Geri Dön

Kliniğimizde 1999 – 2022 yılları arasında opere edilen spinal tümörü (spinal kord ve omurga) olan hastaların retrospektif olarak incelenmesi

Retrospective examination of patients with spinal tumor (spinal cord and spine) operated in our clinic between 1999-2022

  1. Tez No: 790886
  2. Yazar: ALİ KAPLAN
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. NAİL ÇAĞLAR TEMİZ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Nöroşirürji, Neurosurgery
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2023
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: Gülhane Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Beyin ve Sinir Cerrahisi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 126

Özet

Spinal tümörler, yüksek morbidite oranlarına sahiptirler. Erken tanı ve uygun tedavi yöntemi uygulandığında, morbidite oranının düştüğü görülmektedir. Teknolojik ilerlemelere paralel olarak tanı olanakları da artmıştır. Ayrıca, teknolojinin ilerlemesiyle birlikte mikrocerrahinin gelişimi ve elektrofizyolojik tetkiklerin intraoperatif olarak kullanılmasının yaygınlaşması, yapılan cerrahi işlemi daha güvenilir hale getirmekle birlikte daha kolaylaştırmış olup cerrahi tedavideki başarı oranını yükseltmiştir. Spinal tümörlerin anatomik lokalizasyonu, histolojik tipi, bunlara bağlı olarak değişen büyüme hızları ve hastanın başvurudaki nörolojik durumu, hastalığın prognozunu belirleyen en önemli parametrelerdir. Bu çalışmada, 1999-2022 yılları arasında kliniğimizde opere edilen spinal tümörü olan 281 hasta, retrospektif olarak incelenerek, hastaların preoperatif (yaş, cinsiyet, başvuru süreci, başvuru şikayeti, başvuru muayenesi, radyolojik görüntü, anatomik yerleşimi), intraoperatif (uyguladığımız cerrahi teknik, eksizyon miktarı, intraoperatif nöromonitörizasyon kullanılma durumu) ve postoperatif (muayene, patoloji sonucu) süreçleri ayrıntılı biçimde değerlendirilmiş olup sonuçlarımız literatür bulguları ile karşılaştırılarak tartışılmıştır. Serimizde, hastalar arasında erkek cinsiyet hakimiyeti mevcuttur (erkek/kadın oranı 1,6/1). Bu bulgular, literatür bulguları ile uyuşmaktadır. Metastatik spinal tümörü olanların, primer spinal tümörü olanlara göre yaş ortalamasının daha yüksek olduğu izlenmiştir (p=0,010). Ancak cinsiyet açısından anlamlı farklılık (p=0,805) izlenmedi. Çalışmamızda spinal tümör hastalarında başlıca semptomların sırasıyla ağrı, motor defisit, parestezi ve inkontinans olduğu izlenmiştir ve bu bulgular literatür ile uyuşmaktadır. Serimizdeki spinal tümörlerin %63'ünün primer, %37'sinin metastatik olduğu görüldü. En sık izlenen primer tümörler sırasıyla ependimom, schwannom ve menenjiyom olarak görüldü. Metastatik tümörlerde ise sırasıyla en sık akciğer, prostat ve meme kanseri metastazları izlenmiştir. Çalışmamızda spinal tümörlerin en sık izlendiği anatomik lokalizasyonların lumbosakral (%51,6) ve torakal (%43,8) bölge olduğu görülmüş olup servikal bölgede daha nadir görülmektedir. Primer spinal tümörlerin en sık lumbosakral bölgede izlendiği görülürken metastatik spinal tümörlerin en sık torakal bölgede izlendiği görülmüştür. Primer tümörler daha çok intradural intramedüller ve intradural ekstramedüler lokalizasyonda görülürken, metastatik tümörlerin büyük çoğunluğunun ekstradural yerleşimli olduğu görülmüştür. Çalışmamızdaki cerrahilerin çoğu elektif, daha azı acildir. Eksizyon miktarı sırasıyla gross total, total, subtotal ve parsiyeldir. Primer tümörlerde total eksizyon oranı daha yüksekken, metastatik tümörlerde, gross total ve subtotal eksizyon oranı daha yüksek olarak görülmüştür. Ameliyatların %40,2'sinde intraoperatif nöromonitorizasyon kullanılmıştır. Metastatik tümör nedeniyle cerrahi geçiren hastalar içinde postoperatif dönemde fizik muayene bulgularında düzelme olan (p

