Geri Dön

Meme kanserinde adjuvan tamoksifen tedavisinin postmenopozal hastalarda serum lipid ve lipoproteinlerine etkisi

The Effect of adjuvant tamoxifen treatment on serum lipid and lipoprotein levels in postmenopausal with breast cancer

  1. Tez No: 79905
  2. Yazar: SABRİ BARUTCA
  3. Danışmanlar: PROF. DR. MEHMET NİYAZİ ALAKAVUKLAR
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Hematoloji, Onkoloji, Hematology, Oncology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1999
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Dokuz Eylül Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Hematoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 72

Özet

ÖZET Meme kanseri sigara içmeyen kadının en sık cilt dışı kanseridir. Hastalığın tedavisinde cerrahi, radyoterapi, kemoterapi ve hormonoterapi gibi tedavi metodları kullanılmaktadır. Tamoksifen, tümör hücreleri estrojen reseptörü (ER) veya progesteron reseptörü (PgR) pozitif olan hastalarda meme kanserinin hormonal tedavisinde ve profilaksisi amacıyla kullanılan bir ajandır. Kardiyovasküler sistem hastalıkları postmenapozal kadınların en sık morbidite ve mortalite sebeplerindendir. Hiperlipidemi bu hastalıkların gelişiminde önemli bir yere sahiptir. Serum lipid, lipoprotein ve apolipoprotenleri ile şekillenen kan lipid profili, pekçok endojen ve eksojen faktörden etkilenebilmektedir. Tamoksifen de kan lipid profiline direk veya hormonal statü üzerinden indirek olarak etkili olabilmektedir. Bu çalışmada postmenapozal ve medyan 26.5 aydır adjuvan tamoksifen tedavisi almakta olan 16 meme kanseri hastası ile tamoksifen tedavisi görmeyen 12 hastadan oluşan kontrol ". grubunun serum lipid profilleri karşılaştırılmıştır. Daha önce. yapılmjş. çalışmalardan farklı olarak hastaların serum lipid profilleri üzerine etkili olabilecek faktörler ve ilgili parametreler de ayrıntılı olarak incelenmiştir. Hastaların demografik özellikleri, almış oldukları adjuvan tedaviler ve izlem süreleri yönünden anlamlı farklılıkları yoktur, yine hiçbirinin serum lipid profili üzerinde etkili olabilecek komorbid hastalığı ve ilaç kullanma öyküsü yoktur. Beslenme özellikleri incelendiğinde et tüketimi dışında belirgin bir farklılık tespit edilmemiştir. Her iki grupta da tavuk etinin en sık tüketilmesi ardından tamoksifen grubunda en sık dana, kontrol grubunda da balık etinin tüketildiği gözlenmiştir. Hastalar genel olarak tanı sonrasında dışarıda çalışmayı bırakmış ve ev işlerini de hafifletmişlerdir. Yürüyüş dışında spor yapmamaktadırlar, kontrol grubu daha fazla oranda yürüyüş yapmaktadır. Tanı sonrasında hastaların vücut ağırlıkları artmıştır, ancak bu artış anlamlı değildir ve gruplar arasında da anlamlı vücut ağırlığı farkı yoktur. Tanı sonrası dönemde tamoksifen grubundaki hastaların sistolik kan basıncı anlamlı ölçüde artma göstermiştir. Kontrol grubunun hemoglobin ve albumin değerleri tamoksifen grubuna göre anlamlı bir yükseklik göstermiştir. Çalışılan diğer hematolojik ve biyokimyasal parametrelerle, tiroid fonksiyon testleri yönünden gruplar arasında farklılık yoktur. Yine tamoksifen ve kontrol grupları arasında serum östradiol ve progesteron düzeyleri yönünden fark yoktur. Serum LH ve FSH değerleri ise tamoksifen grubunda anlamlı düzeyde daha düşüktür. Tamoksifen ve kontrol grupları arasında serum trigliserid, total kolesterol ve LDL kolesterol değerleri yönünden farklılık yoktur. Serum HDL-kolesterol değeri ise tamoksifen kullanan grupta anlamlı derecede daha yüksektir. Tamoksifen grubunda ortalama serum alfa lipoprotein değeri daha yüksek olmakla birlikte anlamlı değildir. Yine serum prebeta ve beta lipoprotein değerleri yönünden anlamlı farklılık yoktur. Tamoksifen grubunun ortalama serum Apolipoprotein-A1 değeri kontrol grubundan anlamlı düzeyde yüksektir. Ortalama serum Apolipoprotein B ve lipoprotein (a) düzeyleri ise farksızdır. 57Bu çalışmada tamoksifen grubunu oluşturan hastaların ortalama yaşlarının daha fazla olmasına, bu grup hastaların daha fazla kırmızı et tüketmesine ve daha az düzenli yürüyüş yapmasına rağmen serum HDL-kolesterol ve apolipoprotein A1 değerleri daha yüksek bulunmuştur. Bu sonuçlar literatürle uyumlu olup tamoksifen tedavisinin postmenapozal hastalarda kardiyovasküler hastalıklar yönünden koruyucu etkisi olduğunu düşündürmüştür. Daha kesin sonuçların elde edilebilmesi yönünden bu konuda daha geniş ölçekli çalışmaların düzenlenmesi uygun olacaktır. 58

