Mutluluk ekonomisi
Economics of happiness
- Tez No: 803730
- Danışmanlar: PROF. DR. TÜRKMEN GÖKSEL
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Ekonomi, Economics
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2023
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ankara Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: İktisat Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 262
Özet
Yakın dönemde mutluluk ekonomisi alanında yapılan birçok çalışmada, ilişkisel mallar olarak tanımlanan arkadaşlık, dostluk, sevgi, kabul görme, beğenilme gibi birbiriyle karşılıklı ilişki içinde olan kişilerin paylaştıkları duygu ve deneyimlerin insanların mutluluğu üzerinde etkili olduğu ortaya çıkmıştır. Bu çalışmalar kapsamında, gelişmiş ülkelerde gelir artışının mutlulukta herhangi bir artışa neden olmamasını (Easterlin Paradoksu'na) açıklamaya yönelik psikolojik temeller üzerine kurulu yeni bir teori geliştirilmiştir.“İlişkisel mutluluk teorisi”olarak adlandırılan bu teoriye göre, bir toplum zenginleştikçe gelişmiş ekonomik koşulların bireysel mutluluk üzerindeki olumlu etkisi ilişkisel malların üretiminin/tüketiminin azalmasıyla dengelenmektedir. Bu çerçevede tez çalışmasında, ilişkisel mallar, gelir ve mutluluk arasındaki ilişkinin ilişkisel mutluluk teorisi kapsamında yer alan bağlanma kuramıyla teorik ve ampirik olarak araştırılması amaçlanmıştır. Teorik olarak Maurizio Pugno (2005)'nun psikolojik gerçekçiliğe dayalı matematiksel modeli bireysel boş zaman eklenmesiyle yeniden kurgulanarak, gelirin mutluluğa etkisinin ilişkisel malların üretim/tüketim düzeyine göre nasıl farklılaştığı analiz edilmiştir. Yeniden kurgulanan modelde, ilişki kurma yeteneği yüksek olan bireyler gelir arttığında ilişkisel mallardan daha fazla tüketseler de her zaman yüksek mutluluğa sahip olamadıkları sonucuna varılmıştır. Bu bağlamda model, gelir arttığında bireyler sadece başkalarına zaman ayırarak değil, müzik dinlemek, kitap okumak, bisiklet sürmek vb. aktiviteleri yapmak için kendilerine de zaman ayırdıklarında mutlu olabileceklerini göstermiştir. Ampirik olarak ilişkisel malların bireysel mutluluk üzerindeki etkisi sıralı lojistik yöntemi kullanılarak Türkiye ve dünya genelinde incelenmiştir. TÜİK tarafından gerçekleştirilen Yaşam Memnuniyeti Araştırması'nın 2015 yılı ve Zaman Kullanım Araştırması'nın 2014-2015 yılı verileriyle yapılan analiz sonucunda, Türkiye'de yaşayan bireylerin birlikte gönüllü çalışma yaparak ve kültürel ya da sosyal etkinliklere katılarak ilişkisel malları üretip tüketmeleri mutluluk düzeyleri üzerinde arttırıcı bir etki yarattığı bulgusuna ulaşılmıştır. Dünya Değerler Araştırması'nın 1995-2020 dönemini kapsayan verileri için yapılan analizde dünya genelinde aile, akraba, arkadaş ve diğer tanıdıklarıyla daha sık vakit geçiren ve gönüllü kuruluşların faaliyetlerine aktif olarak katılan bireylerin ilişkisel mallardan üreterek/tüketerek mutluluklarının arttığı belirlenmiştir. Ampirik düzeyde son olarak, Dünya Değerler Araştırması'nın dördüncü dalgası kullanılarak gelişmiş ülkelerde gelir düzeyinin yüksek olmasına rağmen daha fazla mutlu olunamamasının nedeni açıklanmıştır. Ekonomik yöntem olarak sıralı lojistik ve en küçük kareler yöntemi kullanılarak, kişisel ve sosyal ilişkilerden kaçınma eğiliminin ilişkisel malların üretimine/tüketimine ayrılan zamanı dışlayarak gelişmiş ülkelerde yaşayan bireylerin daha fazla mutlu olmasını önlediği sonucuna varılmıştır. Gelişmiş ülkelerde mutsuzluğa yol açan bu sonuç, araç değişken yöntemi kullanılarak nedensel mekanizmalarıyla da ortaya konmuştur. Ayrıca şekil yardımıyla dünya genelinde kişi başı reel gelir düzeyindeki artışın beraberinde ilişkisel malların üretim/tüketim düzeyinde bir artışa yol açmadığı gözlenmiştir.