Özet (Çeviri)

Spinal tumors are usually associated with high morbidity rates, which could decline with early diagnosis and appropriate treatment. Technological advencements in the field of medical imaging modalities greatly aid with diagnostic process. Advanced microsurgical techniques and intraoperative electrophysiological monitoring do not only provide a technically easier and safer surgery but also increase the success of the procedure. Most important factors determining the prognosis are anatomical location of the tumor, histological type and grade, growth rate of the mass and neurological condition of patient at the first admission. In this study, we retrospectively evaluated 281 patients with spinal tumors whom had been operated in our department between 1999 and 2022; regarding their preoperative (age, sex, symptoms at presentation, findings of physical examination at admission, radiological imagings, anatomical location), intraoperative (surgical technique, amount of excised material, utilization of intraoperative neuromonitoring) and postoperative processes (physical examination, pathological evaluation) in detail and discussed our results comparing with current literature. In our series, male sex was found to be more predominant (male to female ratio was 1.6:1). Mean age of patients with metastatic spinal tumors was significantly higher than those with primary spinal tumours (p=0.010) however there was no significant difference regarding sex (p=0.085). We observed that most common presentation symptoms were back pain radiating to leg, motor and sensory deficiencies and incontinency. All these data are found to be compatible with the literature. In our series, 63% of all spinal tumors was primary and the remaining 37% was metastatic. Ependymoma, schwannoma and meningioma were most common histological types while metastatic spinal tumours mostly arised from lung, prostate and breast cancers. We observed that the most common anatomical localization of spinal tumors was lumbosacral (51.6%) and thoracal (43.8%) while servical spinal involvement was relatively infrequent. Primary spinal tumors mostly involved lumbosacral region while metastatic tumors were most commmonly found in thoracic spine. While primary tumors were mostly seen in intradural and intramedullary locations, metastatic tumors were found to be mostly seated in extradural space. Most of the surgeries performed in our study were elective procedures, while a smaller number of them was emergent. Amount of excised material was gross total, total, subtotal and partial, respectively. Rate of total excision was higher in primary tumours. Rates of gross total and subtotal excision were higher in metastatic tumors. Intraoperative neuromonitoring was utilized in 40.2% of all surgeries. Rates of improvements in postoperative physical examination (p

Benzer Tezler

  1. Femoral uzatma yapılan hastalarda kullanılan üç farklı yöntemin fonksiyonel sonuçlarının karşılaştırılması

    A comparison of functional results of three different surgical techniques in patients undergoing femoral lengthening

    ILJHAN SULEJMANI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Ortopedi ve Travmatolojiİstanbul Üniversitesi

    Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HALİL İBRAHİM BALCI

  2. Yaygın değişken immün yetmezlik fenotipi ile gelen hastaların klinik, immünolojik, genetik özellikleri ve izlem sonuçlarının değerlendirilmesi

    Evaluation of the clinical, immunological and genetic characteristics and follow-up results of patients presenting with a common variable immunedeficiency phenotype

    HATİCE BÜŞRA KÜTÜKÇÜ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Allerji ve İmmünolojiAnkara Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ESİN FİGEN DOĞU

  3. Primer açık açılı glokom olgularında uygulanan viskokanalostomi ameliyatlarının uzun dönem sonuçlarının değerlendirilmesi

    Başlık çevirisi yok

    MUAMMER ÖZÇİMEN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2005

    Göz HastalıklarıYüzüncü Yıl Üniversitesi

    Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ.DR. TEKİN YAŞAR

  4. Konjenital özofagus atrezili hastaların uzun dönem sonuçlarının değerlendirilmesi

    Evaluation of long-term results of patients with congenital esophageal atresia

    MEHMET ALİ NARSAT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Çocuk CerrahisiÇukurova Üniversitesi

    Çocuk Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HİLMİ SERDAR İSKİT

  5. Renal hücreli kanserde pelvis renalis tutulumunun prognoza etkisinin ve diğer prognostik faktörlerle ilişkisinin araştırılması

    Başlık çevirisi yok

    ÖZGÜR HAKİ YÜKSEL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    ÜrolojiSağlık Bakanlığı

    Üroloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. FERİDUN ŞENGÖR