Sanayileşmenin dayandığı ekolojik sınırlar
Unplanned industrialization and ecological borders
- Tez No: 81918
- Danışmanlar: PROF. DR. GÜLAY ARIKAN
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Sosyoloji, Sociology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1999
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Hacettepe Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Sosyoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 130
Özet
ÖZET“ Sanayileşmenin dayandığı ekolojik sınırlar ”konulu bu çalışma plansız sanayileşmenin ekolojik dengeleri bozduğu temel hipotezinden hareket etmiştir. Günümüzde sanayileşme, çevresel koşullar dikkate alındığında sürdürülemez boyutlara ulaşmıştır. Doğal kaynak rezervlerinin tükenme sınırına geldiği ve ekolojik dengelerin bozulduğu bu koşullarda çevresel etkileri gözetmeden, sadece üretimi artırmayı amaçlayan klasik ekonomik büyüme anlayışının yenilenmesi gerekmektedir. Daha az girdiyle daha fazla üretimi amaçlayan, ekolojik dengelere zarar vermeyen bir ekonomik model ile kalkınmanın sürekliliğini sağlamak mümkündür.“Sürdürülebilir kalkınma ”adı verilen modelde, doğal kaynaklar stok durumları ve çevresel etkiler dikkate alınarak kullanılmaktadır. Hızlı ve plansız sanayileşme sonucu ekolojik dengeler bozulmuş, biyolojik çeşitlilik azalmış, doğal kaynak rezervleri tükenmiş, kirlilik artmış, kentleşme sorunları ortaya çıkmıştır. Bu sorunlar global düzeyde tüm toplumları etkilemiş ve dikkatleri çevre sorunlarına çekerek çevre bilincinin oluşmasına yardımcı olmuştur. Olumsuz çevresel etkileri olmayan, doğal kaynak sömürüsü yapmayan bir kalkınma modeli arayışı bu nedenle ortaya çıkmıştır. Ancak günümüzde sürekli ve sürdürülebilir bir model üzerinde anlaşmaya varılamamıştır. Temel stratejiler de uzlaşma sağlansa da, farklı ekonomik sistemler için uygulamaya yönelik net önerilerIll belirlenebilmiş değildir. Gelişmişlik düzeyleri arasındaki fark toplumlara ortak reçeteler verilmesine engel olmaktadır. Bu çalışmada öncelikle sanayileşmenin yol açtığı çevre sorunları ortaya koyularak konunun boyutları gözler önüne serilecektir. Daha sonra, sorunlara neden olan klasik ekonominin kalkınma anlayışı üzerinde durulacaktır. Bu noktadan hareketle çevreyi bedelsiz bir kaynak olarak kabul eden ekonomik sömürü anlayışından, bugünün ihtiyaçlarını gelecek nesillerin kaynaklarına ve doğal yaşam çevresine zarar vermeden gidermeyi hedefleyen sürdürülebilir kalkınma kavramına geçiş yapılacaktır. Son olarak bu kalkınma modelinin yaşam bulacağı çevre politikaları ve kalkınma stratejileri üzerinde durulacaktır. Sonuç olarak, yaşanabilir bir doğal çevre de sürdürülebilir bir büyüme için yeni ekonomik, politik, sosyal ve kültürel bir yapılanma sürecine ihtiyaç duyulmaktadır.
Özet (Çeviri)
IV SUMMARY This study is based on the hypothesis that unplanned industrialization affects the echological balances in a negative way. In our day, when environmental conditions taken into account, we see that industrialization reaches unsustainable dimensions. The alarming decrease in natural resources and spoiling echological balance result in the need of renewing the classical economical growth understanding which aims to increase production without caring environmental concerns. Providing sustainable development with less input and more production without harming echological balance is possible. In a model called“sustainable development”, natural resources are handled with taking into account their environmental affects and stock quantities. Unplanned industrialization results in disrupted echological balance, decreased biological diversity, increased pollution and urbanization problems. These issues affect all societies at a global level and by drawing attention to environmental problems, helps in the development of environmental conscience. Environmental conscience brings the search for a developmental model which aims to protect environment and use natural resources in a productive way. But as yet, there is no consensus on lasting and sustainable model of development. Eventough, agreements are made over some basic strategies, clear recommendations aimed at application are still not defined. The differences between the development levels of countries result in prevention of giving common recipes. In this study, firstly we aimed to envisage the environmental problems caused by industrialization and put forth the dimensions of this important issue. Secondly, we will focus on understanding of classical economy which causes environmental problems. Moving from this point, we will try to pass through the economical exploition model which accepts the environment as an worthless source to the understanding of sustainable development which aims to feed the necessities of today without harming the sources of future generations and natural environment. Lastly, we will emphasize the importance of environmental policies and developmental strategies on which this development model will take its roots. In conclusion, we believe that a new economical, political, social and cultural structuring process is needed to have an sustainable development in a healthy environment.
Benzer Tezler
- Türkiye'de sanayileşme politikası
Industrilization policy in Turkey
ADNAN BUDAK
Yüksek Lisans
Türkçe
1998
EkonomiDicle ÜniversitesiMaliye ve Ekonomi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. SELİM ERDOĞAN
- Türkiye'de devletçilik ve kamu maliyesinde değişim
Statism in Turkey and the transformation of public finance
CEM AKIN
- Sanayi devrimi döneminde din anlayışı ve doğurduğu problemler
Problems due to religious understanding during the era of industrial reolution
RASSİME BAIRAGDAROV
- Tarım toplumundan sanayi toplumuna geçişte iktisat politikalarının rolü (Türkiye: 1945-1967)
Başlık çevirisi yok
NİHAL TUNCER
Doktora
Türkçe
1986
Ekonomiİstanbul ÜniversitesiUluslararası İktisat Ana Bilim Dalı
PROF. DR. GÜLTEN KAZGAN