Geri Dön

The effect of modular systems on spatial design and diversity: analysis through constructed modular buildings

Modüler sistemlerin mekansal tasarım ve çeşitliliğe olan etkisi: inşa edilen modüler binalar üzerinden analiz

  1. Tez No: 754146
  2. Yazar: BELİZ SUNSAL
  3. Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ AYSU BERK HAZNEDAROĞLU
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Mimarlık, Architecture
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2022
  8. Dil: İngilizce
  9. Üniversite: İhsan Doğramacı Bilkent Üniversitesi
  10. Enstitü: Mühendislik ve Fen Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Mimarlık Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 128

Özet

Ön üretim özelliğine sahip olan modüler sistemler modern mimarinin bir ürünüdür. Geleneksel yöntemlerle kıyaslanıldığında modüler yapım sistemlerin mimarlıkta ve inşaat sektöründe çok fazla adı duyulmasa da iki ve üç boyutlu örnekleriyle bir çok farklı projede kendine yer bulabilmektedirler. Kullanılan materyal ve birleşim metotları açısından farklı alternatifler sunan modüler sistemler, prefabrik olarak üretildikleri için yapım aşamasında ortaya çıkabilecek sorunlar ve arazide projenin son halini alma süresi minimuma inmektedir. Bu anlamda zaman ve iş kontrolü açısında diğer yöntemlerden ayrılmakta ve avantaj sağlamaktadır. Ancak buna rağmen modüler sistemler pazarda kendileri için gereken yeri sağlayamamış, örnekleri belirli fonksiyonlar ve lokasyonlarla sınırlı kalmıştır. Bu tez; bu durumun arkasında yer alabilecek nedenleri, modüler sistemlerin mekan tasarımı ve çeşitliliğine olan etkisini üzerinden araştırmak için bir analiz methodu önerir. Bu amaç doğrultusunda modüler yapım tekniğiyle inşa edilmiş farklı lokasyonlardaki mevcut örnekleri sahip oldukları genel-özel alanlar, sirkulasyon bölümleri, banyo ve sayıları üzerinden inceler. Bu alanların birbirleriyle ve bulundukları birim ile olan ilişkileri analiz edildiğinde; mekan tasarımı ve çeşitliliğinin, kullanılan modül sayısı ve projenin fonksiyonuna bağlı olarak değiştiği görülmüştür. Kullanılan modül şekilleri; mekan içi dolaşım, ana giriş, özel alanlar ve bu alanların birbirleriyle ilişkileri incelenen tüm projelerle kıyaslandığında modüler sistemlerin tek bir tipte yoğunlaşmadığı görülmüştür. Tek bir tip veya kombinasyon büyük çoğunluğa sahip olmadığı için modüler sistemlerin mekan çeşitliliği ve tasarımı açısından potansiyelinin yüksek olduğu, farklı proje ve fonksiyonlarda da kullanılabileceği ancak deprem bölgelerinde uygulanabilirliği olan örneklerinin ve organik hatlı modüllerin tasarım ve mekansallığının da detaylı incelenmesi gerektiği kanısına varılmıştır.

Özet (Çeviri)

Modular systems are prefabricated building elements as a product of modern architecture. Compared to conventional methods, modular construction systems can find a place in many different projects with their two- and three-dimensional types, however, they have never become quite popular as an architectural design method. Modular systems, which offer various alternatives in terms of materials and construction methods, are produced as prefabricated; therefore, the problems that may arise during the construction phase and the time for on-site operations are minimized. In this sense, it significantly differs from other techniques in terms of time and work control and provides an advantage. However, modular systems could not provide the necessary place for themselves in the market, and their examples were limited to specific functions and locations. This thesis proposes an analysis method to investigate this problem, through examining the effect of modular systems on spatial design and diversity. In line with this target, this study examines the existing modular building examples worldwide through the number and the distribution of spaces generated, such as public-private zones, circulation areas, and bathrooms. When the relations of these areas with each other and the unit they are located in, are analyzed; it has been observed that the spatial design and diversity vary based on the number of utilized modules and the function of the project. When the shapes of the employed modules, indoor circulation, main entrance, private zones, and the relations of these areas with each other are compared with other examined projects, it is observed that the modular systems do not concentrate on a single type. Since a single type of unit does not have the vast majority, it has been concluded that modular systems have a high potential in terms of spatial diversity and design, they can be used in different projects and functions, but the spatial performance of curvilinear- or organic form-based modules and applicable examples in earthquake zones should also be examined in detail.

Benzer Tezler

  1. Mekanda animizm üzerine bir araştırma

    A research on spatial animism

    İKBAL EREN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Mimarlıkİstanbul Teknik Üniversitesi

    Mimarlık Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. YASEMİN ALKIŞER BREGGER

  2. Light induced synthesis and characterization of clickable polyacrylamide hydrogels

    Çıt çıtlanabilir poliakrilamid hidrojellerin ışık ile uyarılmış sentezi ve karakterizasyonu

    MEHMET BİLGEHAN BİLGİÇ

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2022

    Kimyaİstanbul Teknik Üniversitesi

    Polimer Bilim ve Teknolojisi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YUSUF YAĞCI

  3. Hava kirliliği konusunda çevre bilgi sistemi tasarımı ve gerçekleştirilmesi pilot projesi

    Design of an information system about air pollution

    HARUN İYİDİKER

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1995

    Jeodezi ve Fotogrametriİstanbul Teknik Üniversitesi

    PROF.DR. F. GÖNÜL TOZ

  4. Next generation physical layer security framework for wireless communications

    Kablosuz iletişim için yeni nesil fiziksel katman güvenlik çerçevesi

    ÖZGE CEPHELİ

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2017

    Elektrik ve Elektronik Mühendisliğiİstanbul Teknik Üniversitesi

    Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. GÜNEŞ ZEYNEP KARABULUT KURT