Geri Dön

1960'lardan itibaren Türkiye ve Avrupa Birliği ilişkilerinin bir konusu olarak göç

Migration as a subject of Turkey and the European Union relations from the 1960s

  1. Tez No: 731536
  2. Yazar: DAMLA SOLMAZ
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. GÜL PINAR ERKEM GÜLBOY
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Sosyoloji, Uluslararası İlişkiler, Sociology, International Relations
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2022
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Avrupa Birliği Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 131

Özet

Türkiye ve AB ilişkileri 1959 yılında Türkiye'nin Avrupa Ekonomik Topluluğu'na üyelik başvurusu ile başlamış ve ilişkiler zaman zaman dursa da halen devam etmektedir. Kurulduğu ilk tarihten itibaren Türkiye'nin ilgi alanında olan AB için göç önemli bir konu olmuştur. Avrupa ülkeleri İkinci Dünya Savaşı sonrası ihtiyaç duyulan iş gücünü bölge dışındaki ülkelerden göçmen işçi alarak gidermiştir. İlk yıllarda işçi göçleri AB'nin gelişmiş üye ülkelerinin kolonyal bağlar kurduğu eski sömürge ülkelerinden yapılsa da zamanla bölge içerisindeki az gelişmiş ülkelerden işçi göçmenler alınmıştır. Ancak bu ülkelerinde gelişmişlik seviyelerinin artması ile işçi alımı da azalmaya başlamış, bunu takiben işçi göçmenler üye olmayan ülkelerden seçilmiştir. Türkiye, AB üyesi olmak isteyen bir ülke oluşu ve tarihi bağlar çerçevesinde Almanya gibi ülkelerle kültürel bir geçişe sahip olması nedeniyle işçi göçleri için tercih edilen bir ülke olmuştur. Türkiye 1960'lı yıllarda AB'ye işçi göçü vermiş, bunun nedenleri arasında ise ülkedeki iş gücü arzının fazlalığı önemli bir etken olmuş ve taraflar arası karşılıklı fayda ile AB ülkelerine Türkiye'den ikili anlaşmalar ile işçi göçleri yapılmıştır. 1973 yılında yaşanan Petrol Krizi ile ekonomik durgunluk yaşayan AB, işçi göçmen alımını 1970'li yıllarda durdurmak durumda kalmıştır. Yasal yollarla AB bölgesine gidemeyen göçmenler ise düzensiz göçler yaparak bölge ülkelerine göç etmeye devam etmiştir. 2010 yılı ve sonrası Orta Doğu bölgesinde yaşanan çalkantılardan etkilenen Suriye'de çıkan iç savaşın küresel çapta mülteci akınına neden olmasıyla milyonlarca Suriyeli göç etmek zorunda kalmıştır. Avrupa bölgesi Suriyeli göçü için de tercih edilen bir bölge olmuş, düzenli yollarla bölgeye giremeyen mültecilerin düzensiz yolları kullanarak AB ülkelerine göç ettiği görülmüştür. Türkiye'nin stratejik konumu gereği önemli bir bölgede kalması ile transit olarak kullanılması, AB ile ilişkilerini de şekillendirmiştir. Türkiye'nin üyelik ilişkisi çerçevesinde yürüttüğü AB ile ilişkisi artık göç konusu ile daha da artmış, bu konuda AB ile pazarlık masasına oturmuştur. AB'nin yaşadığı mülteci krizini bölge dışındaki ülkelerde çözmek istemesi ve Türkiye'nin çözüm için önemli bir ülke olması nedeniyle ikilinin ilişkisi olumlu yönde ilerlemiştir. Böylece taraflar arası Geri Kabul Anlaşması yapılmış, Türkiye ve AB arasındaki ilişki yeniden canlanmıştır. Sonuç olarak, 1960'lı yıllardan itibaren işçi göçleri ile kurulan Türkiye ve AB ilişkisi, Suriyeli mülteci akınları sonrası Geri Kabul Anlaşması ile devam ettirilmiştir. Taraflar arası ilişkinin üyelik ilişkisi dışında ve daha çok göç konusu ile şekillendiği görülmüştür. Göç, taraflar arası ilişkinin önemli bir konusu olmuş ve diyalog bu çerçevede ilerlemiştir. Bu tez çalışmasında Türkiye ile AB arasındaki ilişkinin göç konusu bağlamında gösterdiği değişim irdelenmiş, tarafların ilişkisinin artık üyelik çerçevesinden daha çok ortak göç politikasına dönüştüğü tespit edilmiştir.

