Kelami, felsefi ve tasavvufi açıdan kader (Fahreddin er-Râzî, İbn Sînâ ve İbnü'l-Arabî örneğinde bir karşılaştırma)
Kalamic, philosophical, and sufic aspects of destiny (A comparison in the example of Fahreddin er- Razi İbn Sînâ and İbnü'l-Arabî)
- Tez No: 769242
- Danışmanlar: DOÇ. DR. İSMAİL BULUT
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Din, Religion
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2022
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Hitit Üniversitesi
- Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Temel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 102
Özet
Kader meselesi Hz. Peygamber döneminden günümüze değin en çok tartışılan problemlerinden biridir. Tartışmanın merkezinde belirlenmiş kader ve insan özgürlüğü sorunsalı yer almaktadır. Allah ilim, irade ve kudret sıfatları gereği eşyada mutlak hakimiyet sahibidir. Allah'ın mutlak hakimiyeti ile akıl ve irade sahibi insanın fiilleri arasındaki ilişki nasıldır? İnsanın fiillerinin kaynağı Allah mıdır? Yoksa insan mıdır? Kaynak Allah ise insanın fiillerinde sorumluluğu var mıdır? Eğer kaynak insansa Allah'ın mutlak yaratıcı ve hakimiyet sahibi olmasının cevabı nedir? Kader meselesi kelam ilminin konularından olmasına rağmen İslam düşüncesinde tasavvuf ve felsefe alanlarında da tartışılmış ve bu alanların düşünürleri meseleye dair farklı değerlendirmeler ortaya koymuştur. Bu farklılıkları ötekileştirilmek veya tekfir edilmek yerine İslami düşüncenin zenginliği olarak kabul edilmelidir. Zira kelam, tasavvuf ve felsefe kendine özgü yöntem ve teknikleri olan disiplinlerdir. Düşünürler kader meselesini değerlendirirken temsil ettikleri alanlarının metotları doğrultusunda özgün değerlendirmeler yapmışlardır. Bu üç disiplininin önemli temsilcileri olarak görülen, Fahreddin er-Râzî, İbn Sînâ ve İbnü'l-Arabî'nin kader anlayışlarını tespit ve karşılaştırma amacını taşıyan çalışmamız üç bölümden oluşmaktadır: Birinci bölümünde Fahreddin er-Râzî, İbn Sînâ ve İbnü'l-Arabî'nin İslam düşüncesindeki yeri ve metotlarına yer verilmiştir. İkinci bölümde kader meselesine dair kavramların analizi yapılmıştır. Ayrıca ilm-i kelamda yer alan bazı ekollerin kader meselesine dair açıklamaları ortaya konulmuştur. Üçüncü bölümde Fahreddin er-Râzî, İbn Sînâ ve İbnü'l-Arabî'nin kader, insan fiileri, kesb, insanın hürriyeti ve sorumluluğu meselelerine dair değerlendirmeleri açıklanmış, her bir düşünürün kader problemine dair ortak ve farklı yönleri tespit edilerek aralarında mukayese gerçekleştirilmiştir. Çalışmada literatür taraması sonucunda elde edilen veriler bir yandan analiz ve sentez metodu ile değerlendirilirken diğer yandan deskriptif yöntem kullanılmıştır. Kader problemine dair literatürde pek çok çalışma görülmektedir. Fakat Kelam, Felsefe ve Tasavvuf disiplinleri arasında kader konusunun ve Kelam ilmi ile bu disiplinlerdeki düşünürlerin kader meselesine dair görüşlerin kıyaslanması üzerine bir çalışma yapılmamıştır. Bu nedenle tezin alana katkıda bulunması hedeflenmektedir. Çalışmada düşünürlerin mensup olduğu sisteme göre problemi ele aldığı saptanmıştır. Sistemlerin içindeki farklı metotlar, düşünürlerin mesele hakkında farklı düşüncelerinin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Bu farklılıklar içinde düşünürler kader-kazâ-irade olgularının ve insanın fillerinde özgür olduğu sonucunun kısmen veya tamamen kabul etmişlerdir. Fahreddin er-Râzî, İbn Sînâ ve İbnü'l-Arabî'nin kader görüşleri, Kelam alanındaki temel kader anlayışları ile Mu'tezile, Cebriye, Eşârîlik ve Matüridiliğin yaklaşımları arasında kesişen ve ayrışan yönler tespit edilmiş ve bunların değerlendirmesi yapılmıştır.