Özet (Çeviri)

Özet çevirisi mevcut değil.

Benzer Tezler

  1. Hormon reseptör pozitif erken evre meme kanserinde adjuvan hormonal tedavinin depresyon, uyku kalitesi ve cinsel fonksiyon üzerine etkinliğinin araştırılması

    Investigation of the effectiveness of adjuvant hormonal treatment on depression, sleep quality and sexual function in hormone receptor positive early stage breast cancer

    YAĞMUR KINACI GÜMÜŞÇUBUK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    OnkolojiAnkara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MEHMET ALİ NAHİT ŞENDUR

  2. Meme kanseri: Birinci basamakta hormonoterapi yan etkileri hakkında önemli noktalar

    Breast cancer the hormonal terapy important points about side effects in the primary care

    ALPER DURMUŞ SÖNMEZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    Aile Hekimliğiİzmir Katip Çelebi Üniversitesi

    Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. HÜSEYİN CAN

    DOÇ. DR. AHMET ALACACIOĞLU

  3. Östrojen reseptörü pozitif meme kanseri hastalarında hormonoterapiye direncin moleküler genetik yöntemle (CYP2D6 gen polimorfizmleri açısından) incelenmesi

    Searching for the responsiveness to hormonotherapy by molecular genetic studies (polimorphisms of CYP2D6) in er positive breast cancer patients

    SANİYE SEVİM ERTUĞRUL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    PatolojiAkdeniz Üniversitesi

    Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. FATMA ŞEYDA KARAVELİ

  4. Premenopozal meme kanserli kadınlarda adjuvan tamoksifen ile tamoksifen ve gnrh analoglarının birlikte kullanımının tedavi etkinliği açısından kıyaslanması

    Compari̇son between the treatment outcomes of use of tamoxi̇fen and concurrent use of tamoxi̇fen wi̇th gnrh analouges as adjuvant i̇n breast cancer

    GÜLGÜN ÖZBEK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    OnkolojiNecmettin Erbakan Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET ARTAÇ

  5. Trastuzumab ve antrasiklin içeren rejimler ile adjuvan kemoterapi almış meme kanserli hastalarda tedavinin arteriyel sertlik üzerine olan etkisinin değerlendirilmesi

    Arterial stiffness analyzing in breast cancer patients after receiving antracycline based chemotherapy regimens with trastuzumab

    ÖZLEM YERSAL

    Tıpta Yan Dal Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    OnkolojiAdnan Menderes Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SABRİ BARUTCA