Özet (Çeviri)
In many recent studies in the field of happiness economics, it has been revealed that the emotions and experiences shared by people who are in a mutual relationship with each other, such as friendship, love, acceptance and admiration, which are defined as relational goods, have an impact on people's happiness. Within the scope of these studies, a new theory based on psychological foundations has been developed to explain the fact that the increase in income in developed countries does not lead to any increase in happiness (Easterlin Paradox). According to the theory called as“relational happiness theory”, as a society becomes wealthier, the positive impact of improved economic conditions on individual happiness is offset by a decrease in the production/consumption of relational goods. In this framework, this dissertation aims to theoretically and empirically investigate the relationship between relational goods, income and happiness with the attachment theory within the scope of relational happiness theory. Theoretically, Maurizio Pugno's (2005) mathematical model based on psychological realism was reconstructed with the addition of individual leisure time and analyzed how the effect of income on happiness differs according to the level of production/consumption of relational goods. In the reconstructed model, it is concluded that individuals with high relationship building ability do not always have high happiness even if they consume more relational goods when income increases. In this regard, the model showed that when income increases, individuals can be happy not only by allocating time for others, but also by allocating time for themselves to do activities such as listening to music, reading a book, riding a bicycle, etc. The impact of relational goods on individual happiness is empirically examined in Turkey and globally using the ordered logistic method. As a result of the analysis of the 2015 Life Satisfaction Survey and the 2014-2015 Time Use Survey of TURKSTAT, it was found that the production and consumption of relational goods by individuals living in Turkey by doing voluntary work together and participating in cultural or social activities has an increasing effect on their happiness levels. The analysis of the World Values Survey covering the period 1995-2020 shows that individuals who spend time with family, relatives, friends and other acquaintances and actively participate in the activities of voluntary organizations increase their happiness by producing/consuming relational goods. Finally, at the empirical level, the fourth wave of the World Values Survey is used to explain why developed countries are not happier despite higher income levels. Using ordered logistic and least squares methods as economic methods, it is concluded that the tendency to avoid personal and social relationships prevents individuals living in developed countries from being happier by excluding the time allocated to the production/consumption of relational goods. This result, which leads to unhappiness in developed countries, is also revealed with causal mechanisms using the instrumental variable method. In addition, it is observed with the help of the figure that the increase in the level of real income per capita across the world does not lead to an increase in the production/consumption level of relational goods.
Benzer Tezler
- Mutluluk ekonomisi; sosyo-ekonomik yapının toplumsal mutluluk algısı ve memnuniyetine etkisi: Türkiye örneği
Happiness economy; the effect of socio-economic structure on the social happiness perception and satisfaction: Turkey example
AYDIN YILMAZ
Yüksek Lisans
Türkçe
2017
İşletmeTürk Hava Kurumu Üniversitesiİşletme Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. ADNAN GÜZEL
- Mutluluk ekonomisi yaklaşımıyla sürdürülebilir kalkınma
Sustainable development with happiness economics approach
EMEL MİRZA
- Mutluluk ekonomisi ve beyin göçü: Türkiye örneği
Happiness economics and the brain drain: The case of Turkey
YASEMİN AYSU KÖKSAL
- Mutluluk ekonomisi ve göç üzerine bir inceleme
An examination on happiness economy and migration
SONGÜL GÜL
- Mutluluğun sosyoekonomik belirleyicileri: OECD ülkeleri için bir analiz
Socioeconomic determinants of happiness: An analysis for OECD countries
DOĞUKAN ATABERK KAVUT
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
EkonomiZonguldak Bülent Ecevit Üniversitesiİktisat Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ BERSU BAHTİYAR