyasının bölünmesinden sonra ortaya çıkmış yeni isimlerdir. Bu gün Özbekler; Türkistan coğrafyasında çoğunluğu Özbekistan'da olmak üzere, Tacikistan, Kırgızistan, Kazakistan Kuzey Afganistan ve Çin sınırlan içinde kalan Doğu Türkistan'da yaşamaktadırlar. Özbek Türklerinin kullandığı bu günkü yazı dili, bu coğrafyadaki ağızlardan Taşkent ve Fergana ağızlarına dayanır. Uygurlar ise çoğunluğu Çin sınırlan içinde kalan Doğu Türkistan'da olmak üzere, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Afganistan ve Pakistan'da yaşamaktadırlar. Uygur Türklerinin bu günkü kullandıktan yazı dili ise Urumçi ağzına dayanır. 20. asrın ilk çeyreğine kadar Arap alfabesini kullanan Özbek ve Uygurlardan, Özbekler 1934 yılıyla 1940 arası Latin alfabesini kullanmaları için zorlanmışlar, 1940 yılından sonra ise Kiril alfabesini Sovyet Rusya'nın baskılarıyla kullanmak zorunda kalmışlardır. Doğu Türkistan dışında kalan Uygurlar ise 1923-30 yıllan arasında değiştirilmiş Arap alfabesini, 1930-1947 yıllan arasında Latin alfabesini kullanmaya zorlanmışlar, 1947 yılından sonra ise Kiril alfabesini kullanmaya mecbur edilmişlerdir. Doğu Türkistan'da kalan Uygur Türkleri ise 1934-1978 yıllan arasında Latin alfabesini kullanmalan için baskıya345 maruz kalmışlar, 1978 yılında bundan vaz geçilmiş, Eskiden kullanılan Arap alfabesine dayalı çok fonetik ayrıntıları olan yeni Arap alfabesini kullanmaya başlamışlardır. Önceden aynı yazı dilini kullanan bu gruplar kullanmaları için mecbur edilen yeni alfabeler ve yazı dilleriyle birbirleriyle anlaşamaz hale gelmişler, farklı ağızlara dayalı yeni yazı dillerinin getirdiği farklı unsurlarla birbirlerinden ayrılmışlardır. Bütün bu sun'i ayırmalar ve baskılar olmasına rağmen Özbek ve Uygur Türkçeleri yapı bakımından birbirine çok yalan sayılır. Her iki şive için yaptığımız sözlük ve metin taraması sonunda 166 Türkçe isim yapım eki tespit ettik. Bu eklerden 91'i isimden isim yapma ekidir. Bu doksan bir isimden isim yapma ekinin 56 tanesi ortaktır. Bunlardan 22 tanesi sadece Özbek Türkçesinde olan; 13 tanesi de sadece Uygur Türkçesinde olan farklı eklerdir. Ayrıca bu kullanılan farklı eklerin çoğunluğunu sayı isimlerine gelen ekler teşkil etmektedir. Geri kalan 75 ek ise fiilden isim yapma ekidir. Fiilden isim yapma eklerinden ise sadece