Geri Dön

Preeklampsi olan annelerin bebeklerinde kord kan gazı ve ortalama trombosit hacmi değerlerinin morbiditeler üzerine etkisi

The effect of cord blood gas and average thrombocyte volume values on morbidity in babies of mothers with preeclampsia

PDF İndir

  1. Tez No: 734371
  2. Yazar: NUR ÖZLEM ÖZDOĞAN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. BELMA SAYGILI KARAGÖL
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Preeklamptik Anne Bebeği, Kord Kan Gazı, MPV, Morbidite, Baby of Preeclamptic Mother, Cord Blood Gas, MPV, Morbidity
  7. Yıl: 2022
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 102

Özet

Preeklampsi Olan Annelerin Bebeklerinde Kord Kan Gazı ve Ortalama Trombosit Hacmi Değerlerinin Morbiditeler Üzerine Etkisi Amaç: Patogenezi tam anlamıyla çözülememiş bir gebelik komplikasyonu olan preeklampsi, maternal ve neonatal çok sayıda morbidite ve mortaliteye neden olmaktadır. Preeklampside fetal ve neonatal komplikasyonlara sebep olarak çoğunlukla utero-plasental yetmezlik gösterilse de etiyopatolojisi tam olarak aydınlatılamamıştır [1]. Literatürde preeklampsisi olan anne bebeklerinde fetal asfiksinin mortalite ve morbidite üzerine etkileri olduğunu bildiren çok sayıda yayın mevcuttur. Bu konuda yapılmış olan çalışmalarda fetal hipoksiden geçen bebeklerin perinatal ve postnatal dönemde nekrotizan enterokolit (NEK), bronkopulmoner displazi (BPD), patent duktus arteriozus (PDA), intraventriküler kanama (İVK) , respiratuar distres sendromu (RDS) gibi hastalıklar üzerine etkisi olduğu gösterilmiştir [2-5]. Buna ilaveten preeklamptik gebelerde mean platelet volume (MPV) değerlerinin artmış olduğunu ve bunun preeklampsi tanı ve tedavisi için etkilerinin olabileceğini gösteren[6] ya da bu konuda anlamlı sonuçlar bulmayan çalışmalar da bulunmaktadır[7]. Bu tez çalışmasında amaç, maternal açıdan sistemik inflamatuar komponenti olan preeklampsi bulgularının fetus ve yenidoğanlarda da oluşup oluşmadığını göstermek, ayrıca bu bebeklerde hastanemizde rutinde bakılan kord kan gazı parametreleri ile yine bu bebeklerde 6. saat tam kan sayımındaki ortalama trombosit hacmi (MPV) değerlerinin yenidoğan dönemindeki morbiditeler üzerine etkilerini araştırmaktır. Bu çalışma sayesinde preeklamptik annelerde yükselen ortalama trombosit hacmi değerlerinin bu annelerin bebeklerinde de yüksek seyredip seyretmediğini ve bu değerlerin olası morbiditeler üzerine etkisi olup olmadığı değerlendirilecektir. Aynı zamanda kord kan gazı değerleri ile bu bebeklerin asfiksiden geçip geçmemesi ve bu durumun yine yenidoğan morbiditeleri üzerine etkisine de bakılacaktır. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya; 20.11.2021 – 01.03.2022 yılları arasında hastanemize takip edilen 50 preeklamptik anne bebeği ve 54 ek hastalık tanısı bulunmayan kontrol hasta grubu olmak üzere toplamda 104 hasta prospektif olarak değerlendirildi. xi Asfiksi için preeklamptik anne bebeklerinin doğum sonrası kord kan gazı parametrelerindeki (PH, pO2, pCo2, HCO3, BE ve Laktat) değişiklikler ile preeklamptik anne bebekleri ile MPV ilişkisini değerlendirmek için ilk 6 saatte bebeklerden alınan tam kan parametrelerine (HGB, HCT, WBC, MCV, MCHC, RDW, PLT, MPV, MPV/PLT) bakıldı. Ayrıca preeklamptik anne bebeklerinin perinatal ve postnatal geçirdiği NEK, BPD, PDA, İVK, RDS, ROP(prematüre retinopatisi), Neonatal Sepsisin morbiditeler üzerine etkisi değerlendirildi. Bu aşamada hastanemizde doğan preeklamptik anne bebekleri hastaneden taburcu olana kadar takip edilerek, taburculuk sonrası yenidoğan polikliniğinde postnatal 28.gün (prematüre bebekler için düzeltilmiş yaş olarak 28 gün) olana kadar izleme alındı. İstatistiksel Yöntem: Verilerin normal dağılıma uygunluğu Shaphiro-wilk testi ile test edilmiştir. Normal dağılan sayısal değişkenlerin 2 bağımsız grupta karşılaştırılmasında Student t testi, normal dağılmayan sayısal değişkenlerin 2 grupta karşılaştırılmasında Mann whitney u testi kullanılmıştır. Kategorik değişkenler arasındaki ilişkiler ki-kare testi ile sayısal değişkenler arasında ilişkiler Spearman rank korelasyon katsayısı ile test edilmiştir. Analizlerde SPSS for Windows version 24 yazılımı kullanılmış ve p değerinin 0,05 den küçük olması istatistiksel olarak anlamlı kabul edilmiştir. Bulgular: 50 preeklamptik anne bebeği ve 54 ek hastalık tanısı bulunmayan kontrol hasta grubu olmak üzere toplamda 104 bebek çalışmaya dahil edildi. Cinsiyete (p:0.826) ve gebelik haftalarına (p: 0.971) göre çalışma ve kontrol grupları karşılaştırıldığında gruplar arasında farklılık bulunmadı. Preeklamptik anne bebeklerinde doğum ağırlıklarının daha az ve SGA oranlarının daha fazla olduğu ama istatistiksel olarak anlamlı olmadığı görüldü (p: 0.254). Preeklamptik anne bebeklerinde ENS, GNS, BPD, NEK, İVK, ROP ve PDA oranlarının, preeklamptik olmayan anne bebeklerinden daha fazla görüldüğü bulunmuştur. MPV değerlerinin TTN, ENS, GNS, RDS, BPD, NEK, İVK, ROP ve PDA ile belirgin değişiklik göstermediği bulunmuştur. Ayrıca bakılan kord kan gazı parametrelerinde her iki grup arasında anlamlı fark görülmemiş olup, asfiksi açısından ilerleyen dönemde oluşabilecek morbiditeler üzerine etkisi uzun süreli takip kısıtlılığı nedeniyle bilinmemektedir. Hastanemizde Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi'nde ve anne yanında izlenmiş olan bebekler arasından 50 preeklamptik anne bebeği ve kontrol grubu olarak 54 preeklamptik olmayan anne bebeği ile değerlendirme yapılmıştır. Prospektif olarak yapılan bu çalışmada, bebeklerden alınan kan tetkiklerinden ve klinik bilgilerinden yararlanılmıştır. xii Sonuç: Preeklamptik anne bebeklerinin doğum ağırlıklarının daha az ve SGA oranlarının daha fazla olduğu görülmüştür. Preeklamptik anne bebekleri ile preeklamptik olmayan anne bebeklerinin MPV değerlerinin farklılık göstermediği ve bu MPV değerlerinin TTN, RDS, BPD, NEK, İVK, ROP, Neonatal Sepsis ve PDA gibi morbiditeler üzerine belirgin değişiklik göstermediği bulunmuştur. Ayrıca bakılan kord kan gazı parametrelerinde her iki grup arasında anlamlı farklılık bulunmamıştır. Preeklamptik anne bebeklerinde her ne kadar doğum ağırlıklarının düşük ve SGA oranlarının fazla olmasına karşın, MPV değerlerinin kontrol grubuna göre farklı olmadığı ve bu durumun prematüre morbiditeleri üzerine anlamlı bir etki yaratmadığı görülmüştür.

