Geri Dön

İber Yarımadasındaki romanik dillerin kökenleri ve ilk edebi örnekleri

The origins of the romance languages in the Iberian Peninsula and their first literary examples

  1. Tez No: 770220
  2. Yazar: VEHBİ UĞUR TUYUN
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. MARíA JESUS HORTA SANZ
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Batı Dilleri ve Edebiyatı, Western Linguistics and Literature
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2022
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Batı Dilleri ve Edebiyatları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: İspanyol Dili ve Edebiyatı Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 256

Özet

İber Yarımadası, tarihi boyunca, kendine has dilleri olan yerli halkların ve Yarımada'ya sonradan gelmiş toplulukların getirdikleri dillerin kimi zaman birbirine karışarak kimi zaman da bir dilin diğer dillerin üzerinde egemen olması ile sonuçlanan süreçlere şahit olmuştur. Günümüze geldiğimizde İber Yarımadası'nda konuşulan dillerin büyük çoğunluğunun Romanik Diller olduğu görülür. Romanik Diller, Roma İmparatorluğu'nun idaresinde kalan topraklarda konuşulan Latincenin zamanla farklılaşarak yeni diller halini alması ile oluşmuşlardır. Romanik Dillerin sınıflandırılmasında İber Yarımadası'nda ortaya çıkmış olan bir alt gruba İbero-Romanik Diller adı verilir. İbero-Romanik Diller tarihsel gelişimi açısından birçok araştırmaya konu olmuştur. Araştırmalar göstermiştir ki İber Yarımadası'nda, Orta Çağ boyunca, özellikle Endülüs Arapları ve Yarımada'nın Kuzeyindeki Hristiyan Krallıkları arasındaki savaşların sürdüğü dönemde, İbero-Romanik Dillerin yazılı ilk örnekleri hızla ortaya çıkmaya başlamışlardır. Konu edebiyat olduğunda İbero-Romanik Dillerde Edebiyatın yazılı ilk örneklerinin lirik şiir parçaları olduğu görülür. Bu lirik şiir parçaları, Endülüs topraklarında yaşamış Arap ya da Yahudi asıllı şairlerce, Arapça ya da İbranice yazılmış, XI, XII ve XIII. yüzyıllara tarihlenen kimi şiirlerin son mısralarına eklenmişlerdir. Bu son mısralara harce adı verilir. Harcelerde gözlemlenen kimi ifadeler, adına Müsta'rib Dili ya da Endülüs Romanik Dili denilen bir çeşit İbero-Romanik Dildedir. Birçok araştırmacıya göre bu durum Endülüs toplumunun çokkültürlü, çokdilli yapısının bir çeşit dışa vurumudur. Romanik dilde ifadeler içeren harceler XX. yüzyılın ortalarında keşfedilmişlerdir. Bu keşif hem dil hem de edebiyat alanında büyük bir heyecan yaratmıştır. Heyecanın sebebi harcelerde gözlemlenen dilin oldukça eski bir İbero-Romanik Dil olması ve harcelerin Romanik Dillerde bilinen en eski yazılı lirik şiir parçaları olmalarıdır. Bu nedenle farklı uzmanlık alanları olan birçok araştırmacı harceler ile ilgilenmişlerdir. Harcelerin, sonunda yer aldıkları şiirin bütünü gibi, Arap ya da İbrani Alfabesi kullanılarak yazılmış olmaları araştırmacıların işini oldukça güçleştirmiştir. Harcelerin çözümlenmesi, yorumlanması, sınıflandırılması gibi konular birçoğu hala sonuçlanmamış tartışmaları beraberinde getirmiştir. Bu tartışmaların yanında süregelen bir diğer önemli tartışma da harcelerin Batı Edebiyatı'ndaki yeri ve Romanik Dillerdeki benzer lirik şiir türleri ile ilişkileridir. Orta Çağ Batı Edebiyatı araştırmacıları için, önceden sonuçlandığı düşünülen birçok konu harcelerin keşfi ile yeniden gündeme getirilmiştir. Çalışmamızın birinci bölümünde öncelikle İber Yarımadası'ndaki tarih boyunca yaşamış topluluklardan ve onların konuştukları / yazdıkları dillerden bahsediyoruz. Devamında İbero-Romanik Dillerin tarihsel gelişimini ele alıyoruz. XIII. yüzyıla kadar İbero-Romanik Dillerde edebiyatı inceliyoruz. İkinci bölümde Romanik Dilde ifadeler içeren harceleri tanıtıyoruz. Bu tarz harcelerin sonlarında yer aldıkları müveşşah, zecel gibi şiir türlerinin anlamlarından, kafiye ve biçim özelliklerinden söz ediyoruz. Üçüncü bölümde ise Romanik dilde harceleri odağına alan başlıca araştırmaları ve tartışma konularını değerlendiriyoruz. Bu Yüksek Lisans Tezi ile hakkında tartışmaların hala süregeldiği Romanik Dilde ifadeler içeren harceleri Türk okuyucuya tanıtmayı ve bu harcelerin İspanyol Dili ve Edebiyatı açısından önemini ortaya koymayı amaçlıyoruz.

