Bipolar bozukluk I ve II'de sigara ve madde kullanımının karşılaştırılması
Comparison of smoking and substance use in bipolar I and bipolar II disorder
- Tez No: 851856
- Danışmanlar: PROF. DR. ÖZCAN UZUN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Psikiyatri, Psychiatry
- Anahtar Kelimeler: Bipolar bozukluk, madde kullanımı, sigara kullanımı, Bipolar disorder, substance use, smoking
- Yıl: 2023
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
- Enstitü: Gülhane Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 108
Özet
Amaç: Bipolar bozukluk (BPB) mani/hipomani, depresyon veya her ikisini de içeren karma dönemleri olan, işlevselliğin bozulduğu, ataklar halinde seyreden, atak dönemleri arasında kalıntı belirtilerin bulunabildiği kronik bir hastalıktır. Hastalığın prognozunda, başlangıç yaşı, tedavisiz geçen süre, sosyal destek gibi durumlar haricinde sigara ve madde kullanımı da önemli yer tutmaktadır. Bipolar bozuklukta eşlik eden madde kullanımı, ek komorbid hastalıkların yanı sıra daha çok sayıda ve uzun süreli hastane yatışı, tedavi uyumsuzluğu, atakların daha şiddetli olması ile yakından ilişkilidir. Bu durum, bipolar bozukluğa eşlik eden madde kullanımının erken tanınması ve erken dönemde tedavi edilmesinin hastalık seyri üzerinde önemli etkisinin olduğunu göstermektedir. Literatüre bakıldığında BPB-I ve BPB-II'de sigara ve madde kullanımı arasındaki ilişkiyi inceleyen sınırlı sayıda çalışma mevcuttur. Çalışmamızın ana amacı BPB-I ve BPB-II'de sigara ve madde kullanımının karşılaştırılması ve literatüre katkı sağlamasıdır. Gereç ve Yöntem: Mevcut çalışmanın örneklemini, Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi Psikiyatri kliniğine çalışmanın yapıldığı tarihlerde başvuran DSM-5 tanı ölçütlerine göre bipolar bozukluk (BPB) tanısı alan 102 hasta oluşturmaktadır. Çalışma ekibi tarafından hazırlanan Veri Toplama Formunun yardımıyla gerekli sosyodemografik, klinik özellikler ve tedavi ile ilişkili bilgiler toplanmıştır. Hastaların başvuru esnasındaki semptom şiddetini değerlendirmek amacıyla YMDÖ, HDDÖ ve CGI' nın hastalık şiddeti ile yan etkiler boyutları uygulanmıştır. Bulgular: Katılımcıların %59,6'sı sigara kullanıyordu. Sigara kullanma oranı BPB-I için %66,1 iken BPB-II için %51,9'du. Bipolar alt tipleri (BPB-I ve BPB-II) arasında sigara kullanımı açısından anlamlı bir fark yoktu. Katılımcıların %13,2'si madde kullanıyordu. Madde kullanım oranları BPB-I için %21 iken BPB-II için %3,8'di. BPB-I grubunda madde kullanımı anlamlı olarak daha fazlaydı. BPB-I ve BPB-II'de sigara kullanımı ve madde kullanımı ile cinsiyetler arasında anlamlı bir ilişki saptanmadı. BPB-I 'de madde kullanımı olanlarda bekar/ayrılmış/dul olma oranı anlamlı olarak daha yüksekti. BPB-I grubunda sigara kullanımı olanlarda sigara kullanımı olmayanlara göre ve madde kullanımı olanlarda olmayanlara göre self mutilasyon anlamlı olarak daha fazlaydı. BPB-I grubunda sigara kullanımı ile madde kullanımı arasında anlamlı ilişki mevcutken, madde kullanımı olanların tamamı sigara kullanıyordu. BPB-I'de sigara kullanımı olanlarda olmayanlara göre ve madde kullanımı olanlarda olmayanlara göre psikotik özellikli atak varlığı anlamlı olarak daha fazlaydı. BPB-I'de madde kullanımı olanlar ve olmayanlar arasında CGI-HŞ skorlarında anlamlı fark saptanmazken YMDÖ skorları anlamlı olarak daha yüksekti. BPB-II grubunda sigara kullanımı ve madde kullanımı olanlar ve olmayanlar arasında klinik özellikler, tedavi özellikleri ve klinik ölçümler açısından anlamlı bir fark saptanmadı. Sonuç: Bipolar bozukluğu olan bireylerde daha yüksek oranlarda sigara ve madde komorbiditesi gözlenmektedir. Özellikle BPB-I'de sigara ve madde kullanımı olan hastaların daha şiddetli hastalık dönemleri yaşamaları, toplumsal uyumlarının bozulması, kendine ve çevreye zarar verici davranışlarının artması zaten karmaşık olan BPB gidişatının daha da zorlaşmasına ve tedavinin güçleşmesine sebep olmaktadır. Önlenebilir sebepler olan sigara ve madde kullanımının önlenmesi hastalığın bireyler üzerindeki olumsuz etkisini minimalize etmeye ve sosyal işlevselliklerini artırmaya yardımcı olacaktır.
