Geri Dön

Tüm ekzom dizileme (WES) analizi ile elde edilmiş yağ asidi oksidasyon defektleri ile ilişkili genlerin retrospektif olarak güncel verilerle değerlendirilmesi

Retrospective evaluation of genes related to fatty acid oxidation defects from whole-exome sequencing (WES) analysis with current data

  1. Tez No: 776767
  2. Yazar: VOLKAN SÖNMEZ
  3. Danışmanlar: PROF. DR. FATMA SILAN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Genetik, Genetics
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2023
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Tıbbi Genetik Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Tıbbi Genetik Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 129

Özet

GİRİŞ ve AMAÇ: Uzun süreli açlıkta ve hastalık durumlarında enerji ihtiyacını karşılamak üzere, yağ asitleri adipoz dokudan salınır ve mitokondrial ß-oksidasyona uğrarlar. Yağ asidi oksidasyonu, karaciğer, kalp ve iskelet kası gibi organlarda enerji homeostazı için anahtar bir metabolik yoldur. Yağ asidi oksidasyon defektleri yetersiz enerji üretimine yol açmaktadır. Amacımız yağ asidi oksidasyonunda görev yapan proteinleri kodlayan bazı genlerin WES analizinde retrospektif olarak değerlendirilmesi, kohortumuzda taşıyıcılık sıklığının saptanması ve mutasyon saptanan hastaların genotip-fenotip korelasyonudur. YÖNTEM: Çalışmamızda, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Araştırma Hastanesi Tıbbi Genetik polikliniğine, 15.04.2022 tarihine kadar farklı klinik bulguları sebebiyle başvuran ve tüm ekzom dizi analizi (WES) yapılmış hastalardan yağ asidi oksidasyonunda görevli genlerden panel oluşturularak (ACADM, ACADS, ACADVL, CPT1A, CPT2, ECHS1, HADH, HADHA, HADHB, SLC25A20), 485 hastanın retrospektif olarak klinik bulguları incelenmiş ve mutasyon analizi yapılmıştır. WES analizi xGen Exome Research Panel v2 kiti kullanılarak Yeni Nesil Dizi Analizi (NGS) yöntemiyle çalışılmıştır. Çalışma soncunda üretilen VCF dataları Qiagen Clinical Insight Interpret yazılımı ile analiz edilmiştir. BULGULAR: Hastalarımızda patojenik/muhtemel patojenik mutasyon taşıyıcılık sıklığı 2,06% olarak; VUS mutasyon taşıyıcılık sıklığımız ise 8,24% olarak saptanmıştır. Hastalarımızdan 107'sine segregasyon amacıyla; 378'ine çeşitli klinik bulgular sebebiyle WES analizi çalışılmıştır. Segregasyon nedeniyle başvuran 107 hastanın 15'inde (14%); çeşitli klinik tablolar ile tarafımıza başvuran 378 hastamızdan 35'inde (9,2%); tüm kohortumuzda 50/485 (10,3 %) bireyde, yağ asidi oksidasyonunda görevli genlerde heterozigot patojenik, muhtemel patojenik veya VUS mutasyon saptanmıştır. Mutasyon saptanan 50 bireyden 12'sinde yağ asidi oksidasyon defektleri ile ilişkili fenotip saptanmıştır. SONUÇ: Hastalıkların otozomal resesif kalıtılması, heterozigot taşıyıcılarda klinik bulgu saptanmayacağı anlamına gelmemelidir. Örneklemimiz küçük olduğu halde, heterozigot taşıyıcılık saptanan bireylerin %27.9 unda yağ asidi oksidasyon defektleri ile ilişkili fenotip saptanmıştır. Literatürde yağ asidi oksidasyon defektleri için heterozigot bireylerin fenotipi hakkında sistematik bir yayın yoktur, bu tez çalışması öncü niteliktedir. Yağ asidi oksidasyon defektlerinin pekçok sistemi etkileyip, heterozigot durumdayken bile klinik bulgulara katkı sağlayabileceği göz önüne alınmalıdır.

