Otolog kondüsyonel serum ve trombositten zengin plazmanın yara iyileşmesi üzerine izole ve kombine etkilerinin değerlendirilmesi
Evaluation of isolated and combined effects of autologous conditioned serum and platelet-rich plasma on wound healing
- Tez No: 755441
- Danışmanlar: DOÇ. DR. ÖZLEM ÇOLAK
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi, Plastic and Reconstructive Surgery
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2022
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
- Enstitü: Prof. Dr. Cemil Taşcıoğlu Şehir Hastanesi
- Ana Bilim Dalı: Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 84
Özet
Amaç: Yara iyileşmesi; ciltteki hasarlı dokuları onarmak ve yenilemek için olağan bir tepkidir. Birçok hücre tipinin, çeşitli sitokinlerin ve büyüme faktörlerinin birbiriyle uyum içinde rol aldığı sistemik ve dinamik bir süreçtir. Yara iyileşmesi; hala tam aydınlatılamamış noktalarının olması, akut ve kronik yaraları olan hastaların hastaneye başvurularda önemli bir yere sahip olması nedeniyle hala popülerliğini korumaktadır. Trombositten Zengin Plazmanın (Platelet rich plasma-PRP) yıllardır birçok alanda ve yara iyileşmesinde olumlu etkileri kanıtlanmıştır. Otolog Kondüsyonel Serum (Autologous conditioned serum- ACS) içeriğindeki anti inflamatuar sitokinler ve zengin büyüme faktörleri sayesinde inflamatuar sürecin ön planda olduğu osteoartrit gibi hastalıklar başta olmak üzere kas tendon yaralanmalarında, yağ grefti yaşayabilirliğini uzatmada yararlı bulunmuştur. Çalışmamızın amacı yara iyileşmesine olumlu etkileri kanıtlanmış olan PRP ile zengin içeriği ve anti-inflamatuar özelliği kanıtlanmış olan ACS'nin yara iyileşmesine izole ve kombine etkilerini ortaya koymaktır. Gereç ve Yöntem: Çalışmamıza Sprague- Dawley tipi 30 adet erkek sıçan dâhil edildi. Sıçanlar random olarak her grupta 6 adet sıçan olacak şekilde 4 adet gruba ayrıldı. Kalan 6 sıçan PRP ve ACS elde edilmesi için kullanıldı. Gruplardaki tüm sıçanların sırtında orta hattan birer cm uzaklıkta, sağda ve solda olacak şekilde 2 adet 1 cm çapında doku defekti oluşturuldu. Her defektin 4 kadranından eşit miktarda olacak şekilde toplamda 1. gruba 0.2 cc salin, 2. gruba 0.2 cc PRP, 3. gruba 0.2 cc ACS, 4. gruba ise 0.2 cc PRP ile beraber 0.2 cc ACS intradermal enjekte edilip yara kontraksiyonunu önleme amacıyla ortası 1.5 cm çapında silikon halkalar yara etrafına sütüre edildi. Yara üzeri şeffaf yara örtüsüyle kapatıldı. 0, 3, 7, 10 ve 14. günlerde 10 cm uzaklıktan çekilen standart fotoğraflarla yara iyileşmesi dokümante edildi. Fotoğraflar epitelizasyon ve yara iyileşme hızını bilgisayar üzerinde hesaplamaya yardımcı olan ImageJ adlı programla değerlendirildi. Oluşturulan 2 adet defekt 7. ve 14. günlerde histopatolojik inceleme için eksize edilip vaskülarizasyon, epitelizasyon, kollajen birikimi, akut ve kronik inflamasyon skorları açısından değerlendirilmek üzere patoloji bölümüne verildi. Bulgular: Yara alanları ölçümlerinde; 4. grubun tüm gruplardan, 3. grubun 1. ve 2. gruptan, 2. grubun ise 1. gruptan anlamlı olarak daha hızlı iyileşme kaydettiği gözlendi. Sadece 14. gün yapılan gözlemlerde 3. ve 4. grup arasında anlamlı farklılık saptanmadı. Akut ve kronik inflamasyon verileri istatistiksel olarak 3. grupta diğer gruplara nazaran daha düşük bulundu. Vaskülarizasyon ve kollajen birikimi 4. grupta diğer gruplardan anlamlı olarak yüksek izlendi. 2. ve 3. grubun arasında anlamlı fark görülmedi. Epitelizasyon yine 4. grupta anlamlı olarak daha yüksek olmasına karşın diğer gruplar arasında anlamı fark gözlenmedi. Sonuç: Gruplar arasında yara alanlarındaki küçülme oranları ve histopatolojik veriler göz önüne alındığında yara iyileşmesinde sitokin ve büyüme faktörlerinin önemi bir kez daha ortaya çıkmıştır. İzole ACS grubunun, çoğu parametrede izole PRP grubundan üstün olması ACS'nin daha zengin içeriğe sahip olmasını kanıtlar niteliktedir. Histopatolojik incelemelerde inflamasyonun ACS grubunda belirgin olarak düşük bulunması, inflamasyon evresinin uzadığı yaralarda ACS'nin iyileşmeye katkısı olabileceği düşüncemizi destekler niteliktedir. ACS'nin izole olarak veya PRP ile kombine edilerek gelecekte klinik çalışmalarla da desteklenerek akut ve kronik yara iyileşmesine olumlu katkılar sunabileceğini düşünmekteyiz
Özet (Çeviri)
Aim: Wound healing; it is a normal reaction to repair and regenerate damaged tissues in the skin. It is a systemic and dynamic process in which many cell types, various cytokines and growth factors act in harmony with each other. Wound healing; it still maintains its popularity due to the fact that there are still incompletely illuminated points and patients with acute and chronic wounds take an important place in hospital admissions. The positive effects of Platelet Rich Plasma (PRP) have been proven in many areas and wound healing for years. Thanks to the anti-inflammatory cytokines and rich growth factor in the content of Autologous Conditioned Serum (ACS), it has been found to be beneficial in prolonging the viability of fat grafts, especially in diseases such as osteoarthritis where the inflammatory process is at the forefront, muscle and tendon injuries. The aim of the research is to reveal the isolated and combined effects of PRP, which has proven positive effects on wound healing, and ACS, which has proven rich content and anti-inflammatory