Geri Dön

Çocukluk çağı travması olan ve olmayan iki uçlu olgularda afektif mizaç ve psikolojik dayanıklılık ilişkisi

The relationship of affective temperament and psychological resilience in bipolar cases with and without childhood trauma

  1. Tez No: 774663
  2. Yazar: BAŞAK ÜNÜBOL
  3. Danışmanlar: PROF. DR. SERMİN KESEBİR, DOÇ. DR. HÜSEYİN GÜLEÇ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Psikiyatri, Psychiatry
  6. Anahtar Kelimeler: İki uçlu bozukluk, çocukluk çağı travması, afektif mizaç, psikolojik dayanıklılık, Bipolar disorder, childhood trauma, affective temperament, resilience
  7. Yıl: 2014
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bakanlığı
  10. Enstitü: İstanbul Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Psikiyatri Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 114

Özet

ÖZET Giriş ve Amaç: Bu çalışmanın amacı, çocukluk çağı travması (ÇÇT) olan ve olmayan iki uçlu bozukluk (İUB) tanılı olgularda, afektif mizaç ve psikolojik dayanıklılık ilişkisini araştırmaktır. Buna ek olarak, ÇÇT olan İUB olgularda, afektif mizaç ve psikolojik dayanıklılık ilişkisinin, ÇÇT alt tiplerine göre farklılaşıp farklılaşmadığını araştırmak ve karşılaştırmaktır. Yöntem: Bu amaçla Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi ayaktan hasta birimine olağan kontrolleri için başvuran ve çalışmaya katılmak için bilgilendirilmiş onam veren, DSM-IV'e göre İUB tanılı olgular ardışık olarak değerlendirildi. Değerlendirilen olgularda en az 8 haftalık iyilik döneminde olma şartı arandı. Bu duruma uyan 150 olgunun tanı görüşmesi SCID-I ile yapıldı, her bir olguda hastalıkla ilgili bilgiler SKIP-TURK (Duygudurum Bozuklukları Tanı ve İzlem Formu) ile toplandı. Bunun ardından her bir olguya, TEMPS-A(Evaluation of Memphis, Pisa, Paris and San Diego Autoquestionnaire)Mizaç değerendirme anketi, YİPDO(Yetişkinler için Psikolojik Dayanıklılık Ölçeği) uygulandı. ÇÇT, ÇÇRTÖ (Çoçukluk Çağı Ruhsal Travma Ölçeği) ile belirlendi. Bulgular: ÇÇT+ olgularda psikolojik dayanıklılık puanları, ÇÇT- olgularda olduğundan daha düşük bulundu. Psikolojik dayanıklılık ve ÇÇT puanları arasındaki ters ilişki duygusal ihmal, duygusal istismar ve cinsel istismar için anlamlı bulundu. Bu ilişki, duygusal ve cinsel istismar için daha belirgindi. Ancak, fiziksel istismar ve ihmal puanları ile psikolojik dayanıklılık puanları arasında bir ilişki gösterilemedi. Bulgularımıza göre, afektif mizaç puanları da ÇÇT olan ve olmayan olgular arasında farklılaşmaktadır. Depresif, siklotimik ve anksiyöz mizaç skorları ÇÇT olan iki uçlu olgularda daha yüksek bulundu. Afektif mizaç ve ÇÇT alt tipleri ilişkisine baktığımızda hipertimik mizaç puanları ile duygusal istismar ve ihmal puanları arasında ters yönlü bir ilişki gösterdik. Çalışmamızdaki ÇÇT olan iki uçlu olgularda yüksek olarak bulunan depresif, siklotimik ve anksiyöz mizaçlar arasında sadece anksiyöz mizaç puanları, psikolojik dayanıklılık ile ilişkili bulunmuştur. Bu ilişki ters yönlü bir ilişkidir. Bu bulgularımızı güçlendirecek şekilde, ÇÇT ve afektif mizaç arasında, anksiyöz mizaç puanları, fiziksel ve duygusal ihmal puanları arasında doğrusal bir ilişki mevcuttur. Sonuç: İUB tanılı olgularda psikolojik dayanıklılık çocukluk çağı travması varlığında daha düşüktür.ÇÇT olan iki uçlu olgularda anksiyöz mizaç puanları ile psikolojik dayanıklılık arasında ters bir ilişki vardır. Diğer taraftan, hipertimik mizaç puanları ile duygusal istismar ve ihmal puanları arasında da ters bir ilişki vardır.

