Die Frauab opfer der gesellschaft in den werken Arthur Schnitzler's
Arthur Schnitzler'in eserlerinde 'toplum kurbanı' olarak kadın
- Tez No: 74978
- Danışmanlar: DOÇ. DR. ACAR SEVİM
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Alman Dili ve Edebiyatı, German Linguistics and Literature
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1998
- Dil: Almanca
- Üniversite: Marmara Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Alman Dili Eğitimi Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 74
Özet
Bu çalışma 19. yüzyılın unlu Viyanalı yazar' ı, psikolo'ğu ve doktor'u Arthur Schnitzlerin hayatım, yaşadığı dönemi ve eserlerini ele almaktadır. Bununla birlikte hayatı ve eserleri arasındaki bağlantıları, gözden kaçmayan benzerlikleri inceleyip göstermektedir. Özellikle Schnitzler'in özel hayatında rol oynayan kadınlar ve onlarla olan ilişkilerini göz önüne sermekte ve bu kadınları eserlerine nasıl yansıtmakta olduğunu anlatmaktadır. Daha sonra eserlerindeki farklı kadın tiplemelerinin ve Schnitzlerin onları hangi bakış açısıyla irdeleyip yazıya döktüğünü öğrenmekteyiz.Bu güne kadar birçok edebiyatçıların yazarın dram ve hikayelerini değişik yönlerden ele aldıklarını fakat kadın sorunsalı açısından çok fazla araştırma bulunmadığım görmekteyiz. Birçok yazar kadın açısından yazarın eserlerini incelemiş, fakat hiçbiri bir bütün halinde tüm kadın tiplemelerini ele almamıştır. Bunun yanısıra çoğu yazar 19.yüzyılın Viyanalı kadınlarını küçümsediği için, eleştirmekte ve cephe almaktadır. Çok değerli bir çalışma olarak Barbara Gutt'un araştırması diğerleri açısından farklı bir yer tutmaktadır. Gutt, yazarın tüm kadın tiplemelerini bağımsızlığının ve özgürlüğünün mücadelesini veren kadınlar olarak ele almış ve Viyanalı kadını küçümsemek yerine, onları toplumda bir yer edinmeyi başaran biri olarak göstermiştir. Bu çalışmada yazarın eserlerinde konu ettiği farklı Viyanalı kadın tiplemelerim sadece düşmüş kadınlar olarak görmenin yanlış olduğunu düşünerek onları toplumun bir kurbanı olması açısından değerlendirmeyi ve ele almayı amaçlamıştır.Birçok kadının kaderini, toplumun getirmiş olduğu örf ve adetlerin, uygulanan kurallar ve yasakların belirlediğini ve bu kadınların hiçbir çıkış yolunun bulunmadığım görmekteyiz. Bu yüzden kadınların psikolojik bunalıma sürüklendiğini ve yazarın eserlerinde onların psikolojik durumlarım anlatmaya çalıştığını görmekteyiz. Yazarın dram ve hikayelerinde farklı ve zıt kadın tiplemelerine rastlanmaktadır. Çoğu kez düşmüş, toplumdan soyutlanmış kadınları konu aldığını ve bunları kolayca ihanet edebilen, sıkça sevgili değiştiren kadınlar olarak gösterdiğini görüyoruz. Bunun nedeni ise yazarın yaşadığı karamsar toplumun etkisidir ve kendi çevresindeki kadınların, kendi özel hastalarıyla olan ilişki ve deneyimlerinin eserlerine etki yaptığı bilinmektedir. Tabii'ki yazar 19. yy sonundaki Viyana' nın olumsuz düşünce yapışma sahip toplumunu ve 64insanların psikolojik problemlerini eserlerinde gözönüne sermek istemiştir. Böylece yazar Viyana'nın psikolojik açıdan zayıf düşmüş sorunlu