Geri Dön

Es-Semerü'l-Muktetaf Mine'n-nahvi Ve's-Sarf isimli eserin Türkiye türkçesine kazandırılması ve incelenmesi

Introduction and review of the work named es-Semeru'l-Muktetaf min en-Nahw we as-sarf into Turkish

  1. Tez No: 821541
  2. Yazar: ÖMÜR GÜRER
  3. Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ OSMAN YILMAZ
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Dilbilim, Linguistics
  6. Anahtar Kelimeler: Arap Dili, Sarf, Nahiv, Medrese Arapça Eğitimi, Tanzimat Dönemi Arapça Eğitimi, Arabic Language, Sarf, Nahw, Madrasah Arabic Education, Arabic Education in the Tanzimat Period
  7. Yıl: 2023
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi
  10. Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Temel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Temel İslam Bilimleri Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 96

Özet

İnsanlar arasında iletişimi sağlayan en güçlü ve önemli araç hiç şüphesiz ki dildir. Dil insanın konuşmaya başlamasından bugüne ayrılmaz bir parçası olmuştur. İnsanoğlu iletişimin daha sağlıklı ve düzgün olması, kişinin meramını daha anlaşılır ve sade ifade edebilmesi için dillerini koruma gayretinde olmuşlardır. Bu gayret neticesinde de zamanla her dilin kendi yapısına göre birtakım kurallar ortaya çıkmıştır. Dil gibi“din”de insanoğlunun dünyaya gelmesiyle vazgeçemeyeceği bir olgu olmuştur. İnsanoğlu din ile yaratıcısını tanımış ve yaratıcısına, canlı ve cansız varlıklara karşı sorumluluklarını öğrenmiştir. İnsanlığın birbiriyle iletişim kurduğu dillerden biri de Arapçadır. Arapça bir milletin iletişim dili olmasının ötesinde İslâm ümmetinin din dilidir. Kur'ân-ı Kerîm bu dil ile inmiş ve Allah (c.c.) bütün insanlığa son mesajlarını bu dil ile bildirmiştir. Aynı şekilde Kur'ân-ı Kerîm'in tefsiri mesabesinde olan hadîs-i şerîfler de Arapçadır. Bütün bunlar Arapçanın değerini ve bu dile olan ilgiyi artırmıştır. Bunun için vahye muhatap olan ilk nesil ve sonraki nesiller Arapçayı öğrenmeyi kendilerine vazife addetmişlerdir. Bununla birlikte zamanla İslâmiyet'in Arap yarımadası dışına yayılması, Arapların Arap olmayan milletlerle karşılaşması Arap dilinde birtakım bozulmalara sebep olmuştur. Bu bozulmalar, dil bilimcileri Arap dilini koruma adına tedbirler almaya ve çalışmalar yapmaya sevk etmiştir. Bu tedbirler ve çalışmalar da Arap dil grameri alanında sarf ve nahiv ilminin doğmasına neden olmuştur. Osmanlı öncesindeki İslâm devletleri ve Osmanlı Devleti İslâmî ilimlerin ve Arapçanın öğretilmesine büyük önem vermiştir. Osmanlıda Tanzimat dönemine kadar Arapça dili, klasik Arapça eserlerden öğretilmeye devam etmiştir. Tanzimat'la birlikte her alanda yapılan yenilik çalışmaları eğitim alanına da yansımış mevcut medreseler eğitime devam ederken, Avrupa'dan örnek alınarak yeni okullar açılmıştır. Yeni açılan bu okullarda Arapçanın iletişim dili olarak öğretilebilmesi hedeflenmiş ve yeni öğretim metotları denenmiştir. Yine yeni öğretim metotlarına göre Osmanlı Türkçesiyle yazılan eserler kaleme alınmış ve Arapçanın bu eserlerden öğretilmesi tercih edilmiştir. Bizim tezimize tercih ettiğimiz es-Semerü'l-Muktetaf Mine'n-Nahvi Ve's-Sarf isimli eser de böyle bir atmosferde, sarf ve nahiv ilmine yönelik Osmanlı Türkçesiyle kaleme alınmış bir eserdir. Bu çalışmada; sarf ve nahiv ilminin doğuşuna, Tanzimat öncesi ve sonrası bu ilimlerin öğretilmesine değinilip, es-Semerü'l-Muktetaf Mine'n-Nahvi Ve's-Sarf isimli eserin değerlendirilmesi yapılacaktır.

