Madde bağımlısı bireylerde içselleştirilmiş damgalama ve öz-yeterliğin relaps üzerine etkisinin incelenmesi
Investigation of the effect of self-stigma and self-efficacy on relapse in substance addictive individuals
- Tez No: 861202
- Danışmanlar: DOÇ. DR. ERGÜN HASGÜL
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Sosyal Hizmet, Social Work
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2024
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
- Enstitü: Gülhane Sağlık Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Sosyal Hizmet Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Sosyal Hizmet Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 121
Özet
Amaç: Bu araştırmanın amacı, madde kullanım öyküsü olan bireylerin sosyo-demografik özelliklerini, öz-yeterlik ve içselleştirilmiş damgalama düzeylerini inceleyerek bu faktörlerin relaps risklerine etkisini analiz etmektir. Elde edilen bulgular ışığında, madde kullanım öyküsü olan bireylerin iyilik hallerini artırarak relaps risklerini en aza indirgemeye yönelik müdahaleler geliştirmek amaçlanmaktadır. Gereç ve Yöntem: Bu çalışmada, madde kullanım öyküsü olan bireylerin relaps risklerini etkileyen değişkenlerin tanımlanarak ilişkilendirilmesi amaçlandığı için ilişkisel tarama modeline başvurulmuştur. Bu doğrultuda YEDAM ve Malatya Denetimli Serbestlik Müdürlüğü kuruluşları aracılığıyla 18 yaş üstü DSM-V tanı ölçütlerine göre madde kullanım bozukluğu tanısı alan 230 bireyin katılımıyla anket çalışması yapılmıştır. Örneklem büyüklüğü hesaplanırken G Power 3.1 (Statistical Power Analyses for Windows and Mac) paket programı kullanılmıştır. Liu Y. ve ark. (2020) tarafından yapılan çalışmada öz-yeterlik ve relaps arasındaki 0,057 korelasyon dikkate alındığında; %95 güven (1-α), %95,1 test gücü (1-β), ρ = 0,239 etki büyüklüğü kabul edilmiştir. Hesaplamalar sonucunda örneklem büyüklüğü minimum 185 kişi olarak belirlenmiş ve bu çalışma için 230 bireye ulaşılmıştır. Görüşmelerde araştırmacı tarafından hazırlanan Hastaların Tanımlayıcı ve Hastalığa İlişkin Özelliklerini İçeren Sosyo-demografik Anket Formu, Genel Öz-Yeterlik Ölçeği, Madde Kullanımında İçselleştirilmiş Damgalama Ölçeği ve Metamfetamin Kullanıcılar İçin Relaps Riski Değerlendirme Ölçeği aracılığı ile bilgi toplanmıştır. Veri toplama süreci bireylerin rıza ve istekleri doğrultusunda yüz yüze olarak gerçekleştirilmiştir. Veri analizinde, tanımlayıcı istatistikler, Bağımsız Örneklem T Testi, Tek Yönlü Varyans Analizi, Pearson Korelasyon Testi ve Çoklu Lineer Regresyon Analizi kullanıldı. Bulgular: Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre madde kullanım öyküsü olan bireylerin; cinsiyet, çalışma durumu, madde kullanım sebebiyle eğitim hayatının sekteye uğraması, madde kullanım sebebiyle iş bırakması, ailede madde kullanım öyküsünün olması, toplum, aile ve arkadaşlar tarafından dışlanması ve son olarak gelir durumunun bireylerin relaps riski üzerinde önemli bir etkisi bulunmaktadır. Aynı zamanda düşük öz-yeterliliğin relaps riskine olumsuz etkisinin olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Son olarak madde kullanım öyküsü olan bireylerin büyük bir çoğunluğu kendilerini dışlanmış hissettikleri görülmüş ve içselleştirilmiş damgalama düzeyi yüksek olan bireylerin relaps risklerinin daha yüksek olduğu sonucuna varılmıştır. Relaps riskine etki eden bağımsız faktörlerin etkisi çoklu lineer regresyon analizi ile değerlendirildiğinde, öz-yeterlik, içselleştirilmiş damgalama, bağımlılık yapan maddeyi ilk kullanma yaşı ve herhangi bir işte çalışma durumunu istatiksel açıdan anlamlı olarak %37,5 oranında açıkladığı belirlenmiştir. Sonuç: Araştırmanın bulguları doğrultusunda, madde kullanım öyküsü olan bireylere yönelik mikro, mezzo ve makro düzeyde somut öneriler geliştirilmiştir. Özellikle madde kullanım bozukluğu tedavisi sona eren bireylerin biyopsikososyal, manevi ve ekonomik olarak hazırlanması sağlanmalıdır. Bu araştırmayla madde kullanım öyküsü olan bireylerin relaps risklerine ilişkin mevcut bulguları doğrulamak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulduğu sonucuna varılmıştır Araştırmada, madde kullanım öyküsü olan bireylerin relaps risklerine ilişkin mevcut bulgular doğrulanmıştır. Bu alandaki araştırmaların devam etmesi ve çalışma sonuçlarının kültüre uygun müdahalelere dönüştürülmesi önerilmektedir.
