Familyal hiperkolesterolemi tanısı olan hastalarda görüntüleme kılavuzluğunda hasta yönetim stratejisinin tedavi başlama ve tedavi hedeflerine ulaşma üzerine etkisi
Screening for subclinical atherosclerosis in patients clinically diagnosed with familial hypercholesterolemia and determination of imaging-guided patient management strategy
- Tez No: 857579
- Danışmanlar: DOÇ. DR. ÜMİT YAŞAR SİNAN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Kardiyoloji, Cardiology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2024
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa
- Enstitü: Kardiyoloji Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Kardiyoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 97
Özet
Giriş ve Amaç: Familyal hiperkolesterolemi (FH), plazma LDL-K düzeylerinin yüksekliği ile seyreden ve erken yaşta kardiyovasküler hastalıklara neden olan monogenik bir dislipidemidir. Dutch Lipid Clinic Network (DLCN) skoru, FH tanısında güncel pratikte en yaygın kullanılan skorlama sistemidir. Subklinik ateroskleroz; koroner, karotis veya iliofemoral gibi arter bölgelerinde, aterosklerotik sürece atfedilebilecek bir semptom veya olay olmadan önce, aterom plaklarının tespit edilmesi olarak tanımlanır. Aterosklerotik yükün erken bir göstergesidir. Bu çalışmada DLCN skoruna göre kesin veya yüksek olasılıklı klinik tanısı olan FH hastalarında, subklinik ateroskleroz varlığını ve subklinik aterosklerozu ön gördüren bağımsız prediktörleri araştırdık. Ayrıca subklinik ateroskleroz varlığının, tedavi stratejileri üzerine etkilerini inceledik. Materyal ve Metod: Bu çalışma tek merkezli, prospektif ve kesitsel bir çalışma olarak planlandı. Çalışmaya DLCN skorlamasına göre kesin klinik tanısı olan 120 hasta ve yüksek olasılıklı klinik tanısı olan 95 hasta olmak üzere toplam 215 primer koruma hastası dahil edildi. Subklinik ateroskleroz taraması amacı ile hastalara Karotis USG ve Femoral USG yapıldı ve Kontrastsız BT ile CAC skoru bakıldı. Apo A-I, Apo B ve Lp (a) ölçümleri nefelometrik yöntem ile analiz edildi. Bulgular: Çalışma popülasyonu 136 (%63) kadın ve 79 (%37) erkek bireyden oluşmaktadır. Ortalama yaş 54 (43-62) ve stigmata oranı %18'dir. Çalışma popülasyonun %17'si aspirin, %32'si statin ve %20'si potent statin kullanmaktadır. Subklinik ateroskleroz taramasından sonra hastalarda ilaç kullanım oranları belirgin şekilde yükselmiştir (Aspirim kullanımı: %32, statin kullanımı: %96). Çalışma popülasyonunda subklinik ateroskleroz taraması yapıldığında, 148 hastada (%69) en az bir bölgede subklinik ateroskleroz saptandı. Bu bölgeler incelendiğinde subklinik ateroskleroz oranlarının sırasıyla koroner arterlerde %48, karotis bifurkasyon bölgesinde %47,5 ve femoral bifurkasyon bölgesinde %40,5 olduğu görüldü. Ayrıca hastaların %25'inde tek bölgede, %27'sinde iki bölgede, %17'sinde ise her üç bölgede ateroskleroz tespit edildi. Yaş, cinsiyet, Bazal LDL-K seviyesi, Apo A-I/Apo B oranı ve DM subklinik ateroskleroz varlığının bağımsız prediktörleri olarak tespit edildi. Aynı zamanda yaş, cinsiyet, bazal nonHDL-K, Lp (a) ≥ 30 mg/dl ve femoral plak varlığı koroner aterosklerozun bağımsız prediktörleri olarak saptandı. Sonuç: Subklinik ateroskleroz, FH tanısı olan hastalarda oldukça yaygın izlenmektedir. FH tanısı olan hastalar yüksek risk grubunda yer almasına rağmen, bu hastalarda ilaç kullanım oranı olması gereken seviyenin oldukça altındadır ve hastaların çok az bir kısmı tedavi hedeflerine ulaşmıştır. Subklinik ateroskleroz varlığının gösterilmesi, hastaların tedavi stratejilerini belirlemek için önemli bir araç olabilir. Bizim çalışmamızda, subklinik ateroskleroz varlığı araştırıldı ve subklinik ateroskleroz varlığını gösteren bağımsız prediktörler tespit edildi. Ayrıca subklinik ateroskleroz taraması sonrası hastaların statin ve aspirin kullanım oranlarında belirgin bir artış gözlendi. Bu artış, hastaların tedaviye daha iyi uyum sağladığının ve koruyucu önlemleri daha iyi benimsediğinin göstergesi olabilir. Bu nedenle, subklinik aterosklerozun tespiti, FH hastalarının tedavi stratejilerinin optimize edilmesinde önemli bir rol oynayabilir.