Özet (Çeviri)

The most powerful and important tool that provides communication between people is undoubtedly language. Language has been an inseparable part of man since the beginning of speaking. Human beings have made an effort to preserve their language so that their communication is healthier and smoother, and one can express one's meaning more clearly and simply. As a result of this effort, over time, some rules have emerged according to the structure of each language. Like language,“religion”has become a phenomenon that human beings cannot give up with their birth. Human beings have known their creator through religion and learned their responsibilities towards their creator, animate and inanimate beings. One of the languages in which humanity communicates with each other is Arabic. Besides being the communication language of a nation, Arabic is the religious language of the Islamic Ummah. The Qur'an was revealed in this language and Allah (c.c.) conveyed his last messages to all humanity in this language. Likewise, al-hadeeth al-shareefs, which are at the level of interpretation of the Qur'an, are also in Arabic. All these have increased the value of Arabic and the interest in this language. For this reason, the first generation and the next generations, who received revelation, considered it their duty to learn Arabic. However, in time, the spread of Islam outside the Arabian peninsula and the encounter of Arabs with non-Arab nations caused some deterioration in the Arabic language. These deteriorations have led linguists to take measures and work to protect the Arabic language. These measures and studies also led to the emergence of the science of syntax and syntax in the field of Arabic language grammar. The Islamic states before the Ottoman Empire and the Ottoman Empire gave great importance to the teaching of Islamic sciences and Arabic. Until the Tanzimat period in the Ottoman Empire, the Arabic language continued to be taught from classical Arabic works. With the Tanzimat Period, the innovation studies carried out in every field were also reflected in the field of education, while the existing madrasas continued to provide education, and new schools were opened by taking the example from Europe. In these newly opened schools, it was aimed to teach Arabic as the language of communication and new teaching methods were tried. Still, according to the new teaching methods, works written in Ottoman Turkish were written and it was preferred to teach Arabic from these works. The work named al-Semeru'l-Muktetaf min an-Nahw wa al-Sarf, which we prefer to our thesis, is a work written in Ottoman Turkish in such an atmosphere, aimed at the science of Sarf and Nahw. In this study; the birth of the science of sarf and nahw, the teaching of these sciences before and after the Tanzimat will be mentioned, and the evaluation of the work named al-Semeru'l-Muktetaf min an-Nahw wa al-Sarf will be made.

Benzer Tezler

  1. Space-time discretization of optimal control of Burgers equation using both discretize-then-optimize and optimize-then-discretize approaches

    Ayrıklaştırdıktan sonra en iyiıleştirmek ve en iyileştirdikten sonra ayrıklaştırmak yöntemleri kullanılarak, Burgers denklemlerinin optimal kontrol problemlerinin uzay-zaman eş zamanlı ayrıklaştırılması

    FİKRİYE NURAY YILMAZ

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2011

    MatematikOrta Doğu Teknik Üniversitesi

    Matematik Bölümü

    PROF. DR. BÜLENT KARASÖZEN

  2. 18.-19. yüzyıllarda yaşayan Türkistanlı kadın şairler :Hokand ve Harezm şaireleri

    Turkestan women poets who lived in the 18- 19th centuries: Hokand and Harezm's poets

    PINAR GÜMÜŞ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    Türk Dili ve EdebiyatıFatih Üniversitesi

    Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. NODİRKHON KHASANOV

  3. Borçlunun temerrüdünde sözleşmeden dönme

    Başlık çevirisi yok

    VEDAT BUZ

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    1995

    HukukAnkara Üniversitesi

    PROF.DR. ŞAFAK EREL

  4. A Fiber optik loop memory structure based on coherent optical code division multiple access

    Eş zamanlı optik kod bölmeli çoklu erişime dayalı bir fiber optik dönel hafıza yapısı

    BÜLENT YILMAZ

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    1999

    Elektrik ve Elektronik MühendisliğiOrta Doğu Teknik Üniversitesi

    Elektrik-Elektronik Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. RÜYAL ERGÜL