Özet (Çeviri)
Aim: This research aims to analyze the impact of socio-demographic characteristics, self-efficacy, and internalized stigma on the relapse risks of individuals with substance use disorders. By examining these factors, this study aims to enhance the well-being of individuals with a history of substance use and minimize the risk of relapse based on the scientific data obtained. Material and Method: This study employed a correlational survey model to identify and correlate the variables affecting the relapse risks of individuals with a history of substance use. Accordingly, the study was conducted with 230 individuals aged 18 and over diagnosed with substance use disorder according to the DSM-V criteria, facilitated through YEDAM (Turkey's Substance Abuse Monitoring System) and the Malatya Probation Office. The G Power 3.1 (Statistical Power Analyses for Windows and Mac) software determined the sample size. Referring to a correlation of 0.057 between self-efficacy and relapse in a study by Liu Y. et al. (2020), a 95% confidence level (1-α), a test power of 95.1% (1-β), and an effect size of ρ = 0.239 were considered. Consequently, the sample size was calculated to be a minimum of 185 individuals, and this study reached 230 participants. Information was gathered using a socio-demographic questionnaire form prepared by the researcher, the General Self-Efficacy Scale, the Internalized Stigma Scale for Substance Use, and the Relapse Risk Assessment Scale for Methamphetamine Users. The data collection process was conducted face-to-face based on the consent and willingness of the individuals involved. Findings: According to the results obtained from the research, individuals with a history of substance use exhibit significant associations between various factors and their relapse risks. These factors include gender, employment status, disruption of educational pursuits due to substance use, quitting jobs due to substance use, a history of substance use within the family, societal exclusion by family and friends, and lastly, financial status—all of which have a considerable impact on the relapse risk of individuals. Furthermore, the findings indicate a negative influence of low self-efficacy on relapse risk. Additionally, a majority of individuals with a history of substance use reported feeling socially excluded, and it was concluded that individuals with higher levels of internalized stigma tend to have higher relapse risks. When the impact of independent factors affecting the risk of relapse was assessed through multiple linear regression analysis, it was determined that self-efficacy, internalized stigma, age at first use of addictive substances, and employment status significantly explained the relapse risk situation by 37.5%. Results: In line with this, concrete recommendations have been developed for individuals with a history of substance use at the micro, mezzo, and macro levels. Mainly, individuals completing substance use disorder treatment should be prepared biopsychosocial, spiritually, and economically. Ensuring their readiness in these areas is essential to prevent relapse effectively. This research emphasizes the need to validate further the current findings regarding the relapse risks of individuals with a history of substance use through additional research. Consequently, there is a call for more studies to be conducted and for the results to be translated into tangible interventions that are culturally appropriate. Therefore, it is recommended that more studies be generated in this context and concrete interventions be implemented based on the outcomes of these studies, tailoring them to fit the specific cultural context. This approach would contribute significantly to the development of effective strategies to reduce relapse risks among individuals with a history of substance use.
Benzer Tezler
- Alkol ve madde kullanım bozukluğu olan bireylerde içselleştirilmiş damgalanma, psikolojik dayanıklılık ve öznel iyi oluş düzeyleri ve aralarındaki ilişki
Internalized stigma, psychological resilience and subjective well-being levels and the relationship between them in individuals with alcohol and substance use disorder
MERVE ÖĞÜTÇÜ
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
HemşirelikLOKMAN HEKİM ÜNİVERSİTESİHemşirelik Ana Bilim Dalı
PROF. DR. FATMA ÖZ
- Alkol bağımlılığı tedavisindeki bireylerin öz-şefkat, kendini damgalama düzeylerinin; tedavi motivasyonu ile ilişkisi: ege üniversitesi, amatem örneği
The relationship between self compassion, self stigma and treatment motivation among individuals with alcohol use disorder: a sample of Ege University, amatem
BİRCE ÇOBAN
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
PsikiyatriEge ÜniversitesiMadde Bağımlılığı Ana Bilim Dalı
PROF. DR. BÜLENT KAYAHAN
- Alkol Kullanımı Olan Yetişkinlerde Algılanan Sosyal Destek, Özşefkat ve İçselleştirilmiş Damgalama Arasındaki İlişkinin İncelenmesi
Examining the relationship between perceived socialsupport, self-compassion and internalized stigmain adults with alcohol use
MEHMET ŞÜKRÜ KIZILARSLAN
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
PsikolojiÜsküdar ÜniversitesiBağımlılık Danışmanlığı ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı
PROF. DR. CEMAL ONUR NOYAN
- Alkol ve madde bağımlılarında içselleştirilmiş damgalanma ve öz-şefkat ilişkisinin incelenmesi
Investigatiom of inetrnalized stigma and self-compssion in alcohol and substance addicts
SETENAY DÖNMEZ
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
Psikolojiİstanbul Okan ÜniversitesiPsikoloji Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ AYŞE ÖZLEM MESTÇİOĞLU
- Alkol-madde bağımlısı bireylerde içselleştirilmiş damgalama ve benlik saygısı; Elazığ ruh sağlığı ve hastalıkları hastanesi amatem örneği
Alcohol-and drug-addicted individuals internalized stigmatization and self-esteem Elaziğ mental health hospital, amatem example
KÜBRA ALBAN
Yüksek Lisans
Türkçe
2018
Sağlık Kurumları YönetimiFırat ÜniversitesiSağlık Yönetimi Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ HASAN UZUN