Özet (Çeviri)
Objective: Bipolar disorder (BD) is a chronic illness characterized by episodes of mania/hypomania, depression, or mixed states, leading to impaired functioning and occurring in episodic patterns with residual symptoms between episodes. In the prognosis of the disease, factors such as age of onset, duration without treatment, and social support are significant, in addition to cigarette and substance use. Substance use co-occurring with bipolar disorder is closely associated with more frequent and prolonged hospitalizations, treatment non-adherence, and increased severity of episodes, apart from additional comorbidities. This underscores the importance of early recognition and treatment of substance use accompanying bipolar disorder. Limited studies have explored the relationship between cigarette and substance use in BD-I and BD-II. The main aim of our study is to compare cigarette and substance use in BD-I and BD-II, contributing to the existing literature. Materials and Methods: The sample of the current study consists of 102 patients diagnosed with bipolar disorder (BD) based on the DSM-5 diagnostic criteria, who presented to the Psychiatry clinic at Gülhane Training and Research Hospital during the study period. Necessary socio-demographic, clinical characteristics, and treatment-related information were collected using the Data Collection Form prepared by the research team. To assess the severity of symptoms at the time of admission, dimensions of disease severity and side effects were measured using the YMRS, HDRS, and CGI scales. Results: The study revealed that 59.6% of participants were smokers, with a smoking rate of 66.1% for Bipolar Disorder Type I (BD-I) and 51.9% for Bipolar Disorder Type II (BD-II). Notably, no significant disparity in smoking prevalence was observed between the two bipolar subtypes. About 13.2% of participants reported substance use, with rates of 21% for BD-I and 3.8% for BD-II. Substance use was significantly more prevalent in BD-I. The relationship between smoking, substance use, and gender showed no significant association in both BD-I and BD-II. In BD-I, individuals with substance use were notably more likely to be single, divorced, or widowed. Furthermore, those who smoked in BD-I exhibited significantly higher rates of self-mutilation compared to non-smokers, and a similar trend was observed in substance users compared to non-users. Additionally, a significant association between smoking and substance use was identified in BD-I, where all substance users were also smokers. Furthermore, in BD-I, the presence of psychotic features during attacks was significantly higher in smokers compared to non-smokers and in substance users compared to non-users. While there was no significant difference in CGI-HS scores between substance users and non-users in BD-I, YMRS scores were notably higher in substance users. In BD-II, no significant differences were found in clinical characteristics, treatment features, and clinical measurements between individuals with and without smoking or substance use. Conclusion: Individuals with bipolar disorder exhibit a higher prevalence of comorbidities involving both cigarette smoking and substance use. Particularly in Bipolar Disorder Type I (BD-I), patients who engage in cigarette and substance use tend to experience more severe illness phases, leading to disrupted social functioning and an increase in self-harming behaviors. This exacerbates the already complex course of BD, making it more challenging for effective treatment. Preventive measures targeting cigarette and substance use, both modifiable risk factors, can play a crucial role in minimizing the adverse impact of the disorder on individuals. By addressing these factors, it becomes possible to mitigate the negative effects of the illness and enhance social functionality among those affected.
Benzer Tezler
- Bipolar bozukluk manik epizod öncesi yaşam olaylarıyla başa çıkma biçimi ve ilişkili süreçler
Coping strategies with life events just before bipolar disorder, manic episode and accompanied psychological processes
OKAN UFUK İPEK
- Bipolar bozuklukta metabolik sendromun yaşam kalitesi ve işlevsellikle ilişkisi
Metabolic syndrome in bipolar di̇sorder relationship with functionality and life of quality
HANİFE KOCAKAYA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2016
PsikiyatriGaziosmanpaşa ÜniversitesiRuh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. EMRAH SONGUR
- Depresyonla giden duygudurum bozukluklarında ruminasyonla ilgili üstbilişler
Başlık çevirisi yok
SELCEN ÇAKMAK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2016
PsikiyatriGaziosmanpaşa ÜniversitesiRuh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. SEDAT BATMAZ
- Bipolar bozukluk tip I ve tip II hastalarında psikolojik dayanıklılığın yaşam kalitesi üzerine etkileri
Effects of psychological resilience on quality of life in bipolar disorder TYPE I and TYPE II patients
AHMET ÖZERCAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
PsikiyatriMarmara ÜniversitesiRuh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ NEŞE YORGUNER
- Unipolar mani, bipolar affektif bozukluk tip I hastaları ve sağlıklı katılımcıların nöropsikolojik açıdan karşılaştırılması
Neuropsychological comparison of unipolar mania, bipolar I disorder and healthy participants
HARUN OLCAY SONKURT
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2019
PsikiyatriEskişehir Osmangazi ÜniversitesiRuh ve Sinir Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ ALİ ERCAN ALTINÖZ