Özet (Çeviri)
Introduction: Familial hypercholesterolemia (FH) is a monogenic dyslipidemia characterized by elevated plasma LDL-C levels, leading to early cardiovascular disease. The Dutch Lipid Clinic Network (DLCN) score is the most widely used clinical scoring system in current practice. Subclinical atherosclerosis is defined as the detection of atheromatous plaques in arterial territories, such as coronary, carotid or iliofemoral, before a symptom or event occurs. It is an early indicator of atherosclerotic burden. In this study, we investigated the presence of subclinical atherosclerosis and in FH patients with a definite or probable clinical diagnosis according to DLCN score. We also tried to identify independent predictors of subclinical atherosclerosis. Additionally, we aimed to demonstrate how the presence of subclinical atherosclerosis affects treatment strategies. Methods: This study is a single-center, prospective, and cross-sectional investigation involving a cohort of 215 FH patients. These patients categorized as primary prevention patients. Among them, 120 patients received a definite clinical diagnosis, while 95 patients received a probable clinical diagnosis based on the DLCN score. Carotid USG and Femoral USG were performed to screen for subclinical atherosclerosis and CAC score was calculated by non- contrast CT. Apo A-I, Apo B and Lp (a) measurements were analyzed by nephelometric method. Results: The study population consisted of 136 (63%) women and 79 (37%) men. The mean age was 54 years (43-62) and the stigmata rate was 18%. Initially, 17% of patients were on aspirin, and 32% were receiving statin treatment; however, following subclinical atherosclerosis screening, these proportions significantly increased (aspirin rate: %32 and statin rate %96). Within the population 148 patients (69%) had subclinical atherosclerosis in at least one site. Upon regional analysis, subclinical atherosclerosis rates were 48% in the coronary arteries, 47.5% in the carotid bifurcation region, and 40.5% in the femoral bifurcation region. Additionally, 25% of patients had atherosclerosis at one site, 27% at two sites, and 17% at all three sites. Age, male gender, pretreatment LDL-C level, Apo A-I/Apo B ratio and DM were identified as independent predictors of the presence of subclinical atherosclerosis in the FH patients. Furthermore age, male gender, pretreatment nonHDL-C level, Lp (a) ≥ 30 mg/dl and presence of femoral plaque were identified as independent predictors of coronary atherosclerosis. Conclusion: Subclinical atherosclerosis is prevalent among FH patients, and this study has identified independent predictors associated with presence of subclinical atherosclerosis. However, despite this heightened risk, medication utilization among these patients remains below optimal levels and only a small proportion of the population has achieved their treatment goals. Our study underscores the impact of subclinical atherosclerosis on treatment strategies, as evidenced by the significant increase in statin and aspirin utilization observed post-screening.
Benzer Tezler
- Valproik asid tedavisi alan idiopatik epilepsili hastalarda serum lipid düzeyi ve karotid arter intima media kalınlığının kontrollü olarak değerlendirilmesi
Controlled evaluation of serum lipid levels and carotid artery intima media thickness in idiopathic epileptic children treated with valproic acid
AYDIN ERDEMİR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2008
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıDokuz Eylül ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. NURETTİN ÜNAL
- Ailesel hiperkolesterolemili hastalarda LDL reseptör (LDRL), apolipoprotein-B100 (APO-b100) ve proprotein convertase subtilin kexin 9 (PCSK9) gen mutasyonlarının tespiti
Başlık çevirisi yok
FATİH KARDAŞ
Tıpta Yan Dal Uzmanlık
Türkçe
2013
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıErciyes ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MUSTAFA KENDİRCİ
- Karaciğer nakli olan çocuklarda dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu
Attention deficit and hyperactivity disorder in childs who underwent liver transplantation
YILDIZ MARANGOZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2016
GastroenterolojiBaşkent ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. FİGEN ÖZÇAY
YRD. DOÇ. DR. BURCU AKIN SARI
- Sistemik izotretinoin kullanan akne hastalarında kan lipit parametrelerindeki değişikliklere ailesel ateroskleroz öyküsünün ve diğer risk faktörlerinin etkisi
The effect of family history of atherosclerosis and other risk factors on changes in blood lipid parameters in acne patients using systemic isotretinoin
ESRA RABİA AKGÜÇ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
DermatolojiKahramanmaraş Sütçü İmam ÜniversitesiDeri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ MİNE MÜJDE KUŞ
- Ailesel hiperkolesterolemili çocuk hastaların kardiyovasküler değerlendirilmesi
Cardiovascular assessment of pediatric patients with familial hypercholesterolemia
GÖRKEM ABDİKAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıHacettepe ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. TEVFİK KARAGÖZ