Özet (Çeviri)
From the time of the Prophet until today, destiny has continued to be one of the most discussed belief problems. The issue of determined destiny and human freedom is at the center of the discussion. Allah has absolute dominance over things due to his attributes of knowledge, will and power. What is the relationship between the absolute sovereignty of Allah and the actions of human beings who have reason and will? Does Allah or man create human activities? How should we explain the responsibility of human behavior when it is said that Allah created it? How should we consider Allah's absolute, unlimited creativity and dominance when it is said that man creates? The matter of destiny, which is one of the fields of belief in the science of Kalam, has also been among the subjects of the disciplines of Sufism and Philosophy in Islamic thought. The thinkers of these fields have tried to produce different solutions for this matter. These differences should be accepted as the richness of Islamic thought rather than otherizing or accusing them of denial. Because Kalam, Sufism, and Philosophy are disciplines that have their methods and techniques in the field of social sciences. While evaluating the destiny matter, Muslim thinkers produced their original interpretations and solutions in line with the essential dynamics and methods of the field they represent. Our study, which aims to identify and compare the understandings of destiny of Fahreddin er-Razi, İbn Sînâ and İbnü'l-Arabî who are known as the essential representatives of the three disciplines, consists of three parts: In the first section, the place and methods of Fahreddin er-Razi, İbn Sînâ and İbnü'l-Arabî in the history of Islamic thought were given. The concepts related to the destiny matter were analyzed in the second section. In addition, the evaluations of some schools that emerged for various reasons in the science of Kalam on the matter of destiny are explained. In the third part, the evaluations of Fahreddin er-Razi, İbn Sînâ and İbnü'l-Arabî on the matter of destiny, human actions, effort, human freedom and responsibility were explained. Each thinker's common standard and various elements were also determined and compared. In this context, the data obtained as a result of the literature review in the study are evaluated with the analysis and synthesis method on the one hand, and used in the descriptive method on the other hand. There are many studies in the literature on this subject. However, there has not been a study conducted to compare the subject of destiny between the disciplines of Kalam, Philosophy and Sufism, and to compare the science of Kalam and the views of the thinkers in these disciplines on the issue of destiny. For this reason, it is aimed that the thesis will contribute to the field. The study shows that each thinker deals with the problem according to the system he belongs to. Due to the different methods in these systems, it is concluded that thinkers have other thoughts on the issue. Within these differences, thinkers partially or wholly accepted the facts of destiny-occurrence-will and the conclusion that human beings are free in their actions. The intersecting and diverging aspects between Fahreddin er-Razi, İbn Sînâ and İbnü'l-Arabî's views of destiny, their basic destiny understandings in the field of Kalam and the approaches of Mu'tezîle, Cebriye, Eş'arî and Mâtürîdî have been determined and evaluated.
Benzer Tezler
- An intellectual biography of 'Abd al-Ḥakīm al-Siyālkūtī (D. 1657): His place in Hind intellectual history and influence upon Ottomans
'Abdülhakim Siyâlkûtî'nin (Ö. 1657) entelektüel biyografisi: Hint entelektüel tarihindeki yeri ve Osmanlılar üzerindeki etkisi
ABDULLAH AL MAMUN
Doktora
İngilizce
2023
Doğu Dilleri ve Edebiyatıİstanbul Medeniyet ÜniversitesiTarih Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. İBRAHİM HALİL ÜÇER
- Antropomorfist Tanrı tasavvuruna karşı Fahreddin er-Râzî'nin tenzih anlayışı
Fakhr al-din al-Râzî's tanzih understanding against to anthropomorphist god thought
RUHULLAH ÖZ
- Molla Sadra'nın Kur'an yorumu
Mullah Sadra's commentry of the Kur'an
MEHMET SEYİD GECİT
Doktora
Türkçe
2018
DinVan Yüzüncü Yıl ÜniversitesiTemel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı
PROF. DR. BAHAİTTİN DARTMA
- Yeni İlm-i Kelam dönemi ruh anlayışı
In New Kalam Spirit understanding
MAHMUT YASİR AY
Yüksek Lisans
Türkçe
2020
DinHitit ÜniversitesiTemel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. İSMAİL BULUT
- İslam ahlak felsefesinde bilgi ve hürriyet
Knowledge and freedom in Islamic ethics
MÜFİT SELİM SARUHAN
Doktora
Türkçe
2000
DinAnkara ÜniversitesiFelsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HAYRANİ ALTINTAŞ