properties, on wound healing. Materials and Methods: Thirty male Sprague-Dawley type rats were included in our study. The rats were randomly divided into 4 groups with 6 rats in each group. The remaining 6 rats were used to obtain PRP and ACS. Two tissue defects of 1 cm in diameter were created on the back of all rats in the groups, 1 cm away from the midline, on the right and on the left. In total, equal amounts of 4 quadrants of each defect; 0.2 cc of saline was injected to the first group, 0.2 cc of PRP to the second group, 0.2 cc of ACS to the third group, and 0.2 cc of ACS with 0.2 cc of PRP to the fourth group intradermally. In order to prevent wound contraction, silicone rings with a diameter of 1.5 cm in the middle were sutured around the wound. The wound was covered with a transparent dressing. Wound healing was documented with standard photographs taken from a distance of 10 cm on days 0, 3, 7, 10 and 14. The photographs were evaluated with a program called ImageJ, which helps to calculate the epithelialization and wound healing rate on a computer. The created 2 defects were excised for histopathological examination on the 7th and 14th days and transferred to the pathology department to be evaluated in terms of vascularization, epithelialization, collagen deposition, acute and chronic inflammation scores. Results: In wound area measurements, it was observed that group 4 healed significantly faster than all groups, group 3 healed significantly faster than groups 1 and 2, and group 2 healed significantly faster than group 1. There was no significant difference between groups 3 and 4 in the observations made only on the 14th day. Acute and chronic inflammation data were statistically lower in group 3 compared to other groups. Vascularization and collagen deposition were significantly higher in group 4 than in other groups. There was no significant difference between groups 2 and 3. Although epithelialization was significantly higher in group 4, no significant difference was observed between the other groups. Conclusion: Considering the shrinkage rates of the wound areas and histopathological data between the groups, the importance of cytokines and growth factors in wound healing has emerged once again. The fact that the isolated ACS group is superior to the isolated PRP group in most parameters proves the richer content of the ACS. The fact that inflammation was found to be significantly lower in the ACS group in histopathological examinations supports the idea that ACS may contribute to healing in wounds with prolonged inflammation. It is thought that ACS can contribute positively to acute and chronic wound healing by being supported by clinical studies in the future, either in isolation or in combination with PRP.
Benzer Tezler
- Sıçan sırtında oluşturulan 2. derece yanıklarda, otolog kondüsyonel serum ve trombositten zengin plazma'nın yanık iyileşmesine etkilerinin incelenmesi
Investigation of effect of autologous conditioned serum and platelet rich plasma on induced burn model on rat dorsum
EMRE GUNENC
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
Plastik ve Rekonstrüktif CerrahiSağlık Bilimleri ÜniversitesiPlastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ İLKER ÜSÇETİN
- Otolog kondüsyonel serumun sıçan sırtında oluşturulmuş random paternli deri flebi yaşayabilirliğine etkisinin plateletten zengin plazma ile kontrollü karşılaştırılması
The controlled comparison of the effect of autologous conditioned serum with platelet-RİCH plasma on the viability of random patterned skin flaps created on the back of the rat
FERHAT KARGALIOĞLU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Plastik ve Rekonstrüktif CerrahiSağlık Bilimleri ÜniversitesiPlastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. NEZİH SUNGUR
- Otolog kondüsyonel serumun sıçanlardaki yağ grefti yaşayabilirliğine etkisinin plateletten zengin plazma – yağ grefti kombinasyonu ile kontrollü karşılaştırılması
Controlled comparison of the effects of autologous conditioned serum (ACS) and platelet-rich plasma (PRP) on the fat graft survival in rats
GÖKAY BAYKARA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
Plastik ve Rekonstrüktif CerrahiSağlık Bilimleri ÜniversitesiPlastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. NEZİH SUNGUR
- Otolog kondisyonel serumun(ACS)sıçan arka bacaklarında tendon kesisi ile oluşturulmuş deneysel modelde tendon adezyonuna etkisinin incelenmesi
The effect of autologue conditional serum (ACS) for tendon adhesion in an experimental model created with achi̇lles tendon i̇nci̇si̇on
YAHYA MELİH IŞIK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
Ortopedi ve TravmatolojiSağlık Bilimleri ÜniversitesiPlastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. NEZİH SUNGUR
- Otolog safen ven ve ePTFE (polytetrafluoroethylene) kullanılarak yapılan femoropopliteal bypas operasyonlarında greft tipine göre geç dönem açık kalma oranlarının karşılaştırılması
Comparision of late patency rates according to graft types in femoropopliteal bypass operations which autogenous saphenous vein and ePTFE used in
S. AKIN TURAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
1999
Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiDokuz Eylül ÜniversitesiGöğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. EYÜP HAZAN