Özbek Türkçesinde kullanılanın sayısı 13; Uygur Türkçesinde kullanılanın sayısı ise üçtür. Geri kalan 59 tanesi ise her iki yazı dilinde de ortak kullanılan fiilden isim yapma ekleridir. Bu yazı dillerini birbirinden uzaklaştıran en önemli hususlardan biri ise kullanmaya mecbur edildikleri alfabelerin fonetik özellikleridir. Türkçe ünlüler bakımından zengin bir dil olmasına rağmen sayısı az tutulmuş, bunun yanında bazı ünlüler ise, sadece bu yazı dillerini birbirinden ayırmak için birden fazla kullandırılmıştır. Bunun yanında, bu şivelerin konuşulduğu bölgelerde yazılan gıramer kitaplarında Türkçe olmayan unsurlar özellikle abartılmış, sadece Rusça kelimelerde geçmesine rağmen bazı ekler Özbek ve Uygur Türkçelerinde bu şivelere ait birer ekmiş gibi gösterilmiştir. Bizim tespit ettiğimiz Türkçe isim yapan ek sayısı 166 iken, bu sayı gramer kitaplarında elliyi bile bulmamaktadır. Bunun yanında bu şivelere maledilen Arapça, Farsça ve Rusça unsurların toplamı, Türkçe isim türeten eklerin sayısına yalandır. Bütün bu olumsuzluklara rağmen isim türeten toplam 166 ekten 115 tanesi ortak olup bunun toplam içindeki oram % 70 'tir. Sadece Özbek Türkçesinde olan farklı eklerin toplama oranı, % 21; sadece Uygur Türkçesinde olan farklı eklerin toplama oram % 9 'dur. İsimden isim türeten ekler için ortak kullanılan eklerin toplama oram % 62; Farklı olan Özbek Türkçesindeki eklerin toplama oram % 24; farklı olan Uygur Türkçesindeki eklerin toplama oram % 14'tür.346 Fiilden isim türeten ekler için ortak kullanılan eklerin toplama oram % 79; farklı olan Özbek Türkçesindeki eklerin toplama oram % 17; Uygur Türkçesindeki farklı eklerin toplama oram ise % 4'tür. İsim çekim ekleri ise % 100'e yakın bir oranda ortak sayılır. Bütün bunlar dikkate alındığında, Özbek ve Uygur Türkçelerinin ayrı olarak kullanılan eklerinin işlek ekler olmaması da hesaba katılırsa, iki ayrı yazı dili gibi görünen şivelerin doğu Türkçesinin birer ağzı olduğu ortaya çakar. İki şive arasındaki bir diğer müşterek ise aynı medeniyetin ve inancın mensubu olmalarından kaynaklanan Arap ve Fars kökenli ortak unsurlar ve kelimelerdir. Son olarak bu şiveleri konuşan insanların müşterekleri farklılıklarından kat kat fazladır, ayrılıklar ve farklar ise zorlamayla ortaya çıkan sun'i unsurlardır.