toplumunu yansıttığını ve kadınları'da bu toplumun bir parçası olarak onları eserlerine konu ettiğini öğrenmiş bulunuyoruz. Öncedende belirtildiği gibi yazar genelde kendi çevresinden bir kadını farklı bir isim ya' da kimlik altında eserlerine almıştır. Bu çalışmada; 1) İyi aile kızı, 2) Ev kadını ve anne, 3) Dul kadın, 4) Mutsuz evli kadın, 5) Hiç evlenememiş kadın, 6) Düşmüş kadın tiplemeleri ele alınmıştır. Yazarın bu farklı kadın tiplemelerini birçok eserlerinde incelerken, onları bunalıma veya yanlış davranışlara yönelten faktörler araştırılıp göz önünde tutulmuştur Ele alınmış eserlerde kadınların tümü ya ailelerinin, ya eşlerinin ya' da genel olarak toplumun kurbanı olarak görülmektedirler. Onlar hangi nedenlerle olursa olsun kendi istekleri dışında yanlış davranışlar içerisine sürüklenmektedirler. Örneğin, yazar dul bir kadının 19. yüzyılın toplumunda- zaman zaman günüm üzdede olduğu gibi- toplumun öngördüğü kurallar ve davranışlar çerçevesi içerisinde hareket etmesi gerektiğini, bunun dışına çıktığı takdirde toplumun tepkisine maruz kaldığım ve“ damgalandığını ”göstermektedir. Bu yüzden bazı kadınların topluma göre yaşantılarım düzenlediklerini, kendi benliklerim yitirip, sorunlu bir kişilik sahibi olduklarımda vurgulamaktadır. Son olarak şu da belirtilmelidirki, yazar nadir rastlanan farklı kadın tiplerinin bunalım ve sorunlarım dile getirmektedir. Bunların hepsi bir istisna teşkil etmektedirler. 65
Özet (Çeviri)
Özet çevirisi mevcut değil.
Benzer Tezler
- Die Rolle der muttersprache bei der verarbeitung fachsprachlicher texte in der deutschlehrerausbildung. Unter besonderee berücksichtigung der sekundar bilungualen und der gesteuerten zweitspracherwerber
Mesleki dilde yazılmış metinleri anlamada anadilin rolü
GÖNÜL KEMAHLIOĞLU
Yüksek Lisans
Almanca
1999
Alman Dili ve EdebiyatıEge ÜniversitesiAlman Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. YADİGAR EĞİT
- Batı Anadolu'nun M.Ö. III. ve II. Bin'e ait pişmiş toprak figürinleri
Die Terrakottafiguren von III. und II. jahrtausend vor ohr. in west Anatolian
E. ÖZLEM SÖZEN
- Homeros'un Ilias'ındaki Troyalı kadınların Euripides'in tragedyalarına yansıması
Die Spiegelung der troianische Frauen aus Homer's Ilias in den Tragödien von Euripides
SEMA POLAT ÖĞÜT
Yüksek Lisans
Türkçe
1999
Batı Dilleri ve EdebiyatıAnkara ÜniversitesiYunan Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
PROF. DR. CANDAN ŞENTUNA
- Die Waldorf padagogik und die gegenwartige situation des fremdsprachenunterrichts der Waldorfschule
Waldorf pedagojisi ve Waldorf okullarında yabancı dil öğretimi
ORHAN DEMİRTAŞ
Yüksek Lisans
Almanca
1999
Alman Dili ve EdebiyatıHacettepe ÜniversitesiYabancı Diller Eğitimi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HÜSEYİN SALİHOĞLU
- Die Sinnbezirke freude und trauer in Deutschen und ihre Türkischen aquivalente
Almancada ki sevinç ve hüzün anlam alanları ve Türkçede ki karşılıkları
NEZİH PALA
Doktora
Almanca
1999
Alman Dili ve EdebiyatıHacettepe ÜniversitesiAlman Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ŞERİFE YILDIZ