Özet (Çeviri)

The Iberian Peninsula, throughout its history, has witnessed processes that, sometimes resulted in the mixing of languages of the indigenous people with their own languages and the languages brought by the people that came to the Peninsula later, and sometimes resulted in the dominance of one language over other languages. When we look upon the present day, we can see that the majority of the languages spoken in the Iberian Peninsula today are Romance Languages. Romance Languages were formed when the spoken Latin in the lands under the rule of the Roman Empire, evolve over time and became new languages. In the classification of Romance Languages, the subgroup that emerged in the Iberian Peninsula is called the Ibero-Romance Languages. Ibero-Romance Languages have been the subject of many studies in terms of their historical development. Research has shown that the first written examples of Ibero-Romance Languages began to emerge rapidly in the Iberian Peninsula during the Middle Ages, especially during the warfare between the Andalusian Arabs and the Christian Kingdoms in the North of the Peninsula. When it comes to literature, it is seen that the first written examples of literature in Ibero-Romance Languages are pieces of lyric poetry. These pieces of lyric poetry were added to the last lines of some poems dating back to the 11th, 12th and 13th centuries which were written in Arabic or Hebrew by Arab or Jewish origin poets who lived in Andalusia. These last lines are called the kharjas. Some expressions observed in the kharjas are written in a kind of Ibero-Romance Language called Mozarabic or Andalusi Romance. According to many researchers, this situation is a kind of reflection of the multicultural and multilingual structure of the Andalusian society. The kharjas containing expressions in Romance Language were discovered in the middle of the 20th century. This discovery created a great excitement both in the field of language and literature. The reason for the excitement is that the language observed in the kharjas is a very old form of Ibero-Romance Language and the kharjas are the oldest known pieces of written lyric poetry in the Romance Languages. In consequence, many researchers with different fields of expertise have been interested in the kharjas. The fact that the kharjas were written using the Arabic or Hebrew Alphabet, like the whole of the poem at the end of which they were located, made it very difficult for the researchers to study. Issues such as the analysis, interpretation and classification of the kharjas have brought many still unsolved debates. In addition to these debates, another important ongoing debate is the position of the kharjas in the Western Literature and their relations with similar types of lyric poetry in Romance Languages. For the researchers of the Medieval Western Literature, many issues that were thought to have been concluded before were brought back to the agenda with the discovery of the kharjas. In the first part of our study, we primarily talk about the people that lived in the Iberian Peninsula throughout the history and the languages they spoke / wrote. Next, we examine the historical development of the Ibero-Romance Languages. We study the literature in the Ibero-Romance Languages up to the 13th century. In the second part, we introduce the kharjas containing expressions in Romance Language. We discuss the meanings, rhyme and form features of the types of poetry such as the muwashshah and the zajal at the end of which the kharjas were located. In the third part, we evaluate the main research and discussion topics which focus on the kharjas in Romance Language. With this master's tesis, we aim to introduce the kharjas containing expressions in the Romance Language, about which discussions are still ongoing, to the Turkish readers and to reveal the importance of these kharjas in terms of Spanish Language and Literature.

Benzer Tezler

  1. Endülüs Nasrî Emiri V. Muhammed El-Ganî-Billâh Dönemi(1354-1359)-(1362-1391)

    The period of Muhammad Al-Ghani Billah V, The Nasrid Emir of Andalusia (1354-1359)-(1362-1391)

    RUMEYSA NURDAN AKYÜZ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    TarihMarmara Üniversitesi

    İslam Tarihi ve Sanatları Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ NİHAL ŞAHİN UTKU

  2. Geç Ortaçağ seyyah ve coğrafyacılarının gözüyle Endülüs

    Andalusia through the eyes of Late Medieval itinerants and geographers

    METE SAĞLAM

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    TarihBilecik Şeyh Edebali Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ABDULHALİK BAKIR

  3. Endülüs'te kadın (711-1492)

    Women in al-Andalus (711-1492)

    FATMA MERVE ÇINAR

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    DinAnkara Üniversitesi

    İslam Tarihi ve Sanatları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET ÖZDEMİR

  4. Valilik ve emirlik dönemlerinde Endülüs Emevîleri'nde iktidar mücadelesi

    Power struggle in Andalusian Umayyads during the periods of the governorship and emirate

    SENA KAPLAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    TarihSüleyman Demirel Üniversitesi

    İslam Tarihi ve Sanatları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. İSMAİL HAKKI GÖKSOY

  5. Benî Ahmer Devleti (1232-1492)

    Nasrid Kingdom (1232-1492)

    QİYAS ŞÜKÜROV

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    TarihMimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi

    Tarih Bölümü

    PROF. DR. ABDÜLKERİM ÖZAYDIN