Özet (Çeviri)

INTRODUCTION and AIM: Fatty acids are released from adipose tissue and undergo mitochondrial β-oxidation to meet their energy needs during prolonged starvation and disease states. Fatty acid oxidation is a key metabolic pathway for energy homeostasis in organs such as liver, heart, and skeletal muscle. Fatty acid oxidation defects lead to insufficient energy production. Our aim is to evaluate retrospectively some genes encoding proteins involved in fatty acid oxidation in WES analysis, to determine the frequency of carriers in our cohort, and to correlate the genotype-phenotype of patients with mutations. METHODS: In our study, a panel was formed from the genes involved in fatty acid oxidation (ACADM, ACADS, ACADVL, CPT1A, CPT2, ECHS1, HADH, HADHA, HADHB, SLC25A20), clinical findings of 485 patients were retrospectively examined and mutation analysis was performed. WES analysis was performed with Next Generation Sequence Analysis (NGS) method using xGen Exome Research Panel v2 kit. The VCF data produced as a result of the study were analyzed with the Qiagen Clinical Insight Interpret software. RESULTS: The frequency of pathogenic/likely pathogenic mutation carriers in our kohort was 2.06%; Our VUS mutation carrier frequency was found to be 8.24%. WES analyses were performed for segregation purposes in 170 of our patients and for various clinical findings in 378 of our patients. In 15 (14%) of 107 patients applied for segregation; 35 (9,2%) of our 378 patients who applied to us with various clinical presentations; In our entire cohort, 50/485 (10,3%) individuals were found to have heterozygous pathogenic, likely pathogenic, or VUS mutations in genes involved in fatty acid oxidation. A phenotype associated with fatty acid oxidation defects were detected in 12 of 50 individuals with mutations. CONCLUSION: The autosomal recessive inheritance of diseases should not mean that no clinical signs will be detected in heterozygous carriers. Although our sample was small, a phenotype associated with fatty acid oxidation defects were found in 27.9% of individuals with heterozygous carriers. There is no systematic publication in the literature about the phenotype of individuals heterozygous for fatty acid oxidation defects, this thesis study is pioneering. It should be considered that fatty acid oxidation defects may affect many systems and contribute to clinical findings even in heterozygous state.

Benzer Tezler

  1. Çanakkale örnekleminde tüm ekzom dizileme (Wes) ile elde edilen verilerden konjenital monosakkarit ve disakkarit metabolizma bozuklukları ile ilişkili genetik varyantların güncel verilerle değerlendirilmesi ve taşıyıcılık oranlarının belirlenmesi

    Evaluation of genetic variants related to congenital monosaccharide and disaccharide metabolism disorders from data obtained by whole exome sequencing (Wes) in the Çanakkale sample with current data, and determination of carrier ratios

    MEHMET BERKAY AKCAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    GenetikÇanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi

    Tıbbi Genetik Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. FATMA SILAN

  2. Nadir metabolik hastalıklarda tüm ekzom dizileme verilerinin biyoinformatik analizleri ile fenotipten sorumlu varyantların değerlendirilmesi

    Bioinformatics analysis and variant interpretation of whole exome sequencnig data in inborn errors of metabolism

    CAN KOŞUKCU

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıHacettepe Üniversitesi

    Pediatrik Temel Bilimler Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. RIZA KÖKSAL ÖZGÜL

  3. Dishormonogenezli konjenital hipotirodi hastalarında yeni nesil dizi analizi ile genetik etiyoloji değerlendirilmesi

    Evaluation of genetic etiology with a new generation sequence analysis in congenital hypothrody patients with dishormonogenesis

    ÜMRAN POTA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıPamukkale Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SELDA AYÇA ALTINCIK

    PROF. DR. GÖKHAN OZAN ÇETİN

  4. Tüm genom yaklaşımlarıyla epilepsi genlerinin incelenmesi

    Investigation of epilepsy genes with whole genome approaches

    BÜŞRA TAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Genetikİstanbul Üniversitesi

    Genetik Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SİBEL AYLİN UĞUR İŞERİ

  5. Herediter retina distrofilerinin genetik etiyolojisinin yeni nesil dizileme yöntemi ile araştırılması

    Investigation of the genetic etiology of herediter retinal dystrophy with the new generation sequencing

    SAİDE BETÜL ARSLAN SATILMIŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    GenetikSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Tıbbi Genetik Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. CAVİDAN NUR SEMERCİ GÜNDÜZ