Özet (Çeviri)

347 ABSTRACT Uzbek and Uigur Turkish until the 20th century are a written language which is the continiation of Çağatay Turkish, the written version of eastern Turkish. The use of single written language in Türkistan has not been useful to the colonialist powers dividing Türkistan in two as east and west. These powers have thought it useful to divide the country as many parts as possible so that it would be easy for them to exploit. For this reason in this country many small states under the control of the colonialist powers have been established. These small states were forced to use a small and local dialects as well as different alphabets from the others so that each state would be supposed as different from the others. This was the policy for division of the emperyalist powers in the erea These different dialects and alphabets in time caused the creation of new languages. These artificially and forcefully created languages after the first quater of the 20th century are called Uzbek and Uigur Turkish Uzbek and Uigur Turkish created in Türkistan are smilar to or the contuniued version of Çağatay Turkish used until the first quarter of the 20th century in terms of phonetic and morphologic aspects. The terms“Uzbek”and“Uigur”and the languages named after these terms are the new names known after the division of Türkistan. Today Uzbeks live mainly in Türkistan, but also in Tacikistan, Kırgızistan, Kazakistan and in Eastern Türkistan which is now situated in northern Afganistan and Chine. The written Uzbek language used today is based on the dialect of Taşkent and Fergana As for the Uigurs, they live mostly in eastern Türkistan located in Chine, but also in Kazakistan, Kırgızistan, Uzbekistan, Afganistan and Pakistan. Modern Uigur language is indeed based on the dialect of Urumci. Arabic alphabet until the first quarter of the 20th century, latin alphabet between 1934 and 1940 and Cyrilllic alphabet after 1940 are imposedly used by the Uzbeks. The Uigurs except for those outside Türkistan have been forced to use the distorted version of Arabic alphabet between 1923 and 1930, latin alphabet between 1930 and 1947, and Cyrillic alphabet after 1940. Other Uigurs living in eastern Türkistan were subject to the use of Latin alphabet from 1954 to 1978, but after 1978 Arabic alphabet detailed with phonetics and based on old Arabic Alphabet was allowed to put into practise. The use of various alphabets and languages over the time made the local people confuse as to what to speak and write and this caused them not to understand each other. Despite all these attempts to divide and use pressure, Uzbek and Uigur Turkish is still very close to each other in terms of form.348 166 Turkish noun-suffixs have been established at the end of the search of texts and dictionaries for Uzbek and Uigur Turkish. Of them 91 are suffixes for making noun. 56 of the 91 suffixes for making noun are common. 22 of them in Uzbek Turkish and 13 in Uigur Turkish can be only be found. Most of these are those after nouns of numbers. The remaning 75 suffixes are the verbal-nouns. The number of such verbal-nouns in Uzbek is 13 and that in Uigur is 3. The remaining 59 are verbal-nouns common in both languages. The most important difference between two written languages is the phonetic feature forced to use. In order to create confisioain one language the number of the use of the vowels is kept less, and while in another more. Despite the fact that I have found 166 noun-suffixes in this study; this number in grammar books is less than 50. The total of Arabic, Persian and Russian elements is almost equal to Turkish. 115 of 166 noun-suffixes are common and its percentage is 70%. The ratio of different sufixes are while can be found in Uzbek is 21%, but this ratio in Uigur is 9%. The ratio of conunan noun-suffixes made from nouns is 62, but the different suffixes are 24% in Uzbek, and 14% in Uigur. All these details show that there are some slight differences special for each language. In fact Uzbek and Uigur languages are the written dialects of Eastern Turkish. Another common factor found in both languages is the reminants of Arabic and Persian elements which indicate that both cultures are influenced by the Islamic civilization. In conclusion it can be said that in two languages the common elements are far more than the different ones. T-d fflBBfl?RETfSf KURULU ?JUke,

Benzer Tezler

  1. Çocukluk çağı akut lenfoblastik lösemilerinde TEL-AML1 (Translocation Ets Leukemia-Acute Myeloid Leukemia 1) füzyon geni tespiti ve prognostik önemi

    The Detection of TEL-AML1 fusion gene and it is prognostic significance in childhood acute lymphoblastic leukemia

    SEMA SIRMA

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1999

    Onkolojiİstanbul Üniversitesi

    Genetik Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. UĞUR ÖZBEK

  2. Oğuz (Türkiye, Azerbaycan), Kıpçak (Başkurt, Tatar) ve Karluk (Özbek, Uygur) Türkçelerinde fiil çatısı

    The verb voice of oghuz (Turkey, Azerbaijani), Kıpchak (Bashkir, Tatar) and Karluk (Uzbek, Uyghur) Turkish

    TURKAN HÜSEYNOVA

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Dilbilimİstanbul Üniversitesi

    Türkiyat Araştırmaları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. FİKRET TURAN

  3. Çağatay, Özbek ve Yeni Uygur Türkçelerinde fiil işletimi (Kişi-olumsuzluk-zaman-soru)

    Verb conjugation in Chagatay, Uzbek and New Uigur Turkishes (Person-negation-tense-interrogation)

    MUHAMMADULLAH HAJI MOH NASEEM

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    DilbilimUludağ Üniversitesi

    Türk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HATİCE ŞAHİN

  4. Uygur ve Özbek Türkçelerinde fiil

    Başlık çevirisi yok

    RIDVAN ÖZTÜRK

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    1992

    Türk Dili ve EdebiyatıGazi Üniversitesi

    Türk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. AHMET BİCAN ERCİLASUN

  5. Erkek infertilitesinde distal ejakülatör kanal patolojileri ve TUR-ED tedavisinin sonuçları.

    Distal ejaculatory duct pathologys in man infertility and the result of TUR-ED treatment.

    ERDAL ER

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    ÜrolojiAtatürk Üniversitesi

    Üroloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. İSA ÖZBEY