Özet (Çeviri)

The Effect Of Cord Blood Gas And Mean Thrombocyte Volume Values On Morbıdıty In Babıes Of Mothers Wıth Preeclampsıa Objective: Preeclampsia, a pregnancy complication whose pathogenesis has not been fully resolved, causes a large number of maternal and neonatal morbidity and mortality. Although utero-placental insufficiency is mostly shown as a cause of fetal and neonatal complications in preeclampsia, its etiopathology has not been fully elucidated[1]. There are many publications in the literature reporting that fetal asphyxia has effects on mortality and morbidity in infants of mothers with preeclampsia. In studies conducted on this subject, it has been shown that infants undergoing fetal hypoxia have an effect on diseases such as necrotizing enterocolitis (NEC), bronchopulmonary dysplasia (BPD), patent ductus arteriosus (PDA), intraventricular hemorrhage (IVH), respiratory distress syndrome (RDS) in the perinatal and postnatal period [2-5]. In addition, there are studies showing that mean platelet volume (MPV) values are increased in preeclamptic pregnant women and that this may have implications for the diagnosis and treatment of preeclampsia [6] or there are also studies that did not find significant results in this regard[7]. The aim of this thesis study is to show whether the signs of preeclampsia, which has a maternal systemic inflammatory component, also occur in fetuses and newborns, and also to investigate the effects of the cord blood gas parameters routinely checked in our hospital and the mean platelet volume (MPV) values in the 6th hour complete blood count in these babies on morbidities in the neonatal period. Thanks to this study, it will be evaluated whether the increased mean platelet volume values in preeclamptic mothers are also high in the babies of these mothers and whether these values have an effect on possible morbidities. At the same time, cord blood gas values and whether these babies pass through asphyxia and the effect of this situation on newborn morbidities will also be examined. Materials and Methods To work; A total of 104 patients, including 50 babies of preeclamptic mothers who were followed up in our hospital between 20.11.2021 and 20.05.2022 and 54 control patients without any additional disease diagnosis, were evaluated prospectively. For asphyxia, we looked at the changes in cord blood gas parameters (PH, pO2, pCo2, HCO3, BE and Lactate) after birth in babies of preeclamptic mothers. xiv We looked at whole blood parameters (HGB, HCT, WBC, MCV, MCHC, RDW, PLT, MPV, MPV/PLT) taken from babies in the first 6 hours to evaluate the relationship between infants of preeclamptic mothers and MPV. In addition, we evaluated the effects of perinatal and postnatal NEC, BPD, PDA, IVK, RDS, ROP (retinopathy of prematurity), Neonatal Sepsis of babies of preeclamptic mothers on morbidities. At this stage, we followed the babies of preeclamptic mothers born in our hospital until they were discharged from the hospital, and after discharge, we were followed up in the neonatal outpatient clinic until the postnatal 28th day (28 days as adjusted age for premature babies). Statistical Method: The conformity of the data to the normal distribution was tested with the Shaphiro-wilk test. Student's t test was used to compare normally distributed numerical variables in 2 independent groups, and Mann Whitney u test was used to compare nonnormally distributed numerical variables in 2 groups. The relationships between categorical variables were tested with the chi-square test and the relationships between numerical variables were tested with the Spearman rank correlation coefficient. SPSS for Windows version 24 software was used in the analysis and a p value less than 0.05 was considered statistically significant. Results: There were 104 patients in total, 50 of whom were babies of preeclamptic mothers and 54 of whom were control patients without any additional disease diagnosis. When the study and control groups were compared according to gender (p: 0.826) and gestational week (p: 0.971), no difference was found between the groups. It was observed that birth weights were lower and SGA rates were higher in babies of preeclamptic mothers, but it was not statistically significant (p: 0.254). It was found that the rates of ENS, GNS, BPD, NEC, IVK, ROP and PDA were higher in babies of preeclamptic mothers than babies of non-preeclamptic mothers. It was found that MPV values did not differ significantly with TTN, ENS, GNS, RDS, BPD, NEC, IVK, ROP and PDA. In addition, there was no significant difference between the two groups in the cord blood gas parameters, and the effect on the morbidities that may occur in the future in terms of asphyxia is not known due to time limitation. An evaluation was made with 50 babies of preeclamptic mothers and 54 babies of non-preeclamptic mothers as the control group, among the babies who were followed up in the Neonatal Intensive Care Unit and with their mothers in our hospital. In this prospective study, blood tests, files and epicrisis information of the patients in the system were used. xv Conclusion: It was observed that the birth weights of the babies of preeclamptic mothers were lower and the SGA rates were higher. It was found that MPV values of infants of preeclamptic mothers and infants of non-preeclamptic mothers did not differ significantly and these MPV values did not show any significant difference on morbidities such as TTN, RDS, BPD, NEC, IVK, ROP, Neonatal Sepsis and PDA. In addition, there was no significant difference between the two groups in the cord blood gas parameters. Although the birth weights of preeclamptic mothers were low and the SGA rates were high, it was observed that MPV values were not different from the control group and this did not have a significant effect on premature morbidity.

Benzer Tezler

  1. Tez No

    448747

    Umbilikal kord kanı IRF değerinin perinatal olaylar ile ilişkisinin araştırılması

    Investigation of the relationship between umbilical cord blood İRF level and perinatal events

    ZARİFE ESRA DURSUN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıKırıkkale Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. DİDEM ALİEFENDİOĞLU

  2. Tez No

    334083

    Preeklamptik anne bebeklerinde erken neonatal prognozu etkileyen faktörler

    Factors affecting the prognosis in early neonatal infants of preeclamptic mothers

    DENİZ GÖNÜLAL

    Tıpta Yan Dal Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıEge Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NİLGÜN KÜLTÜRSAY

  3. Tez No

    474044

    Prematüre bebeklerde kord kanı vitamin D düzeyinin neonatal morbiditeler ile ilişkisinin araştırılması

    Investigation of the relationship between the cord blood vitamin D levels in premature babies and neonatal morbidities

    NURTEN ÖZKAN ZARİF

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSüleyman Demirel Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. GONCA SANDAL

  4. Tez No

    242821

    Serum Amyloid A değerinin preeklamptik ve normal gebeler arasında karşılaştırılması

    Assesment of Serum Amyloid A levels between normal pregnant and pre-eclamptic women

    ÖZGÜR ERDOĞAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    Kadın Hastalıkları ve DoğumOndokuz Mayıs Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YAŞAR TAYFUN ALPER

  5. Tez No

    281655

    Preeklamptik anne bebeklerinde total oksidan seviye, total antioksidan seviye ve paraoksonaz düzeyleri

    Total oxidant, anti-oxidant and paraoxonase levels in newborns of preeclamptic mothers

    HÜSEYİN ALTUNHAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSelçuk Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. RAHMİ ÖRS

Geri Dön