Geri Dön

Spontan subaraknoid kanamalarda orak hücreli anemi, talasemi ve G-6PD eksikliğinin rolü

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 80381
  2. Yazar: M. REŞAT EREK
  3. Danışmanlar: Belirtilmemiş.
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Nöroloji, Neurology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1986
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Çukurova Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Nöroloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 54

Özet

15.1.1985 ila 15.1.1986 tarihleri arasında Çukurova üniversitesi Tıp Fakültesi Acil servisine ve Nöroloji ve Nö roşirurji polikliniklerine başvuran ve bu kliniklere yatırıla rak SAK tanısı konan 20 ila 50 yaş grubunu içeren ve hiper tansiyonu olmayan 57 olgu incelendi. Bu olgular içinde yapı lan tetkikler (an jiograf i, BBT, myelografi) sonucu tümör, anev rizma, AVM saptanamayan 38 olgu ayrıldı. Bu 38 olgunun arte- riosklerotik olup olmadıklarını göstermek için total lipid, kolesterol, trigliserld ve lipoprotein elektroforezi yapıldı. Bu tetkikler sonucunda ise arterlosklerotik oldukları belir lenen 8 olgu ayrıldı. Kalan 30 olgu ve yine aynı yaş grubunu içerip aynı koşullara sahip ancak SAK'ı olmayan 17 kontrol grubu ile çalışma yürütüldü. Her iki gruba rutin inceleme olarak henatokrit, beyaz küre, periferik yayma, AKŞ, BUN, elektrolit, tam idrar, EKO, akciğer grafisi ve yukarda be lirtilen total lipid, kolesterol, trigliserid ve lipoprotein elektroforezi yapıldı. Tablolarımızda da görüldüğü gibi her iki grupta yani SAK geçiren hasta grubunda ve SAK geçirmeyen kontrol grubunda bu laboratuvar değerleri normal sınırlar- 46 - içindeydi. Araştırmanın temelini teşkili eden; SAK' da orak hücreli anemi, talasemi ve G-6PD eksikliğinin rolünün olup olmadığını saptamak için ise yine her iki grupta sickling testi, hemoglo bin elektroforezi ve G-6PD ölçümü yapıldı. Laboratuvar sonuç larına göre hasta ve kontrol grubunun tüm bireylerinde sick ling testi (-) negatif olarak bulundu. Hemoglobin elektrofore zi sonucu Hb 5, Hb F ve Hb A, saptanamadı. Buna karşılık kontrol ve hasta grubunu içeren kişilerde yapılan G-6PD en zim düzeyi tayini sonucu kontrol grubu olarak alınan 17 hasta nın 5'inde(% 29.4) ve hasta grubu olarak alınan 30 hastanın 10' unda (% 33.3) G-6PD düzeyinin azalmış olarak saptandığı gö rüldü. Tarayabildiğimiz literatürde açıkça ifade edilen genel kanı sickle-cell ve talasemili hastalarda kanama riskinin ve anevrizma görülmesi olasılığının normal bir popülasyona göre farklı olmadığıdır. Nitekim bizim çalışmamızda da SAK ge çirmiş, 30 hastada sickle cell ve talaseminin kanama etyoloji- s inde rol oynayabileceklerine ailişkin pozitif bir kanıt bula madık. G-6PD ölçüm sonuçlarına göre ise bu enzim ak ti vitesi nin SAK geçiren hasta grubunda % 33.3 kontrol olarak alınan SAK geçirmemiş, grupta ise % 29.4 oranında azalmış olduğu gö rüldü. Aradaki bu % 3.9 luk fark istatistiksel olarak anlam lı bulunmadı. Hastalarımız kliniklerden taburcu olduktan spnra aylık poliklinik kontrollerine çağrıldılar. Kontrole gelen x hastaların genel durumlarının iyi olduğu görüldü. Herhangi bir yakınmaları yoktu. Fizik ve nörolojik muayene bulguların-- 47 - da bir patolojiye rastlanılmadı. Yani hastalarımız çalışma süremiz içinde yapılan kontrollerde ikinci kez kanama geçir- meyip günlük yaşamlarını idame ettirmekteydiler. Bu da kla sik literatür bilgimiz olan arteriosklerotik, yaşlı, hiper- tansif ve diabetli olmayanlarda SAK prognozunun bu özellik leri taşıyanlara göre daha iyi olduğu görüşü ile bizim olgu larımızın klinik durumlarının paralellik gösterdiğini kanıt lamak yönünden olumlu bir tablo olarak değerlendirildi.

Özet (Çeviri)

Özet çevirisi mevcut değil.

Benzer Tezler

  1. Subaraknoid kanamalarda mortaliteye etki eden faktörler

    Subarachnoid hemorrhage mortality factors

    VOLKAN ERDOĞAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    İlk ve Acil YardımSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Acil Tıp Ana Bilim Dalı

    UZMAN AKKAN AVCİ

  2. Spontan intrakraniyal kanamalı hastalarda beyin tomografisinde optik sinir kılıf çapı ölçümünün prognozu öngörmede etkinliği

    Effectiveness of computerized tomography optic nerve sheath diameter measurement in predicting outcome of the patients with sontaneous intracranial hemorrhage

    İBRAHİM BİLGİN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    İlk ve Acil YardımDokuz Eylül Üniversitesi

    Acil Tıp Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BAŞAK BAYRAM

    DOÇ. DR. NEŞE ÇOLAK ORAY

  3. Spontan subaraknoid kanama ile gelen hastaların klinik ve radyolojik açıdan retrospektif incelenmesi

    A retrospective clinical and radiologic review of patients presenting with spontaneous subarachnoid hemorrhage

    SEYFULLAH YILDIRIM

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    NöroşirürjiNecmettin Erbakan Üniversitesi

    Beyin-Sinir ve Omurilik Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ MEHMET KENAN

  4. Anjiografi negatif spontan subaraknoid kanamalar: Klinik seyir ve uzun dönem takip sonuçları

    Spontaneous subarachnoid hemorrhage and negative angiography: Clinical course and results of long-term follow-up

    ÖZGÜR BARIŞ ÇAPAR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    NöroşirürjiAkdeniz Üniversitesi

    Beyin ve Sinir Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET SAİM KAZAN