Major ve/veya yapısal anomalili fetuslarda tüm ekzom analizinin (WES) tanı koyma gücünün retrospektif olarak değerlendirilmesi
Retrospectif evaluation of whole exome analysis (WES) diagnotic yeild in fetuses with major AND/OR structural anomalies
- Tez No: 810826
- Danışmanlar: PROF. DR. SEVİLHAN ARTAN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Genetik, Genetics
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2023
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Eskişehir Osmangazi Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Tıbbi Genetik Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 242
Özet
Prenatal WES analizi, 2016 ve sonrasında literatürde daha sık olarak yer almaya başlayan, farklı katılımcı sayıları ve farklı fenotipik bulguları olan olgular üzerinde çalışılan ve dolayısıyla tanı koyma gücü literatürde değişen oranlarda olup %15-%42 arasında değişen gelişmeye açık bir prenatal genetik tanı yöntemidir. Şuana kadar literatürde bildirilen yayınlar, akraba evliliği prevelansının düşük olduğu toplumlarda ve pozitif aile öyküsü oranı düşük olan olgularla yapılan çalışmalarken, çalışmamız popülasyon özellikleri gereği, %50'sinde ebeveynler arası akrabalığın mevcut olduğu ve %25'inde pozitif aile öyküsü bulunan 20 olgu ile oluşturulmuş ve takibinde olguların postnatal değerlendirmelerinin yapıldığı literatürdeki ilk örneklerdendir. Çalışmamızda, kliniği açıklayacak kromozomal anomalilerin ekarte edildiği 20 olgunun 9'unda tüm ekzom sekanslama ile fetal fenotipi açıklayacak genetik etiyoloji bulunarak, prenatal tüm ekzom sekanslama analizinin tanı koyma oranı %45 olarak bulunmuştur. Ebeveynler arası akrabalık ve ailelerdeki benzer etkilenimli birey oranlarnın yüksek olması nedeniyle, tanı koyma oranının literatür ortalamasından yüksek saptandığı düşünülmüştür. Farklı sistem ve organ tutulumları olan fetuslar bulgularına ve sistem tutulumlarına göre sınıflandırıldığında, WES analizinin tanı koyma gücünün en yüksek olduğu grubun, fetal akinezi, santral sinir sistemi anomalisi ve iskelet sistemi tutulumları olduğu görülmüştür. Ek olarak literatürdeki yüksek sporadik oranların aksine, çalışmamıza dahil edilen, posterior ensefaloselli olguların tümünün sendromik olduğu ve monogenik genetik etiyolojilerle oluştuğu gösterilerek, ensefaloselli olgularda prenatal tüm ekzom sekanslama çalışmalarının planlanmasının önü açılmıştır. Çalışmamız, bilindiği kadarıyla Türk toplumunda çalışılan ilk prenatal ekzom sekanslama çalışmasıdır. Sonuçlar ile, akraba evliliğinin yaygın olduğu toplumumuzda, ekzom sekanslamanın tanı gücü ortaya konulmuş ve toplulumuzdaki uygulanabilirliği sorgulanmıştır. Ek olarak yüksek novel varyant oranı ile, nadir sendromlardaki tanımlanmış varyant oranlarının arttırılması sağlanmıştır.
Özet (Çeviri)
Prenatal WES has started to take place more frequently in the literature in 2016 and later, has been studied on cases with different number of participants and different phenotypic findings, and therefore the diagnostic power is at varying rates in the literature,ranging from 15% to 42%. While the publications reported in the literature so far were conducted in societies with low prevalence of consanguineous marriage and with cases with low positive family history, our study was composed of 20 cases, 50% of whom had parental consanguineous marriage and 25% of whom had a positive family history, due to population characteristics. It is one of the very first examples in the literature with high consanguinity rates and in which postnatal evaluations and follow-up of cases are made. In our study, in 9 of 20 cases in which chromosomal anomalies that would explain the clinic were excluded, genetic etiology was found to explain the fetal phenotype with whole-exome sequencing, and the diagnosis rate of prenatal wholeexome sequencing analysis was found as 45%. It was thought that the rate of diagnosis was higher than the literature rates, due to the high rate of inter-parental consanguinity and similarly affected individuals in families. The highest diagnostic yield of WES analysis was obtained in fetuses with fetal akinesia, central nervous system anomalies and skeletal system involvement. In addition, in contrast to the high sporadic rates in the literature, it has been shown that all posterior encephalocele cases included in our study are syndromic and caused by monogenic genetic etiologies, thus paving the way for planning prenatal whole-exome sequencing studies in encephalocele cases. Our study is the first prenatal exome sequencing study studied in the Turkish population to the best of our knowledge. With the results, the diagnostic yield of exome sequencing has been demonstrated in our society where consanguineous marriage is common, and its applicability in our society has been questioned.
Benzer Tezler
- İntrauterin gelişme geriliği olan fetusların kardiyak fonksiyonlarının doku doppleri ile incelenmesi
Investigation fetal cardiac functions with tissue doppler in intrauterine growth restriction
RABİA MERVE ERBIYIK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2017
Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ALİ GEDİKBAŞI
UZMAN BAŞAK KAYA
- 11-13+6. gebelik haftalarında rutin ultrasonografik takipte fetal nukal translusensi ve nazal kemik ölçüm nomogramlarının oluşturulması
To derive a nomogram of nuchal trasnlucency(NT) and nasal bone(NB) at fetuses in 11-13+6 weeks of gestation.
HALE ÖZGÜR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2009
Radyoloji ve Nükleer TıpKaradeniz Teknik ÜniversitesiRadyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HASAN DİNÇ
- Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı birinci –ikinci trimester anomali tarama testlerinin kromozom analizi sonuçları
Çukurova Universty Faculty of Medicine Gynecology and Obstetrics Clinics chromosome analysis results of first and second trimester anomaly screening tests
BANU BOSO
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
Kadın Hastalıkları ve DoğumÇukurova ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SÜLEYMAN CANSUN DEMİR
- Birinci trimester ve ikinci trimester detaylı anatomik ultrasonografiye başvuran ikiz gebeliklerde tespit edilen majör anomaliler ve koryonisitenin ilişkisi
The relationship between major anomalies and chorionicity in twin pregnancies referred for first trimester and second trimester detailed anatomic ultrasonography
ERCAN KOÇKAYA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Kadın Hastalıkları ve DoğumKocaeli ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ YASEMİN DOĞAN