Özet (Çeviri)

Relations between Turkey and the EU started with Turkey's application for membership to the European Economic Community in 1959, and the relations still continue, even if they stop from time to time. Migration has been an important issue for the EU, which has been in Turkey's area of interest since its establishment. European countries met the needed workforce after the Second World War by recruiting migrant workers from countries outside the region. In the first years, although the labor migration was made from the former colonial countries with which the developed member countries of the EU established colonial ties, over time, worker immigrants were taken from the less developed countries in the region. However, with the increase in the level of development in these countries, the recruitment of workers began to decrease, and subsequently, worker immigrants were selected from non-member countries. Turkey has been a preferred country for labor migration, as it is a country that wants to become an EU member and has a cultural transition with countries such as Germany within the framework of historical ties. Turkey gave labor migration to the EU in the 1960s, among the reasons for this, the surplus of labor force in the country was an important factor and labor migrations were made from Turkey to EU countries with mutual benefit between the parties. The EU, which experienced economic stagnation due to the Oil Crisis in 1973, had to stop the recruitment of migrant workers in the 1970s. Immigrants who could not go to the EU region legally continued to immigrate to the countries of the region by making irregular migrations. Millions of Syrians had to migrate, as the civil war in Syria, which was affected by the turmoil in the Middle East region in 2010 and after, caused a global refugee influx. The European region has also been a preferred region for Syrian migration, and it has been observed that refugees who could not enter the region by regular means migrated to EU countries using irregular routes. Due to Turkey's strategic location, staying in an important region and using it as a transit have also shaped its relations with the EU. Turkey's relationship with the EU, which it carried out within the framework of its membership relationship, has now increased even more with the issue of migration, and it has come to the bargaining table with the EU on this issue. Since the EU wanted to resolve the refugee crisis in countries outside the region and Turkey is an important country for a solution, the relations between the two progressed in a positive direction. Thus, a Readmission Agreement was made between the parties, and the relationship between Turkey and the EU was revived. As a result, the relationship between Turkey and the EU, which was established with labor migrations since the 1960s, was continued with the Readmission Agreement after the Syrian refugee influxes. It has been observed that the relationship between the parties is shaped outside the membership relationship and mostly with the issue of immigration. Migration has been an important issue of the relations between the parties and the dialogue has progressed within this framework. In this thesis, the change in the relationship between Turkey and the EU in the context of migration has been examined, and it has been determined that the relationship of the parties has now turned into a common migration policy rather than a membership framework.

Benzer Tezler

  1. The analysis of export performance of Sakarya in the context of new regionalism

    Yeni bölgeselcilik kapsamında Sakarya ili ihracatının analizi

    OYLUM ŞEHVEZ ERGÜZEL

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2015

    İşletmeSakarya Üniversitesi

    Uluslararası Ticaret Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HAKAN TUNAHAN

  2. Kıbrıs'ın Avrupa Birliği'ne üyeliği ve bunun Türkiye-Avrupa Birliği ilişkilerine etkisi

    Cyprus' European Union membership and its effects to the Turkey European Union relations

    ERDİNÇ GÖKDEMİR

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2004

    Uluslararası İlişkilerAnkara Üniversitesi

    Avrupa Toplulukları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. FÜSUN ARSAVA

  3. Kıbrıs-Avrupa Birliği ilişkileri çerçevesinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ekonomisi

    Cyprus- EU relationship and TRNC economy

    HÜSEYİN MELİH ÜNSAL

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    Uluslararası İlişkilerKadir Has Üniversitesi

    Uluslararası İlişkiler Bölümü

    YRD. DOÇ. DR. UĞUR ÖZGÖKER

  4. Enlargement, foreign policy and conflict management: Assessing the EU impact on the Turco-Hellenic conflict

    Genişleme, dış politika ve anlaşmazlık yönetimi: Türk-Yunan anlaşmazlığında AB'nin rolünün değerlendirilmesi

    HAMİT AKIN ÜNVER

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2006

    Uluslararası İlişkilerOrta Doğu Teknik Üniversitesi

    Avrupa Çalışmaları Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. SEVİLAY KAHRAMAN

  5. İlişkisel ekonomi perspektifinden Türk bisiklet endüstrisinde bağlamsallık, yörünge bağımlılığı ve olumsallık

    Contextuality, path dependency and contingency in the Turkish bicycle industry from the perspective of relational economics

    ESİN AVCI

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Şehircilik ve Bölge PlanlamaYıldız Teknik Üniversitesi

    Şehir ve Bölge Planlama Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YİĞİT EVREN