Özet (Çeviri)

ABSTRACT Introduction and objective: The aim of this study to investigate relationship between temperament and resilience in bipolar disorder cases with or without childhood trauma (CT). In addition, we investigated and compared if relationship between temperament and resilience differs according to subtype of CT in bipolar disorder cases . Method: This is a cross-sectional study, performed in Erenkoy Mental Health and Neurology Training and Research Hospital with 150 out-patients diagnosed by SCID-I as bipolar disorders whom were taken consecutively randomly. Evaluated cases should have at least 8 weeks stable phases. Datas of participants were colleted with SKIP-TURK ( diagnose and follow up form for affective disorders ). Then, they were given RSA(resilience scale for adults) , TEMPS-A(Evaluation of Memphis, Pisa, Paris and San Diego Autoquestionnaire) affective temperament scale and childhood trauma questionnaire ( CTQ). Findings: The cases with CT had statistically significant lower scores from resilience than whom without CT. The inverse relationship between resilience and CT was significant for emotional neglect, emotional abuse and sexual abuse. This relationship was significant for emotional and sexual abuse. However, we could not find any relationship between physical abuse, neglect and resilience. According to our findings, affective temperament scores are different between the cases with and without CT. Depressive, cyclothymic and anxious temperament scores were significantly higher in cases with CT. We examined the relationship between subtypes of CT and affective temperament, an inverse relation found between hyperthymic temperament scores and emotional abuse and neglect scores. In our study depressive, cyclothymic and anxious temperament scores found higher in cases with CT, among these three affective temperament only anxious temperament, was found in an inverse relationship between resilience . We found a linear relationship between anxious temperament scores and physical and emotional neglect scores. This also supports our findings. Conclusion: In the presence of childhood trauma resilience is lower in the cases with a diagnosis of BD. In the cases with CT, there is an inverse relationship between anxious temperament scores and resilience scores. On the other hand, there is an inverse relationship between hyperthymic temperament scores and emotional abuse and neglect scores.

Benzer Tezler

  1. Duygusal yeme bozukluğu olan hastalara yönelik emdr terapisi protokolü geliştirilmesi ve etkinliğinin araştırılması

    Development of an emdr protocol for patients diagnosed with emotional eating disorder and the efficacy study of the protocol

    İREM CAN ESENKAYA

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    PsikolojiÜsküdar Üniversitesi

    Psikoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. FERİDE GÖKBEN HIZLI SAYAR

  2. Majör depresyonda mizaç ve karakter özelliklerinin çocukluk çağı travmaları açısından karşılaştırılması

    Temperament and character traits in patients with major depression disorder in the context of childhood trauma

    HAVVA SERT UYSAL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    PsikiyatriSüleyman Demirel Üniversitesi

    Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. İNCİ MELTEM ATAY

  3. Suç işleyenlerde çocukluk çağı travması,dissosiasyon ve başa çıkma tutumları: Kontrollü bir çalışma

    Childhood trauma, dissociation and coping strategies in incarcerated criminals: A controlled study

    MERİH ALTINTAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    PsikiyatriSağlık Bakanlığı

    DOÇ. DR. MUSTAFA BİLİCİ

  4. Majör depresif bozukluğu olan hastalarda intihar düşüncesi ve davranışının dürtüsellik, yürütücü işlevler ve çocukluk çağı travması ile ilişkisi

    The relationship of suicidal ideation and behaviour with impulsivity, executive functions and childhood trauma in patients with major depressive disorder

    DURMUŞ AVŞAR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    PsikiyatriErciyes Üniversitesi

    Psikiyatri Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ERTUĞRUL EŞEL

  5. Dissosiyatif bozukluğu olan ve olmayan parasomnili hastaların uyku özelliklerinin karşılaştırılması

    With and without dissociative disorder sleep characteristics of patients with parasomnia comparison

    KADER SEMRA KARATAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    PsikiyatriSağlık Bakanlığı

    Psikiyatri Ana Bilim Dalı

    PROF. ZERRİN PELİN

    DOÇ. DR. MUSTAFA BİLİCİ